bulaştırma

"bulaştırma" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 9 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	bulaştırma	contamination i.
It is found at high concentrations, in particular in breast milk, with a significant risk of contamination in infants. Özellikle anne sütünde yüksek konsantrasyonlarda bulunur ve bebeklerde önemli bir bulaşma riski vardır. More Sentences
Technical
2	Teknik	bulaştırma	contamination i.
Tests of the same type are necessary for plants at risk of GMO contamination. Aynı tür testler GDO bulaşma riski olan bitkiler için de gereklidir. More Sentences
General
3	Genel	bulaştırma	implication i.
4	Genel	bulaştırma	blurring i.
5	Genel	bulaştırma	transmission i.
6	Genel	bulaştırma	infection i.
7	Genel	bulaştırma	smudging i.
8	Genel	bulaştırma	ingraftment i.
9	Genel	bulaştırma	conspurcation [obsolete] i.

"bulaştırma" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 24 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	(bir kimseyi olumsuz bir şeye) karıştırma/bulaştırma	implication i.
General
2	Genel	bulaştırma/bulaşma (hastalık)	transmission i.
3	Genel	hastalık bulaştırma	communication of disease i.
4	Genel	yağ ya da kir bulaştırma	smearing i.
5	Genel	öksürükle hastalık bulaştırma	droplet infection i.
6	Genel	hapşırıkla hastalık bulaştırma	droplet infection i.
7	Genel	yeniden bulaştırma	recontamination i.
8	Genel	yüzüne gözüne bulaştırma	muddle-up i.
9	Genel	eline yüzüne bulaştırma	muddle-up i.
Colloquial
10	Konuşma Dili	her yere kaka bulaştırma	blowout i.
Idioms
11	Deyim	eline yüzüne bulaştırma	egg on (one's) face i.
12	Deyim	eline yüzüne bulaştırma	egg on your face i.
13	Deyim	eline yüzüne bulaştırma	egg all over your face i.
14	Deyim	eline yüzüne bulaştırma	egg on your face i.
15	Deyim	eline yüzüne bulaştırma	egg on face f.
Speaking
16	Konuşma	beni buna bulaştırma	leave me out of it expr.
17	Konuşma	nezleni bana bulaştırma!	don't give me your cold! expr.
Medical
18	Medikal	yeniden (hastalık) bulaştırma	reinfection i.
19	Medikal	bulaştırma yolu	route i.
Psychology
20	Psikoloji	hastalık bulaştırma korkusu	tapinophobia i.
Pathology
21	Patoloji	tüberküloz bulaştırma	tuberculization i.
22	Patoloji	tüberküloz bulaştırma	tuberculisation i.
23	Patoloji	bulaşıcı hastalığı yeni atlatmış olup hala bulaştırma ihtimali olan kimse	convalescent carrier i.
Slang
24	Argo	eline yüzüne bulaştırma	don't screw it up expr.