cooked

"cooked" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 17 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Gastronomy
1	Mutfak	cooked s.	pişirilmiş
The customer wanted her fish cooked without any salt. Müşteri balığının tuzsuz pişirilmesini istedi. More Sentences
General
2	Genel	cooked f.	pişmek
3	Genel	cooked s.	düzmece (kayıt, istihbarat)
4	Genel	cooked s.	tahrif edilmiş (doküman)
Colloquial
5	Konuşma Dili	cooked s.	zom
6	Konuşma Dili	cooked s.	pilot (sarhoş)
7	Konuşma Dili	cooked s.	leyla
8	Konuşma Dili	cooked s.	kafası kıyak
9	Konuşma Dili	cooked s.	kafası iyi
10	Konuşma Dili	cooked s.	kafası bi milyon
11	Konuşma Dili	cooked s.	sarhoş
12	Konuşma Dili	cooked s.	kafası iyi
13	Konuşma Dili	cooked s.	kafası güzel
Computer
14	Bilgisayar	cooked s.	metin biçimine döndürülerek bozulmuş (mp3 ses dosyası)
Gastronomy
15	Mutfak	cooked s.	pişmiş
Slang
16	Argo	cooked s.	boku yemiş
17	Argo	cooked s.	siki tutmuş

"cooked" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 71 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	be cooked f.	pişmek
The lamb was cooked perfectly. Kuzu mükemmel pişmişti. More Sentences
General
2	Genel	be cooked f.	pişirilmek
The pizza was cooked in a wood-fired oven. Pizza odun fırınında pişirildi. More Sentences
3	Genel	home-cooked s.	evde pişmiş
I haven't eaten a home-cooked dinner in ages. Yıllardır evde pişmiş bir akşam yemeği yemiyorum. More Sentences
4	Genel	home-cooked s.	evde pişirilmiş
When was the last time you ate a home-cooked dinner? Son kez ne zaman evde pişirilmiş akşam yemeği yedin? More Sentences
Colloquial
5	Konuşma Dili	be cooked f.	pişmek
Something else was cooking in the kitchen. Mutfakta başka bir şey pişiyordu. More Sentences
Gastronomy
6	Mutfak	home-cooked meals i.	ev yemekleri
I haven't had a home-cooked meal since my wife died. Karım öldüğünden beri ev yemeği yemedim. More Sentences
Agriculture
7	Tarım	cooked rice i.	pişmiş pirinç
I don't want cooked rice. Pişmiş pirinç istemiyorum. More Sentences
General
8	Genel	cracked wheat cooked with tomatoes i.	bulgur pilavı
9	Genel	cooked rice i.	pilav
10	Genel	being well-cooked i.	pişkinlik
11	Genel	cooked foods i.	pişmiş yiyecekler
12	Genel	hard-cooked egg i.	katı yumurta
13	Genel	hard-cooked egg i.	tam pişmiş yumurta
14	Genel	rice wafers stuffed with nuts cooked i.	güllaç
15	Genel	well-cooked s.	pişkin
16	Genel	home-cooked s.	evde hazırlanmış (yemek)
17	Genel	half-cooked s.	tam pişmemiş
18	Genel	half-cooked s.	yarı pişmiş
Phrases
19	İfadeler	this isn't cooked properly expr.	bu iyi pişmemiş
20	İfadeler	this isn't cooked properly expr.	bu iyi pişirilmemiş
21	İfadeler	this isn't cooked right expr.	bu iyi pişmemiş
22	İfadeler	this isn't cooked right expr.	bu iyi pişirilmemiş
23	İfadeler	until cooked expr.	pişene kadar
Colloquial
24	Konuşma Dili	be cooked f.	yanıp kavrulmak
25	Konuşma Dili	be cooked f.	yanmak
26	Konuşma Dili	be cooked f.	ayvayı yemek
27	Konuşma Dili	be cooked f.	boku yemek
28	Konuşma Dili	be cooked f.	yenilmek
29	Konuşma Dili	be cooked f.	bozguna uğramak
30	Konuşma Dili	be cooked f.	bitmek
31	Konuşma Dili	be cooked f.	bitip tükenmek
32	Konuşma Dili	be cooked f.	tükenmek
33	Konuşma Dili	be cooked f.	bitap düşmek
34	Konuşma Dili	be cooked f.	hoşafı çıkmak
35	Konuşma Dili	be cooked f.	pestili çıkmak
36	Konuşma Dili	be cooked f.	köşeye sıkışmak
37	Konuşma Dili	be cooked f.	kaçınılmaz bir tehlikeye/zor duruma girmek
38	Konuşma Dili	be cooked f.	zor duruma düşmek
39	Konuşma Dili	be cooked f.	çıkmaza girmek
Idioms
40	Deyim	one's goose is cooked f.	hapı yutmak
41	Deyim	one's goose is cooked f.	ayvayı yemek
42	Deyim	one's goose is cooked f.	suyu ısınmak/kaynamak
43	Deyim	be cooked to a turn f.	tam zamanında pişmek
44	Deyim	be cooked to a turn f.	tam kıvamında pişmek
45	Deyim	(one's) goose is cooked expr.	(biri) yenildi
46	Deyim	(one's) goose is cooked expr.	(biri) bozguna uğradı
47	Deyim	(one's) goose is cooked expr.	(birinin) işi bitti
Telecom
48	Telekom	cooked data i.	işlenmiş veri
Food Engineering
49	Gıda	cooked meats i.	(salam gibi) yemeye hazır et
Gastronomy
50	Mutfak	cooked food i.	aş
51	Mutfak	rare cooked i.	az pişmiş et
52	Mutfak	well done cooked i.	çok pişmiş et
53	Mutfak	eggplant cooked in olive oil with onions, garlic and tomatoes i.	imam bayıldı
54	Mutfak	lamb first simmered, then cooked in a pen with lettuce i.	kapama
55	Mutfak	cabbage cooked with meat i.	kapuska
56	Mutfak	skewed red, white meat products and vegetables cooked i.	kebab
57	Mutfak	meat cooked in underground pit oven i.	kuyu kebabı
58	Mutfak	vegetables fried in oil and cooked with minced meat and tomato sauce i.	musakka
59	Mutfak	cooked carrots i.	pişmiş havuç
60	Mutfak	cooked chicken i.	pişmiş tavuk
61	Mutfak	vegetables and meat cubes first fried and then cooked in its own gravy, shaken at intervals i.	silkme
62	Mutfak	kebap cooked in a sealed clay pot i.	testi kebabı
63	Mutfak	cooked ready-to-eat meals i.	pişmiş hazır yemekler
64	Mutfak	ready-cooked s.	hazır pişmiş halde satılan (yemek)
65	Mutfak	medium-cooked s.	orta pişmiş
66	Mutfak	well-cooked s.	pişkin (et)
67	Mutfak	cooked-over s.	soğuduktan sonra tekrar ısıtılmış (yiyecek)
Slang
68	Argo	be cooked f.	boku yemek
69	Argo	be cooked f.	siki tutmak
70	Argo	cooked up s.	yapmacık
71	Argo	cooked up s.	uydurma