Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | faydası olmak | help f. | ||
How would it help to stop funding human rights NGOs in Israel? İsrail'deki insan hakları STK'larının finansmanını durdurmanın ne faydası olur? More Sentences |
||||
Genel | faydası olmak | benefit f. | ||
That would not benefit any of us and would not benefit fish stocks, which are nearing collapse. Bunun hiçbirimize faydası olmayacağı gibi, çökmek üzere olan balık rezervlerine de faydası olmayacaktır. More Sentences |
||||
Genel | faydası olmak | good [dialect] f. | ||
What good will it do me? Bunun bana ne faydası olacak? More Sentences |
||||
Politics | ||||
Siyasal | faydası olmak | avail f. |