gıda - Türkçe İngilizce Sözlük

gıda

"gıda" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 52 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
gıda food i.
I should also like to raise the issue of the Food Safety Authority.
Gıda Güvenliği Kurumu konusunu da gündeme getirmek istiyorum.

More Sentences
General
gıda food i.
Very often with ECHO one is talking about food, medicine and blankets.
ECHO ile çoğu zaman gıda, ilaç ve battaniyeden bahsedilir.

More Sentences
Common Usage
gıda nourishment i.
General
gıda nurture i.
gıda nourishment i.
gıda diet i.
gıda tack i.
gıda pabulum i.
gıda fodder i.
gıda fare i.
gıda sustenance i.
gıda aliment i.
gıda grocery store i.
gıda nutrient i.
gıda feed i.
gıda nutrition i.
gıda nutriture i.
gıda nutriment i.
gıda nouriture i.
gıda nourriture i.
gıda relief [obsolete] i.
gıda edible i.
gıda eatable i.
gıda eatables i.
gıda kai [new zealand] i.
gıda viandry i.
gıda meat i.
gıda repast i.
gıda repasture i.
gıda muckamuck i.
gıda commons i.
gıda pabulation i.
gıda scaff i.
gıda gear [dialect] i.
gıda fosterment i.
gıda fother i.
gıda provender i.
gıda dietary s.
Colloquial
gıda tucker [australia] i.
gıda eats i.
gıda eats i.
gıda chop [west africa] i.
Law
gıda aliment i.
Technical
gıda pabulum i.
Medical
gıda nutriment i.
gıda broma i.
Latin
gıda victus i.
Archaic
gıda nourriture i.
gıda fayre i.
Slang
gıda munch i.
gıda munga [new zealand/australia] i.
gıda skran i.

"gıda" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

Türkçe İngilizce
General
gıda zehirlenmesi food poisoning i.
Tom once ate at an cheap restaurant and got food poisoning, so now he is very careful about where he eats.
Tom bir keresinde ucuz bir restoranda yemek yedi ve gıda zehirlenmesi geçirdi, bu yüzden artık nerede yemek yediğine çok dikkat ediyor.

More Sentences
gıda maddesi foodstuff i.
Vegemite is a popular Australian foodstuff.
Vegemite, Avustralya'nın popüler bir gıda maddesidir.

More Sentences
gıda işleme food processing i.
On thousands of jobs in the food processing industry?
Gıda işleme endüstrisindeki binlerce istihdam konusunda mı?

More Sentences
gıda kontrol food control i.
These methods are used by the food control authorities to check foods on the market.
Bu yöntemler gıda kontrol yetkilileri tarafından piyasadaki gıdaları kontrol etmek için kullanılmaktadır.

More Sentences
gıda maddeleri foodstuffs i.
So as not to block the huge flows of foodstuffs exports.
Büyük gıda maddesi ihracatı akışını engellememek için.

More Sentences
sağlıklı gıda healthy food i.
For the public, health and healthy food are the top priority.
Halk için sağlık ve sağlıklı gıda en önemli önceliktir.

More Sentences
gıda ürünleri food products i.
They aim to improve protection of European consumers against microbiological risks from food products.
Avrupalı tüketicilerin gıda ürünlerinden kaynaklanan mikrobiyolojik risklere karşı daha iyi korunmasını amaçlamaktadır.

More Sentences
gıda sektörü food sector i.
The Ministry of Agriculture has the responsibility for the food sectors.
Gıda sektörleri için sorumluluk Tarım Bakanlığı’na aittir.

More Sentences
gıda endüstrisi food industry i.
Dieticians are experts in the food industry.
Diyetisyenler gıda endüstrisinde uzmandır.

More Sentences
gıda krizi food crisis i.
A year ago today a food crisis was unleashed as a result of the presence of alphabenzopyrenes in olive pomace oil.
Bir yıl önce bugün, prina yağında alfabenzopiren bulunması nedeniyle bir gıda krizi ortaya çıkmıştı.

More Sentences
gıda sıkıntısı food shortage i.
The firms involved, however, claim that biotechnology is needed to solve the food shortage.
Ancak ilgili firmalar gıda sıkıntısını çözmek için biyoteknolojiye ihtiyaç olduğunu iddia ediyor.

More Sentences
gıda standardı food standard i.
The UK Food Standards Agency has proposed the addition of no more than 15% water.
Birleşik Krallık Gıda Standartları Ajansı %15'ten fazla su eklenmemesini önermiştir.

More Sentences
gıda takviyesi food supplement i.
These will apply also to the manufacture of food supplements.
Bunlar gıda takviyelerinin üretimi için de geçerli olacaktır.

More Sentences
gıda ve içecek food and drink i.
In an ever larger-scale market, the production of age-old regional food and drink products is at risk.
Her zamankinden daha büyük ölçekli bir pazarda, asırlık bölgesel gıda ve içecek ürünlerinin üretimi risk altında.

More Sentences
gıda ve giyim food and clothing i.
Goods at the food and clothing stalls were very cheap.
Gıda ve giyim tezgahlarındaki ürünler çok ucuz.

More Sentences
gıda güvenliği politikası food safety policy i.
We have succeeded in laying down the general principles of European food safety policy.
Avrupa gıda güvenliği politikasının genel ilkelerini ortaya koymayı başardık.

More Sentences
gıda israfı food waste i.
As we have been saying about food waste for a long time, a ban is not enough.
Gıda israfı konusunda uzun zamandır söylediğimiz gibi, yasak yeterli değildir.

More Sentences
gıda şirketi food company i.
He found a job with a food company.
Bir gıda şirketinde iş buldu.

More Sentences
helal gıda halal food i.
Fadil ate halal food.
Fadıl helal gıda yedi.

More Sentences
(gıda) detoks detox i.
She embarked on a three-day detox cleanse.
Üç günlük bir detoksa başladı.

More Sentences
gıda dağıtmak distribute food f.
The soldiers distribute food to the refugees.
Askerler mültecilere gıda dağıtıyorlar.

More Sentences
detoks yapmak (gıda) detox f.
She chose to detox by going on a juice cleanse.
Meyve suyu ile detoks yapmayı tercih ediyordu.

More Sentences
(gıda) radyasyona maruz bırakarak korumak irradiate f.
I don't use irradiated ingredients.
Radyasyona maruz kalarak korunmuş gıda maddelerini kullanmıyorum.

More Sentences
gıda dışı non-food s.
I believe there is great potential in developing the non-food sector.
Gıda dışı sektörün geliştirilmesinde büyük bir potansiyel olduğuna inanıyorum.

More Sentences
gıda ile ilgili food-related s.
These are worrying statistics, and we are not even talking about other food-related illnesses.
Bunlar endişe verici istatistikler ve gıda ile ilgili diğer hastalıklardan bahsetmiyoruz bile.

More Sentences
kurutulmuş (gıda) desiccated s.
The desiccated fruits had a long shelf life.
Kurutulmuş meyvelerin raf ömrü uzundu.

More Sentences
Trade/Economic
gıda güvenliği food security i.
The service component of agriculture encompasses food security, the environment and welfare.
Tarımın hizmet bileşeni gıda güvenliği, çevre ve refahı kapsamaktadır.

More Sentences
işlenmiş gıda processed food i.
She died from eating only processed food.
O sadece işlenmiş gıda yemekten öldü.

More Sentences
temel gıda maddesi staple food i.
Cassava is a drought-tolerant crop and consequently a major staple food for millions of people.
Manyok kuraklığa dayanıklı bir üründür ve dolayısıyla milyonlarca insan için önemli bir temel gıda maddesidir.

More Sentences
Politics
gıda güvenliği food security i.
Mr Van den Bos said there is too much monoculture and too little food security.
Bay Van den Bos, çok fazla monokültür ve çok az gıda güvenliği olduğunu söyledi.

More Sentences
gıda güvensizliği food insecurity i.
If the fight against poverty and food insecurity is to succeed, it cannot be left up to the business community.
Yoksulluk ve gıda güvensizliği ile mücadele başarılı olacaksa, bu iş dünyasına bırakılamaz.

More Sentences
gıda krizi food crisis i.
In some of these countries or regions, the food crisis is not a general crisis.
Bu ülkelerin ya da bölgelerin bazılarında gıda krizi genel bir kriz değildir.

More Sentences
gıda güvenliği food security i.
Food security is a major dimension and indicator for poverty reduction and is a key element in this context.
Gıda güvenliği, yoksulluğun azaltılması için önemli bir boyut ve göstergedir ve bu bağlamda kilit bir unsurdur.

More Sentences
dünya gıda programı wfp (world food programme) kısalt.
UNHCR and WFP are in the same boat.
Dünya Gıda Programı ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği aynı gemide.

More Sentences
Medical
gıda zehirlenmesi food poisoning i.
It's probably just food poisoning.
Bu muhtemelen sadece gıda zehirlenmesi.

More Sentences
gıda intoleransı food intolerance i.
Food intolerance causes fatigue.
Gıda intoleransı yorgunluğa neden olur.

More Sentences
Food Engineering
atıştırmalık gıda snack food i.
These include chives, non-woven textiles, wine, snack foods and so on.
Bunlar arasında frenk soğanı, dokuma olmayan tekstil ürünleri, şarap, atıştırmalık gıdalar ve benzerleri yer almaktadır.

More Sentences
gıda mevzuatı food legislation i.
In the light of the general food legislation this question seems easy to answer.
Genel gıda mevzuatı ışığında bu soruya cevap vermek kolay görünüyor.

More Sentences
genetiği değiştirilmiş gıda genetically modified food i.
It is then up to the consumer to choose whether or not to buy genetically modified food.
Bu durumda genetiği değiştirilmiş gıdaları satın alıp almamak tüketicinin tercihine kalmıştır.

More Sentences
gıda hijyeni food hygiene i.
This is the case of food hygiene, to cite just one example.
Sadece bir örnek vermek gerekirse, gıda hijyeni konusunda durum budur.

More Sentences
gıda zehirlenmesi food poisoning i.
Have you ever had food poisoning?
Hiç gıda zehirlenmesi yaşadınız mı?

More Sentences
gıda ürünleri food products i.
However, Turkey still arranges checks at the customs point of entry on exported food products.
Ancak, Türkiye, ihraç gıda ürünleri için gümrük kapılarında hâlâ denetimler yapmaktadır.

More Sentences
gıda bileşeni food ingredient i.
Processing aids are not covered by the Novel Food Regulation, as these are not considered to be food ingredients.
İşleme yardımcıları, gıda bileşeni olarak kabul edilmediğinden Yeni Gıda Yönetmeliği kapsamında değildir.

More Sentences
gıda ışınlama food irradiation i.
We should therefore not reject food irradiation out of hand but respect it for what it is.
Bu nedenle gıda ışınlamasını elimizin tersiyle itmemeli, ona olduğu gibi saygı göstermeliyiz.

More Sentences
General
kolay bozulabilen gıda maddeleri perishables i.
gıda maddesi comestibles i.
temel gıda maddesi staple i.
çabuk bozulabilen gıda maddeleri perishables i.
gıda mühendisliği food engineering i.
gıda allerjisi food allergy i.
dünya gıda stoku world food reserves i.
suyu çıkarılmış gıda dehydrated food i.
sık aralıklarla az miktarda gıda alma nibbling i.
gıda maddeleri eatables i.
temel gıda staple food i.
gıda boyası colouring i.
petrol karşılığı gıda programı oil for food program i.
vücudun rahatına hizmet eden şeyler, gıda, refah, konfor vb creature conforts i.
saflığı giderilmiş gıda maddesi adulterated food i.
konserve gıda tinned good i.
gıda işleme tesisleri food processing establishments i.
gıda sanayisi food industry i.
suni gübre kullanılmamış gıda wholefood i.
veteriner gıda kontrolü veterinary food inspection i.
suyu alınmış gıda maddeleri dehydrated foods i.
gıda mühendisi food engineer i.
sağlıklı gıda nutritious food i.
sağlıklı gıda nourishing food i.
gıda bilimi food science i.
gıda tüketimi food consumption i.
bir gıda hazırlama yöntemi brunoise i.
gıda denetimi food control i.
gıda denetimi food inspection i.
gıda kodeksi food codex i.
gıda sanayii food industry i.
sulu gıda liquid food i.
sulu gıda liquid diet i.
gıda güvenliği yönetimi food safety management i.
gıda ürünü food product i.
gıda maddesi katkısı food additive i.
gıda katkısı food additive i.
gıda sanayi food industry i.
gıda rejimi diet i.
vücuda giren gıda income i.
temel gıda ürünleri staple food products i.
gıda maddesi nutrient medium i.
gıda eriyiği nutrient solution i.
diyet gıda dietary food i.
diyet gıda dietary product i.
gıda kıtlığı food shortage i.
sebzeli gıda vegetable diet i.
gıda maddeleri foodstuff i.
gıda maddesi food product i.
gıda ürünü foodstuff i.
temel gıda malzemesi basic foodstuff i.
ekolojik gıda ekonomisi ecological food economy i.
gıda etiketi food label i.
gıda ve tekstil food and textile i.
gıda ihtiyacı food need i.
gıda azlığı food shortage i.
gıda ve ilaç kontrolü food and drug control i.
gıda ve ilaç denetimi food and drug control i.
gıda ve ilaç paketleme/ambalajlama food and drug packaging i.
gıda ve tarım/çiftçilik food and farming i.
gıda ürünleri/mamulleri food commodities i.
lifli gıda fibrous food i.
gıda kalıntısı food residue i.
temel gıda ürünleri staple crops i.
besin değeri yüksek gıda food with high nutritional value i.
besin değeri yüksek olan gıda high nutritional value food i.
yüksek besin değerli gıda high nutritional value food i.
besin değeri yüksek olan gıda food with high nutritional value i.
besin değeri yüksek gıda high nutritional value food i.
yüksek besin değerli gıda food with high nutritional value i.
gıda boyası coloring i.
dünya gıda günü world food day i.
ek gıda supplementary food i.
çiğ gıda raw food i.
gıda bilimi ve mühendisliği food science and engineering i.
iyi hissetmek için yenen gıda türü comfort food i.
güvenli gıda secure food i.
gıda depoları food stores i.
gıda deposu food store i.
gıda maddeleri food items i.
proteinli gıda protein food i.
proteinli gıda food with protein i.
gıda savunması food defense i.
toptan gıda bulk food i.
gıda hapları food pills i.
yoksullara gıda temin eden kurum food pantry i.
gıda yüksek mühendisi food engineer msc i.
gıda eleştirmeni food critic i.
gıda eleştirmeni food writer i.
gıda eleştirmeni restaurant critic i.
gıda teknikeri food technician i.
gıda tekni̇syeni̇ food technician i.
(eski rusya'da) kırsal alanlarda gıda gibi yerel ihtiyaç için gönüllü alınan vergi self-taxation i.
paketli gıda packaged food i.
ek gıda complementary food i.
endüstriyel gıda industrial food i.
gıda tedarikçisi achatour i.
imarethane/gıda yardımı food pantry i.
kutu ile satılan gıda ürünleri case goods i.
gıda seçenekleri food choices i.
(gıda) yenemez olma unpalatability i.
sulu gıda lap i.
gıda kökenli hastalık foodborne illness i.
biberonun içindeki sıvı gıda bottle i.
dini tarikat üyesine gıda veya giysi bağışlama misericordia i.
fazladan gıda stoku reward i.
çöp gıda libberwort i.
dondurulmuş tatlı gıda ice i.
(gıda) buzlama işi yapan kimse icer i.
bitkisel yağ ve yağda saklanan gıda satan perakendeci oilman [obsolete] i.
gıda kaynağı oxygen i.
lüks gıda malzemesi oyster i.
gıda artığı food scraps i.
ağza atılan gıda ingesta i.
gıda güvencesi food security i.
sürdürülebilir gıda güvenliği sustainable food safety i.
gıda maddesi comestible i.
lüks gıda maddesi doodad i.
şiddetli gıda yokluğu famine i.
(gıda olarak) hayvan bağırsağı crow i.
ihtiyaç sahiplerine gıda ürünlerinin temin edildiği barınak pantry i.
gıda olarak ödenen maaş posho i.
berbat kokan gıda puke i.
gıda artığı scraps i.
gıda, beslenme düzeni ve besin değerlerini bilimsel olarak inceleyen bir alan sitology i.
gıda, beslenme düzeni ve besin değerlerini bilimsel olarak inceleyen bir alan sitiology i.
dondurulabilir gıda freezable i.
protein makromoleküllerinden oluşan gıda protein i.
evcil hayvanlar için kuru gıda provand [dialect] i.
evcil hayvanlar için kuru gıda provant [dialect] i.
(devletin yoksullara sağladığı) gıda pulu stamp i.
bir bitkiden yapılan taze gıda succulence i.
bir bitkiden yapılan taze gıda succulency i.
bitkiden yapılan taze gıda veya sulu yiyecek succulent i.
sıvı gıda supping [dialect] [uk] i.
yumuşak kıvamlı gıda supping [dialect] [uk] i.
(gıda üzerinde oluşan) kaymak skin i.
gıda almak feed f.
gıda vermek nourish f.
tüketmek (gıda) go short f.
(gıda vb) bozulmak get spoilt f.
gıda eklemek enrich f.
üstün kaliteli (gıda maddeleri) fancy s.
yenilmez (gıda vb) unpalatable s.
vücutta yandığı zaman eşit miktarda enerji veren (gıda) isodynamic s.
gıda kaynaklı food borne s.
güç veren (ilaç/gıda) restorative s.
gıda olarak tüketilmeye müsait olmayan inedible s.
gıda olarak tüketilmeye müsait olmayan nonedible s.
gıda maddeleriyle temas etmek için tasarlanmış designed to be in contact with food s.
gıda maddelerine dayanıklı food-proof s.
gıda yönünden zengin nutrient-rich s.
bozulmamış (gıda) untainted s.
(gıda etiketinde) yalnızca süt yağı içeren dairy [uk] s.
gıda ile ilgili pabulous s.
işlenmiş gıda yapımında kullanılan (düşük kaliteli hayvan karkası) cull s.
organik gıda servis eden organic s.
organik gıda sunan organic s.
gıda vererek nourishingly zf.
(gıda) yenemez bir biçimde unpalatably zf.
Colloquial
(gıda/içki) az yağlı skinny s.
Idioms
temel gıda staff of life i.
çok besleyici gıda/yiyecek superfood i.
(yemek/gıda ürünü) arası iyi olmamak disagree with someone f.
bir gıda maddesini soğuması için buza/buzluğa/buzdolabına/soğutucuya koymak put something on ice f.
bir gıda maddesini soğutmak put something on ice f.
Trade/Economic
barış için gıda programı food for peace program i.
bozulabilir gıda maddelerinin uluslararası taşımacılığı ve taşımalarında özel araçların kullanımı antlaşması the agreement on the international carriage of perishable foodstuff and on the special equipment to be used for such carriage (atp) i.
çok çeşitli gıda maddeleri ve gıda dışı maddeler satan superstore i.
diğer firmalar için gıda ürünleri üreten ve paketleyen taşeron firma co-packer i.
diğer firmalar için gıda ürünleri üreten ve paketleyen taşeron firma contract packer i.
gıda pulu programı food stamp program i.
gıda enflasyonu food inflation i.
gıda meşrubat ve tütün sanayii food, beverage and tobacco industry i.
gıda güvencesi food security i.
gıda bağımsızlığı food sovereignty i.
gıda komisyoncusu food broker i.
gıda zinciri ortaklığı food chain partnership i.
gıda ve tarım örgütü Food and Agriculture Organization i.
gıda için iş food-for-work i.
gıda ilaç ve kozmetik sanayii food drug and cosmetic industry i.
gıda perakendecisi food retailer i.
gıda firması food company i.
gıda hizmeti endüstrisi food service industry i.
gıda maddelerinde dondurulmuş kargo refrigirated cargo i.
gıda işletmesi food premises i.
gıda maddeleri foodstuff i.
gıda perakendeciliği food retailing i.
gıda ilaç ve kozmetik endüstrisi food drug and cosmetic industry i.
gıda hizmeti endüstrisi catering industry i.
gıda maddeleri taşıma hizmetleri foodstuffs transport services i.
gıda, tarım ve hayvancılık bakanlığı ministry of food, agriculture and livestock i.
gıda ve tarım örgütü food and agriculture organization (fao) i.
gıda egemenliği food sovereignty i.
gıda dağıtım şirketi caterer i.
gıda tedarikçiliği food supplying i.
gıda piyasası food market i.
gıda maddelerinin genel etiketleme ve beslenme yönünden etiketleme kuralları nutrition labelling for foodstuffs i.
gıda ürünlerindeki fiyat artışı agflation i.
gıda tedarikçisi food supplier i.
gıda ve tarım örgütü food and agricultural organization i.
gıda hizmeti endüstrisi foodservice i.
hayvan menşeli gıda food of animal origin i.
hazır gıda maddeleri take-home foods i.
hayvansal gıda food of animal origin i.
kişi başına gıda üretimi per capita food production i.
konserve gıda endüstrisi canned food industry i.
konserve gıda canned food i.
mamul gıda maddesi finished foodstuff i.
suyu alınmış gıda maddeleri dehydrated foods i.
taşeron gıda ürünleri firması co-packer i.
gıda ürünlerini birden fazla birimden oluşacak ve birimi nispeten daha ucuza gelecek şekilde paketleme biçimi multipack i.
(gıda ürününü) satmadan önce sarmak prepack f.
ambalajında üreticinin adı veya markası bulunmayan (gıda maddesi) generic s.
gıda tedarikine ait supply-side s.
gıda tedariki ile ilgili supply-side s.
Law
gıda ürünlerinin bir pazardan toplanıp aynı pazara daha yüksek oranda satılması engrossing i.
gıda ürünlerinin bir pazardan toplanıp aynı pazara daha yüksek oranda satılması regrating i.
gıda ürünlerinin bir pazardan toplanıp aynı pazara daha yüksek oranda satılması forestalling i.
gıda maddeleri tüzüğü alimentary products law i.
yem ve gıda yasası feed and food law i.
gıda yardımı konvansiyonu food assistance convention i.
Politics
tüm gıda ve diğer malzeme ihtiyaçlarının kimyasal süreçlerle hazırlandığı ütopik toplum chemocracy i.
akaryakıt ve gıda krizi fuel and food crisis i.
avrupa gıda güvenliği kurumu european food safety authority (efsa) i.
birleşmiş milletler dünya gıda programı united nations world food programme i.
birleşmiş milletler gıda ve tarım örgütü united nations food and agriculture organization i.
bm- fao gıda güvenliği komitesi un- fao committee for food safety i.
birleşmiş milletler gıda ve tarım örgütü united nations food and agriculture organization i.
gıda güvenliği food safety i.
gıda fiyat dalgalanması ve tarım eylem planı action plan on food price volatility and agriculture i.
gıda yardımı food aid i.
gıda ve petrol fiyatları food and oil prices i.
gıda tarım ve hayvancılık bakanlığı ministry of food, agriculture and livestock i.
gıda ve yakıt fiyat şokları food and fuel price shock i.
gıda güvenliği eylem planı food safety action plan i.
gıda, tarım ve hayvancılık bakanı minister of food, agriculture and livestock i.
gıda zinciri ve hayvan sağlığı daimi komitesi standing committee on the food chain and animal health i.
gıda laboratuvarları foodstuff laboratories i.
gıda danışma kurulu advisory committee on foodstuffs i.
gıda ve yakıt fiyatları food and fuel prices i.
gıda ve tarım örgütü food and agricultural organization i.
gıda kalitesi ve güvenliği food quality and safety i.
oecd gıda, tarım ve balıkçılık direktörlüğü oecd directorate for food, agriculture and fisheries i.
petrol karşılığı gıda yardımı oil-for-food programme i.
tarım balıkçılık ve gıda bakanlığı ministry of agriculture fisheries and food i.
tarım, gıda güvenliği ve beslenme küresel ortaklığı global partnership for agriculture, food security and nutrition i.
ya silah ya gıda modeli guns versus butter model i.
yarı mamul gıda maddesi semi finished foodstuff i.
sefaleti ve gıda kıtlığını engellemek için nüfus artışının kontrolü doktrinini destekleyen neo-malthusian s.
Institutes
ab gıda ve veterinerlik ofisi food and veterinary office i.
avrupa gıda güvenliği kurumu european food safety authority i.
bm tarım ve gıda örgütü food and agriculture organization of the united nations (fao) i.
bursa gıda ve yem kontrol merkez araştırma enstitüsü bursa central research institute of food and feed control i.
bm gıda ve tarım teşkilatı united nations food and agriculture organization i.
gıda ve yem içim hızlı alarm sistemi rapid alert system for food and feed i.
gıda ve kontrol genel müdürlüğü general directorate of food and control i.
gıda bilimsel komitesi scientific committee for food i.
gıda işleri genel müdürlüğü general directorate of food affairs i.
gıda zinciri ve hayvan sağlığı komitesi standing committee on the food chain and animal health i.
gıda kontrol ve merkez araştırma enstitüsü food control and central research institute i.
gıda kontrol laboratuvar müdürlükleri food control laboratory directorates i.
gıda ve yem kontrol merkez araştırma enstitüsü müdürlüğü food and feed control central research institute i.
gıda ve kontrol genel müdürlüğü department of plant health and quarantine i.
gıda tarım ve hayvancılık bakanlığı ministry of food, agriculture and livestock i.
gıda ve kontrol genel müdürlüğü directorate general of food and control i.
gıda işletmeleri ve kodeks daire başkanlığı department of food establishments and codex i.
gıda kontrol ve laboratuvarlar daire başkanlığı department of food control and laboratories i.
hayvan sağlığı gıda ve yem araştırmaları daire başkanlığı department of animal health, food and feed research i.
il gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğü provincial directorate of food, agriculture and livestock i.
tarım, gıda ve köyişleri bakanlığı ministry of agriculture, food and rural affairs i.
tarım ve gıda dairesi department of agriculture and food i.
türkiye gıda ve içecek sanayi dernekleri federasyonu federation of food and drink industry associations of turkey i.
ulusal gıda referans laboratuvarı national food reference laboratory i.
tarım, balıkçılık ve gıda bakanlığı maff (ministry of agriculture, fisheries, and food) i.
birleşik devletler gıda ve ilaç dairesi food and drug administration i.
(abd) gıda ve ilaç dairesi fda (food and drug administration) i.
Industry
gıda ambalajı imalatı manufacture of food packaging i.
gıda dondurma tesisi işleten kimse freezer i.
gıda ürünlerini büyüklük ve genel durumlarına göre ayıran kimse sorter i.
Technical
donmuş gıda depolama dolapları frozen food storage cabinets i.
donmuş gıda depolama dolabı frozen food storage cabinet i.
gıda yardımı food aid i.
gıda hazırlama cihazı food preparation appliance i.
gıda ve hayvan yemlerinin mikrobiyolojisi microbiology of food and animal feeding stuffs i.
gıda ve hayvan yemleri mikrobiyolojisi microbiology of food and animal feeding stuffs i.
gıda işleme makineleri food processing machinery i.
gıda yardımının taşınması transport of food aid i.
tuzlamak ve kurutmak (gıda) dry-salt i.
kurutmak (gıda) desiccate f.
gıda maddeleriyle temas etmek için tasarlanan designed to be in contact with foods s.
Dyeing
pamuk ve gıda boyama için kullanılan kırmızı bir boya bastard saffron i.
Marine
bir denizcinin gıda ve konaklama hakkı maintenance i.
Medical
kanserin gelişmesini önleyen kimyasal madde, ilaç ve gıda takviyeleri kullanma chemoprevention i.
doğal iyileşmeyi teşvik için gıda, egzersiz, ısı gibi yöntemler kullanma naturopathism i.
aşırı sıcak gıda yeme thermophagy i.
botulinin neden olduğu gıda zehirlenmesi botulism i.
bir tür gıda zehirlenmesi botulism i.
bir hastalığın tedavisinde tıbbi yararı bulunan fonksiyonel gıda nutraceutical i.
birleşik devletler gıda ve ilaç yetkilileri birliği association of food and drug officials of the united states i.
çoklu gıda proteini alerjisi multi-food protein allergy i.
gıda zehirlenmesi foodborne illness i.
gıda kaynaklı rahatsızlık foodborne illness i.
gıda katkı maddeleri food additives i.
gıda eksikliği hastalığı deficiency disease i.
gıda zehirlenmesi foodborne disease i.
gıda takviyesi dietary supplement i.
gıda kaynaklı hastalık foodborne illness i.
gıda kaynaklı enfeksiyon foodborne infection i.
gıda kaynaklı rahatsızlık foodborne disease i.
gıda zehirlenmesi botulism i.
gıda kaynaklı hastalık foodborne disease i.
hastalıkları önleyici ve tedavi edici özelliği olan gıda nutraceutical i.
kişiyi bir süre aç bırakma veya gıda maddelerini azaltma tedavisi limotherapy i.
patojenik olmayan mikrobiyal gıda katkı maddeleri non-pathogenic microbial feed supplements i.
yağ oranı yüksek gıda high fat food i.
yüksek yağ oranlı gıda high fat food i.
zayıflatıcı gıda takviyeleri weight loss supplements i.
yetersiz gıda alımı inadequate food intake i.
zayıflatıcı bitkisel gıda takviyeleri herbal weight loss supplements i.
hayvansal gıda kaynaklı kolesterol dietary cholesterol i.
(bazı amerikan yerlisi halklarında) belirli kil türlerinin gıda olarak kullanımı dirt eating i.
(eski kullanımlarda) gıda zehirlenmesi ptomaine i.
(eski kullanımlarda) gıda zehirlenmesi ptomaine poisoning i.
güç veren (ilaç/gıda) acopic s.
gıda kaynaklı foodborne s.
midye yeme sonucu gıda zehirlenmesi geçiren musselled s.
abd gıda ve ilaç idaresi tarafından genel kullanım için onaylanmamış ancak klinik deneyleri devam eden bir ilaç veya tıbbi prosedürle ilgili investigational s.
abd gıda ve ilaç idaresi tarafından genel kullanım için onaylanmamış ancak klinik deneyleri devam eden bir ilaç veya tıbbi prosedür olan investigational s.
Psychology
gıda korkusu sitophobia i.
gıda korkusu sitiophobia i.
gıda korkusu cibophobia i.
yetersiz ya da aşırı gıda tüketimiyle karakterize psikiyatrik bozukluklar eating disorder i.
gıda neofobisi food neophobia i.
Physiology
hücrelerin gıda veya besleyici maddeye doğru hareketi trophotaxis i.
hücrelerin gıda veya besleyici maddeye doğru hareketi trophotropism i.
hücrelerin gıda veya besleyici maddeye doğru hareketinden kaynaklı trophotactic s.
hücrelerin gıda veya besleyici maddeye doğru hareketi ile ilgili trophotactic s.
hücrelerin gıda veya besleyici maddeye doğru hareketinden kaynaklı trophotropic s.
hücrelerin gıda veya besleyici maddeye doğru hareketi ile ilgili trophotropic s.
Pathology
gıda ve sıvı alımı food and fluid intake i.
gıda alımındaki dengesizlik imbalance of constituents of food intake i.
çoğunlukla genç kadınlarda gıda veya ilaçlara alerji sonucu ortaya çıkan ödem angioedema i.
çoğunlukla genç kadınlarda gıda veya ilaçlara alerji sonucu ortaya çıkan ödem quincke's edema i.
çoğunlukla genç kadınlarda gıda veya ilaçlara alerji sonucu ortaya çıkan ödem periodic edema i.
çoğunlukla genç kadınlarda gıda veya ilaçlara alerji sonucu ortaya çıkan ödem giant hives i.
çoğunlukla genç kadınlarda gıda veya ilaçlara alerji sonucu ortaya çıkan ödem atrophedema i.
gıda ve hijyen yetersizliği nedeniyle çocuklarda meydana gelen halsizlik athrepsia i.
enfekte gıda ve su tüketimiyle bulaşan akut viral hepatit türü hepatitis a i.
kontamine gıda ve su tüketimiyle bulaşan bir rna virüsünün neden olduğu akut viral hepatit türü hepatitis e i.
insanlarda gıda zehirlenmesine yol açan bir tür salmonella salmonella typhimurium i.
zehirli veya kirlenmiş gıda tüketiminden kaynaklanan hastalık gastrointestinal disorder i.
Pharmaceutics
abd gıda ve ilaç idaresi tarafından klinik deneylerde kullanımına sınırlı izin verilen onaysız ilaç investigative new drug i.
bazı gıda maddelerinde bulunan doğal maddeler prebiotics i.
Veterinary
koyunlarda bir tür gıda zehirlenmesi toxic paralysis i.
Food Engineering
süt ürünleri, diğer gıda ve kozmetiklerde koruyucu olarak kullanılan bir bakteriyosin nisin i.
doğal gıda natural food i.
katkı maddesi içermeyen gıda natural food i.
yiyeceklerdeki şeker, yağ, tuz gibi içeriğin miktarını göstermekte kullanılan kırmızı, kehribar ve yeşil renkte sembollerin kullanıldığı gıda etiketleme sistemi traffic-light labelling i.
üzerinde çeşitli gıda, çeşniler veya yemeklerin bulunduğu döner tabla turntable i.
asidik gıda renkleri acid food colours i.
birleşik gıda katkıları uzmanlar komitesi joint expert committee on food additives i.
bozulma (gıda) spoilage i.
birleşmiş milletler gıda ve tarım örgütü food & agriculture organization i.
derin dondurulmuş/şok dondurulmuş gıda deep-frozen/quick-frozen food i.
dondurulmuş gıda muhafaza dolabı frozen food storage cabinet i.
dünya gıda güvenliği komitesi committee on world food security i.
donmuş gıda depolama dolapları frozen food storage cabinets i.
fonksiyonel gıda nutriceuticals i.
fonksiyonel gıda functional food i.
gıda mamullerine erişimi zor olan bölge food desert i.
gıda ve tarım örgütü food and agriculture organisation i.
gıda kaynağı food source i.
gıda maddelerinin ve gıda bileşenlerinin üretiminde kullanılan ekstraksyon çözücüleri extraction solvents used in the production of foodstuffs and food ingredients i.
gıda katkı maddesi food additive i.
gıda maddeleri ile temas eden ve vinil klorür monomer içeren madde ve malzemeler materials and articles which contain vinyl chloride monomer and are intended to come into contact with foodstuffs i.
gıda ve hayvan yem maddelerinin mikrobiyolojisi microbiology of food and animal feeding stuffs i.
gıda dolandırıcılığı food fraud i.
gıda standartları food standards i.
gıda bozulması food spoilage i.
gıda standartları codex alimentarius i.
gıda maddeleri ile temas eden madde ve malzemelerdeki vinil klorür monomer miktarı analiz yöntemi method of analysis for the official control of the vinyl chloride monomer level in materials and articles which are intended to come into contact with foodstuffs i.
gıda maddelerinde kullanılan yumuşatıcı, sabitleştirici, yoğunlaştırıcı ve jelleştirici maddelerin saflık derecesini belirleyen bazı ölçütler specific criteria of purity for emulsifiers, stabilizers, thickeners and gelling agents for use in foodstuffs i.
genetik yapısı değiştirilmiş ya da genetik olarak modifiye edilmiş gıda maddesi genetically modified food i.
gıda katkıları ve kontaminantları kodeks komitesi codex committee on food additives and contaminants i.
gıda nemlendiricisi food humectant i.
gıda güvenliği food security i.
gıda ve ilaç food and medicine i.
gıda üretim izni food production permit i.
gıda emülgatörü food emulsifier i.
gıda ürünlerinin duyusal analizleri sensory analysis of food products i.
gıda hilesi food fraud i.
gıda hilesi food fraud i.
gıda dolandırıcılığı food fraud i.
gıda zinciri food chain i.
gıda bileşeni food component i.
gıda katkısı food additive i.
gıda zehiri food poison i.
gıda ile temas eden malzeme food contact material i.
gıda duyarlılığı food sensitivity i.
gıda maddeleri ile temasta bulunan rejenere selüloz filmlerden yapılmış madde ve malzemeler materials and articles made of regenerated cellulose film intended to come into contact with foodstuffs i.
gıda ve ilaç dairesi food & drug administration i.
gıda işletmesi food establishment i.
gıda ve ilaç yönetim food and drug administration i.
gıda işi food business i.
gıda aktivitesi food activity i.
gıda dondurucusu food freezer i.
gıda güvenliği food safety i.
gıda maddelerindeki beta yayınlayıcı radyonüklitlerin özgül aktivitelerinin ölçülmesi measuring the specific activity of beta-emitting radionuclides in foodstuffs i.
gıda maddeleri ile temas contact with foodstuff i.
gıda hazırlama cihazları food preparation appliances i.
gıda maddeleri ile temasta bulunan madde ve malzemeler materials and articles intended to come into contact with foodstuffs i.
gıda maddeleri ile temasta olan malzeme ve eşyalar materials and articles in contact with foodstuffs i.
gıda boyaları food dyes i.
gıda branşı food branch i.
gıda boyası colouring i.
gıda ve tıp food and medicine i.
gıda kimyasalları kanunu food chemical codex i.
gıda kaynaklı hastalık food illness i.
gıda işletmesi food premises i.
gıda güvenliği tehlikesi food safety hazard i.
gıda bulaşanları food contaminants i.
gıda maddeleri ile temasta bulunan seramik malzemeleri ceramic articles intended to come into contact with foodstuffs i.
genetik olarak değiştirilmiş gıda genetically modified food i.
gıda kimyası food chemistry i.
genetik yapısı değiştirilmiş ya da genetik olarak modifiye edilmiş gıda maddesi frankenfood i.
gıda işleme makineleri food processing machinery i.
gıda ve ilaçlar food and drugs i.
gıda katkı maddelerinin saflık kriterleri analiz metotları methods of analysis for verifying that certain additives used in foodstuffs satisfy criteria of purity i.
gıda ve hayvan yemlerinin mikrobiyolojisi microbiology of food and animal feeding stuffs i.
gıda maddeleri ile temas contact with food i.
gıda boyası food dye i.
gıda etiketleme food labelling i.
gıda güvenilirliği food security i.
gıda işleme sistemleri food processing systems i.
gıda dalı food branch i.
gıda üretimi food production i.
gıda ürünleri hijyeni hygiene of foodstuffs i.
gıda güvencesizliği food insecurity i.
gıda güvencesi food security i.
gıda güvenliği yönetim sistemi food safety management system i.
gıda katkı maddeleri food additives i.
gıda maddelerinde gama yayan radyonüklidlerin özgül aktivitesinin ölçülmesi measuring the specific activity of gamma-emitting radionuclides in foodstuffs i.
gıda renklendiricisi food colorant i.
gıda kimyasalları kodeksi food chemical codex i.
gıda ürünü güvenliği food product safety i.
gıda derin dondurucusu food freezer i.
gıda güvenliği yönetimi management of food safety i.
gıda ve ilaç dairesi food and drug administration i.
gıda maddelerinin parti numaralarına ait işaretlerin veya sembollerin belirlenmesi indications or marks identifying the lot to which a foodstuff belongs i.
gıda boyası coloring i.
gıda mürekkebi food grade ink i.
gıda ve tarımsal planlama komitesi food and agricultural planning committee i.
gıda değeri olan canlı hayvanlar edible animals i.
gıda maddelerinin genel etiketleme ve beslenme yönünden etiketleme kuralları nutrition labelling for foodstuffs i.
gıda asitleri food acids i.