gitar - Türkçe İngilizce Sözlük

gitar

"gitar" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 9 sonuç

Türkçe İngilizce
General
gitar guitar i.
He strummed the guitar, producing beautiful melodies.
Gitarını tıngırdatarak güzel melodiler üretti.

More Sentences
Technical
gitar guitar i.
Tom asked me how many guitars I own.
Tom bana kaç tane gitarım olduğunu sordu.

More Sentences
Art
gitar guitar i.
Ask Tom to bring his guitar.
Tom'a gitarını getirmesini söyle.

More Sentences
Music
gitar guitar i.
Tom told me you only want two hundred dollars for your guitar.
Tom bana gitarın için sadece iki yüz dolar istediğini söyledi.

More Sentences
Colloquial
gitar belly fiddle i.
Slang
gitar box i.
gitar box i.
gitar gat [new zealand] i.
British Slang
gitar axe i.

"gitar" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 112 sonuç

Türkçe İngilizce
General
hayali gitar air guitar i.
He spent hours perfecting his air guitar skills.
Hayali gitar becerilerini mükemmelleştirmek için saatler harcadı.

More Sentences
solo gitar lead guitar i.
Tom played lead guitar.
Tom solo gitar çaldı.

More Sentences
gitar teli guitar string i.
Where can I buy guitar strings around here?
Bu civarda gitar tellerini nerede satın alabilirim?

More Sentences
gitar kutusu guitar case i.
I want to buy a new guitar case.
Yeni bir gitar kutusu almak istiyorum.

More Sentences
gitar dersi guitar lesson i.
What do you charge for guitar lessons?
Gitar dersleri için ne kadar alıyorsun?

More Sentences
(gitar) tel string i.
The strings on the guitar were green with rust.
Gitarın telleri pastan yeşile dönmüştü.

More Sentences
Technical
akustik gitar acoustic guitar i.
When was the last time you played an acoustic guitar?
En son ne zaman akustik gitar çaldın?

More Sentences
Electric
elektrikli gitar electric guitar i.
I can't play the electric guitar.
Elektrikli gitar çalamam.

More Sentences
Music
bas gitar bass guitar i.
He plays bass guitar.
O, bas gitar çalar.

More Sentences
Common Usage
gitar penası guitar pick i.
gitar penası pick i.
General
dört telli gitar ukulele i.
gitar balığı guitarfish i.
el yapımı gitar handmade guitar i.
el yapımı gitar hand made guitar i.
gitar kursu guitar course i.
gitar çantası guitar case i.
gitar dersi tablature i.
gitar çalan kimse shredder i.
gitar grubu guitar band i.
gitar çalmamak not play guitar f.
gitar çalmak play a guitar f.
gitar kursuna gitmek take guitar courses f.
gitar kursuna gitmek take guitar course f.
gitar dersleri almak take guitar lessons f.
gitar biçimli guitar-shaped s.
Colloquial
gitar için kullanılan bir söz belly fiddle i.
hızlı gitar çalmak widdle f.
hevesle gitar/banjo çalmak be pickin' and grinnin' f.
şevkle gitar/banjo çalmak be pickin' and grinnin' f.
Speaking
ben gitar çalabilirim I can play guitar expr.
ben gitar çalabiliyorum I can play guitar expr.
gitar çalmayı severim I like playing guitar expr.
gitar çalmaktan hoşlanırım I like playing guitar expr.
gitar çalmayı severim I love playing guitar expr.
gitar çalıyor musun? do you play guitar? expr.
gitar çalıyor musun? can you play guitar? expr.
gitar çalabiliyor musun? can you play guitar? expr.
Marine Biology
gitar biçimindeki ilkel vatozlardan oluşan bir familya rhinobatidae i.
gitar biçimindeki ilkel vatozlardan oluşan bir familya family rhinobatidae i.
Music
gitar kafası headstock i.
gitar kafası peghead i.
soprano gitar tiple i.
gitar kafası tuning head i.
gitar kafası tuning machine i.
boş gövdeli gitar hollow guitar i.
bir gitar tekniği acciaccatura i.
çarpma sesi olarak adlandırılan bir gitar tekniği appoggiatura i.
çarpma sesi olarak adlandırılan bir gitar tekniği acciaccatura i.
çarpma sesi olarak adlandırılan bir gitar tekniği grace note i.
fender elektro gitar modeli stratocaster i.
gitar çalma şekli (parmaklar tellere yaslanır) apoyando i.
gitar çalma şekli (parmaklar tellere yaslanır) rest stroke i.
gitar gövdesinin pena ve tırnak vuruşlarından zarar görmesini önlemek amacıyla kullanılan ve bazı çalgılarda elektronik donanımı da taşıyan ince tabaka pickguard i.
gitar çalma şekli (parmaklar tellere yaslanmaz) tirando i.
gitar akordu guitar chord i.
gitar solosu guitar solo i.
gitar resitali guitar recital i.
gitar öğrenencileri için telleri ve parmağın yerini çizgilerle gösteren şekiller tablature i.
gitar akoru guitar chord i.
gitar çalma şekli (parmaklar tellere yaslanmaz) free stroke i.
gitar için özel bir müzik notası tablature i.
hawaii adalarına özgü dört telli gitar ukulele i.
havai adasına özgü bir tür gitar ukelele i.
havai adasına özgü bir tür gitar ukulele i.
katı ve içi dolu gövde (gitar) solid body i.
klasik gitar nylon string guitar i.
klasik gitar classical guitar i.
klasik gitar gut string guitar i.
küçük bir gitar uke i.
küçük bir gitar ukulele i.
perdesiz gitar fretless guitar i.
perdesiz bas gitar fretless bass guitar i.
4 telli gitar gittern i.
rönesans ingilteresi'nde popüler olan armut biçimli yassı gövdeli bir tür gitar zithern i.
rönesans ingilteresi'nde popüler olan armut biçimli yassı gövdeli bir tür gitar cittern i.
rönesans ingilteresi'nde popüler olan armut biçimli yassı gövdeli bir tür gitar cithern i.
rönesans ingilteresi'nde popüler olan armut biçimli yassı gövdeli bir tür gitar cithren i.
rönesans ingilteresi'nde popüler olan armut biçimli yassı gövdeli bir tür gitar cither i.
rönesans ingilteresi'nde popüler olan armut biçimli yassı gövdeli bir tür gitar gittern i.
rönesans ingilteresi'nde popüler olan armut biçimli yassı gövdeli bir tür gitar citole i.
rönesans ingilteresi'nde popüler olan armut biçimli yassı gövdeli bir tür gitar zittern i.
(elektro gitar'da, bateri'de) pedalla çalıştırılan elektronik parça aracılığıyla üretilen bir ses wah-wah i.
insan sesine benzer ses çıkaran elektro gitar pedalı wah-wah pedal i.
gitar, piyano gibi çalgılarda metal tel wire i.
gitar çalarken teller üzerindeki elin yel değirmeni gibi hareket ettirildiği bir teknik windmill i.
gitar kafası head i.
şişe boynu kullanarak çalınan gitar tarzı bottleneck i.
şişe boynu gibi bir nesnenin kullanıldığı bir gitar çalma tarzı bottleneck guitar i.
şişe boynu gibi bir nesnenin kullanıldığı bir gitar çalma tarzı slide guitar i.
bir gitar tekniği mordant i.
bir gitar tekniği mordent i.
akustik bas gitar gittarone i.
vuruştan sonra tiz frekansların kademeli olarak arttığı belirli bir teknikle çalınan perdesiz bas gitar sesi mwah i.
bas gitar ve davul sesi ağırlıklı, yüksek tempolu bir elektronik dans müziği drum 'n' bass i.
bas gitar ve davul sesi ağırlıklı, yüksek tempolu bir elektronik dans müziği drum-and-bass i.
bas gitar ve davul sesi ağırlıklı, yüksek tempolu bir elektronik dans müziği drum'n'bass i.
sert gövdeli elektronik bir gitar türü fender® i.
pedallı yatay bir gitar türü pedal steel i.
pedallı yatay bir gitar türü pedal steel guitar i.
bir elektronik gitar efekti saturation i.
genellikle country müzikte kullanılan bir akustik gitar markası dobro® i.
dobro marka gitar dobro i.
düz ahşap saplı bir çeşit akustik gitar flattop i.
genellikle gitar ve kastanyet kullanılarak icra edilen ispanyol dans müziği seguidilla i.
gitar çalmak guitar f.
(gitar, saz) telleri pena ile çekerek çalmak flatpick f.
(elektronik gitar ile) kulak tırmalayan ses çıkarmak skronk f.
gövdesi oyuk (gitar) hollow body s.
gövdesi oyuk (gitar) hollowbody s.
bir tür blues gitar çalma tarzına ait bottleneck s.
Modern Slang
hayali gitar çalma air guitaring i.