guitar

"guitar" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 7 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	guitar i.	gitar
He strummed the guitar, producing beautiful melodies. Gitarını tıngırdatarak güzel melodiler üretti. More Sentences
Technical
2	Teknik	guitar i.	gitar
He strummed the guitar, producing beautiful melodies. Gitarını tıngırdatarak güzel melodiler üretti. More Sentences
Art
3	Sanat	guitar i.	gitar
He strummed the guitar, producing beautiful melodies. Gitarını tıngırdatarak güzel melodiler üretti. More Sentences
Music
4	Müzik	guitar i.	gitar
He strummed the guitar, producing beautiful melodies. Gitarını tıngırdatarak güzel melodiler üretti. More Sentences
General
5	Genel	guitar i.	gitarist
6	Genel	guitar i.	kitara
Music
7	Müzik	guitar f.	gitar çalmak

"guitar" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 55 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	electric guitar i.	elektrogitar
I have an electric guitar. Elektro gitarım var. More Sentences
2	Genel	air guitar i.	hayali gitar
He spent hours perfecting his air guitar skills. Hayali gitar becerilerini mükemmelleştirmek için saatler harcadı. More Sentences
3	Genel	lead guitar i.	solo gitar
Tom played lead guitar. Tom solo gitar çaldı. More Sentences
4	Genel	guitar string i.	gitar teli
Where can I buy guitar strings around here? Bu civarda gitar tellerini nerede satın alabilirim? More Sentences
5	Genel	guitar case i.	gitar kutusu
I want to buy a new guitar case. Yeni bir gitar kutusu almak istiyorum. More Sentences
6	Genel	guitar lesson i.	gitar dersi
Tom has started giving guitar lessons again. Tom tekrar gitar dersleri vermeye başladı. More Sentences
Technical
7	Teknik	acoustic guitar i.	akustik gitar
When was the last time you played an acoustic guitar? En son ne zaman akustik gitar çaldın? More Sentences
Electric
8	Elektrik	electric guitar i.	elektrikli gitar
I can't play the electric guitar. Elektrikli gitar çalamam. More Sentences
Music
9	Müzik	bass guitar i.	bas gitar
Tom doesn't know how to play the bass guitar. Tom nasıl bas gitar çalacağını bilmiyor. More Sentences
10	Müzik	guitar player i.	gitarist
Tom isn't as good a guitar player as I thought he'd be. Tom düşündüğüm kadar iyi bir gitarist değilmiş. More Sentences
Common Usage
11	Yaygın Kullanım	guitar pick i.	gitar penası
12	Yaygın Kullanım	guitar pick i.	pena
General
13	Genel	bass guitar i.	bas
14	Genel	hawaiian guitar i.	hawaii gitarı
15	Genel	bass guitar i.	basgitar
16	Genel	handmade guitar i.	el yapımı gitar
17	Genel	hand made guitar i.	el yapımı gitar
18	Genel	guitar course i.	gitar kursu
19	Genel	guitar case i.	gitar çantası
20	Genel	guitar band i.	gitar grubu
21	Genel	not play guitar f.	gitar çalmamak
22	Genel	play a guitar f.	gitar çalmak
23	Genel	accompany the singer on the guitar f.	şarkıcıya gitarıyla eşlik etmek
24	Genel	accompany the singer on the guitar f.	şarkıcıya gitarla eşlik etmek
25	Genel	take guitar courses f.	gitar kursuna gitmek
26	Genel	take guitar course f.	gitar kursuna gitmek
27	Genel	take guitar lessons f.	gitar dersleri almak
28	Genel	guitar-shaped s.	gitar biçimli
29	Genel	guitar-shaped s.	gitarı anımsatacak yuvarlak hatları bulunup alt kısmı üst kısmından belirgin şekilde büyük olan
Speaking
30	Konuşma	I can play guitar expr.	ben gitar çalabilirim
31	Konuşma	I can play guitar expr.	ben gitar çalabiliyorum
32	Konuşma	do you play guitar? expr.	gitar çalıyor musun?
33	Konuşma	can you play guitar? expr.	gitar çalıyor musun?
34	Konuşma	can you play guitar? expr.	gitar çalabiliyor musun?
35	Konuşma	I like playing guitar expr.	gitar çalmayı severim
36	Konuşma	I like playing guitar expr.	gitar çalmaktan hoşlanırım
37	Konuşma	I love playing guitar expr.	gitar çalmayı severim
Gastronomy
38	Mutfak	guitar fish i.	kemane
39	Mutfak	guitar fish i.	kemane balığı
Music
40	Müzik	hollow guitar i.	boş gövdeli gitar
41	Müzik	a small guitar i.	bulgari
42	Müzik	guitar solo i.	gitar solosu
43	Müzik	guitar chord i.	gitar akordu
44	Müzik	guitar recital i.	gitar resitali
45	Müzik	guitar chord i.	gitar akoru
46	Müzik	nylon string guitar i.	klasik gitar
47	Müzik	classical guitar i.	klasik gitar
48	Müzik	gut string guitar i.	klasik gitar
49	Müzik	a twelve-stringed guitar-like instrument i.	onikitelli
50	Müzik	fretless bass guitar i.	perdesiz bas gitar
51	Müzik	fretless guitar i.	perdesiz gitar
52	Müzik	bottleneck guitar i.	şişe boynu gibi bir nesnenin kullanıldığı bir gitar çalma tarzı
53	Müzik	slide guitar i.	şişe boynu gibi bir nesnenin kullanıldığı bir gitar çalma tarzı
54	Müzik	spanish guitar i.	uzun saplı, düz gövdeli ve altı telli bir müzik aleti
55	Müzik	pedal steel guitar i.	pedallı yatay bir gitar türü