kabartmak

"kabartmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 28 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	kabartmak	raise f.
Blind people read by touching, using a system of raised dots called Braille. Görme engelli insanlar Braille denilen kabartılmış noktalardan oluşan bir sistem kullanarak, dokunarak okurlar. More Sentences
2	Genel	kabartmak	fluff up f.
Let's see if I can't fluff up your pillow. Bakalım yastığını kabartabilecek miyim? More Sentences
Common Usage
3	Yaygın Kullanım	kabartmak	bloat f.
General
4	Genel	kabartmak	bloat up f.
5	Genel	kabartmak	cause to swell f.
6	Genel	kabartmak	dilate f.
7	Genel	kabartmak	roughen up f.
8	Genel	kabartmak	emboss f.
9	Genel	kabartmak	granulate f.
10	Genel	kabartmak	puff out f.
11	Genel	kabartmak	puff up f.
12	Genel	kabartmak	roughen f.
13	Genel	kabartmak	ruffle f.
14	Genel	kabartmak	fluff f.
15	Genel	kabartmak	puff f.
16	Genel	kabartmak	heave f.
17	Genel	kabartmak	fluff out f.
18	Genel	kabartmak	swell f.
19	Genel	kabartmak	cameo f.
20	Genel	kabartmak	enrough f.
21	Genel	kabartmak	bepuff f.
22	Genel	kabartmak	vesicate f.
23	Genel	kabartmak	huff f.
24	Genel	kabartmak	infarce [obsolete] f.
25	Genel	kabartmak	inflate f.
26	Genel	kabartmak	dome f.
27	Genel	kabartmak	down f.
28	Genel	kabartmak	plim f.

"kabartmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 78 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	kabartmak (hayvan sırtını)	arch f.
The cat arched its back. Kedi sırtını kabarttı. More Sentences
2	Genel	saçı kabartmak için arkaya doğru tarama	backcombing i.
3	Genel	kulak kabartmak	cock one's ears f.
4	Genel	tüylerini kabartmak	bristle up f.
5	Genel	kabartmak (kuş tüylerini)	ruffle f.
6	Genel	kabartmak (yün)	scribble f.
7	Genel	tarakotuyla kabartmak	teazel f.
8	Genel	kabartmak (tüy/saç)	ruffle f.
9	Genel	vurarak kabartmak (yastık vb'ni)	plump up f.
10	Genel	tüylerini kabartmak (kuş)	pride f.
11	Genel	kabartmak (tüylerini/göğsünü)	puff out f.
12	Genel	kulak kabartmak	incline one's ear f.
13	Genel	kabartmak (tüylerini/saçını)	fluff f.
14	Genel	kulak kabartmak	prick up one's ears f.
15	Genel	tüylerini kabartmak	bristle f.
16	Genel	kumaş tüyünü kabartmak	teazel f.
17	Genel	tarakotuyla kabartmak	teasel f.
18	Genel	kulak kabartmak	incline one's ear to somebody f.
19	Genel	iştahını kabartmak	whet someone's appetite f.
20	Genel	(toprağı) kabartmak	loosen f.
21	Genel	(kuş) tüylerini kabartmak	ruffle its feathers f.
22	Genel	tüylerini kabartmak	fluff something out f.
23	Genel	(sahip olamayacağı bir şey için birinin) iştahını kabartmak	tantalize f.
24	Genel	(sahip olamayacağı bir şey için birinin) iştahını kabartmak	tantalise f.
25	Genel	saçı kabartmak için arkaya doğru taramak	backcomb f.
26	Genel	iştah kabartmak	whet appetite f.
27	Genel	(saçı) kabartmak	rat f.
28	Genel	kulak kabartmak	eavesdrop f.
29	Genel	mayayla kabartmak	leaven f.
30	Genel	kulak kabartmak	evesdrop f.
31	Genel	maya ile kabartmak	leaven f.
32	Genel	tüylerini kabartmak	brustle f.
33	Genel	kulak kabartmak	dark [dialect] [uk] f.
34	Genel	aşırı kabartmak	overleaven [obsolete] f.
35	Genel	(şahin) tüylerini kabartmak	rouse [obsolete] f.
36	Genel	aşırı kabartmak	overswell f.
37	Genel	kulak kabartmak	prick f.
38	Genel	(saçı) kabartmak	puff f.
39	Genel	tarakla kabartmak	tease f.
Phrasals
40	Öbek Fiiller	göğsünü kabartmak	blow up f.
41	Öbek Fiiller	(kuş) (tüylerini vb) kabartmak	ruffle something up f.
42	Öbek Fiiller	(birinin) iştahını kabartmak	taunt (one) with (something) f.
43	Öbek Fiiller	(birinin) iştahını kabartmak	tease (one) with (something) f.
44	Öbek Fiiller	bir şeyi kabartmak	fluff something up f.
45	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) kulak kabartmak	listen in (on someone or something) f.
46	Öbek Fiiller	-in iştahını kabartmak	taunt with f.
47	Öbek Fiiller	koltuklarını kabartmak	set to f.
Idioms
48	Deyim	birinin göğsünü kabartmak	do someone credit f.
49	Deyim	isteğini kabartmak	whet someone's appetite f.
50	Deyim	kulak kabartmak	cock one's ears f.
51	Deyim	kulak kabartmak	prick up one's ears f.
52	Deyim	kulak kabartmak	cock one's ear f.
53	Deyim	kulak kabartmak	cock an ear f.
54	Deyim	birinin göğsünü kabartmak	do credit to (one) f.
55	Deyim	birinin göğsünü kabartmak	do credit to someone f.
56	Deyim	(birinin) duygularını kabartmak	pique (one's) (emotion) f.
57	Deyim	kulak kabartmak	perk up (one's) ears f.
58	Deyim	kulak kabartmak	pin back your ears [old-fashioned] [uk] f.
59	Deyim	kulak kabartmak	cock an ear at somebody/something f.
60	Deyim	duygularını/hislerini kabartmak	hit me (right) in the feels f.
61	Deyim	birinin iştahını kabartmak	whet somebody's appetite f.
62	Deyim	birinin isteğini kabartmak	whet somebody's appetite f.
63	Deyim	göğsünü kabartmak	be a credit to f.
64	Deyim	(birinin) göğsünü kabartmak	do (one) credit f.
65	Deyim	-in göğsünü kabartmak	do credit to f.
66	Deyim	(birinin) göğsünü kabartmak	do somebody credit f.
67	Deyim	(birinin) göğsünü kabartmak	do credit to somebody f.
68	Deyim	(birinin) göğsünü kabartmak	be to somebody's credit f.
69	Deyim	kendi göğsünü kabartmak	do yourself proud f.
70	Deyim	birinin göğsünü kabartmak	do somebody proud f.
71	Deyim	(birinin) ayranını kabartmak	get (one's) irish up f.
Technical
72	Teknik	(metal yüzeyi kabartmak için) uzun gagalı demir kullanan kimse	snarler i.
73	Teknik	döverek kabartmak	scutch f.
Gastronomy
74	Mutfak	kabartmak (hamur)	raise f.
Agriculture
75	Tarım	(toprağı) sabanla sürüp üst kısmını kabartmak	scarify f.
Slang
76	Argo	hesabı kabartmak/şişirmek	stick it on [obsolete] f.
British Slang
77	İngiliz Argosu	kulak kabartmak	earwig f.
78	İngiliz Argosu	kulak kabartmak	tab-hang f.