kahve - Türkçe İngilizce Sözlük

kahve

"kahve" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 17 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
kahve coffee i.
You must remember that the real problem with the coffee sector is the lack of demand.
Kahve sektöründeki asıl sorunun talep yetersizliği olduğunu unutmamalısınız.

More Sentences
General
kahve cafe i.
Tom left the cafe in front of Maria.
Tom kahveyi Maria'nın önüne bıraktı.

More Sentences
Colloquial
kahve java i.
He poured himself a steaming cup of java.
Kendine dumanı tüten bir fincan kahve doldurdu.

More Sentences
Gastronomy
kahve coffee i.
An ordinary coffee planter in Tanzania or Kenya earns at best a few euros per week.
Tanzanya ya da Kenya'daki sıradan bir kahve ekicisi haftada en iyi ihtimalle birkaç Euro kazanmaktadır.

More Sentences
Botanic
kahve coffee i.
Furthermore, as the coffee is being produced at too high a yield, its very quality is declining.
Dahası, kahve çok yüksek verimle üretildiği için kalitesi de düşüyor.

More Sentences
General
kahve coffee tree i.
kahve mocha i.
kahve coffee bean i.
kahve coffeehouse i.
Colloquial
kahve joe [us] i.
kahve brew i.
Medical
kahve coffea i.
Slang
kahve mud i.
kahve wariche i.
kahve jamoke i.
kahve cup of java i.
kahve cup of joe i.

"kahve" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 439 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kahve telvesi coffee grounds i.
There were coffee grounds left in my cup.
Fincanımda kahve telvesi kalmıştı.

More Sentences
kahve çekirdeği coffee bean i.
The four big companies together buy almost half the coffee beans produced around the world.
Dört büyük şirket birlikte dünya genelinde üretilen kahve çekirdeklerinin neredeyse yarısını satın almaktadır.

More Sentences
kafeinsiz kahve decaffeinated coffee i.
I've heard that decaffeinated coffee may cause cancer.
Ben kafeinsiz kahvenin kansere neden olabileceğini duydum.

More Sentences
hazır kahve instant coffee i.
I hardly ever drink instant coffee.
Hazır kahve neredeyse hiç içmem.

More Sentences
buzlu kahve iced coffee i.
I don't like iced coffee.
Buzlu kahve sevmiyorum.

More Sentences
kahve dükkanı coffee shop i.
The coffee shop is closed while the air conditioning is under repair.
Klima tamirde olduğu süre boyunca kahve dükkanı kapalı.

More Sentences
kahve bardağı coffee mug i.
My coffee mug disappeared.
Kahve bardağım kayboldu.

More Sentences
kahve demliği coffeepot i.
The coffeepot is boiling.
Kahve demliği kaynıyor.

More Sentences
kahve masası coffee table i.
I banged my leg on the coffee table.
Ben bacağımı kahve masasına çarptım.

More Sentences
kahve kupası coffee mug i.
Tom refilled his coffee mug.
Tom kahve kupasını yeniden doldurdu.

More Sentences
kahve makinesi coffee machine i.
This is not the same as selling a coffee machine; this is about a medical intervention.
Bu bir kahve makinesi satmakla aynı şey değil; bu tıbbi bir müdahale ile ilgili.

More Sentences
kahve değirmeni coffee mill i.
Mame uses a coffee mill to grind coffee beans.
Mame kahve çekirdeklerini öğütmek için kahve değirmeni kullanıyor.

More Sentences
koyu kahve black coffee i.
He always drinks black coffee.
O her zaman koyu kahve içer.

More Sentences
sert kahve strong coffee i.
A cup of strong coffee helps me wake up.
Bir fincan sert kahve uyanmama yardımcı oluyor.

More Sentences
kahve değirmeni coffee grinder i.
After I tried out my new loom, I made my bed and repaired the coffee grinder.
Yeni dokuma tezgahımı denedikten sonra yatağımı yaptım ve kahve değirmenini tamir ettim.

More Sentences
soğuk kahve cold coffee i.
I don't like cold coffee.
Ben soğuk kahve sevmiyorum.

More Sentences
açık kahve weak coffee i.
I prefer weak coffee.
Açık kahveyi tercih ederim.

More Sentences
kahve makinesi coffee maker i.
Tom plugged in the coffee maker.
Tom kahve makinesini prize taktı.

More Sentences
taze kahve fresh coffee i.
Fresh coffee will be ready in a minute.
Taze kahve bir dakika içinde hazır olacak.

More Sentences
kahve molası coffee break i.
Our boss doesn't let us take coffee breaks.
Patronumuz kahve molası vermemize izin vermez.

More Sentences
kahve makinesi coffeemaker i.
She bought a toaster, a coffeemaker, an egg cooker and a hand mixer.
O bir tost makinesi, bir kahve makinesi, bir yumurta pişirici ve bir el mikseri satın aldı.

More Sentences
kahve içenler coffee drinkers i.
Are you a coffee drinker?
Kahve içer misin?

More Sentences
kahve lekesi coffee stain i.
Will the coffee stain ruin the carpet?
Kahve lekesi halıyı mahvedecek mi?

More Sentences
filtre kahve filter coffee i.
I don't like filter coffee.
Filtre kahve sevmem.

More Sentences
soğuk kahve cold coffee i.
I don't like cold coffee.
Soğuk kahve sevmem.

More Sentences
(kısaca) kafeinsiz kahve decaf i.
I'll have a cup of decaf, please.
Bir fincan kafeinsiz kahve alayım, lütfen.

More Sentences
kahve içmek drink coffee f.
Do you always drink coffee with your breakfast?
Kahvaltınızla birlikte her zaman kahve içer misiniz?

More Sentences
kavurmak (kahve vb'ni) roast f.
He is roasting coffee beans.
Kahve çekirdeklerini kavuruyor.

More Sentences
kahve yapmak make coffee f.
Will you make coffee for me?
Benim için kahve yapar mısın?

More Sentences
kahve pişirmek make coffee f.
I don't like the way Tom makes coffee.
Tom'un kahve pişirme tarzını sevmiyorum.

More Sentences
kahve sipariş etmek order coffee f.
Tom ordered coffee.
Tom kahve sipariş etti.

More Sentences
kavrulmuş (kahve vb) roast s.
200 grams of Tanzania dark roast coffee beans, please.
200 gram koyu kavrulmuş Tanzanya kahve çekirdeği lütfen.

More Sentences
sade (kahve) black s.
How would you like your coffee, black or with cream?
Kahvenizi nasıl istersiniz, sade mi yoksa kremalı mı?

More Sentences
Technical
kahve değirmeni coffee mill i.
Mame uses a coffee mill to grind coffee beans.
Mame kahve çekirdeklerini öğütmek için kahve değirmeni kullanır.

More Sentences
Food Engineering
kahve çekirdeği coffee bean i.
Tom is roasting coffee beans.
Tom kahve çekirdeklerini kavuruyor.

More Sentences
Gastronomy
kahve değirmeni coffee grinder i.
After I tried out my new loom, I made my bed and repaired the coffee grinder.
Ben yeni dokuma tezgahımı denedikten sonra, yatağımı yaptım ve kahve değirmenini tamir ettim.

More Sentences
kahve fincanı coffee cup i.
She collected coffee cups.
O kahve fincanı koleksiyonu yapardı.

More Sentences
kafeinsiz kahve decaf i.
Tom drank a cup of decaf after dinner.
Tom akşam yemeğinden sonra bir fincan kafeinsiz kahve içti.

More Sentences
kavrulmuş kahve roast coffee i.
There is nothing like the smell of roasted coffee.
Kavrulmuş kahve kokusu gibisi yoktur.

More Sentences
kremalı kahve coffee with cream i.
Coffee with cream is not a very expensive pleasure.
Kremalı kahve çok pahalı bir zevk değildir.

More Sentences
sade kahve black coffee i.
Tom really wanted a cup of hot black coffee.
Tom gerçekten bir fincan sıcak sade kahve istedi.

More Sentences
sütlü kahve coffee with milk i.
Two coffees with milk, please.
İki sütlü kahve, lütfen.

More Sentences
British Slang
bir fincan çay/kahve cuppa i.
Anyone fancy a cuppa?
Bir fincan çay isteyen var mı?

More Sentences
Common Usage
köpüklü kahve frothy coffee i.
General
kahve çay ve hafif yemekler sunan lokanta coffee shop i.
tütün ve kahve içilen oda divan i.
kahve demleme aparatı press pot i.
ufak kahve fincanı demitasse i.
ekspreso kahve espresso i.
kahve demleme aparatı coffee plunger i.
alkollü kahve alcoholic coffee i.
üstüne kremşantiyi konulan viskili ve şekerli kahve irish coffee i.
kahve cezvesi coffeepot i.
otomatik kahve makinası coffee vending machine i.
filtre kahve drip coffee i.
filtreli kahve makinesi percolator i.
kahve kavanozu coffee urn i.
filtre kahve makinesi drip pot i.
kahve filtresi coffee filter i.
kahve ocağı special office for making coffee i.
kahve kutusu coffee can i.
italyan usulü kahve espresso i.
sütlü kahve white coffee i.
kahve arası coffee break i.
çekirdek kahve coffee bean i.
kızıl kahve red brown i.
süzgeçli kahve ibriği percolator i.
kahve ağacı coffee tree i.
acı kahve coffee made without sugar i.
alafranga kahve fincanı coffee cup i.
kahve demleme aparatı french press i.
teneke kutu (çay/kahve vb konulan) canister i.
kahve tozu coffee powder i.
orta doğu'da sıcak kahve bardağının altına konulan metal altlık zarf i.
kaba çekilmiş kahve nib i.
kahve çekirdeği berry i.
öğütülmüş kahve percolated coffee i.
çekirdek (kahve vb) bean i.
koyu kahve dark coffee i.
acı kahve bitter coffee i.
kahve kokusu a smell of coffee i.
kahve kültürü coffee culture i.
kahve kültürü coffeehouse culture i.
kahve içilip sohbet edilen toplantı coffee klatch i.
kahve içilip sohbet edilen toplantı kaffeeklatsch i.
kahve falı coffee fortune-telling i.
kahve falı turkish coffee fortune-telling i.
kahve bağımlısı coffee addict i.
kahve bağımlılığı coffee addiction i.
bir fincan kahve daha one more cup of coffee i.
açık kahve light coffee i.
kahve yapma makinesi coffee maker i.
espresso kahve makinesi espresso coffee machine i.
kahve yapma makinesi coffee making machine i.
kahve makinesi coffee making machine i.
kahve yapma makinesi coffee machine i.
çay yaprakları veya kahve telvesinden fal bakma tasseomancy i.
çay yaprakları veya kahve telvesinden fal bakma tasseography i.
çay yaprakları veya kahve telvesinden fal bakma tassology i.
kahve kavanozu coffee can i.
kahve reklamı coffee commercial i.
okkalı kahve strong black coffee i.
kahve noktası coffee point i.
birkaç paket kahve a few bags of coffee i.
kağıt/karton kahve bardağı paper coffee cup i.
kağıt/karton kahve bardağı anthora i.
çay-kahve-içecek makinesi beverage maker i.
kahve falı coffee reading i.
kahve kapsülü coffee capsule i.
kapsül kahve makinesi coffee pad machine i.
köpüklü kahve foamy coffee i.
köpüklü kahve coffee with foam i.
kahve demliği coffee pot i.
kahve makinesi coffee urn i.
kahve demliği coffeemaker i.
kahve standı coffee cart i.
kahve arabası coffee cart i.
kahve keyfi coffee delight i.
kahve keyfi coffee pleasure i.
kahve keyfi delight of coffee i.
kahve keyfi pleasure of coffee i.
orta kahve medium coffee i.
kahve meyvesi coffee cherry i.
kahve kirazı coffee cherry i.
(evsiz kimselerin gelip aldığı/talep ettiği) müşteri tarafından teslim alınmamış kahve suspended coffee i.
kahve demleme aparatı cafetiere i.
kahve demleme aparatı coffee press i.
kahve tadımı coffee cupping i.
üzerine süt veya krema eklenebilmesi için kahve fincanında bırakılan boşluk room for cream i.
yeşil (çiğ) kahve green coffee i.
yeşil kahve çekirdeği green coffee bean i.
kahve çekirdeği coffee berry i.
kahve keyfi coffee enjoyment i.
kahve keyfi coffee pleasure i.
kahve köpüğü coffee foam i.
(isveç'de) kahve molası fika i.
kahve taneleri coffee beads i.
kahve tutkusu passion for coffee i.
kahve fincanları ve altlıkları cups and saucers i.
kahve kavrulan yer roastery i.
kahve bağımlısı coffeeholic i.
kahve dükkanında, kahve hazırlayan ve sunan kimse barista i.
sütlü kahve café au lait [french] i.
sütlü kahve cafeaulait i.
sıcak süt ile kahve karışımı café au lait [french] i.
filtre kahve café filtre i.
sade kahve café noir i.
konyak ve limon karışımlı kahve cafe royale i.
konyak ve limon karışımlı kahve coffee royal i.
sıcak süt ile kahve karışımı cafeaulait i.
filtre kahve caféfiltre [french] i.
kahve satılan dinlenme tesisi cafenet i.
sade kahve cafénoir i.
bir tür açık kahve renkli sırlanmamış kumlu taştan kap caneware i.
kızıl kahve red-brown i.
bir fincan kahve a cup of coffee i.
filtre kahve percolated coffee i.
sabah ile öğlen arası çay veya kahve ile yapılan hafif kahvaltı elevenses i.
kahve süzgeci basket i.
eskiden kullanılan bir kahve ibriği biggin i.
kahve veya şekeri paketlemede kullanılan torba mat i.
bir fincan sütlü kahve white coffee i.
yüksek kaliteli kahve mocha i.
kahve ile kakao veya çikolatanın karıştırılmasıyla elde edilen bir aroma mocha i.
kahve demleme coffee-brewing i.
meyve püresi, kahve veya şarapla tatlandırılan tanecikli buzlu bir tatlı granite i.
öğütülmüş kahve parçaları grind i.
kahve tortusu grouts [uk] i.
kahve çekirdeği zarfı parchment i.
(brezilya'da) kahve tarlası fazenda i.
mola sırasında kahve içme coffee i.
kahve içilip sohbet edilen buluşma coffee klatsch i.
kahve servis edilen bağış etkinliği coffee morning i.
kahve ve yiyecek satan büfe coffee stall i.
kahve demliği coffee-pot i.
kahve servis eden işletme coffee-shop i.
kahve odası coffeeroom i.
kahve salonu coffeeroom i.
kahve odası coffee room i.
kahve salonu coffee room i.
süzerek kahve hazırlama percolation i.
kahve artığı (kahve makinelerinden atılan) coffee puck i.
sarımsı kahve renginde beaver i.
kahve yapmak brew f.
kahve dövmek pound up coffee in a mortar f.
kahve çekmek grind coffee f.
içmeye hazır olmak (çay/kahve) brew f.
(çay/kahve) hazırlamak brew f.
kahve öğütmek grind coffee f.
kahve içmeye gitmek go for a coffee f.
kahve soğumak (coffee) get cold f.
kahve soğumak (coffee) go cold f.
gömleğine kahve dökmek spill coffee on one’s shirt f.
gömleğine kahve dökmek spill coffee on one’s shirt f.
biriyle kahve içmek have a coffee with someone f.
kahve yudumlamak sip coffee f.
kahve pişirmek cook coffee f.
kahve içmeden evvel bir şey yapmamak procaffeinate f.
kızıl kahve boya uygulamak russet f.
kahve falı bakmak read coffee grounds f.
(kahve) esansını çıkarmak için içinden sıvı geçirmek percolate f.
süzerek (kahve) hazırlamak percolate f.
koyu (kahve vb) strong s.
sütsüz (kahve) black s.
koyu (kahve) strong s.
kahve renkli brindle s.
kahve tanenine ait veya ondan türetilmiş caffetannic s.
kahve tiryakisi coffee addicted s.
sütlü/kremalı (kahve) light s.
sütlü (kahve) white s.
kremalı (kahve) white s.
kahve aromalı coffee s.
kahve renginde olan coffee-coloured s.
Phrasals
yalayarak çıkarmak (bardağın ucundaki kahve parçasını vb) lick something off of something f.
yalayarak çıkarmak (bardağın ucundaki kahve parçasını vb) lick something off f.
çay/kahve demlemek brew something up f.
çay, kahve hazırlamak/yapmak brew something up f.
(çay/kahve) demlemek brew up (something) f.
(çay, kahve) hazırlamak/yapmak brew up (something) f.
Phrases
bu kahve lekesidir this stain is coffee expr.
kahve girer, kahve çıkar cico expr.
kahve iç ve tuvalete git cico expr.
kahve girer, kahve çıkar coffee in, coffee out expr.
kahve iç, tuvalete git coffee in, coffee out expr.
Colloquial
bar veya restorana alternatif olarak görülen kahve dükkanı third space i.
kahve likörü ve votkadan yapılan alkollü bir içecek black russian i.
kahve felan coffee and i.
kahve ve yanında bir şeyler coffee and i.
bir fincan kahve a cup of joe i.
bir fincan kahve cuppa joe i.
bir kupa kahve cuppa joe i.
demleme kahve java i.
filtre kahve java i.
bir fincan kahve/çay ve bazen de atıştırmalıktan oluşan ara öğün mug–up i.
bir bardak kahve daha another cup of coffee expr.
çay mı kahve mi? tea or coffee? expr.
Idioms
kahve ve çay artıklarının toplandığı kase ya da kap slop bowl [dated] i.
kahve ve kurabiye coffee and danish i.
kahve parası glove money [dated] i.
kahve durumumuz nedir? how are we off for coffee? expr.
kahve ve hamur işi coffee and expr.
kahve ve yanında yiyecek/atıştırmalık bir şeyler coffee and expr.
bir bardak kahve de fena olmazdı a cup of coffee wouldn't go amiss expr.
Speaking
araba sürerken üzerime kahve döktüm I spilled coffee on myself while I was driving expr.
ben kahve içmem I don't drink coffee expr.
günde ne kadar kahve içersin? how much coffee do you drink a day? expr.
o kahve mi içiyor? is he drinking coffee? expr.
ne sıklıkla kahve içersin? how often do you drink coffee? expr.
ne sıklıkla kahve içersiniz? how often do you drink coffee? expr.
Trade/Economic
kahve ticareti coffee trading i.
Politics
uluslararası kahve örgütü international coffee council i.
Tourism
küçük ekmek, kahve, tost vs'den oluşan hafif kahvaltı continental breakfast i.
Technical
çözünebilir kahve instant coffee i.
kahve çekmekte kullanılan el değirmeni quern i.
kahve makinası coffee maker i.
süzgeçli kahve ibriği percolator i.
Computer
kahve çekirdeği bmp coffee bean bmp i.
Textile
altınsı kahve rengi gold brown i.
Dyeing
kahve tonu earth tone i.
kahvemsi-kızıl ve kahve tonları earth tones i.
kahverengimsi turuncu ile açık kahve arasında bir renk tonu maya i.
antwerp kahve congo i.
antwerp kahve antwerp brown i.
antwerp kahve asphaltum i.
antwerp kahve congo brown i.
orta ila derin tonda kırmızımsı bir kahve tonu pompeii i.
orta ila derin tonda kırmızımsı bir kahve tonu burnt rose i.
kırmızıya çalan koyu bir kahve tonu siena i.
sütlü kahve rengi café crème i.
sütlü kahve rengi suede i.
kızıl-kahve tonlu earth-colored s.
Medical
kahve zehirlenmesi coffeinism i.
sütlü kahve lekeleri şeklinde cilt lekeleri cafe-au-lait spots i.
sütlü kahve lekeleri şeklinde cilt lekeleri café au lait spots i.
Pathology
kahve telvesi görünümünde kusmuk coffee-ground vomit i.
Parasitology
kahve bitkisini enfekte eden mantar coffee blight i.
genellikle kahve bitkisine zarar veren bir kabuklu bit coffee bug (lecanium coffæa) i.
Food Engineering
kahve çekirdekleri güneşte kurutularak hazırlanan ticari kahve trillado i.
çiğ çekirdek kahve green coffee bean i.
kahve beyazlatıcısı coffee whitener i.
kahve kreması coffee whitener i.
kahve beyazlatıcı coffee whitener i.
kahve çekirdeği coffee beans i.
kavrulmuş öğütülmüş kahve roasted-milled coffee i.
kavrulmuş öğütülmüş kahve roasted ground coffee i.
öğütülmüş kahve ground coffee i.
soğukta kurutulmuş kahve freeze dried coffee i.
kafeinsiz kahve decaff i.
kafeinsiz kahve decaffeinated i.
kremanın sıcak kahve veya çayda kesilmesi feathering i.
(kahve veya çayda) krema tortusu feathering i.
(kahve veya çayda) kremanın oluşturduğu kaymak feathering i.
kahve şeker ve kakao borsasında işlem gören ham gıda ürünü cocoa i.
kahve taneleri coffee bean beads i.
(kahve) ham green s.
(kahve) kavrulmamış green s.
Gastronomy
unla kıvamlı hale getirilen pişmiş domuz eti suyuna kahve eklenerek yapılan sos redeye gravy i.
unla kıvamlı hale getirilen pişmiş domuz eti suyuna kahve eklenerek yapılan sos red-eye gravy i.
kahve ile birlikte sunulan likör chasse-cafe i.
karayipler'e özgü kahve aromalı bir likör tia maria® i.
kırık malzemeden oluşan en düşük kalitede kahve çekirdeği triage [brit] i.
acı kahve coffee with no sugar i.
az şekerli kahve coffee with a little sugar i.
bir tür cezve veya kahve demliği cafetière i.
çay veya kahve kutusu canister i.
çekirdek kahve coffee beans i.
çay-kahve molası coffee break i.
espresso kahve espresso i.
fazla kavrulmuş, içimi sert kahve french roast i.
kahve kreması coffee creamer i.
kahve el değirmeni coffee mill i.
kahve poşetleri coffee pads i.
kahve dibeği coffee mortar i.
kahve kavurma tavası coffee roaster i.
kahve değirmeni hand held coffee mill i.
kahve makinası coffee-making machine i.
kahve takımı coffee set i.
kahve tepsisi coffee tray i.
kafeinsiz kahve decaf coffee i.
kahve kaşığı coffee spoon i.
kremalı soğuk kahve iced coffee with whipped cream i.
konyaklı kahve coffee with brandy i.
sade kahve plain black coffee i.
sade kahve plain coffee i.
siyah kahve sütsüz black coffee i.
sütlü kahve milk coffee i.
süzme kahve drip coffee i.
sütsüz kahve black coffee i.
süzme kahve filter coffee i.
coffea arabica ağacından elde edilen yüksek kaliteli kahve çekirdeği arabica i.
coffea arabica ağacının çekirdeğinden yapılan kahve arabica i.
coffea arabica ağacından elde edilen yüksek kaliteli kahve çekirdeği arabica bean i.
sade kahve, vişne brendisi, yumurta beyazı ve şekerle hazırlanan bir içki café au kirsch i.
yumurta, domuz pastırması, kızarmış ekmek ve çay veya kahve ile yapılan zengin kahvaltı english breakfast i.
meksika menşeli kahve aromalı bir likör kahlua i.
demlenmiş kahve java i.
cava adası'nda ve yakınlarında yetişen bir kahve çeşidi java i.
demlenmiş kahve joe i.
üzerinde az miktarda buharla ısıtılmış süt bulunan espresso kahve macchiato i.
votka, kahve likörü ve süt veya krema ile yapılan bir kokteyl white russian i.
(kahve veya çayda) süt veya krema yerine kullanılan toz malzeme whitener i.
uzun bardakta servis edilen, üstü kremşantili kremalı kahve mélange i.
yüksek kaliteli santos kahve bourbon i.
türk, arap veya yunan tarzı kahve yapmak için kullanılan cezve cezve i.
kahve yanında servis edilen bir tür kek buckle i.
yüksek kaliteli kahve porsiyonu mocha i.
çikolata ve kahve karışımı ile tatlandırılmış içecek porsiyonu mocha i.
arabistan'da yetiştirilen, küçük yeşil veya sarımsı çekirdekleri olup yüksek kaliteli içecekler veren bir kahve çeşidi mocha coffee i.
yüksek kaliteli bir kahve mocha coffee i.
kahve likörü, votka ve krema ile yapılan bir kokteyl mudslide i.
batı afrika'ya özgü bir kahve coffea canephora i.
batı afrika'ya özgü bir kahve coffea robusta i.
batı afrika'ya özgü bir kahve robusta coffee i.
bir bardak kafeinsiz kahve decaf i.
(fincanda bulunan) kahve demitasse i.
küçük kahve fincanı demi-tasse i.
meyve püresi, kahve veya şarapla tatlandırılan tanecikli buzlu bir tatlı granita i.
meyve püresi, kahve veya şarapla tatlandırılan tanecikli buzlu bir tatlı granite i.
kavrulma (kahve) roast i.
kahve veya fıstık kavurmak için bir cihaz roaster i.
kaliteli kahve milds i.
menşei brezilya olmayan kahve milds i.
iki porsiyon krema ve şekerle servis edilen kahve double-double [canada] i.
filtre kahve yapımında kullanılan ince öğütülmüş kahve drip coffee i.
akşam yemeği sonrası kahve ile alınan bir çeşit likör pousse-café i.
kahve paketi coffee bag i.
poşet kahve coffee bag i.
kahve likörü coffee liqueur i.
kahve yerine içilen içecek coffee substitute i.
kahve makinesi coffee-maker i.
çay ve kahve artıklarının boşaltıldığı bir kase türü slop basin i.
özellikli kahve specialty coffee i.
nitelikli kahve specialty coffee i.
özel kahve specialty coffee i.
(kahveyi) kaynar suyu ince öğütülmüş kahve üzerinden döküp süzdürerek hazırlamak drip f.
ortalama miktarda süt veya krema içeren (kahve) regular s.
kremasız (kahve) whipless s.
kahve ve çikolatayla tatlandırılmış mocha s.
(kahve) koyu dark s.
(kahve) yoğun dark s.
(kahve) çok az sütlü dark s.
(kahve) az kremalı dark s.
kaynayan suyun ince çekilmiş kahve içinden yavaşça damlatılmasıyla yapılan (kahve) drip s.
Chemistry
kahve tanelerinden elde edilen tanen caffetannic acid i.
kahve taneninden elde edilen caffetannic s.
Biology
turunçgil, kahve, kauçuk ağaçlarında pink hastalığına neden olan bir mantar corticium salmonicolor i.
turunçgil, kahve, kauçuk ağaçlarında pink hastalığına neden olan bir mantar pink disease fungus i.
turunçgillerle kahve ve kauçuk ağaçların kabuklarında hastalık yapan bir mantar pink disease fungus i.
turunçgillerle kahve ve kauçuk ağaçların kabuklarında hastalık yapan bir mantar corticium salmonicolor i.
kahve gibi tropik bitkilere zarar veren bir mantar coffee fungus (pellicularia koleroga) i.
Marine Biology
avustralya'ya özgü siyah veya koyu kahve renkli bir nehir ağzı ve kaya balığı black bream i.
avustralya'ya özgü siyah veya koyu kahve renkli bir nehir ağzı ve kaya balığı luderick i.
avustralya'ya özgü siyah veya koyu kahve renkli bir nehir ağzı ve kaya balığı girella tricuspidata i.
Zoology
kuzey amerika'nın güneyi ile orta ve güney amerika'da rastlanan, uzun kuyruklu, grimsi-kahve veya kızılımsı bir vahşi kedi yaguarundi (puma yagouaroundi) i.
kuzey amerika'nın güneyi ile orta ve güney amerika'da rastlanan, uzun kuyruklu, grimsi-kahve veya kızılımsı bir vahşi kedi jaguarondi i.
java adası'na özgü, misk kedileriyle akraba olup kahve bitkilerine zarar veren küçük bir hayvan paradoxirus fasciatus i.
Botanic
tohumları kahve yerine kullanılmış olan büyük ve uzun boylu bir kuzey amerika ağacı nicker tree (gymnocladus dioica) i.
kahve pası coffee leaf rust i.
kahve yaprağı pası coffee leaf rust i.
kahve pası coffee rust i.
kahve çekirdeği semen coffeae i.
kentucky kahve ağacı kentucky coffee tree i.
kentucky kahve ağacı gymnocladus dioica i.
çekirdekleri kahve yapımında kullanılan coffea arabica türü ağaç arabica i.
gümüşi ve tunç rengi yaprakları olan mor ve kızıl kahve çiçekli, doğu hindistan menşeli kök gövdeli melez begonya beefsteak geranium i.
gümüşi ve tunç rengi yaprakları olan mor ve kızıl kahve çiçekli, doğu hindistan menşeli kök gövdeli melez begonya king begonia (begonia rex) i.
gümüşi ve tunç rengi yaprakları olan mor ve kızıl kahve çiçekli, doğu hindistan menşeli kök gövdeli melez begonya painted-leaf begonia i.
gümüşi ve tunç rengi yaprakları olan mor ve kızıl kahve çiçekli, doğu hindistan menşeli kök gövdeli melez begonya rex begonia i.
tohumları kahve yerine kullanılan, geniş yapraklı ve yeşil-beyaz çiçekli güzel bir kuzey amerika ağacı chicot i.
kahve, kınakına, gardenya, kökboya, şilte otu ve keklik üzümü gibi çoğunlukla tropik ağaç, çalı ve otları içeren yaygın bir familya madder family i.
kahve, kınakına, gardenya, kökboya, şilte otu ve keklik üzümü gibi çoğunlukla tropik ağaç, çalı ve otları içeren yaygın bir familya family rubiaceae i.
nohuta benzeyen tek bir yuvarlak tohum şeklindeki kahve çekirdeği peaberry i.
mate bitkisinin kurumuş yapraklarından ve filizlerinden yapılan, çay ve kahve gibi uyarıcı özelliği bulunan güney amerika menşeli aromatik bir içecek matte i.
venezuela'da yetişen bir kahve mara i.
venezuela'da yetişen bir kahve maracaibo coffee i.
venezuela'da yetişen bir kahve maracaibo i.
tohumları kahve yerine kullanılabilen güzel bir afrika ağacı bonduc i.
kökenleri orta ve batı sahra altı afrika'da bulunan bir kahve türü robusta i.
robusta kahve bitkisinin tohumu robusta i.
bezelye şeklinde bir kahve çekirdeği pea berry i.
kentucky kahve ağacının tohumları coffee i.
kentucky kahve ağacı coffee nut i.
kentucky kahve ağacının meyvesi coffee nut i.
kentucky kahve ağacı coffee tree i.
coprosma cinsinden olup kahve ile akraba olan iki çalıdan her biri coffeeberry i.
kahve bitkisinin meyvesi coffeeberry i.
kahve çekirdeğinin iç kabuğu silverskin i.
Agriculture
çözünebilir kahve soluble coffee i.
kahve öğütme değirmenleri coffee milling machine i.
Geography
güney brezilya'da, curitiba'nın kuzeybatısında yer alan ve kahve üretim merkezi olan bir kent maringá i.
batı afrika'ya özgü bir kahve rio nunez coffee i.
Entomology
hindistan'a özgü, çay ve kahve gibi bitkileri istila eden küçük bir güve tortrix i.
Slang
bir fincan kahve cup of java i.
bir bardak kahve cup of java i.
bir fincan kahve cup of joe i.
bir bardak kahve cup of joe i.
özellikle kahve ve alkol gibi içecekler konusunda kasıntılık yapan/seçici davranan/moda olan şeylere yönelen kimse sipster i.
kahve meraklısı cupper i.
Modern Slang
espresso, sıcak su ve buharda ısıtılmış sütten oluşan bir kahve americano-misto i.