Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
kesilmek
"kesilmek"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 49 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
kesilmek
be cut
f.
General
2
Genel
kesilmek
go
f.
3
Genel
kesilmek
be interrupted
f.
4
Genel
kesilmek
be clipped
f.
5
Genel
kesilmek
be sheared
f.
6
Genel
kesilmek
fall
f.
7
Genel
kesilmek
turn sour
f.
8
Genel
kesilmek
die away
f.
9
Genel
kesilmek
curdle
f.
10
Genel
kesilmek
close down
f.
11
Genel
kesilmek
quit
f.
12
Genel
kesilmek
become
f.
13
Genel
kesilmek
let up
f.
14
Genel
kesilmek
pretend to be
f.
15
Genel
kesilmek
go off
f.
16
Genel
kesilmek
fall for somebody
f.
17
Genel
kesilmek
turn into
f.
18
Genel
kesilmek
dry up
f.
19
Genel
kesilmek
sour
f.
20
Genel
kesilmek
be exhausted
f.
21
Genel
kesilmek
go sour
f.
22
Genel
kesilmek
turn
f.
23
Genel
kesilmek
die down
f.
24
Genel
kesilmek
cease
f.
25
Genel
kesilmek
stop
f.
26
Genel
kesilmek
clot
f.
27
Genel
kesilmek
go out
f.
28
Genel
kesilmek
be at a standstill
f.
29
Genel
kesilmek
intermit
f.
30
Genel
kesilmek
drop
f.
31
Genel
kesilmek
present oneself as
f.
32
Genel
kesilmek
go down
f.
33
Genel
kesilmek
surcease
f.
34
Genel
kesilmek
trail
f.
35
Genel
kesilmek
yearn [scottish]
f.
36
Genel
kesilmek
break
f.
37
Genel
kesilmek
lin [dialect]
f.
38
Genel
kesilmek
dampen
f.
39
Genel
kesilmek
shred
f.
Phrasals
40
Öbek Fiiller
kesilmek
let up
f.
Colloquial
41
Konuşma Dili
kesilmek
fall for in a big way
f.
Idioms
42
Deyim
kesilmek
head south
f.
Law
43
Hukuk
kesilmek
quit
f.
Technical
44
Teknik
kesilmek
surcease
f.
45
Teknik
kesilmek
sever
f.
46
Teknik
kesilmek
cut
f.
Slang
47
Argo
kesilmek
dub (in)
f.
48
Argo
kesilmek
dub (up)
f.
49
Argo
kesilmek
dub (out)
f.
"kesilmek"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 337 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
kesilmek bilmeyen iştahın varsayımsal kaynağı
maw
i.
2
Genel
kesilmek (süt)
set
f.
3
Genel
kuvveti kesilmek
bate
f.
4
Genel
aslan kesilmek
throw one's weight about
f.
5
Genel
barut kesilmek
hit the roof
f.
6
Genel
arkası kesilmek
run out
f.
7
Genel
hızı kesilmek
stall
f.
8
Genel
kuvveti kesilmek
fail
f.
9
Genel
kesilmek (yağmur)
let up
f.
10
Genel
taş kesilmek
be petrified
f.
11
Genel
dikkat kesilmek
pore
f.
12
Genel
kalıp kesilmek
be petrified
f.
13
Genel
aslan kesilmek
be as strong as a lion
f.
14
Genel
buz kesilmek
stand aghast
f.
15
Genel
sinir kesilmek
become all nerves
f.
16
Genel
takati kesilmek
languish
f.
17
Genel
nefesi kesilmek
be winded
f.
18
Genel
nefesi kesilmek
gasp for breath
f.
19
Genel
nefesi kesilmek
gasp
f.
20
Genel
abanoz kesilmek
become like ebony
f.
21
Genel
abanoz kesilmek
harden extremely
f.
22
Genel
buz kesilmek
be frozen
f.
23
Genel
mosmor kesilmek
turn red in the face
f.
24
Genel
kaskatı kesilmek
stiffen
f.
25
Genel
süt kesilmek
sour
f.
26
Genel
put kesilmek
be petrified
f.
27
Genel
kulak kesilmek
be all ears
f.
28
Genel
barut kesilmek
fly into a rage
f.
29
Genel
eli ayağı buz kesilmek
freeze
f.
30
Genel
gürültü yavaş yavaş kesilmek
die away
f.
31
Genel
dikkat kesilmek
be all ears
f.
32
Genel
buz kesilmek
be stunned
f.
33
Genel
arkası kesilmek
discontinue
f.
34
Genel
elden ayaktan kesilmek
be limp and helpless
f.
35
Genel
kuvveti kesilmek
flag
f.
36
Genel
soluğu kesilmek
be out of breath
f.
37
Genel
ilişiği kesilmek
be discharged
f.
38
Genel
buz kesilmek
freeze
f.
39
Genel
ilişiği kesilmek
be dismissed
f.
40
Genel
süt kesilmek
clot
f.
41
Genel
düşman kesilmek
behave like an enemy
f.
42
Genel
sapsarı kesilmek
turn pale
f.
43
Genel
iflahı kesilmek
be exhausted
f.
44
Genel
taş kesilmek
petrify
f.
45
Genel
kuzu kesilmek
become as gentle as a lamb
f.
46
Genel
nefesi kesilmek
be out of breath
f.
47
Genel
kazık kesilmek
become very rigid
f.
48
Genel
canavar kesilmek
become brutal
f.
49
Genel
kulak kesilmek
prick up one's ears
f.
50
Genel
eli ayağı buz kesilmek
be very cold
f.
51
Genel
nefesi kesilmek
flag
f.
52
Genel
arkası kesilmek
cease
f.
53
Genel
kulak kesilmek
be on the watch
f.
54
Genel
sütü kesilmek
dry
f.
55
Genel
iştahı kesilmek
lose one's appetite
f.
56
Genel
arkası kesilmek
surcease
f.
57
Genel
(telefon hattı) kesilmek
go dead
f.
58
Genel
bembeyaz kesilmek
be extremely scared
f.
59
Genel
bembeyaz kesilmek
be extremely shocked
f.
60
Genel
canavar kesilmek
become merciless and fierce
f.
61
Genel
taş kesilmek
be dumbfounded
f.
62
Genel
kafası kesilmek
be decapitated
f.
63
Genel
kafası kesilmek
be beheaded
f.
64
Genel
soluğu kesilmek
outbreathe
f.
65
Genel
sevinçten ayakları yerden kesilmek
walk on air
f.
66
Genel
(elektrik) kesilmek
(electricity) be cut off
f.
67
Genel
(elektrik) kesilmek
(electricity) be cut out
f.
68
Genel
(elektrik) kesilmek
(electricity) be cut
f.
69
Genel
soluğu kesilmek
gasp
f.
70
Genel
soluğu kesilmek
gasp for breath
f.
71
Genel
buz kesilmek
congeal
f.
72
Genel
süt kesilmek
curdle
f.
73
Genel
sütten kesilmek
dry
f.
74
Genel
dikkat kesilmek
pay attention to
f.
75
Genel
irtibatı kesilmek
lose contact
f.
76
Genel
irtibatı kesilmek
be disconnected
f.
77
Genel
irtibat kesilmek
be disconnected
f.
78
Genel
irtibat kesilmek
lose contact
f.
79
Genel
bülbül kesilmek
sing out
f.
80
Genel
bülbül kesilmek
outspeak
f.
81
Genel
nefesi kesilmek
be short of breath
f.
82
Genel
pür dikkat kesilmek
pay utmost attention
f.
83
Genel
elektrikler kesilmek
black out
f.
84
Genel
ışıklar kesilmek
black out
f.
85
Genel
(elektrikler) kesilmek
(for lights) to go dead
f.
86
Genel
ışıklar kesilmek
(for lights) to go dead
f.
87
Genel
(elektrikler) kesilmek
(for lights) to go out
f.
88
Genel
ışıklar kesilmek
(for lights) to go out
f.
89
Genel
elektrik kesilmek
black out
f.
90
Genel
yemeden içmeden kesilmek
stop eating
f.
91
Genel
(elektrik) kesilmek
(power) go out
f.
92
Genel
pürdikkat kesilmek
become all attention
f.
93
Genel
taş kesilmek
lithify
f.
94
Genel
sesi kesilmek
go silent
f.
95
Genel
dikkat kesilmek
turn
f.
96
Genel
dikkat kesilmek
hang
f.
97
Genel
bağlantısı kesilmek
unplug
f.
98
Genel
dikkat kesilmek
key
f.
99
Genel
takati kesilmek
langure
f.
100
Genel
(süt) kesilmek
lapper [scotland]
f.
101
Genel
güçten kesilmek
bonk
f.
102
Genel
(fırtına, kötü hava koşulları) kesilmek
break
f.
103
Genel
(deniz feneri ışığı) düzenli aralıklarla kesilmek
occult
f.
104
Genel
sütü kesilmek
run [dialect]
f.
105
Genel
sütü kesilmek
quail
f.
106
Genel
testereyle kesilmek
saw
f.
107
Genel
bülbül kesilmek
outsing
f.
108
Genel
dikkat kesilmek
prick
f.
109
Genel
(bir şeye) önceden dikkat kesilmek
prefocus
f.
110
Genel
dikkat kesilmek
sink
f.
111
Genel
(süt) kesilmek
crud [dialect]
f.
112
Genel
(süt) kesilmek
cruddle [dialect]
f.
113
Genel
soluğu kesilmek
smother
f.
114
Genel
(rüzgâr) kesilmek
still
f.
115
Genel
nefesi kesilmek
choke
f.
Phrasals
116
Öbek Fiiller
bembeyaz kesilmek
blanch with something
f.
117
Öbek Fiiller
dikkat kesilmek
zero in on something
f.
118
Öbek Fiiller
sütü kesilmek
go dry
f.
119
Öbek Fiiller
sütten kesilmek
go dry
f.
120
Öbek Fiiller
şiddeti kesilmek
go down
f.
121
Öbek Fiiller
(bir şey karşısında) sapsarı kesilmek
pale at something
f.
122
Öbek Fiiller
sus pus kesilmek
cringe before someone or something
f.
123
Öbek Fiiller
birden bire kesilmek
cut off
f.
124
Öbek Fiiller
bağlantısı kopmak/kesilmek
drop out
f.
125
Öbek Fiiller
(bir şeyle karşılaşınca) yüzü kül/kireç kesilmek
blanch at (something)
f.
126
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) dikkat kesilmek
rivet (something) to (someone or something)
f.
127
Öbek Fiiller
'-e dikkat kesilmek
keep on
f.
128
Öbek Fiiller
ile/-den bembeyaz kesilmek
blanch with
f.
129
Öbek Fiiller
(bir duyguyla/duygudan) bembeyaz kesilmek
blanch with (an emotion)
f.
130
Öbek Fiiller
bir şeyden kıpkırmızı kesilmek
blush with something
f.
131
Öbek Fiiller
-den kıpkırmızı kesilmek
blush with
f.
132
Öbek Fiiller
(bir duygudan) kıpkırmızı kesilmek
blush with (an emotion)
f.
133
Öbek Fiiller
sesi kesilmek
break up
f.
134
Öbek Fiiller
ordudan ilişiği kesilmek
chapter out
f.
135
Öbek Fiiller
karşısında sus pus kesilmek
cringe before
f.
136
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) dikkat kesilmek
listen for (someone or something)
f.
137
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) kulak kesilmek
listen for (someone or something)
f.
138
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) dikkat kesilmek
listen out for (someone or something) [uk]
f.
139
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) kulak kesilmek
listen out for (someone or something) [uk]
f.
140
Öbek Fiiller
sapsarı kesilmek
pale at
f.
141
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) dikkat kesilmek
rivet on (someone or something)
f.
142
Öbek Fiiller
elektrik kesilmek/gitmek
surge out
f.
143
Öbek Fiiller
dikkat kesilmek
snap to
f.
Colloquial
144
Konuşma Dili
ayakları yerden kesilmek
tread on air
f.
145
Konuşma Dili
soluğu kesilmek
have no breath left
f.
146
Konuşma Dili
taş kesilmek
shut up like a clam
f.
147
Konuşma Dili
gücü kuvveti kesilmek
do (one's) dash
f.
148
Konuşma Dili
ses bağlantısı kesilmek
cut out
f.
149
Konuşma Dili
bir anda kesilmek
cut out
f.
150
Konuşma Dili
aniden kesilmek
cut out
f.
151
Konuşma Dili
beklenmedik bir şekilde kesilmek
cut out
f.
152
Konuşma Dili
pat diye kesilmek
cut out
f.
153
Konuşma Dili
bağlantısı kesilmek/kopmak
be out
f.
154
Konuşma Dili
nefesi kesilmek
puff and pant
f.
155
Konuşma Dili
nefesi kesilmek
puff and blow
f.
156
Konuşma Dili
iştahı kesilmek
be off (one's) feed
f.
157
Konuşma Dili
yemeden içmeden kesilmek
be off (one's) feed
f.
158
Konuşma Dili
iştahtan kesilmek
be off (one's) feed
f.
159
Konuşma Dili
yemeden içmeden kesilmek
be off your food
f.
160
Konuşma Dili
iştahı kesilmek
be off your food
f.
161
Konuşma Dili
iştahtan kesilmek
be off your food
f.
162
Konuşma Dili
iştahı kesilmek
be off feed
f.
163
Konuşma Dili
yemeden içmeden kesilmek
be off feed
f.
Idioms
164
Deyim
başı kesilmek
lose one's head
f.
165
Deyim
göz kesilmek
(one's) eyes are out on stalks
f.
166
Deyim
ilişiği kesilmek
be given the hook
f.
167
Deyim
kül/kireç kesilmek
look as if (one) has seen a ghost
f.
168
Deyim
(dışsal bir nedenle) planları yarıda kesilmek
be blown off course
f.
169
Deyim
korkudan kaskatı kesilmek
be scared silly to death
f.
170
Deyim
korkudan kaskatı kesilmek
be scared stiff to death
f.
171
Deyim
satışların/işin önü kesilmek
be put out of business
f.
172
Deyim
bembeyaz kesilmek
a chill runs/goes down (one's) spine
f.
173
Deyim
bembeyaz kesilmek
a chill runs/goes down somebody’s spine
f.
174
Deyim
ilişiği kesilmek
clear (one's) desk
f.
175
Deyim
adetten kesilmek
go through the change
f.
176
Deyim
barut kesilmek
get one's back up
f.
177
Deyim
bembeyaz kesilmek
go as white as a sheet
f.
178
Deyim
barut kesilmek
burn with a low blue flame
f.
179
Deyim
barut kesilmek
be hot under the collar
f.
180
Deyim
dermanı kesilmek
be all done in
f.
181
Deyim
dikkat kesilmek
sit up and take notice
f.
182
Deyim
dikkat kesilmek
prick up one's ears
f.
183
Deyim
dikkat kesilmek
keep one's ear to the ground
f.
184
Deyim
dikkat kesilmek
keep one's weather eye open
f.
185
Deyim
dikkat kesilmek
have an ear to the ground
f.
186
Deyim
dermanı kesilmek
be done in
f.
187
Deyim
dikkat kesilmek
keep one's eyes peeled for
f.
188
Deyim
dikkat kesilmek
keep an ear to the ground
f.
189
Deyim
dikkat kesilmek
keep one's eyes peeled/skinned
f.
190
Deyim
dikkat kesilmek
have one's ear to the ground
f.
191
Deyim
dikkat kesilmek
keep one's eye on the ball
f.
192
Deyim
dikkat kesilmek
keep one's eyes open for
f.
193
Deyim
dikkat kesilmek
prick up its ears
f.
194
Deyim
dikkat kesilmek
snap to attention
f.
195
Deyim
ciddi/büyük oranda kesilmek
be cut to the bone
f.
196
Deyim
dikkat kesilmek
keep one's wits about one
f.
197
Deyim
dikkat kesilmek
have one's wits about one
f.
198
Deyim
dikkat kesilmek
all eyes and ears
f.
199
Deyim
hayretten taş kesilmek
be struck dumb
f.
200
Deyim
ifrit kesilmek
fly into a fury
f.
201
Deyim
kulak kesilmek
have an ear to the ground
f.
202
Deyim
kulak kesilmek
be all ears
f.
203
Deyim
kıpkırmızı kesilmek
go beetroot red
f.
204
Deyim
kulak kesilmek
cock an ear
f.
205
Deyim
nefesi kesilmek
get out of breath
f.
206
Deyim
nefesi kesilmek
get out of wind
f.
207
Deyim
kemik gözükünceye kadar kesilmek
be cut to the bone
f.
208
Deyim
kulak kesilmek
hang on someone's lips
f.
209
Deyim
nefesi kesilmek
be out of wind
f.
210
Deyim
kulak kesilmek
have one's ear to the ground
f.
211
Deyim
kıpkırmızı kesilmek
blush/flush to the roots of your hair
f.
212
Deyim
kulak kesilmek
keep one's ear to the ground
f.
213
Deyim
nefesi kesilmek
be out of breath
f.
214
Deyim
kıpkırmızı kesilmek
go beet red
f.
215
Deyim
kulak kesilmek
keep an ear to the ground
f.
216
Deyim
kıpkırmızı kesilmek
go as red as a beetroot
f.
217
Deyim
kıpkırmızı kesilmek
go as red as a beet
f.
218
Deyim
put kesilmek
become as still as a statue
f.
219
Deyim
put kesilmek
shut up like a clam
f.
220
Deyim
takımdan kesilmek
take an early bath
f.
221
Deyim
(mutluluktan) ayakları yerden kesilmek
walk on air
f.
222
Deyim
(birden) dikkat kesilmek
spring to attention
f.
223
Deyim
(ilişki) kesilmek
break off
f.
224
Deyim
yemeden içmeden kesilmek
be off one's oats
f.
225
Deyim
yarıda kesilmek
cut (one) down in (one's) prime
f.
226
Deyim
kulak kesilmek
perk up (one's) ears
f.
227
Deyim
dikkat kesilmek
perk up (one's) ears
f.
228
Deyim
kulak kesilmek
pin back (one's) ears
f.
229
Deyim
kulak kesilmek
pin back your ears [old-fashioned] [uk]
f.
230
Deyim
dikkat kesilmek
pin back your ears [old-fashioned] [uk]
f.
231
Deyim
dikkat kesilmek
cock an eye at somebody/something
f.
232
Deyim
kulak kesilmek
cock an ear at somebody/something
f.
233
Deyim
dikkat kesilmek
cock an ear at somebody/something
f.
234
Deyim
(bir şeye) dikkat kesilmek
have (one's) eyes glued to (something)
f.
235
Deyim
(birisi/bir şey) için dikkat kesilmek
have an eye out for (someone or something)
f.
236
Deyim
(birisi/bir şey) için dikkat kesilmek
have (one's) eye out for (someone or something)
f.
237
Deyim
ilişiği kesilmek
give someone the hook [us]
f.
238
Deyim
(bir şeyin) fikriyle bile kül/kireç kesilmek
pale at the notion of (something)
f.
239
Deyim
(bir şeyin) fikriyle bile kül/kireç kesilmek
pale at the thought of (something)
f.
240
Deyim
(birinin) eli ayağı buz kesilmek
put (one) back on (one's) heels
f.
241
Deyim
ayağı yerden kesilmek
be higher than a kite
f.
242
Deyim
birbirine düşman kesilmek
be little love lost between (two people)
f.
243
Deyim
(biri) yemeden içmeden kesilmek
be off (one's) food
f.
244
Deyim
(birinin) iştahı kesilmek
be off (one's) food
f.
245
Deyim
dikkat kesilmek
have one's eyes glued to (something)
f.
246
Deyim
heyecandan nefesi kesilmek
hold one's breath
f.
247
Deyim
nefesi kesilmek
hold your breath
f.
248
Deyim
(biriyle) iletişimi zamanla kesilmek
lose trace of (someone)
f.
249
Deyim
barut kesilmek
set (one's) back up
f.
250
Deyim
kulak kesilmek
bend an ear
f.
251
Deyim
ayağı yerden kesilmek
walk on sunshine
f.
252
Deyim
(birine/bir şeye) dikkat kesilmek
cock an eye at (someone or something)
f.
253
Deyim
dikkat kesilmek
have an ear close to the ground
f.
254
Deyim
kulak kesilmek
have an ear close to the ground
f.
255
Deyim
dikkat kesilmek
have one's ear close to the ground
f.
256
Deyim
kulak kesilmek
have one's ear close to the ground
f.
257
Deyim
kulak kesilmek
be all ears
f.
258
Deyim
dikkat kesilmek
be all ears
f.
259
Deyim
kulak kesilmek
be all ears
f.
260
Deyim
dikkat kesilmek
be all ears
f.
261
Deyim
bembeyaz kesilmek
be (as) white as snow
f.
262
Deyim
bembeyaz kesilmek/olmak
be as white as a sheet
f.
263
Deyim
hayalet gibi bembeyaz kesilmek
be as white as a sheet
f.
264
Deyim
(iki kişi) birbirine düşman kesilmek
be no love lost between (two people)
f.
265
Deyim
mosmor olmak/kesilmek
be red in the face
f.
266
Deyim
(bir şeyden) taş kesilmek
be struck dumb (with something)
f.
267
Deyim
ayakları yerden kesilmek
be swept off (one's) feet
f.
268
Deyim
nefesi/soluğu kesilmek
catch (one's) breath
f.
269
Deyim
(birine/bir şeye) kulak kesilmek
cock an ear at (someone or something)
f.
270
Deyim
(birine/bir şeye) dikkat kesilmek
cock an ear at (someone or something)
f.
271
Deyim
(birine/bir şeye) dikkat kesilmek
cock an eye at (someone or something)
f.
272
Deyim
kulak kesilmek
cock your ear
f.
273
Deyim
biriyle/bir şeyle irtibatı kesilmek
lose contact with someone or something
f.
274
Deyim
biriyle/bir şeyle irtibatı kesilmek
lose touch with someone or something
f.
275
Deyim
bıçak gibi kesilmek
die a death [uk]
f.
276
Deyim
bıçak gibi kesilmek
die the death [uk]
f.
277
Deyim
gücü kuvveti kesilmek
do your dash
f.
278
Deyim
sevinçten ayakları yerden kesilmek
float/walk on air
f.
279
Deyim
aniden kesilmek
get the ax
f.
280
Deyim
bıçak gibi kesilmek
get the ax
f.
281
Deyim
aniden kesilmek
get the axe
f.
282
Deyim
bıçak gibi kesilmek
get the axe
f.
283
Deyim
aniden kesilmek
get the chop
f.
284
Deyim
bıçak gibi kesilmek
get the chop
f.
285
Deyim
(biri/bir şey) için dikkat kesilmek
have (one's) eye out for (someone or something)
f.
286
Deyim
(biri/bir şey) için dikkat kesilmek
have an eye out for (someone or something)
f.
287
Deyim
dikkat kesilmek
have your wits about you
f.
288
Deyim
dikkat kesilmek
keep a weather eye open
f.
289
Deyim
dikkat kesilmek
keep one's weather eye open
f.
290
Deyim
(birine/bir şeye) dikkat kesilmek
keep a weather eye on (someone or something) [uk/australia]
f.
291
Deyim
(birine/bir şeye) kulak kesilmek
keep an ear out (for someone or something)
f.
292
Deyim
kulak kesilmek
keep an ear close to the ground
f.
293
Deyim
dikkat kesilmek
keep an ear close to the ground
f.
294
Deyim
kulak kesilmek
keep one's ear close to the ground
f.
295
Deyim
dikkat kesilmek
keep one's ear close to the ground
f.
296
Deyim
dikkat kesilmek
keep eye on the ball
f.
297
Deyim
dikkat etmek/kesilmek
keep eye out
f.
298
Deyim
dikkat kesilmek
keep eyes open
f.
299
Deyim
dikkat kesilmek
keep eyes peeled
f.
300
Deyim
dikkat kesilmek
keep weather eye open
f.
301
Deyim
dikkat kesilmek
keep wits about
f.
302
Deyim
dikkat kesilmek
keep an ear to the ground
f.
303
Deyim
kulak kesilmek
keep an ear to the ground
f.
304
Deyim
dikkat kesilmek
have an ear to the ground
f.
305
Deyim
kulak kesilmek
have an ear to the ground
f.
306
Deyim
dikkat kesilmek
keep/have your ear to the ground
f.
307
Deyim
kulak kesilmek
keep/have your ear to the ground
f.
308
Deyim
dikkat kesilmek
have an ear close to the ground
f.
309
Deyim
kulak kesilmek
have an ear close to the ground
f.
310
Deyim
dikkat kesilmek
keep/have your ear close to the ground
f.
311
Deyim
kulak kesilmek
keep/have your ear close to the ground
f.
312
Deyim
kül/kireç kesilmek
look as if you have seen a ghost
f.
313
Deyim
kül/kireç kesilmek
look like (one) has seen a ghost
f.
314
Deyim
iştahı kesilmek
lose appetite
f.
315
Deyim
(biriyle) irtibatı kesilmek
lose contact (with one)
f.
316
Deyim
irtibatı kesilmek
lose touch
f.
317
Deyim
(biriyle) irtibatı kesilmek
lose touch (with one)
f.
318
Deyim
(biriyle) irtibatı kesilmek
lose track of (someone)
f.
319
Deyim
bir şeyle/biriyle irtibatı kesilmek
lose track of something/someone
f.
320
Deyim
(birine/bir şeye) dikkat kesilmek
rivet (one's) attention (on someone or something)
f.
321
Deyim
(birine/bir şeye) dikkat kesilmek
rivet (one's) eyes on (someone or something)
f.
322
Deyim
-e dikkat kesilmek
rivet gaze on
f.
Trade/Economic
323
Ticaret/Ekonomi
bir tarafı kesilmek suretiyle iptal edilmiş çek
mutilated check
i.
Politics
324
Siyasal
dikkat kesilmek
head attention
f.
Industry
325
Sanayi
süpürgeleri istenen uzunlukta kesilmek üzere makineye yerleştiren işçi
clipper
i.
Technical
326
Teknik
bağlantısı kesilmek
disengage
f.
327
Teknik
bir süre kesilmek
intermit
f.
Computer
328
Bilgisayar
(bilgisayar) internet bağlantısı kesilmek
go down
f.
Marine
329
Denizcilik
(pompanın) suyu kesilmek
lose the fang
f.
Medical
330
Medikal
(ilaç) azaltılarak kesilmek
taper
f.
Gastronomy
331
Mutfak
(süt) kesilmek
curdle
f.
332
Mutfak
(süt) kesilmek
sheal [dialect]
f.
Geography
333
Coğrafya
yeryüzüyle teması kesilmek
occlude
f.
Sport
334
Spor
yüksek hızda motor sürerken yerle teması kesilmek
yump
f.
Archaic
335
Eski Kullanım
dikkat kesilmek
distinguish
f.
British Slang
336
İngiliz Argosu
bembeyaz kesilmek
pull a whitey
f.
337
İngiliz Argosu
bembeyaz kesilmek
throw a whitey
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of kesilmek
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy