koleksiyon - Türkçe İngilizce Sözlük

koleksiyon

"koleksiyon" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 18 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
koleksiyon collection i.
Europe boasts a collection of relatively small and predominantly monolingual regions.
Avrupa, nispeten küçük ve ağırlıklı olarak tek dilli bölgelerden oluşan bir koleksiyona sahiptir.

More Sentences
General
koleksiyon collection i.
What we have is not so much a market but a collection of women and men who give this Community meaning.
Sahip olduğumuz şey bir pazardan çok, bu Topluluğa anlam katan kadın ve erkeklerden oluşan bir koleksiyondur.

More Sentences
Trade/Economic
koleksiyon collection i.
This collection is, at present, available in six languages and the remaining translations are nearing completion.
Bu koleksiyon şu anda altı dilde mevcuttur ve kalan çeviriler de tamamlanmak üzeredir.

More Sentences
Technical
koleksiyon collection i.
Additionally, any song you buy will automatically appear in your music collection.
Ayrıca satın aldığınız her şarkı otomatik olarak parça koleksiyonunuzda yer alacak.

More Sentences
Computer
koleksiyon collection i.
Additionally, any song you buy will automatically appear in your music collection.
Ayrıca satın aldığınız herhangi bir şarkı otomatik olarak şarkı koleksiyonunuzda görünecektir.

More Sentences
Informatics
koleksiyon collection i.
Additionally, any song you buy will automatically appear in your music collection.
Ayrıca satın aldığınız her şarkı otomatik olarak şarkı koleksiyonunuzda görünecektir.

More Sentences
General
koleksiyon trove i.
koleksiyon job lot i.
koleksiyon miscellany i.
koleksiyon treasury i.
koleksiyon holding i.
koleksiyon repertory i.
koleksiyon muster i.
koleksiyon complex i.
koleksiyon misc (miscellany) kısalt.
Colloquial
koleksiyon chop suey i.
Trade/Economic
koleksiyon collectibles i.
Military
koleksiyon quiver i.

"koleksiyon" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 68 sonuç

Türkçe İngilizce
General
koleksiyon eşyası collectible i.
The antique shop had a wide range of collectibles.
Antika dükkânında çok çeşitli koleksiyon eşyaları vardı.

More Sentences
koleksiyon yapmak collect f.
I collect postcards.
Kartpostal koleksiyonu yapıyorum.

More Sentences
Computer
yeni koleksiyon new collection i.
The company also brings new collection for the customers each season.
Şirket ayrıca her sezon müşterilerine yeni koleksiyonlar getiriyor.

More Sentences
General
koleksiyon geliştirme collection development i.
koleksiyon yapma çılgınlığı collecting mania i.
çeşitli objelerden oluşmuş koleksiyon motley collection i.
koleksiyon yönetimi collection management i.
koleksiyon yöneticisi (müze, galeri, arşiv, kütüphane) curator i.
koleksiyon defteri scrapbook i.
koleksiyon malı collectible i.
özel koleksiyon private collection i.
koleksiyon figürü action figure i.
sigara ya da sakız kutularından çıkan kartlardan koleksiyon yapan kişi cartophilist i.
sigara ya da sakız kutularından çıkan kartlardan koleksiyon yapma cartophily i.
bira şişesi etiketlerinden koleksiyon yapma labeorphily i.
bira şişesi etiketlerinden koleksiyon yapan kimse labeorphile i.
bira şişesi etiketlerinden koleksiyon yapan kimse labeorphilist i.
peynir etiketlerinden koleksiyon yapma laclabphily i.
camembert peyniri etiketlerinden koleksiyon yapma tyrosemiophily i.
hristiyan vaftiz isimlerinden koleksiyon yapma merakı baptisaphily i.
geçersiz koleksiyon invalid collection i.
az değerli parçalardan oluşan koleksiyon gry i.
(koleksiyon değeri olan) garip şey oddment i.
suçluların resimlerinden oluşan koleksiyon rogue's gallery i.
çeşitli parçalardan oluşan karman çorman koleksiyon rummage i.
karışık koleksiyon olla podrida i.
karışık bir koleksiyon (edebi, müzik) olla-podrida i.
kapsamlı koleksiyon dictionary i.
küçük koleksiyon packet i.
antika ve koleksiyon ürünleri satan kimse picker i.
birbiriyle ilgili materyallerin oluşturduğu koleksiyon folio [new zealand] i.
ön koleksiyon precollection i.
eski koleksiyon precollection i.
koleksiyon sikkesi ile tanımlayıcı ekini tutan plastik aparat slab i.
bölük pörçük koleksiyon smatter i.
bölük pörçük koleksiyon smattering i.
(kitabı/koleksiyon parçasını) alım sırasına göre kaydetmek accession f.
koleksiyon defteri tutmak journal f.
koleksiyon defteri hazırlamak scrap f.
sigara ya da sakız kutularından çıkan kartlardan koleksiyon yapan cartophilic s.
sigara ya da sakız kutularından çıkan kartlardan koleksiyon yapma ile ilgili cartophilic s.
koleksiyon özelliklerine sahip miscellanist s.
(koleksiyon pulu) tamamen uydurma ve herhangi bir ülkeye ait olmayan illegal s.
Institutes
galeriler, müzeler ve koleksiyon şube müdürlüğü section of galleries, museums and collections i.
Technical
ender bulunan koleksiyon parçaları rariora [plural] i.
Computer
koleksiyon adı collection name i.
koleksiyon ağacı collection tree i.
koleksiyon listesi collection list i.
Textile
birkaç sade ve temel öğeden oluşan (giyim, koleksiyon) capsule s.
Automotive
koleksiyon otomobili collector car i.
Pathology
koleksiyon merakı collectionomania i.
Biology
benzer parçalardan oluşan biyolojik koleksiyon eumerism i.
Literature
özellikle edebi eserlerden oluşan koleksiyon varia i.
notlardan oluşan koleksiyon rhapsody i.
kişisel gözlem içeren edebi koleksiyon pillow book i.
History
edward devrine ait eşya veya koleksiyon edwardiana i.
edward devri ile ilgili eşya veya koleksiyon edwardiana i.
Geography
yunancadan antik mısır diline çevrilmiş 13 antik papirüs kodundan oluşan bir koleksiyon nag hammadi i.
yunancadan antik mısır diline çevrilmiş 13 antik papirüs kodundan oluşan bir koleksiyon nag hammadi library i.
Art
eski nors dilindeki şiirlerden oluşan bir koleksiyon edda i.
eski nors dilindeki şiirlerden oluşan bir koleksiyon elder edda i.
eski nors dilindeki şiirlerden oluşan bir koleksiyon poetic edda i.
Librarianship
sekiz kitaplık koleksiyon octateuch i.
roma hukukçularının yazılarından alıntılar içeren 50 kitaplık bir koleksiyon the digest i.
(bir veya birkaç yazara ait) farklı eserlerden oluşan koleksiyon polygraph i.
iyi fikirlerden oluşan koleksiyon rosary i.
Archaic
muhtelif unsurlardan oluşan koleksiyon rhapsody i.
karışık bir koleksiyon oglio i.