İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | treasury i. | hazine | ||
Health insurance, pensions systems, and the Treasury lose billions yearly. Sağlık sigortası, emeklilik sistemleri ve Hazine her yıl milyarlarca dolar kaybediyor. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | treasury i. | hazine | ||
It is because the lack of absorption capacity means that the money ends up back in the Fifteen's treasuries. Çünkü hazmetme kapasitesinin olmaması, paranın On Beşlerin hazinelerine geri dönmesi anlamına gelmektedir. More Sentences |
||||
Politics | ||||
Siyasal | treasury i. | hazine bakanı | ||
Treasury Ministers are delighted with the income generated by tobacco, whilst Health Ministers rail against it. Hazine Bakanları tütünden elde edilen gelirden memnunken, Sağlık Bakanları buna karşı çıkmaktadır. More Sentences |
||||
Institutes | ||||
Kurum/Kuruluş | treasury i. | hazine bakanlığı | ||
He has a job in the Treasury Department. Hazine Bakanlığı'nda bir işi var. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | treasury i. | bilgi hazinesi (kitap) | ||
Genel | treasury i. | vezne | ||
Genel | treasury i. | maliye | ||
Genel | treasury i. | maliye dairesi | ||
Genel | treasury i. | koleksiyon | ||
Genel | treasury i. | divan | ||
Genel | treasury i. | birçok değerli şeyi içeren yer/kaynak | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | treasury i. | hazine senedi | ||
Ticaret/Ekonomi | treasury i. | borç senedi | ||
Ticaret/Ekonomi | treasury i. | devlet hazinesi | ||
Ticaret/Ekonomi | treasury i. | maliye bakanlığı (abd) | ||
Ticaret/Ekonomi | treasury i. | maliye | ||
Institutes | ||||
Kurum/Kuruluş | treasury i. | maliye dairesi | ||
Archaeology | ||||
Arkeoloji | treasury i. | mabet yakınında bulunan, arşiv ve hazineleri içeren antik yunan işi yapı | ||
Arkeoloji | treasury i. | arı kovanı şeklindeki antik yunan mezarı | ||
Theatre | ||||
Tiyatro | treasury i. | tiyatro kumpanyasının haftalık ödemesi | ||