mahrum etmek - Türkçe İngilizce Sözlük

mahrum etmek

"mahrum etmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç

Türkçe İngilizce
General
mahrum etmek deprive f.
Half truths are being used to make millions of women insecure and deprive them of their rights.
Yarı doğrular milyonlarca kadını güvensiz kılmak ve haklarından mahrum etmek için kullanılıyor.

More Sentences
mahrum etmek deny f.
It is, of course, extremely difficult to deny hungry people food.
Elbette aç insanları yemekten mahrum etmek son derece zordur.

More Sentences
mahrum etmek deprive of f.
No one can deprive of your human rights.
Kimse seni insan haklarından mahrum edemez.

More Sentences
mahrum etmek detain f.
Tom is being detained.
Tom mahrum ediliyor.

More Sentences
Law
mahrum etmek deprive f.
Half truths are being used to make millions of women insecure and deprive them of their rights.
Yarı doğrular milyonlarca kadını güvensiz kılmak ve haklarından mahrum etmek için kullanılıyor.

More Sentences
General
mahrum etmek debar from f.
mahrum etmek shear f.
mahrum etmek starve f.
mahrum etmek spoil f.
mahrum etmek mulct f.
mahrum etmek lose f.
mahrum etmek divest f.
mahrum etmek oust f.
mahrum etmek disenfranchise f.
mahrum etmek debar f.
mahrum etmek dispossess f.
mahrum etmek devest f.
mahrum etmek con somebody out of f.
mahrum etmek divest somebody of f.
mahrum etmek debar (from) f.
mahrum etmek deny something to someone f.
mahrum etmek disenfranchize f.
mahrum etmek twine [scottish] f.
mahrum etmek widow f.
mahrum etmek deprave [obsolete] f.
mahrum etmek dispatch [obsolete] [us] f.
mahrum etmek despatch [obsolete] [uk] f.
mahrum etmek destitute f.
mahrum etmek disfurnish [dialect] f.
mahrum etmek geld f.
Phrasals
mahrum etmek deny something to someone f.
mahrum etmek con out of f.
Idioms
mahrum etmek wipe one's nose of f.
Law
mahrum etmek disseize f.
mahrum etmek dispossess f.
mahrum etmek debar f.
mahrum etmek disseise f.
mahrum etmek forejudge f.
Politics
mahrum etmek devest f.
Technical
mahrum etmek strip f.
Archaic
mahrum etmek abridge f.
Slang
mahrum etmek screw f.

"mahrum etmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 74 sonuç

Türkçe İngilizce
General
haklarından mahrum etmek disenfranchise f.
The new law threatened to disenfranchise certain minority groups.
Yeni yasa, bazı azınlık gruplarını haklarından mahrum edilme tehlikesiyle karşı karşıya bıraktı.

More Sentences
mirastan mahrum etmek disinherit f.
The wealthy businessman threatened to disinherit his son.
Zengin işadamı, oğlunu mirastan mahrum etmekle tehdit etti.

More Sentences
Sport
(rakibi bir hakkından) mahrum etmek rob f.
This law will rob us of our basic rights.
Bu yasa bizi temel haklarımızdan mahrum edecek.

More Sentences
General
haklarından mahrum etmek disfranchise f.
tamamen mahrum etmek denudate f.
yasal haklardan mahrum etmek outlaw f.
mirastan mahrum etmek cut somebody off f.
birini bir şeyden mahrum etmek strip someone of f.
yasal haklardan mahrum etmek proscribe f.
taçtan mahrum etmek uncrown f.
-den mahrum etmek deprive of f.
-den mahrum etmek shear of f.
mirasından mahrum etmek disinherit f.
-den mahrum etmek debar from f.
haklarından mahrum etmek disfranchize f.
haklarından mahrum etmek disenfranchize f.
bir hak veya ayrıcalıktan mahrum etmek disenfranchise f.
ilgi veya heyecandan mahrum etmek tame f.
umulan bir şeyden mahrum etmek cheat f.
ruha dair özelliklerden mahrum etmek unsoul f.
estetik duyarlılık ve insani anlayıştan mahrum bırakıp zihinsel yavanlığa terk etmek desiccate f.
(birini) servetinden mahrum etmek disfurnish f.
(birini) servetinden mahrum etmek disfurniture f.
mirastan mahrum etmek disheir f.
mirastan mahrum etmek disherison f.
yuvadan mahrum etmek dishome f.
yuvadan mahrum etmek dishouse f.
haktan mahrum etmek distitle f.
haklarından mahrum etmek diffranchise f.
…den mahrum etmek curtail (of) f.
unvandan mahrum etmek disannul [obsolete] f.
saldırı veya savunma araçlarından mahrum etmek disarm f.
ortak kullanım hakkından mahrum etmek discommon f.
korumadan mahrum etmek orphan f.
ayrıcalıktan mahrum etmek seclude [obsolete] f.
yaşamsal gereksinimlerden mahrum etmek strangle f.
Phrasals
mirastan mahrum etmek cut off f.
(birini bir şeyden) mahrum/yoksun etmek/bırakmak rob someone of something f.
birini bir şeyden mahrum etmek cheat somebody out of something f.
(birini/bir şeyi bir şeyden) mahrum etmek rob (someone or something) of (something) f.
-den mahrum etmek rob of f.
-den mahrum etmek cheat out of f.
birini birinden/bir şeyden mahrum etmek deny someone or something to someone f.
(birini/bir şeyi bir şeyden) mahrum etmek deny (something) to (someone or something) f.
-den mahrum etmek deny to f.
birini bir şeyden mahrum etmek deprive someone of something f.
(birini bir şeyden) mahrum etmek deprive (one) of (something) f.
Colloquial
mirastan mahrum etmek cut out f.
Idioms
(birini) mirastan mahrum etmek cut (one) off without a penny f.
(birini) mirastan yoksun/mahrum etmek cut (one) off with a cent f.
Trade/Economic
(sikke, pul gibi bir ödeme aracını) ödeme değerinden kanunen mahrum etmek demonetize [us] f.
(sikke, pul gibi bir ödeme aracını) ödeme değerinden kanunen mahrum etmek demonetise [uk] f.
(işletmeyi) bazı ayrıcalık veya haklardan mahrum etmek disenfranchize f.
(işletmeyi) bazı ayrıcalık veya haklardan mahrum etmek disenfranchise f.
Law
mülkten mahrum etmek disappropriate f.
ormandan mahrum etmek disforest f.
ormandan mahrum etmek disafforest f.
ormandan mahrum etmek deforest f.
mirastan mahrum etmek disherit [obsolete] f.
(vatandaşlıktan çıkarılmış kişiyi) belirli haklardan mahrum etmek corrupt f.
yasal olarak haktan mahrum etmek forejudge f.
Politics
haklarından mahrum etmek disfranchize f.
haklarından mahrum etmek disfranchise f.
vatandaşlık hakkından mahrum etmek disfranchize f.
ulusal haklardan mahrum etmek denationalise f.
ulusal haklardan mahrum etmek denationalize f.
vatandaşlık hakkından mahrum etmek disfranchise f.
vakfa haklarından mahrum etmek disendow f.
(bir yeri) seçilmiş zümreye temsilci gönderme hakkından mahrum etmek disenfranchize f.
(bir yeri) seçilmiş zümreye temsilci gönderme hakkından mahrum etmek disenfranchise f.
Social Sciences
asli haklardan mahrum etmek disinherit f.
insan haklarından mahrum etmek disinherit f.
History
istikbalde dahi, seni, bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici, bedhahların olacaktır in the future, too, there may be malevolent people at home and abroad who will wish to deprive you of this treasure expr.
Archaic
hileli şekilde mahrum etmek gudgeon f.