İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | proximity i. | yakınlık | ||
Secondly, the proximity policy, which will accrue renewed geostrategic importance after enlargement. İkinci olarak, genişlemeden sonra yenilenmiş jeostratejik önem kazanacak olan yakınlık politikası. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | proximity i. | coğrafi yakınlık | ||
It must fulfil necessary political pre-conditions and relate to countries in clear geographical proximity. Gerekli siyasi ön koşulları yerine getirmeli ve açık bir coğrafi yakınlık içindeki ülkelerle ilgili olmalıdır. More Sentences |
||||
Law | ||||
Hukuk | proximity i. | yakınlık | ||
A fourth round of proximity talks was held in New York in September. Yakınlaşma görüşmelerinin dördüncü turu Eylül ayında New York'ta yapıldı. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Teknik | proximity i. | yakınlık | ||
I can only support the idea that an information and communication policy must be a policy of proximity. Ben sadece bir bilgi ve iletişim politikasının bir yakınlık politikası olması gerektiği fikrini destekleyebilirim. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | proximity i. | yakın olma | ||
Genel | proximity i. | akrabalık | ||
Genel | proximity i. | yöre | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | proximity i. | civar | ||
Ticaret/Ekonomi | proximity i. | dolay | ||
Law | ||||
Hukuk | proximity i. | hısımlık | ||
Hukuk | proximity i. | karabet | ||
Technical | ||||
Teknik | proximity i. | yakın olma durumu | ||
Lighting | ||||
Aydınlatma | proximity i. | duvar uzaklığı | ||
Medical | ||||
Medikal | proximity i. | proksimite | ||
Psychology | ||||
Psikoloji | proximity i. | yakın olanların birbirine ait algılandığını öne süren bir gestalt ilkesi | ||
Military | ||||
Askeri | proximity i. | çevre | ||
Askeri | proximity i. | civar |