sakınmak

"sakınmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 59 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	sakınmak	beware f.
Beware the Ides of March! Mart'ın İdes'inden sakının! More Sentences
2	Yaygın Kullanım	sakınmak	avoid f.
You should avoid all physical contact with wild animals. Vahşi hayvanlarla her türlü fiziksel temastan sakınmalısınız. More Sentences
General
3	Genel	sakınmak	refrain from f.
Please refrain from insulting me. Lütfen beni aşağılamaktan sakının. More Sentences
4	Genel	sakınmak	beware of f.
We must nonetheless beware of creating a Big Brother society. Yine de bir Büyük Birader toplumu yaratmaktan sakınmalıyız. More Sentences
5	Genel	sakınmak	avoid f.
As I'm not good at swimming, I avoid swimming out of my depth. Ben yüzmeyi iyi bilmediğim için, boyumu aşan yerde yüzmekten sakınırım. More Sentences
6	Genel	sakınmak	abstain from f.
Tom was told to abstain from smoking and drinking. Tom'a sigara içmekten ve içki içmekten sakınması söylendi. More Sentences
Technical
7	Teknik	sakınmak	avoid f.
Are you avoiding me? Benden sakınıyor musun? More Sentences
General
8	Genel	sakınmak	protect f.
9	Genel	sakınmak	forbear f.
10	Genel	sakınmak	be careful not to f.
11	Genel	sakınmak	keep clear of f.
12	Genel	sakınmak	elude f.
13	Genel	sakınmak	lookout f.
14	Genel	sakınmak	shy f.
15	Genel	sakınmak	hang back f.
16	Genel	sakınmak	shun f.
17	Genel	sakınmak	stow f.
18	Genel	sakınmak	eschew f.
19	Genel	sakınmak	cradle f.
20	Genel	sakınmak	take care of oneself f.
21	Genel	sakınmak	be wary of f.
22	Genel	sakınmak	stand clear of f.
23	Genel	sakınmak	be cautious f.
24	Genel	sakınmak	flee from f.
25	Genel	sakınmak	vibrate f.
26	Genel	sakınmak	beg f.
27	Genel	sakınmak	evade f.
28	Genel	sakınmak	shuffle f.
29	Genel	sakınmak	evite f.
30	Genel	sakınmak	look out f.
31	Genel	sakınmak	heed f.
32	Genel	sakınmak	flinch f.
33	Genel	sakınmak	abstain f.
34	Genel	sakınmak	beware f.
35	Genel	sakınmak	get out f.
36	Genel	sakınmak	get out of f.
37	Genel	sakınmak	refrain f.
38	Genel	sakınmak	guard oneself f.
39	Genel	sakınmak	shy away from f.
40	Genel	sakınmak	refret [obsolete] f.
41	Genel	sakınmak	refuse f.
42	Genel	sakınmak	escape f.
43	Genel	sakınmak	let [obsolete] f.
44	Genel	sakınmak	evade f.
45	Genel	sakınmak	blink f.
46	Genel	sakınmak	help f.
47	Genel	sakınmak	curb f.
48	Genel	sakınmak	withhold f.
49	Genel	sakınmak	supersede f.
Phrasals
50	Öbek Fiiller	sakınmak	keep from f.
51	Öbek Fiiller	sakınmak	keep off f.
Idioms
52	Deyim	sakınmak	cross the cudgels f.
53	Deyim	sakınmak	would not touch someone with a bargepole f.
54	Deyim	sakınmak	tiptoe around f.
55	Deyim	sakınmak	give a wide berth f.
56	Deyim	sakınmak	would not touch thing with a bargepole f.
Law
57	Hukuk	sakınmak	enjoin f.
Technical
58	Teknik	sakınmak	beware f.
59	Teknik	sakınmak	refrain f.

"sakınmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 36 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	sağ gözünü sol gözünden sakınmak	be very jealous f.
2	Genel	çocuklardan sakınmak	bring up f.
3	Genel	dikkat çekmekten sakınmak	avoid drawing attention f.
4	Genel	dikkat çekmekten sakınmak	keep a low profile f.
5	Genel	yerini sakınmak	look to one's laurels f.
6	Genel	zarardan sakınmak	preserve from loss f.
7	Genel	gereksiz harcamalardan sakınmak	avoid unnecessary expenses f.
8	Genel	-den sakınmak	keep safe from f.
9	Genel	kötü gözlerden korumak/sakınmak	protect from evil eyes f.
Phrasals
10	Öbek Fiiller	kendini sakınmak	keep away f.
11	Öbek Fiiller	bir şeyi sakınmak	keep away f.
12	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) göz gibi sakınmak	handle (someone or something) with gloves f.
13	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) pamuklara sararak sakınmak	handle (someone or something) with gloves f.
14	Öbek Fiiller	bir şeyden sakınmak	abstain from something f.
15	Öbek Fiiller	'-den sakınmak	flinch from f.
16	Öbek Fiiller	(birinden/bir şeyden) sakınmak	flinch from (someone or something) f.
17	Öbek Fiiller	(birinden/bir şeyden) sakınmak	safeguard against (someone or something) f.
18	Öbek Fiiller	(bir şeyi birinden/bir şeyden) sakınmak	withhold (something) from (someone or something) f.
Idioms
19	Deyim	göz önünde/hedef olmaktan sakınmak	keep (one's) head below the parapet f.
20	Deyim	birisinden sakınmak	steer clear of somebody f.
21	Deyim	gözü gibi sakınmak	handle with kid gloves f.
22	Deyim	gözü gibi sakınmak	treat with kid gloves f.
23	Deyim	gözü gibi sakınmak	have eyes only for f.
24	Deyim	sözünü sakınmak	mince one's words f.
25	Deyim	pamuklara sararak sakınmak	handle with kid gloves f.
26	Deyim	pamuklara sararak sakınmak	treat with kid gloves f.
27	Deyim	kendini yukardan gelen bir tehlikeye karşı sakınmak/korumak	stand from under [dated] f.
28	Deyim	(birinden/bir şeyden) sakınmak	give (someone or something) a wide berth f.
29	Deyim	(birinden/bir şeyden) sakınmak	give a wide berth to (someone or something) f.
30	Deyim	birinden/bir şeyden sakınmak	give someone/something a wide berth f.
31	Deyim	yerini sakınmak	look to laurels f.
32	Deyim	yerini sakınmak	look to your laurels f.
33	Deyim	(birini/bir şeyi) gözü gibi sakınmak	treat (someone or something) with kid gloves f.
34	Deyim	(birini/bir şeyi) pamuklara sararak sakınmak	treat (someone or something) with kid gloves f.
Automotive
35	Otomotiv	kazadan sakınmak için görüşün iyileştirilmesi	vision enhancement for crash avoidance i.
Sport
36	Spor	(eskrim) sakınmak için sıçrama	volt i.