Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
yedirmek
"yedirmek"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 6 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
yedirmek
grub
f.
2
Genel
yedirmek
let absorb
f.
3
Genel
yedirmek
make somebody eat
f.
4
Genel
yedirmek
feed
f.
5
Genel
yedirmek
englut
f.
Phrasals
6
Öbek Fiiller
yedirmek
work in
f.
"yedirmek"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 106 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
para yedirmek
bribe
f.
2
Genel
tıka basa yedirmek
surfeit
f.
3
Genel
fazlasıyla yedirmek
surfeit
f.
4
Genel
para yedirmek
square
f.
5
Genel
tıka basa yedirmek
cram
f.
6
Genel
para yedirmek
grease the palm
f.
7
Genel
para yedirmek
grease
f.
8
Genel
tıka basa yedirmek
stuff somebody
f.
9
Genel
ovarak yedirmek (merhem vb'ni)
rub in
f.
10
Genel
zorla yedirmek
force-feed
f.
11
Genel
et yedirmek
flesh
f.
12
Genel
-e rüşvet yedirmek
corrupt
f.
13
Genel
ovarak yedirmek
rub in
f.
14
Genel
tıka basa yedirmek
satiate
f.
15
Genel
tıka basa yedirmek
stuff
f.
16
Genel
yemek yedirmek
feed
f.
17
Genel
tekrar yedirmek
refeed
f.
18
Genel
çok az yedirmek
underfeed
f.
19
Genel
kafayı yedirmek
engarboil
f.
20
Genel
tıka basa yedirmek
englut
f.
21
Genel
(birine) yemek yedirmek
spoon-feed (someone)
f.
22
Genel
para yedirmek
lubricitate
f.
23
Genel
kafayı yedirmek
dement
f.
24
Genel
kafayı yedirmek
dementate
f.
25
Genel
tıka basa yedirmek
inglut [obsolete]
f.
26
Genel
tıka basa yedirmek
cloy
f.
27
Genel
(kümes hayvanlarını semirtmek için) zorla yedirmek
cram
f.
28
Genel
para yedirmek
fee [obsolete]
f.
29
Genel
(bir şeyi) başka maddeye yedirmek
inlay
f.
30
Genel
mama yedirmek
pap
f.
31
Genel
(hafif bir malzemeyi) birkaç nazik karıştırma hareketiyle daha ağır bir karışıma yedirmek
fold
f.
32
Genel
(birine) kaşıkla yedirmek
spoon-feed
f.
33
Genel
tıka basa yedirmek
stall [dialect] [uk]
f.
34
Genel
tıka basa yedirmek
surcloy [obsolete]
f.
Phrasals
35
Öbek Fiiller
(bir şeyi) karışıma yedirmek
beat (someone or something) into (something)
f.
36
Öbek Fiiller
(bir şeyi) karışıma yedirmek
beat into
f.
37
Öbek Fiiller
(kremi vb) yedirmek
rub something into something
f.
38
Öbek Fiiller
(kremi vb) yedirmek
rub something in
f.
39
Öbek Fiiller
zorla yedirmek
force down
f.
40
Öbek Fiiller
(bir şeyi) makineye geri yedirmek
feed (something) back into (something)
f.
41
Öbek Fiiller
(bir şeyi) makineye geri yedirmek
feed into (something)
f.
42
Öbek Fiiller
bir görüntüyü başka bir görüntüye yedirmek
dissolve something into something
f.
43
Öbek Fiiller
bir şeyi sürterek bir şeyin içine yedirmek
grind something into something
f.
44
Öbek Fiiller
bir şeyi sürterek bir şeyin içine yedirmek
grind something in
f.
45
Öbek Fiiller
çırparak bir şeyi bir şeye yedirmek
whip something into something
f.
46
Öbek Fiiller
tıka basa yedirmek
stuff in
f.
47
Öbek Fiiller
sürekli bir şey yedirmek/yutturmak
stuff in
f.
48
Öbek Fiiller
(birine) tıka basa (bir şey) yedirmek
stuff into (something)
f.
49
Öbek Fiiller
(birine) sürekli bir şey yedirmek/yutturmak
stuff into (something)
f.
50
Öbek Fiiller
içine karıştırmak/yedirmek
mix into
f.
51
Öbek Fiiller
ovarak yedirmek
work in
f.
52
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyin içine yedirmek
fold something into something
f.
53
Öbek Fiiller
tıka basa yedirmek
stuff up
f.
54
Öbek Fiiller
tıka basa (bir şey) yedirmek
stuff with (something)
f.
55
Öbek Fiiller
içine tamamen karıştırmak/yedirmek
whip through
f.
56
Öbek Fiiller
(bir şeye) yedirmek
work into (something)
f.
57
Öbek Fiiller
(bir şeye) karıştırarak, ovarak, sürerek yedirmek
work into (something)
f.
58
Öbek Fiiller
(birine bir şeyi, yalanı) yedirmek
feed (something) to (someone)
f.
59
Öbek Fiiller
kış boyu bir hayvana (bir şey) yedirmek
winter on (something)
f.
60
Öbek Fiiller
(birine) bir şakayı yedirmek
put (something) over on (one)
f.
61
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyin içine yedirmek
beat something into something
f.
62
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyin) içerisine yedirmek
blend (something) into (something else)
f.
63
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyin) içerisine yedirmek
blend (something) in
f.
64
Öbek Fiiller
(bir şeyi) iyice yedirmek
blend (something) in
f.
65
Öbek Fiiller
(birine bir şey yapması) için para yedirmek
bribe (someone) into (doing something)
f.
66
Öbek Fiiller
yapması için para yedirmek
bribe into doing
f.
67
Öbek Fiiller
(birine/bir hayvana bir alet/aparat yardımıyla) yemek yedirmek
feed (someone or an animal) with (something)
f.
68
Öbek Fiiller
-e geri yedirmek
feed back into
f.
69
Öbek Fiiller
-e yedirmek
feed to
f.
70
Öbek Fiiller
birine bir şey vermek (enjekte etmek, yedirmek)
get something into someone
f.
71
Öbek Fiiller
birine bir şey vermek (enjekte etmek, yedirmek)
get something in someone
f.
72
Öbek Fiiller
birine/bir şeye bir şeyi doyana kadar yedirmek
gorge someone or something with something
f.
73
Öbek Fiiller
(birine) tıka basa yedirmek
stuff into (someone)
f.
74
Öbek Fiiller
(birine) zorla yedirmek
stuff into (someone)
f.
Colloquial
75
Konuşma Dili
(hakareti) yedirmek
burn
f.
76
Konuşma Dili
yedirmek içirmek
be mother [old-fashioned]
f.
77
Konuşma Dili
hileyle elindekileri kaybetmek/karşısındakine yedirmek
get euchred out of
f.
Idioms
78
Deyim
kafayı yedirmek
throw into disorder
f.
79
Deyim
para yedirmek
grease someone's palm
f.
80
Deyim
zorla yedirmek
shove someone or something down someone's throat
f.
81
Deyim
zorla yedirmek
force someone or something down someone's throat
f.
82
Deyim
(bir memura/bürokrata) para yedirmek
grease somebody's palm
f.
83
Deyim
(bir memura/bürokrata) para yedirmek
grease the palm of somebody
f.
84
Deyim
zorla yedirmek
ram someone or something down someone's throat
f.
85
Deyim
zorla yedirmek
jam (something) down (someone's) throat
f.
86
Deyim
zorla yutturmak/yedirmek
stuff (something) down (one's) throat
f.
87
Deyim
hileyle elindekileri kaybetmek/karşısındakine yedirmek
get euchred out of (something)
f.
88
Deyim
birine para yedirmek
grease someone's palm
f.
89
Deyim
birine para yedirmek
grease someone's fist
f.
90
Deyim
(birine) tıka basa (bir şey) yedirmek
stuff (someone) full of (something)
f.
91
Deyim
(birine) sürekli bir şey yedirmek/yutturmak
stuff (someone) full of (something)
f.
92
Deyim
kafayı yedirmek
do your head in [uk]
f.
93
Deyim
(birine) zorla (bir şey) yedirmek
force (something) down (one's) throat
f.
94
Deyim
yemeyip yedirmek
give the shirt off back
f.
95
Deyim
(birine) el altından para yedirmek
grease the palm of (someone)
f.
96
Deyim
zorla yedirmek
shove down throat
f.
97
Deyim
(birine) yedirmek
slip one past (someone)
f.
98
Deyim
zorla yutturmak/yedirmek
stuff down throat
f.
Card
99
İskambil
(pokerde oyuna girmek için) para yedirmek
stake
f.
Archaic
100
Eski Kullanım
tıka basa yedirmek
pamper
f.
101
Eski Kullanım
esirgemeden yedirmek
pamper
f.
Slang
102
Argo
rüşvet yedirmek
get to
f.
103
Argo
para yedirmek
get to
f.
104
Argo
para yedirmek
lubricate
f.
105
Argo
para yedirmek
schmear
f.
106
Argo
para yedirmek
schmeer
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yedirmek
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy