commodity - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
commodity meta n.
  • Today, data is the most valuable commodity.
  • Günümüzde veri en değerli meta.
  • Trust is a very precious commodity.
  • Güven çok değerli bir metadır.
  • The audio-visual media of Berlusconi, Bouygues and Murdoch are a commodity.
  • Berlusconi, Bouygues ve Murdoch'un görsel-işitsel medyası bir metadır.
Show More (12)
commodity emtia n.
  • Generating electricity is not the same as producing a simple commodity.
  • Elektrik üretmek basit bir emtia üretmekle aynı şey değildir.
  • Blood is not like other commodities.
  • Kan diğer emtialar gibi değildir.
  • We are currently finalising an analytical working document on the major challenges relating to commodities.
  • Şu anda emtia ile ilgili başlıca güçlüklere ilişkin analitik bir çalışma belgesini tamamlamak üzereyiz.
Show More (5)
commodity ürün n.
  • As you know, cigarettes are not a tax-free commodity.
  • Bildiğiniz gibi sigara vergiden muaf bir ürün değildir.
  • Pesticides are expensive commodities and farmers only use them where necessary.
  • Pestisitler pahalı ürünlerdir ve çiftçiler bunları sadece gerekli olduğu durumlarda kullanırlar.
  • Pesticides are expensive commodities and farmers only use them where necessary.
  • Böcek ilaçları pahalı ürünlerdir ve çiftçiler bunları yalnızca gerekli olduğu durumlarda kullanırlar.
Show More (5)
commodity mal n.
  • This commodity is available to anyone who is rich and powerful but not to anyone who is poor and powerless.
  • Bu mal, zengin ve güçlü olan herkes için mevcuttur ancak yoksul ve güçsüz olan herkes için mevcut değildir.
  • It is also crucial to preserve water and biodiversity as public commodities.
  • Su ve biyoçeşitliliğin kamu malı olarak korunması da çok önemlidir.
  • The marketing and economic movement of Canada's various agriculture commodities has been a challenge.
  • Kanada'daki çeşitli tarım mallarının pazarlanması ve ekonomik hareketi zorlu bir süreç olmuştur.
Show More (0)
commodity temel ürünler n.
  • Rice is one of those staple commodities.
  • Pirinç temel ürünlerden biridir.
Show More (-2)