(bir şeye) düşkün

Bedeutungen von dem Begriff "(bir şeye) düşkün" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Colloquial
1	Colloquial	(bir şeye) düşkün	all over (something) adj.
2	Colloquial	(bir şeye) düşkün	all over (something) adj.
Idioms
3	Idioms	(bir şeye) düşkün	given to (something) adj.

Bedeutungen, die der Begriff "(bir şeye) düşkün" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 35 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Idioms
1	Idioms	(birine/bir şeye) düşkün olmak	be fond of (someone or something) v.
Tom felt terrible when Mary told him she was fond of him but didn't love him. Tom, Mary ona kendisine düşkün olduğunu, ancak onu sevmediğini söylediğinde çok kötü hissetti. More Sentences
2	Idioms	(birine/bir şeye) düşkün	partial to (someone or something) adj.
She is partial to chocolate cake. Çikolatalı pastaya düşkündür. More Sentences
General
3	General	(bir şeye) düşkün olma	fascination with n.
4	General	(bir şeye) düşkün olmayan	unfond adj.
5	General	(bir şeye) alışılmadık derecede düşkün	great adj.
6	General	(bir şeye) düşkün olan anlamı veren son ek	-oholic suf.
Phrasals
7	Phrasals	(birine/bir şeye) çok düşkün olmak	care about (someone or something) v.
8	Phrasals	(birine/bir şeye) çok düşkün olmak	care for (someone or something) v.
9	Phrasals	(birine/bir şeye) çok düşkün olmak	dote on (someone or something) v.
10	Phrasals	(birine/bir şeye) düşkün olmak	dote on (someone or something) v.
11	Phrasals	(birine/bir şeye) çok düşkün olmak	dote over (someone or something) v.
12	Phrasals	(birine/bir şeye) düşkün olmak	dote over (someone or something) v.
13	Phrasals	(birine/bir şeye) düşkün	hung up (on someone or something) adj.
Colloquial
14	Colloquial	(birine veya bir şeye) aşırı düşkün olmak	be nutty about (someone or something) v.
15	Colloquial	bir şeye düşkün	all over something adj.
16	Colloquial	bir şeye düşkün	all over something adj.
17	Colloquial	(birine/bir şeye) düşkün	fond of (someone or something) adj.
18	Colloquial	(birine/bir şeye) hayran/düşkün	in love (with someone or something) expr.
Idioms
19	Idioms	(bir şeye) düşkün olma	a taste for (something) n.
20	Idioms	bir şeye çok düşkün/meraklı/ilgili olmak	be into something v.
21	Idioms	(birine veya bir şeye) aşırı düşkün olmak	be mad keen (on someone or something) v.
22	Idioms	(bir şeye) aşırı derecede düşkün olmak	be a slave of (something) v.
23	Idioms	(bir şeye) aşırı derecede düşkün olmak	be a slave to (something) v.
24	Idioms	bir şeye aşırı derecede düşkün olmak	be a slave to/of something v.
25	Idioms	(birine/bir şeye) düşkün olmak	be keen on (someone or something) v.
26	Idioms	(bir şeye) düşkün/meyilli olmak	have a penchant for (something) v.
27	Idioms	birine/bir şeye düşkün olmak	have a soft spot for someone/something v.
28	Idioms	birine/bir şeye düşkün olmak	have a soft spot for somebody/something v.
29	Idioms	(birine/bir şeye) düşkün olmak	hold (someone or something) dear v.
30	Idioms	birine/bir şeye düşkün olmak	hold somebody/something dear v.
31	Idioms	birine/bir şeye düşkün	attached to someone or something adj.
32	Idioms	(birine/bir şeye) düşkün	keen on (someone or something) adj.
Slang
33	Slang	bir şeye çok düşkün olmak	get off v.
34	Slang	bir şeye çok düşkün olmak	get off on (something) v.
35	Slang	(birine/bir şeye) düşkün	hooked (on someone/something) adj.