(sipariş) vermek

Bedeutungen von dem Begriff "(sipariş) vermek" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	(sipariş) vermek	place v.
I’ve placed an order for his new book. Onun yeni kitabı için sipariş verdim. More Sentences

Bedeutungen, die der Begriff "(sipariş) vermek" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 39 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	sipariş vermek	place an order v.
If we place an order for more than 20 units, would you reduce the price? Eğer 20 adetten fazla sipariş verirsek, fiyatı düşürür müsünüz? More Sentences
2	Common Usage	sipariş vermek	order v.
Where are the shipowners and those who order the shipments when these disasters occur? Bu felaketler meydana geldiğinde armatörler ve sevkiyat siparişi verenler nerededir? More Sentences
General
3	General	sipariş vermek	commission v.
A friend of mine commissioned a well-known artist to paint a portrait of his wife. Bir arkadaşım tanınmış bir ressama karısının portresini yapması için sipariş verdi. More Sentences
Phrasals
4	Phrasals	(birinden/bir şeyden) sipariş vermek	order from (someone or something) v.
Ordering from catalogs saves you time and money without requiring you to leave the house. Kataloglardan sipariş vermek, evden çıkmanıza gerek kalmadan size zaman ve para kazandırır. More Sentences
Automotive
5	Automotive	sipariş vermek	order v.
When the party placing the order is a public body, it represents the general public. Siparişi veren taraf bir kamu kuruluşu olduğunda, genel halkı temsil eder. More Sentences
Common Usage
6	Common Usage	sipariş vermek	give an order v.
General
7	General	sipariş vermek	place order v.
8	General	sipariş vermek	bespeak v.
9	General	sipariş vermek	indent upon v.
10	General	sipariş vermek	place an order with v.
11	General	sipariş vermek	indent on v.
12	General	sipariş vermek	indent v.
13	General	sipariş vermek	indent for v.
14	General	sipariş vermek	place v.
15	General	sipariş vermek	put in an order v.
16	General	sipariş vermek	give order v.
17	General	sözleşmeyle sipariş vermek	indent [uk] v.
18	General	(malları) satın alma emri veya resmi taleple sipariş vermek	indent [uk] v.
19	General	ön sipariş vermek	pre-order v.
Phrasals
20	Phrasals	dışarıdan birşey söylemek (sipariş vermek)	send out for v.
21	Phrasals	oda servisinden sipariş vermek	send down for (something) v.
22	Phrasals	aşağıdan sipariş vermek (otelde)	send down for (something) v.
23	Phrasals	telefonla sipariş vermek	call in v.
24	Phrasals	telefonla sipariş vermek	call into v.
25	Phrasals	'-den sipariş vermek	order from v.
26	Phrasals	sipariş vermek	order up v.
27	Phrasals	oda servisinden sipariş vermek	send down for v.
28	Phrasals	aşağıdan sipariş vermek (otelde)	send down for v.
Speaking
29	Speaking	(şu anda) sipariş vermek ister misiniz?	could I take your order (now)? expr.
30	Speaking	(şu anda) sipariş vermek ister misiniz?	can I take your order (now)? expr.
31	Speaking	(şu anda) sipariş vermek ister misiniz?	may I take your order (now)? expr.
Trade/Economic
32	Trade/Economic	sipariş vermek için arayın	call for placing order n.
33	Trade/Economic	bir sipariş vermek	place an order v.
34	Trade/Economic	sipariş vermek	pass order v.
35	Trade/Economic	sipariş vermek	give order v.
36	Trade/Economic	sipariş vermek	place an order v.
37	Trade/Economic	sipariş vermek	indent v.
38	Trade/Economic	sipariş vermek	make order v.
Computer
39	Computer	internetten sipariş vermek	order online v.