karadan - Turkish English Dictionary
History

karadan



Meanings of "karadan" in English Turkish Dictionary : 4 result(s)

Turkish English
General
karadan by land adv.
karadan overland adv.
Trade/Economic
karadan overland adj.
Military
karadan over-land adj.

Meanings of "karadan" with other terms in English Turkish Dictionary : 70 result(s)

Turkish English
General
karadan denize doğru esen rüzgar land breeze n.
karadan yansıma coastal reflection n.
karadan giden overlander n.
karadan istila land invasion n.
sürüyü karadan güden kimse overlander [australia] n.
karadan çok uzakta bulunmak give the land a wide berth v.
sürüyü güderek karadan seyahat etmek overland [australia] v.
sudan ve karadan oluşan yer terraqueous adj.
karadan gelen offshore adj.
karadan esen (rüzgar) offshore adj.
hem denizden hem karadan by sea and land adv.
Phrasals
karadan biraz açıp demirlemek stand off v.
Technical
karadan yansıma coastal reflection n.
Radio
denizden karaya veya karadan denize geçerken radyo yer dalgasının yönünün değişmesi land effect n.
denizden karaya veya karadan denize geçerken radyo yer dalgasının yönünün değişmesi shoreline effect n.
Transportation
bir su taşıtının karadan taşınması carry n.
bir su taşıtının karadan taşınırken izlediği yol carry n.
karadan birinci sınıf taşıma fiyatlarına göre ödenmiş olup hava yoluyla taşınan all up adj.
Aeronautic
karadan kalkan cayroplan land gyroplane n.
Marine
karadan dağıtım sistemi land distribution system n.
zaman zaman karadan-denizde esen meltem land-sea breeze n.
pusula ile geminin karadan ne kadar uzakta olduğuna bakmak set the land v.
(karadan uzaklaşarak) kara çizgisinin daha alçakta görünmesini sağlamak settle the land v.
karadan uzaklaşmak bear off v.
volta yaparak karadan kurtulmak claw away v.
volta ederek karadan kurtulmak claw away v.
volta yaparak karadan kurtulmak claw off v.
volta ederek karadan kurtulmak claw off v.
karadan uzağa doğru off adv.
bir karaya doğru bir karadan uzağa giderek off and on adv.
bir karaya doğru bir karadan uzağa giderek off-and-on adv.
Petrol
karadan uzak uygulamalar offshore applications n.
Environment
karadan esen rüzgar land breeze n.
Geography
gelgitin buzulun karadan kopmasına neden olduğu çatlak tide crack n.
denizin karadan görülebilen en uzak yeri offing n.
Meteorology
küba'nın güney sahilinde karadan esen güçlü bir rüzgar bayamo n.
Geology
karadan sürüklenip denizde çökelen toprakla ilgili terrigenous adj.
Military
karadan havaya almaç-göndermeç ground-to-air receiver/transmitter n.
karadan karaya füze sistemi scud n.
karadan harekat yapan kısım over-land element n.
karadan karaya füze ground-to-ground missile n.
karadan havaya füze ground to air missile n.
karadan karaya füze surface-to-surface missile n.
karadan fırlatılan güdüm füzesi ground launched cruise missile n.
karadan karaya füze surface to surface missile n.
karadan atılan güdüm füzesi ground launched cruise missile n.
karadan havaya füze surface to air missile n.
karadan havaya füze ground-to-air missile n.
karadan havaya füze surface-to-air missile n.
karadan belirli bir iniş bölgesine inecek uçak ve helikopterlerin trafik kontrolünü sağlayan özel yetişmiş personel landing zone control party n.
abd ordusunun kullandığı jet tahrikiyle hareket eden karadan karaya füze matador n.
sovyet yapımı karadan karaya füze türü scud n.
(abd ordusunda) karadan karaya atılan tek kademeli balistik füze sergeant n.
(abd donanmasına ait) radarlı karadan havaya füze standard n.
karadan havaya füze surface-to-air guided missile n.
karadan havaya füze üssü surface-to-air missile installation n.
karadan havaya füze sistemi surface-to-air missile system n.
karadan havaya füze surface-to-air weapon n.
karadan havaya güdümlü silah surface-to-air weapon n.
karadan karaya ground-to-ground adj.
karadan havaya ground-air adj.
karadan karaya ground to ground adj.
karadan havaya ground-to air adj.
karadan havaya (füze) surface-to-air adj.
karadan karaya (füze) surface-to-surface adj.
karadan havaya doğru surface-to-air adv.
karadan karaya doğru surface-to-surface adv.
karadan havaya füze sam (surface-to-air missile) abrev.
karadan karaya füze ssm (surface to surface missile) abrev.
Reptiles
doğu asya ve pasifik adalarındaki nehir ağızlarında bulunmakla beraber karadan çok uzakta da karşılaşılabilen büyük bir timsah estuarine crocodile (crocodylus porosus) n.