push-up - Turco Inglés Diccionario

push-up

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "push-up" en diccionario turco inglés : 6 resultado(s)

Inglés Turco
General
push-up n. şınav
He does ten push-ups every morning.
Her sabah on şınav çeker.

More Sentences
Sport
push-up n. şınav
He makes a point of doing ten push-ups before going to bed.
O yatmaya gitmeden önce on şınav yapmayı ihmal etmez.

More Sentences
General
push-up n. misk sıçanlarının suya erişmek için kullandığı donmuş su bitkisi kütlesi
Textile
push-up adj. destekli (sütyen)
push-up adj. dolgulu (sütyen)
Sport
push-up v. şınav çekmek

Significados de "push-up" con otros términos en diccionario inglés turco: 40 resultado(s)

Inglés Turco
General
push up v. artırmak
That would push up the price of GM-free goods and put them out of the reach of many consumers.
Bu da GDO'suz ürünlerin fiyatını artıracak ve birçok tüketicinin ulaşamayacağı bir yere koyacaktır.

More Sentences
Trade/Economic
push up v. artmak
A ban might lead to a fuelling of illegal trade and push up the price.
Yasak, yasadışı ticaretin artmasına ve fiyatların yükselmesine neden olabilir.

More Sentences
Sport
push up v. şınav çekmek
The sergeant ordered the private to do push ups.
Çavuş, ere şınav çekmesini emretti.

More Sentences
General
push up n. şınav
push-up bra n. göğüsleri alttan destekleyerek dik ve yukarda görünmelerini sağlayan sütyen
push up v. yukarı sürmek
push up v. yükseltmek
push up v. yükseltmek (fiyat)
push up v. fiyatları yukarı çekmek
push up v. yukarı itmek
push up the cost v. maliyeti yükseltmek
push up the cost v. maliyet arttırmak
push up the cost v. maliyet artırmak
push up the cost v. maliyeti artırmak
Phrasals
push up on v. yukarı doğru kaldırmak
push up against v. sürekli baskı uygulamak
push up against v. sürekli ittirmek
push up against v. birini/bir şeyi bir şeye bastırmak
push up against v. birini/bir şeyi bir şeye yapıştırmak
push up against v. birini/bir şeyi bir şeye dayamak
push up on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yükseltmek
push up on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yukarı doğru itmek
push up on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yukarı doğru kaldırmak
Colloquial
push up the daisies v. nalları dikmek
push up the daisies v. ölmek
Idioms
push up daisies v. nalları dikmek
push up daisies v. ölmek
Trade/Economic
push up the rents n. kiraları arttırmak (bir bölgedeki)
push up the rents n. kiraları yükseltmek (bir bölgedeki)
push up v. fiyatları yukarı çekmek
Computer
push up stack n. ilk giren ilk çıkar yığıtı
Basketball
push up v. topu çok hızlı şekilde hücum sahasına getirmek
Slang
push up the daisies v. nalları dikmek
push up on (someone) [us] v. (biriyle) flört etmek
push up on (someone) [us] v. (birini) baştan çıkarmaya çalışmak
push up on (someone) [us] v. (birine) cinsel yönden yakınlaşmaya çalışmak
push up on (someone) [us] v. (birine) asılmak
push up on (someone) [us] v. (birine) yavşamak
push up on (someone) [us] v. (birine) yılışmak
push up on (someone) [us] v. (birine) yazmak