tarafsızlık - Turco Inglés Diccionario

tarafsızlık

Significados de "tarafsızlık" en diccionario inglés turco : 41 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
tarafsızlık objectivity n.
The question of recruitment is important because it is a question of objectivity.
İşe alım sorunu önemlidir çünkü bu bir tarafsızlık sorunudur.

More Sentences
tarafsızlık neutrality n.
So it is quite clear that the Commission's neutrality is beyond all suspicion in the debate within Italy.
Dolayısıyla İtalya'daki tartışmalarda Komisyonun tarafsızlığının her türlü şüphenin ötesinde olduğu oldukça açıktır.

More Sentences
tarafsızlık impartiality n.
The aims of the regulation regarding clear rules, comparability and impartiality deserve support.
Düzenlemenin açık kurallar, karşılaştırılabilirlik ve tarafsızlığa ilişkin amaçları desteklenmeyi hak etmektedir.

More Sentences
General
tarafsızlık impartiality n.
The aims of the regulation regarding clear rules, comparability and impartiality deserve support.
Düzenlemenin açık kurallar, karşılaştırılabilirlik ve tarafsızlığa ilişkin amaçları desteklenmeyi hak etmektedir.

More Sentences
Trade/Economic
tarafsızlık objectivity n.
The question of recruitment is important because it is a question of objectivity.
İşe alım sorunu önemlidir çünkü bu bir tarafsızlık sorunudur.

More Sentences
tarafsızlık impartiality n.
The aims of the regulation regarding clear rules, comparability and impartiality deserve support.
Düzenlemenin açık kurallar, karşılaştırılabilirlik ve tarafsızlığa ilişkin amaçları desteklenmeyi hak etmektedir.

More Sentences
tarafsızlık neutrality n.
So it is quite clear that the Commission's neutrality is beyond all suspicion in the debate within Italy.
Dolayısıyla İtalya'daki tartışmalarda Komisyonun tarafsızlığının her türlü şüphenin ötesinde olduğu oldukça açıktır.

More Sentences
Law
tarafsızlık impartiality n.
The aims of the regulation regarding clear rules, comparability and impartiality deserve support.
Düzenlemenin açık kurallar, karşılaştırılabilirlik ve tarafsızlığa ilişkin amaçları desteklenmeyi hak etmektedir.

More Sentences
Politics
tarafsızlık impartiality n.
The aims of the regulation regarding clear rules, comparability and impartiality deserve support.
Düzenlemenin açık kurallar, karşılaştırılabilirlik ve tarafsızlığa ilişkin amaçları desteklenmeyi hak etmektedir.

More Sentences
tarafsızlık neutrality n.
So it is quite clear that the Commission's neutrality is beyond all suspicion in the debate within Italy.
Dolayısıyla İtalya'daki tartışmalarda Komisyonun tarafsızlığının her türlü şüphenin ötesinde olduğu oldukça açıktır.

More Sentences
Common Usage
tarafsızlık candor n.
General
tarafsızlık evenness n.
tarafsızlık evenhandedness n.
tarafsızlık disinterestedness n.
tarafsızlık dispassion n.
tarafsızlık detachment n.
tarafsızlık disinterest n.
tarafsızlık dispassionateness n.
tarafsızlık neurality n.
tarafsızlık detachedness n.
tarafsızlık objectiveness n.
tarafsızlık equitableness n.
tarafsızlık indifference n.
tarafsızlık candour n.
tarafsızlık fairness n.
tarafsızlık equity n.
tarafsızlık fair play n.
tarafsızlık neutralness n.
tarafsızlık impartialness n.
tarafsızlık netrality n.
tarafsızlık fair mindedness n.
tarafsızlık nonalignment n.
tarafsızlık adiaphory n.
tarafsızlık noncommital n.
tarafsızlık justice n.
tarafsızlık justness n.
tarafsızlık disinteressment n.
Trade/Economic
tarafsızlık equity n.
Politics
tarafsızlık nonalinement n.
Marine Biology
tarafsızlık neutralism n.
Linguistics
tarafsızlık fairness n.

Significados de "tarafsızlık" con otros términos en diccionario inglés turco: 31 resultado(s)

Turco Inglés
General
duygusal tarafsızlık emotional neutrality n.
tarafsızlık ve açıklık ilkesi impartiality and openness n.
siyasi tarafsızlık yanlısı neutralist n.
mutlak tarafsızlık absolute objectivity n.
tarafsızlık yanılsaması illusion of objectivity n.
tartışmalı konularda tarafsızlık mugwumpism n.
tartışmalı konularda tarafsızlık mugwumpery n.
Trade/Economic
belgelendirme ve testte tarafsızlık impartiality in certification and testing n.
mali tarafsızlık fiscal neutrality n.
tarafsızlık politikası policy of neutrality n.
tarafsızlık anlaşması neutrality agreement n.
Law
tarafsızlık kanunları neutrality laws n.
Politics
daimi tarafsızlık permanent neutrality n.
daimi tarafsızlık perpetual neutrality n.
silahlı tarafsızlık armed neutrality n.
sürekli tarafsızlık permanent neutrality n.
sürekli tarafsızlık perpetual neutrality n.
tarafsızlık siyaseti neutralism n.
tarafsızlık siyaseti neutrality policy n.
tarafsızlık belgesi certificate of neutrality n.
tarafsızlık antlaşması treaty of neutrality n.
tarafsızlık ilanı neutrality proclamation n.
tarafsızlık anlaşması neutrality agreement n.
tarafsızlık mevzuatı neutrality legislation n.
sovyetler birliği etkisi altındaki komünist olmayan ülkelerin benimsediği tarafsızlık politikası finlandization n.
komünist olmayan ülkelerin benimsediği tarafsızlık politikasının uygulanması finlandization n.
sovyetler birliği etkisi altındaki komünist olmayan ülkelerin benimsediği tarafsızlık politikası finlandisation n.
komünist olmayan ülkelerin benimsediği tarafsızlık politikasının uygulanması finlandisation n.
tarafsızlık siyaseti güden neutralist adj.
Religious
dinsel konularda tarafsızlık indifferentism n.
Military
silahlı tarafsızlık armed neutrality n.