baby - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
baby bebek n.
  • However, we do not want to throw out the baby with the bath water either.
  • Ancak, bebeği banyo suyuyla birlikte atmak da istemiyoruz.
  • We should therefore be careful not to throw the baby out with the bathwater.
  • Bu nedenle, bebeği banyo suyuyla birlikte atmamaya dikkat etmeliyiz.
  • Today one might say, her baby is being taken to church to be baptised.
  • Bugün bebeğinin vaftiz edilmek üzere kiliseye götürüldüğünü söyleyebiliriz.
Show More (942)
baby yavru n.
  • The same will apply to our Kyoto baby.
  • Aynı şey yavrumuz Kyoto için de geçerli olacaktır.
  • A mother rabbit keeps her babies warm with her own body.
  • Bir anne tavşan yavrularını kendi vücuduyla sıcak tutar.
  • Have you ever seen a baby pigeon?
  • Hiç yavru güvercin gördün mü?
Show More (22)
baby çocuk n.
  • The baby cried herself to sleep.
  • Çocuk ağlaya ağlaya uyuyakaldı.
  • My cousin is having a baby next month.
  • Kuzenim gelecek ay bir çocuk sahibi oluyor.
  • I'll have your baby.
  • Senden çocuğum olacak.
Show More (12)
baby küçük n.
  • The baby girl didn't let me see the toy.
  • Küçük kız oyuncağı görmeme izin vermedi.
  • Layla is Fadil's baby girl.
  • Leyla Fadıl'ın küçük kızı.
  • Layla was Fadil's baby girl.
  • Leyla, Fadıl'ın küçük kızıydı.
Show More (4)