Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | ayrım yapmak | discriminate v. | ||
Now it's illegal to discriminate. Şimdi ayrım yapmak yasa dışıdır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | ayrım yapmak | discriminate between v. | ||
We must be able to discriminate between objects and situations. Nesneler ve durumlar arasında ayrım yapabilmeliyiz. More Sentences |
||||
General | ayrım yapmak | distinguish v. | ||
Very briefly, please allow me to distinguish clearly between Community and WTO service systems. Çok kısaca, Topluluk ve DTÖ hizmet sistemleri arasında net bir ayrım yapmama izin verin lütfen. More Sentences |
||||
General | ayrım yapmak | differentiate v. | ||
We need to differentiate between the budgetary efficiency of the Funds and their real effectiveness. Fonların bütçe verimliliği ile gerçek etkinliği arasında ayrım yapmamız gerekmektedir. More Sentences |
||||
General | ayrım yapmak | make a distinction v. | ||
Instead of condemning them outright, we should make a distinction between internal effects and external effects. Bunları doğrudan kınamak yerine, iç etkiler ile dış etkiler arasında bir ayrım yapmalıyız. More Sentences |
||||
Logic | ||||
Logic | ayrım yapmak | divide v. | ||
There can be no artificial divide between humanitarian aid and military action. İnsani yardım ile askeri harekât arasında yapay bir ayrım yapılamaz. More Sentences |
||||
General | ||||
General | ayrım yapmak | segregate v. | ||
General | ayrım yapmak | severalise v. | ||
General | ayrım yapmak | make distinction v. | ||
General | ayrım yapmak | severalize v. | ||
General | ayrım yapmak | despecificate v. | ||
General | ayrım yapmak | difference v. | ||
Technical | ||||
Technical | ayrım yapmak | disciminate v. | ||
Technical | ayrım yapmak | discriminate v. |
Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | birine ayrım yapmak | do one honor v. | ||
General | hatalı ayrım yapmak | misdistinguish v. | ||
General | ince ayrım yapmak | overrefine v. | ||
General | aşırı ayrım yapmak | overrefine v. | ||
General | ince ayrım yapmak | distinguish [obsolete] v. | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | (birine/bir şeye) karşı ayrım yapmak | discriminate against (someone or something) v. | ||
Idioms | ||||
Idioms | iki kişi/şey arasında ayrım yapmak | make fish of one and fowl of another v. | ||
Idioms | iki kişi/şey arasında ayrım yapmak | make fish of one and fowl of the other v. | ||
Linguistics | ||||
Linguistics | kullanımda ayrım yapmak | desynonymize v. | ||
Linguistics | kullanımda ayrım yapmak | desynonymise v. |