guard - Türkçe İngilizce Sözlük

guard

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"guard" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 116 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
guard i. nöbetçi
How did you kill the guards?
Nöbetçileri nasıl öldürdün?

More Sentences
guard i. muhafız
I will suggest you for the role of guard.
Muhafız rolü için sizi önereceğim.

More Sentences
guard i. koruma
It is all very well to speak of stringent controls, but you cannot guard against human failure.
Sıkı kontrollerden bahsetmek çok güzel, ancak insan hatalarına karşı koruma sağlayamazsınız.

More Sentences
guard f. korumak
But we can hardly expect the fox to guard the chickens.
Ancak tilkinin tavukları korumasını bekleyemeyiz.

More Sentences
General
guard i. muhafızlar
The guards are in position.
Muhafızlar mevzideler.

More Sentences
guard i. gardiyan
In the camps under the guards mentioned by Berlusconi?
Berlusconi'nin bahsettiği kamplarda gardiyanlar var mıydı?

More Sentences
guard i. bekçi
The guard grabbed her.
Bekçi onu yakaladı.

More Sentences
guard i. koruma
We still, of course, call on the Commission to perform its role as a guard against aid that distorts competition.
Elbette Komisyon'u rekabeti bozan yardımlara karşı koruma görevini yerine getirmeye çağırıyoruz.

More Sentences
guard f. korunmak
In Greece, I am guarded by the anti-terrorist squad because I am considered to be a target for Greek terrorists.
Yunanistan'da terörle mücadele ekibi tarafından korunuyorum çünkü Yunan teröristlerin hedefi olarak görülüyorum.

More Sentences
guard f. himaye etmek
Subsequently, the range of natural resources that any one protected area may guard is vast.
Daha sonra, herhangi bir korunan alanın himaye edebileceği doğal kaynak aralığı çok geniştir.

More Sentences
guard f. nöbet tutmak
I'm on guard here.
Burada nöbet tutuyorum.

More Sentences
guard f. önlem almak
Unfortunately this is all too true, but we must guard this stable door effectively now.
Ne yazık ki bu çok doğru, ancak bizler söz konusu önlemleri alarak artık etkili bir şekilde korunmalıyız.

More Sentences
Trade/Economic
guard i. bekçi
The children trampled on the grass and the guard scolded them.
Çocuklar çimleri çiğnediler ve bekçi onları azarladı.

More Sentences
guard i. muhafız
Send palace guards to Nokseodang at once!
Nokseodang'a derhâl saray muhafızlarını gönderin!

More Sentences
Law
guard i. koruma
Tom couldn't get past the guard.
Tom korumayı geçemedi.

More Sentences
guard f. korumak
Now the Commission, rather than guarding the law, is obstructing it.
Şimdi Komisyon, yasayı korumak yerine onu engelliyor.

More Sentences
Technical
guard i. koruma
There isn't a guard.
Hiçbir koruma yok.

More Sentences
guard f. korumak
We only want to guard each other from surprises.
Biz sadece birbirimizi sürprizlerden korumak istiyoruz.

More Sentences
General
guard i. gard
guard i. gözetici
guard i. nöbetçilik
guard i. kolcu
guard i. kondüktör
guard i. müdafaa
guard i. bakıcı
guard i. gözetim
guard i. derbent
guard i. muhafızlık
guard i. himaye
guard i. biletçi (trende)
guard i. boks gard
guard i. nöbet
guard i. uyanıklık
guard i. savunma duruşu
guard i. koruma görevlisi
guard i. çavuş
guard i. korkuluk
guard i. siper
guard i. koruyucu
guard i. korucu
guard i. karakol
guard i. nöbetçi asker
guard i. müdafaa eden kimse
guard i. müdafi
guard i. (körling veya çim topunda) bir diğerini hücumdan koruyacak şekilde hareket ettirilen kuka veya taş
guard i. (futbolda) merkezin her iki yanında bulunan iki oyuncudan biri
guard i. mağlup bir kimseye sadık olan grup
guard i. zamanı geçmiş bir ilkeye sıkı sıkıya bağlı grup
guard i. (krikette) oyuncunun kaleye ulaşacağı belli olan bir topu durdururken sopasının durdurma noktasında aldığı dik pozisyon
guard i. bir başka yüzüğün kaymasını önleyici yüzük
guard i. tetik mahfazası
guard i. çamurluk
guard i. kaybolmaması için saat veya bileziğe takılan küçük kayış
guard i. değerli bir yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için üzerine takılan yüzük
guard i. şeref kıtası
guard i. merasim kıtası
guard i. yaklaşan tehlikeleri, zararları veya yaralanmaları önlemek için alınan tedbir
guard f. muhafaza altına almak
guard f. gözetmek
guard f. beklemek
guard f. bekçi kalmak
guard f. kontrol etmek
guard f. denetlemek
guard f. tedbirli olmak
guard f. gözetim altında tutmak
guard f. vikaye etmek
guard f. kenarına süslü bordür veya dantel geçirmek
guard f. oyunlarda kart veya taşı korumak
guard f. korkuluk takmak
guard f. siper takmak (kitap, makine, pencere)
guard f. bağlayarak tutturmak
guard f. sarmak
guard f. kuşatmak
guard f. (cihaz veya objeyi) insanlara zarar vermemesi için belirli bir parça ile teçhiz etmek
guard f. sır gibi saklamak
Law
guard i. himaye
guard f. himaye etmek
Technical
guard i. koruyucu
guard i. korkuluk
guard i. korumalık
guard i. koruma tertibatı
guard i. siper
guard i. tente
guard f. beklemek
guard f. önlem almak
Computer
guard i. programın yürütülmeye devam etmesi için "doğru" sonucunu vermesi gereken boole ifadesi
Automotive
guard i. koruyucu
Railway
guard i. frenci
Marine
guard i. puntel
Marine Biology
guard i. gaga burun
guard i. belemnitlerin kabuğunun arka kısmında oluşan kalkerli sert parça
Tobacco
guard i. muhafaza
Military
guard i. kolluk nöbeti
guard i. müfreze
guard i. nöbet
guard i. temel amacı ana kuvveti korumak olan güvenlik harekatı
Sport
guard i. ofansif koruyucu (amerikan futbolu)
guard i. yaralanma, lekelenme, bozulma, hırsızlık ve kayba karşı koruma oluşturması için tasarlanmış sabit eşya veya ek parça
guard i. kılıç kabzasının eli koruyan kısmı
guard i. balçak
guard i. kabza siperi
guard f. konumunu koruyarak rakibin etkisini azalmak
guard f. (satrançta veya satranç temalı kartlarla oynanan bir kart oyununda) taşını veya kartını bir başkası ile korumak
guard f. (körling ve çim topunda) kendi taşını veya kukasını rakiple taşı veya kukası arasına koyarak korumak
Basketball
guard i. gard
guard i. takımının hücum sistemini yöneten oyuncu
Boxing
guard i. yumruklaşma duruşu
Chess
guard i. bir diğerini koruyan taş
Card
guard i. daha değerli kartla birlikte tutulan aynı takımdan kart
Bookbindery
guard i. kitabın yapraklarına tutturulmuş, üzerinde harita gibi materyaller bulunan kabartmalı kağıt veya kumaş şerit
guard i. tam sayfaya obje tutturulması için konulmuş yaklaşık 1. 27 cm'ye 1.90 cm ölçülerinde dar yaprak
guard i. kitap yapraklarının kırılmış katlarını yeniden ciltlemek için dikişten önce kullanılan destekleyici kağıt
guard i. mukavemet kazandırması için kitabın ilk ve son bölümüne eklenen kağıt veya kumaş şerit
Archaic
guard f. koruma amaçlı eşlik etmek
guard f. koruma amaçlı refakat etmek
Engineering
guard i. cihazın kazara aktive olmasını veya verinin muğlak şekilde yorumlanmasını önleyen sinyal

"guard" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

İngilizce Türkçe
General
security guard i. güvenlik görevlisi
Their bags were checked by security guards at the gate.
Çantaları kapıdaki güvenlik görevlileri tarafından kontrol edildi.

More Sentences
coast guard i. sahil koruma
Coast guards, Land forces, Gendarmerie and Police are responsible for the prevention of illegal immigration.
Sahil koruma, kara kuvvetleri, jandarma ve polis yasa-dışı göçün önlenmesinden sorumludurlar.

More Sentences
prison guard i. hapishane gardiyanı
Tom has been a prison guard for ten years.
Tom on yıldır hapishane gardiyanlığı yapıyor.

More Sentences
guard duty i. nöbet
He was accused of falling asleep on guard duty.
Nöbet sırasında uyumakla suçlanıyordu.

More Sentences
arm guard i. silahlı koruma
Those escaping from war and torture do not need to be welcomed by barbed wire and armed guards.
Savaştan ve işkenceden kaçanların dikenli teller ve silahlı korumalar tarafından karşılanmasına gerek yoktur.

More Sentences
guard dog i. bekçi köpeği
What kind of dog makes the best guard dog?
Ne tür bir köpek en iyi bekçi köpeği olur?

More Sentences
border guard i. sınır muhafızı/polisi
I was asked whether or not the single border guard had been decided or discussed.
Bana tek sınır muhafızlığı konusunda karar verilip verilmediği ya da bu konunun tartışılıp tartışılmadığı soruldu.

More Sentences
shin guard i. dizlik
Where are my shin guards?
Dizliklerim nerede?

More Sentences
stand guard f. nöbet tutmak
I'll stand guard now.
Şimdi nöbet tutacağım.

More Sentences
keep guard f. nöbet tutmak
Two soldiers kept guard at the gate.
İki asker kapıda nöbet tutuyordu.

More Sentences
off-guard s. hazırlıksız
Tom's question caught Mary completely off-guard.
Tom'un sorusu Mary'yi tamamen hazırlıksız yakalamıştı.

More Sentences
off-guard s. hazırlıksız
She caught me off-guard.
Beni hazırlıksız yakaladı.

More Sentences
Phrasals
guard against (someone or something) f. (birine/bir şeye) karşı önlem almak
The European Union must guard against it.
Avrupa Birliği buna karşı önlem almalıdır.

More Sentences
Idioms
catch off guard f. gafil avlamak
Tom was caught off guard by Mary's question.
Tom Mary'nin sorusu ile gafil avlandı.

More Sentences
catch off-guard f. hazırlıksız yakalamak
Tom was caught off-guard.
Tom hazırlıksız yakalandı.

More Sentences
catch (one) off guard f. (birini) hazırlıksız yakalamak
Tom was caught off guard by the question.
Tom soruya hazırlıksız yakalandı.

More Sentences
on your guard expr. tetikte
Be on your guard.
Tetikte olun.

More Sentences
Trade/Economic
security guard i. güvenlik görevlisi
The thieves stole the giant gold coin without being noticed by security guards or activating the alarm system.
Hırsızlar dev altın sikkeyi güvenlik görevlilerince fark edilmeden ya da alarm sistemini çalıştırmadan çalmışlardır.

More Sentences
coast guard i. sahil koruma
A coast guard helicopter approached the ship.
Bir sahil koruma helikopteri gemiye yaklaştı.

More Sentences
Technical
coast guard i. sahil güvenlik
Coast guard officials said they rescued 17 people from the burning yacht.
Sahil güvenlik yetkilileri alev alan yattan on yedi kişiyi kurtardıklarını söyledi.

More Sentences
General
military guard post i. askeri karakol
guard rail i. vardavela
head guard i. başgardiyan
advance guard i. öncü
face guard i. yüz koruyucu
honour guard i. merasim kıtası
magneto guard i. manyeto muhafazası
guard hair i. post
village guard i. korucu
forest guard i. ormancı
provost guard i. askeri polis karakolu
body guard i. koruma
national guard i. milis
guard duty i. nöbet hizmeti
village guard i. köy korucusu
guard post i. korumanın durduğu yer
guard post i. sancak
road guard i. yol bekçisi
a guard of honour i. namus bekçisi
cemetery guard i. mezarlık bekçisi
cemetery guard i. mezar bekçisi
fire guard i. şömine siperi
knee-guard i. dizlik
face-guard i. miğfer
guard board i. iskele korkuluğu
guard plate i. siper
guard rail i. parmaklık
guard stone i. yol kenarı taşı
guard net i. koruyucu ağ
guard plate i. koruma levhası
guard rail i. otokorkuluk
guard plate i. kalkan
guard band i. koruma bandı
guard band i. koruyucu bant
guard valve i. kapatma vanası
guard rail i. vardamana
guard wall i. koruma duvarı
guard net i. koruma ağı
guard band i. güvenlik bandı
guard rail i. siper demiri
guard rail i. korkuluk
praetorian guard i. eski roma'da imparatorun muhafız kıtası
door guard i. kapı görevlisi
guard tower i. nöbetçi kulesi
life-guard i. cankurtaran
security guard i. güvenlik elemanı
watch guard i. saat kaytanı
head guard i. kask
head guard i. koruyucu başlık
private security guard i. özel güvenlik elemanı
toe guard i. ayak burun koruyucusu
sneeze guard i. camekan
door guard i. kapı kelepçesi
guard box i. bekçi/nöbetçi kulübesi
rat guard i. farelik
coast guard i. sahil koruma görevlisi
cross-guard i. balçak
security guard i. güvenlikçi
guard detail i. koruma ekibi
change of guard i. nöbet değişimi
guard shack i. bekçi kulübesi
guard building i. bekçi kulübesi
guard booth i. bekçi kulübesi
personal security guard i. özel koruma görevlisi
death guard i. ölüm bekçisi
guard post i. bekçi kulübesi
arm-guard i. okçuların ok atarken yaralanmamak için kollarına sardıkları koruma
castle-guard i. kale muhafızı
avant-guard i. yenilikçi grup
avant-guard i. ilerici grup
bank guard i. banka güvenlik görevlisi
mail guard i. kamu postalarını korumakla yükümlü memur
royal guard i. kraliyet gardiyanı
grand guard i. 15 ve 16. yüzyılda turnuvalarda kullanılan bir plaka zırh
grand guard i. eskiden kullanılan bir tür askeri kamp karakolu
grand-guard i. turnuvalarda sol omuz ve göğüs için ek koruma sağlayan zırhlı levha parçası
guard [obsolete] i. kumaşın kenarındaki dantel veya nakıştan süs
guard chamber i. muhafız koğuşu
guard chamber i. nöbetçi odası
guard chamber i. nöbetçi kulübesi
guard ring i. değerli bir yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için üzerine takılan yüzük
guard [australia] i. arabanın özellikle ön tekerleklerini kapatan panel
old guard i. tutucu üye
old guard i. köklü bir amaç veya ilke uğruna çalışan grup
old guard i. demode bir amaç veya ilke uğruna çalışan grup
corporal's guard i. küçük grup
corporal's guard i. grupçuk
corporal's guard i. öbek
corporal's guard i. küme
stack-guard i. branda
stack-guard i. koruma brandası
relieve guard f. nöbeti devralmak
mount guard f. nöbet tutmak
stand guard f. bekçilik etmek
mount guard f. nöbet beklemek
guard one's tongue f. ağzını sıkı tutmak
have one's guard down f. tetikte olmamak
keep guard f. korumak
be under guard f. koruma altında olmak
stand guard f. nöbet beklemek
be on guard f. nöbet tutmak
be off guard f. tetikte olmamak
be caught off one's guard f. hazırlıksız yakalanmak
relieve guard f. nöbet değiştirmek
be on guard duty f. nöbet tutmak
have one's guard up f. tetikte olmak
be on one's guard f. dümen kullanmak
guard one's tongue f. dilini tutmak
catch someone off guard f. birini gafil avlamak
guard a secret f. sır tutmak
lower one's guard f. gardını indirmek
be on guard f. tetikte olmak
keep up one's guard f. gardını almak
keep one's guard up f. gardını almak
guard the border f. sınır korumak
guard the border f. sınırı korumak
mount one's guard f. gardını almak
keep one's guard f. gardını almak
guard against f. -e karşı önlem almak
keep guard f. nöbet beklemek
guard oneself f. sakınmak
guard one's honour f. şerefini korumak
guard someone from someone f. birini birinden korumak
off guard s. korunaksız
off-guard s. korunaksız
rear-guard s. ekonomik, siyasi, sosyal direniş ile ilgili
off-guard s. ihtiyatsız
off her guard s. hazırlıksız
off her guard s. dikkatsiz
off her guard s. tedbirsiz
off his guard s. hazırlıksız
off his guard s. dikkatsiz
off his guard s. tedbirsiz
off your guard s. hazırlıksız
off your guard s. tetikte
off your guard s. ihtiyatlı
off your guard s. dikkatli
off-guard s. önceden hazırlanmamış
on guard zf. nöbette
on guard zf. tetikte
off guard zf. beklenmedik şekilde
off guard zf. umulmadık şekilde
off guard zf. ansızın
off guard zf. aniden
off guard zf. habersizce
off-guard zf. beklenmedik şekilde
off-guard zf. umulmadık şekilde
off-guard zf. ansızın
off-guard zf. aniden
off-guard zf. habersizce
Phrasals
guard someone against something f. birini bir şeye karşı korumak
guard someone from something f. birini bir şeyden korumak
guard (someone or something) from (someone or something) f. (birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) korumak
guard (someone or something) from (someone or something) f. (birini/bir şeyi birine/bir şeye) karşı korumak
guard against (someone or something) f. (birini/bir şeyi) engellemek/önlemek
guard against (someone or something) f. (birine/bir şeye) karşı koruma sağlamak
guard from f. -'den korumak
Proverb
don't let the fox guard the henhouse. kuzuyu kurda emanet etme
Colloquial
be on one's guard against f. gözünü dört açmak
be on one's guard against f. gardını almak
stand guard f. gözcülük yapmak
be on one's guard against f. tetikte olmak
be on one's guard against f. -e karşı önlemler almak
be on your guard expr. dikkat et
be on your guard expr. gardını al
Idioms
the old guard i. eski kafalı kimse
a guard of honour i. namus bekçisi
a guard of honor i. namus bekçisi
the old guard i. örümcek kafalı
the old guard i. tutucu kimse
the old guard i. yeniliklerden hoşlanmayan kimse
run the guard f. nöbetçiyi atlatmak
put one on one's guard f. alarma geçirmek
drop/lower/let down your guard f. artık kendini riskte hissetmemek
keep on one's guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
catch one off one's guard f. boş bir anında yakalamak
stay on one's guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
remain on guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
be on guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
remain on one's guard against someone f. birine karşı gardını almak
be on guard against someone f. birine karşı gardını almak
put one on one's guard f. birini tedirgin etmek
stay on guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
remain on guard against someone f. birine karşı gardını almak
catch off one's guard f. birinin dalgınlığından yararlanmak
keep on guard against someone f. birine karşı gardını almak
catch off one's guard f. birinin şaşkınlığından yararlanmak
catch someone off guard f. birini hazırlıksız yakalamak
be on one's guard against someone f. birine karşı gardını almak
catch someone off guard f. boş bir anında yakalamak
stay on guard against someone f. birine karşı gardını almak
be on one's guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
catch off guard f. birini hazırlıksız yakalamak
stay on one's guard against someone f. birine karşı gardını almak
remain on guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
keep on one's guard against someone f. birine karşı gardını almak
keep on one's guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
remain on one's guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
remain on one's guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
keep on guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
catch one off one's guard f. birini hazırlıksız yakalamak
be on one's guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
stay on guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
keep on guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
be on guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
stay on one's guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
put one on one's guard f. diken üstünde olmasına neden olmak
put their guard up against f. gardını almak
let one's guard down f. gardını düşürmek
lower one's guard f. gardını indirmek
catch someone off guard f. hazırlıksız yakalamak
catch one off one's guard f. hazırlıksız yakalamak
catch somebody off guard f. hazırlıksız yakalamak
take somebody off guard f. hazırlıksız yakalamak
drop one's guard f. gardını indirmek
drop one's guard f. gardı düşmek
drop one's guard f. gardını düşürmek
catch one off one's guard f. gafil avlamak
off one's guard f. hazırlıksız yakalanmak
catch someone off guard f. gafil avlamak
lower one's guard f. gardı düşmek
lower one's guard f. gardını düşürmek
drop/lower/let down your guard f. gardını düşürmek
let one's guard down f. kendini sakınmayı/korumayı bırakmak
let the fox guard the henhouse f. kuzuyu kurda emanet etmek
drop one's guard f. süngüsünü düşürmek
catch somebody off guard f. şok etmek
catch somebody off guard f. şaşırtmak
lower one's guard f. süngüsü düşmek
take somebody off guard f. şaşırtmak
take somebody off guard f. şok etmek
drop one's guard f. süngüsü düşmek
catch someone off guard f. savunmasız haldeyken şaşırtmak
lower one's guard f. süngüsünü düşürmek
be on one's guard f. tetikte olmak
let one's guard down f. tedbiri elden bırakmak
put their guard up against f. tetikte olmak
put one on one's guard f. teyakkuza geçirmek
be off one's guard f. hazırlıksız olmak
be off one's guard f. gardını indirmek
be off one's guard f. gafil bir durumda olmak
be off one's guard f. boş bulunmak
be on one's guard f. hazırlıklı olmak
be on one's guard f. gardını almak
be on one's guard f. tetikte beklemek
leave (one's) guard down f. gardını düşürmek
leave (one's) guard down f. kendini sakınmayı/korumayı bırakmak
leave (one's) guard down f. tedbiri elden bırakmak
leave (one's) guard down f. tetikte olmamak
leave (one's) guard down f. dikkati elden bırakmak
leave (one's) guard down f. savunmasını düşürmek
leave (one's) guard down f. olası tehlikelere karşı ihtiyatlı olmamak
leave (one's) guard down f. olası tehlikelere karşı tedbirli olmamak
leave (one's) guard down f. olası tehlikelere karşı dikkatli olmamak
be caught off guard f. gafil avlanmak
remain on (one's) guard (against someone or something) f. tetikte olmak
remain on (one's) guard (against someone or something) f. gözünü dört açmak
remain on (one's) guard (against someone or something) f. gardını almak
remain on (one's) guard (against someone or something) f. savunmada kalmak
remain on (one's) guard (against someone or something) f. gardını indirmemek
always be on (one's) guard f. daima dikkatli olmak
always be on (one's) guard f. daima tetikte olmak
always be on (one's) guard f. daima uyanık olmak
always be on (one's) guard f. daima tedbirli olmak
always be on (one's) guard f. daima ihtiyatlı olmak
always be on (one's) guard f. tedbiri elden bırakmamak
always be on (one's) guard f. tehlikelere/sürprizlere hazırlıklı olmak
always be on (one's) guard f. daima dikkatli olmak
always be on (one's) guard f. daima tetikte olmak
always be on (one's) guard f. daima uyanık olmak
always be on (one's) guard f. daima tedbirli olmak
always be on (one's) guard f. daima ihtiyatlı olmak
always be on (one's) guard f. tedbiri elden bırakmamak
always be on (one's) guard f. tehlikelere/sürprizlere hazırlıklı olmak
be caught off (one's) guard f. savunmasız yakalanmak
be caught off (one's) guard f. gafil avlanmak
be caught off (one's) guard f. boşluğuna/dikkatsizliğine gelmek
be caught off (one's) guard f. dikkatsiz/savunmasız bir anında yakalanmak
be caught off (one's) guard f. beklenmedik bir anda yakalanmak
be on guard f. uyanık olmak
be on guard f. dikkatli olmak
be on guard f. gözünü dört açmak
be on guard f. gardını almak
be on guard f. ihtiyatlı/tedbirli olmak
be on guard f. hazırlıklı olmak
be on your guard f. dikkatli olmak
be on your guard f. gardını almak
be on your guard f. tetikte olmak
be on your guard f. hazırlıklı olmak
be on your guard f. hazırlıklı olmak
be on your guard f. gözünü dört açmak
be off your guard f. dalgınlığına gelmek
be off your guard f. gardını düşürmek
be off your guard f. savunmasız olmak
be off your guard f. gafil avlanmak
be off your guard f. hazırlıksız yakalanmak
be off your guard f. boş bulunmak
catch (one) off guard f. (birini) gafil avlamak
catch (one) off guard f. (birini) boş bir anında yakalamak
catch (one) off guard f. (birini) savunmasız yakalamak
catch somebody off (their) guard f. (birini) gafil avlamak
catch somebody off (their) guard f. (birini) hazırlıksız yakalamak
catch somebody off (their) guard f. (birini) boş bir anında yakalamak
catch somebody off (their) guard f. (birini) savunmasız yakalamak
take someone off guard f. birini gafil avlamak
take someone off guard f. birini hazırlıksız yakalamak
take someone off guard f. birini boş bir anında yakalamak
take someone off guard f. birini savunmasız haldeyken şaşırtmak
take someone off guard f. birini savunmasız yakalamak
let down (one's) guard f. gardını düşürmek
let down (one's) guard f. kendini sakınmayı/korumayı bırakmak
let down (one's) guard f. tedbiri elden bırakmak
let guard down f. gardını düşürmek
let guard down f. kendini sakınmayı/korumayı bırakmak
let guard down f. tedbiri elden bırakmak
lower your guard f. gardını indirmek/düşürmek
lower your guard f. artık kendini riskte hissetmemek
drop your guard f. gardını indirmek/düşürmek
drop your guard f. artık kendini riskte hissetmemek
put (one) on guard f. (birini) alarma geçirmek
put (one) on guard f. (birini) birini tedirgin etmek
put (one) on guard f. (birinin) diken üstünde olmasına neden olmak
put (one) on guard f. (birini) teyakkuza geçirmek
remain on guard f. gözünü dört açmak
remain on guard f. tetikte olmak
remain on guard f. gardını almak
remain on guard f. savunmada kalmak
on (one's) guard s. tetikte
on (one's) guard s. hazırlıklı
on (one's) guard s. gardını almış
on (one's) guard s. gözünü dört açmış
on (one's) guard s. tedbirli
on (one's) guard s. dikkatli
on (one's) guard s. ihtiyatlı
on your guard expr. hazır
upon one's guard expr. hazır
off one's guard expr. hazırlıksız
on one's guard expr. hazır
on guard expr. hazır
upon one's guard expr. tetikte
on guard expr. tetikte
on one's guard expr. tetikte
Speaking
guard the door expr. kapıyı gözetlemek
Trade/Economic
customshouse guard i. gümrük muhafaza memuru
Law
castle-guard i. (eski ingiltere'de) kaleye belli bir mesafedeki konutu korumanın bedeli olarak alınan vergi
unarmed private security guard i. silahsız özel güvenlik görevlisi
cattle guard i. sığır engeli
armed private security guard i. silahlı özel güvenlik görevlisi
Politics
republican guard i. cumhuriyet muhafızları
chief village guard i. korucubaşı
coast guard command i. sahil güvenlik komutanlığı
serbian volunteer guard i. sırp gönüllü muhafızları
national guard i. ulusal muhafızlar
old guard i. siyasi partinin baskın ve muhafazakar üyesi
iron guard i. romanya'da eski bir faşist parti
guard the frontier f. sınırı korumak
guard the frontier f. sınırı beklemek
Institutes
european border and coast guard agency i. avrupa sınır ve sahil güvenlik teşkilatı
european border and coast guard agency i. avrupa sınır ve sahil güvenlik ajansı
united states coast guard (uscg) i. birleşik devletler sahil güvenliği (bdsg)
command of coast guard i. sahil güvenlik komutanlığı
coast guard command i. sahil güvenlik komutanlığı
Technical
switch guard i. akım koruması
foot guard i. ayak koruması
switch guard i. anahtar koruyucu
intermediate guard i. ara koruma
memory guard i. bellek muhafızı
guard fence i. bariyer
memory guard i. bellek koruyucusu
belt guard i. bant koruyucusu
axle guard integral with bogie frame i. boji dingil çatalı
ball guard i. bilye muhafazası
mud guard fender i. çamurluk
sprocket guard i. cer muhafazası
axle guard check-plate i. dingil çatalı pateni
axle guard i. dingil çatalı
flat guard i. düz muhafaza
wheel guard i. disk muhafazası
door handle guard i. emniyet tutamağı
guard gate i. emniyet kapağı
toe guard i. etek (ayak koruyucu)
safety guard i. emniyet muhafazası
guard-chain i. emniyet zinciri
angle-iron guard i. emniyet kornişi
guard lock i. emniyet kapağı
fan guard plate i. fan mahfaza sacı
brush guard i. fırça muhafazası
fan guard i. fan muhafazası
brush guard i. fırça siperi
guard bit i. güvenlik biti
idler guard i. istikamet tekeri muhafazası
guard stake i. işaret kazığı
camshaft guard i. kam mili muhafazası
cab guard i. kabin muhafazası
crankcase guard i. karter muhafazası
interference guard bands i. karışımönler bantlar
fire-guard i. kıvılcım siperi
scuff guard i. kazıma koruması
belt guard i. kayış siperi
guard wire i. kılavuz teli
guard ring i. koruma halkası
guard rail i. kret korkuluğu
corner guard i. köşe korkuluğu
guard cell i. koruyucu hücre
guard wall i. korkuluk duvarı
guard-ring capacitor i. koruyucu halka kapasitesi
laser guard i. lazer koruyucusu
rubber guard i. lastik koruyucu
guard rail i. muhafaza korkuluğu
mount kit underrun guard i. montaj kiti yer altı koruması
engine guard i. motor muhafazası
guard stake i. muhafaza kazığı
guard plate i. muhafaza plakası
operator protective guard i. operatör koruyucu mahfaza
operator head guard i. operatör üst korkuluğu
front hand-guard i. ön el koruyucusu
propeller shaft guard i. pervane şaftı koruması
pump coupling guard i. pompa eşi koruması
profile guard i. profil koruyucu
finger guard i. parmak mahfazası
coast guard cutter i. sahil güvenlik teknesi
radiator guard i. radyatör koruyucusu zırhı
coast guard i. sahil muhafaza
splash-guard i. sıçrama korumalığı
splash-guard i. sıçrama siperi
splash guard i. sıçrama siperi
level guard i. seviye koruması
splash-guard i. sıçrantı siperi
splash-guard i. sıçrantı korumalığı
trigger guard i. tetik mahfazası
overflow guard i. taşırma muhafazası
full-table chip and coolant guard i. tam tezgah çapak ve soğutma sıvısı koruması
dust guard kit i. toz kapağı kiti
bumper guard i. tampon boynuzu
dust guard i. toz muhafazası
guard rail i. tepe korkuluğu
ventilator guard plate i. vantilatör koruma sacı
overhead guard i. üst koruyucu
side guard i. yan korkuluk
pedestrian guard rail i. yaya korkuluğu
oil guard i. yağ sıçrama sacı
underrun guard i. yer altı koruması
side underrun guard i. yan yer altı koruması
chain guard i. zincir korkuluğu
chain guard i. zincir muhafazası
chain-saw front hand-guard i. zincirli el testeresi ön el koruyucusu
chain guard i. zincir mahfazası
Computer
memory guard i. bellek koruyucusu
memory guard i. bellek muhafızı
guard bit i. güvenlik biti
guard bars i. koruma çizgisi
guard band i. koruma bandı
Telecom
frequency guard band i. frekans koruma bandı
guard time i. koruma süresi
guard channel i. koruma kanalı
guard band i. koruma bandı
guard time i. koruma zamanı
release guard signal i. serbest bırakma koruma işareti
time guard band i. zamana göre koruma bandı
Electric
guard wire i. kılavuz teli
Textile
zip guard i. fermuar muhafazası
needle guard i. iğne muhafazası
needle guard i. iğne siperi
Construction
guard rail i. korkuluk
rail guard i. parmaklık
rail guard i. ray siperi
overhead guard i. üst koruyucu
guard lock i. gemi havuzunun giriş kısmında bulunan gelgit kanalı
guard lock i. kanalın taşmasını önleyici havuz
Lighting
luminaire guard i. koruma ızgarası
Automotive
heavy duty steel tank guard i. ağır hizmet çelik depo muhafazası
underride guard i. arka koruma kalkanı
mud guard i. çamurluk
splash-guard i. çamurluk
splash guard i. çamurluk
splash guard i. çamurtutan
air guard i. hava koruyucu
oil pan guard i. karter muhafazası
sump guard i. karter koruma
sump guard i. karter muhafazası