Geçmiş

awkward

"awkward" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 46 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	awkward s.	beceriksiz
2	Yaygın Kullanım	awkward s.	hantal
General
3	Genel	awkward s.	sıkıntılı
4	Genel	awkward s.	zorluk çıkaran
5	Genel	awkward s.	maharetsiz
6	Genel	awkward s.	beygir gibi
7	Genel	awkward s.	sakar
8	Genel	awkward s.	ters
9	Genel	awkward s.	biçimsiz
10	Genel	awkward s.	idaresi güç
11	Genel	awkward s.	lök
12	Genel	awkward s.	kullanışsız
13	Genel	awkward s.	zor
14	Genel	awkward s.	beceriksiz
15	Genel	awkward s.	münasebetsiz
16	Genel	awkward s.	kullanılması zor
17	Genel	awkward s.	hantal
18	Genel	awkward s.	aksi
19	Genel	awkward s.	garip
20	Genel	awkward s.	kaba
21	Genel	awkward s.	uygunsuz
22	Genel	awkward s.	uyumsuz
23	Genel	awkward s.	iyi yapılmamış
24	Genel	awkward s.	utandırıcı
25	Genel	awkward s.	kullanımı zor
26	Genel	awkward s.	mahcup edici
27	Genel	awkward s.	(insan) anlaşılması zor
28	Genel	awkward s.	dik başlı
29	Genel	awkward s.	utandırıcı
30	Genel	awkward s.	yakışık almayan
31	Genel	awkward s.	işe yaramaz
32	Genel	awkward s.	dikkat isteyen
33	Genel	awkward s.	çetin
34	Genel	awkward s.	nahoş
35	Genel	awkward s.	can sıkıcı
36	Genel	awkward s.	zıt
37	Genel	awkward s.	utanmış
38	Genel	awkward s.	rezil olmuş
39	Genel	awkward s.	dikkat gerektiren
40	Genel	awkward s.	hatalı
41	Genel	awkward s.	tehlikeli
42	Genel	awkward s.	zararlı
43	Genel	awkward s.	rahatsız
44	Genel	awkward s.	zorlayıcı
Colloquial
45	Konuşma Dili	awkward s.	mal
Ottoman Turkish
46	Osmanlıca	awkward s.	eneze

"awkward" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 68 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	an awkward situation i.	nazik durum
2	Genel	awkward moment i.	tuhaf an
3	Genel	an awkward situation i.	tuhaf bir durum
4	Genel	be put in an awkward position f.	zor duruma düşürülmek
5	Genel	be put in an awkward position f.	zor durumda bırakılmak
6	Genel	start feeling awkward f.	tuhaf bir hisse kapılmak
7	Genel	start feeling awkward f.	garip bir hisse kapılmak
8	Genel	be in an awkward situation f.	güç durumda olmak
9	Genel	be in an awkward situation f.	zor durumda olmak
Idioms
10	Deyim	awkward customer i.	aksi kişi
11	Deyim	awkward customer i.	belalı insan
12	Deyim	an awkward customer i.	çıkıntı kimse
13	Deyim	an awkward customer i.	geçimsiz kişi
14	Deyim	awkward customer i.	zor kişi
15	Deyim	awkward squad i.	uyumsuz kadro
16	Deyim	awkward squad i.	geçimsiz takım
17	Deyim	awkward squad i.	belalı ekip
18	Deyim	awkward age i.	çocuklukla yetişkinlik arasındaki dönem
19	Deyim	awkward age i.	ergenlik
20	Deyim	awkward age i.	sıkıntılı dönem
21	Deyim	awkward age i.	tuhaf dönem
22	Deyim	the awkward age i.	çocuklukla yetişkinlik arasındaki dönem
23	Deyim	the awkward age i.	ergenlik
24	Deyim	the awkward age i.	sıkıntılı dönem
25	Deyim	the awkward age i.	tuhaf dönem
26	Deyim	place someone in an awkward position f.	müşkül durumda bırakmak
27	Deyim	place someone in an awkward position f.	müşkül duruma düşürmek
28	Deyim	put someone in an awkward position f.	müşkül duruma düşürmek
29	Deyim	place someone in an awkward position f.	müşkül duruma sokmak
30	Deyim	put someone in an awkward position f.	müşkül duruma sokmak
31	Deyim	put someone in an awkward position f.	müşkül durumda bırakmak
32	Deyim	place someone in an awkward position f.	zor durumda bırakmak
33	Deyim	place someone in an awkward position f.	zor duruma sokmak
34	Deyim	put someone in an awkward position f.	zor duruma sokmak
35	Deyim	put someone in an awkward position f.	zor durumda bırakmak
36	Deyim	place (one) in an awkward position f.	(birini) müşkül duruma düşürmek
37	Deyim	place (one) in an awkward position f.	(birini) müşkül durumda bırakmak
38	Deyim	place (one) in an awkward position f.	(birini) müşkül duruma sokmak
39	Deyim	place (one) in an awkward position f.	(birini) zor durumda bırakmak
40	Deyim	place (one) in an awkward position f.	(birini) zor duruma sokmak
41	Deyim	put (one) in an awkward position f.	(birini) müşkül duruma sokmak
42	Deyim	put (one) in an awkward position f.	(birini) müşkül durumda bırakmak
43	Deyim	put (one) in an awkward position f.	(birini) müşkül duruma düşürmek
44	Deyim	put (one) in an awkward position f.	(birini) zor durumda bırakmak
45	Deyim	put (one) in an awkward position f.	(birini) zor duruma sokmak
46	Deyim	put in an awkward position f.	zor duruma düşürmek
47	Deyim	put in an awkward position f.	zor durumda bırakmak
48	Deyim	put in an awkward position f.	müşkül duruma sokmak
49	Deyim	put in an awkward position f.	müşkül duruma düşürmek
50	Deyim	put in an awkward position f.	müşkül durumda bırakmak
51	Deyim	as awkward as a cow on a crutch expr.	aşırı sakar
52	Deyim	as awkward as a cow on roller skates expr.	aşırı sakar
53	Deyim	awkward as a cow on a crutch expr.	aşırı sakar
54	Deyim	awkward as a cow on roller skates expr.	aşırı sakar
55	Deyim	as awkward as a cow on roller skates expr.	çok sakar
56	Deyim	awkward as a cow on roller skates expr.	çok sakar
57	Deyim	as awkward as bull in a china shop expr.	çok sakar
58	Deyim	awkward as a cow on a crutch expr.	çok sakar
59	Deyim	as awkward as a bull in a china shop expr.	çok beceriksiz
60	Deyim	as awkward as a bull in a china shop expr.	çok sakar
61	Deyim	awkward as a cow on roller skates expr.	çok beceriksiz
62	Deyim	as awkward as bull in a china shop expr.	çok beceriksiz
63	Deyim	as awkward as a cow on a crutch expr.	çok beceriksiz
64	Deyim	awkward as a cow on a crutch expr.	çok beceriksiz
65	Deyim	as awkward as a cow on a crutch expr.	çok sakar
66	Deyim	as awkward as a cow on roller skates expr.	çok beceriksiz
Speaking
67	Konuşma	this is really awkward expr.	bu çok garip
Military
68	Askeri	awkward squad i.	özel tatbikat için bir araya getirilen acemi ekibi