baz - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

baz



"baz" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 14 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
baz base i.
General
baz alcali i.
baz datum i.
baz firmament [obsolete] i.
baz strength i.
baz substance i.
Trade/Economic
baz basis i.
Law
baz base i.
Technical
baz alkali i.
baz base i.
Medical
baz alkaline i.
Chemistry
baz base i.
Environment
baz base i.
Archaic
baz stock i.

"baz" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 321 sonuç

Türkçe İngilizce
General
asit baz dengesizliği acid base imbalance i.
asit baz acid base i.
baz alınarak being founded on i.
günlük baz daily basis i.
yıllık baz annual basis i.
yıllık baz yearly basis i.
asit-baz dengesizliği acid-base imbalance i.
asit-baz dengesi acid-base equilibrium i.
baz morfin morphine base i.
bileşik baz compound base i.
baz patlayıcı base explosive i.
baz etkisi base effect i.
asit baz belirteci acid-base indicator i.
asit baz göstergesi acid-base indicator i.
dövüş sporları hareketlerini baz alan bir egzersiz biçimi tae bo i.
başka birinin özellikleri değerlendirilirken baz alınan kişi reference i.
fondöten altına sürülen baz base i.
piyasa fiyatlarının baz aldığı temel pamuk kalitesi middling i.
bir tür baz para mitre i.
baz metalin renginin sarartıldığı bir simya işlemi citrination [obsolete] i.
asit ve baz temelli boyalarla boyanabilir olma polychromatophilia i.
baz metalleri altına çeviren simyacı puffer i.
baz almak base on f.
baz almak predicate on f.
baz olmak be the basis of f.
baz olmak be basis f.
baz olarak almak use as a base f.
baz almak use something as base f.
baz alınmak be taken as a basis f.
baz teşkil etmek constitute a basis f.
baz teşkil etmek form a basis f.
baz oluşturmak form a basis f.
(bir kimseye) kredi puanını baz alarak (kredi kartı) vermek preapprove f.
(bir kimseye kredi puanını baz alarak) kredi vermek preapprove f.
baz alınan basal s.
baz olarak basally zf.
baz alınarak based on ed.
baz alınarak based upon ed.
Phrasals
(bir şeyi) baz almak base off (of) (something else) f.
(bir şey) için (bir şeyi) baz/esas almak predicate (something) on (something else) f.
(bir şey) için (bir şeyi) baz/esas almak predicate (something) upon (something else) f.
Idioms
fikrine (bir şeyi) esas/baz almak base opinion on f.
Trade/Economic
para birimlerinin değerini ölçmede baz alınan para birimi numeraire i.
baz fiyat base price i.
baz dönem base period i.
baz faiz oranı base rate of interest i.
baz oran base rate i.
baz para base money i.
baz etkisi base effect i.
baz fiyat reference price i.
baz maliyet base cost i.
baz teklif base bid i.
baz fiyat basis price i.
baz prim basic premium i.
baz prim basis premium i.
baz yıl base year i.
baz puan basis point i.
bir iş dakikasını baz alan sistem manit system i.
çeşitli fiyatları baz alarak tüketicilerin satın alacakları miktarları gösteren eğri demand curve i.
kurumsal baz institutional base i.
kurumsal baz corporate base i.
madensel baz metallic base i.
merrick'in işçi performansını baz alan parça başı ücret planı merrick's differential piece rate i.
temerrüt swap baz puanı default swap basis i.
verim baz alınarak yapılan fiyatlandırma rate of return pricing i.
baz fiyat base i.
baz puan basis point i.
gümüş olarak basılan ancak yüksek oranda baz metal içeren madeni paralar black money [obsolete] i.
50 baz puan artış 50 basis point hike i.
kuru baz dry based s.
sulu baz water based s.
Law
verdiği ifadeyi baz olarak tanığı itham etme impeachment of witness i.
Politics
baz senaryo base-case scenario i.
baz swap işlemleri basis swaps i.
Industry
piyasa fiyatlarının baz alındığı temel pamuk kalitesi middlings i.
Insurance
baz prim underlying premium i.
işçinin üretim yapamayıp üzerinde anlaşılan bir baz orana göre ödeme aldığı dönem downtime i.
Technical
asit veya baz sayısı tayini determination of acid or base number i.
baz olma niteliği basicity i.
baz astarlı pota basic lined ladle i.
baz istasyonu cell site i.
baz haslığı alkali fastness i.
baz içi direnci base spreading resistance i.
baz akım basic flow i.
baz frekansı base frequency i.
baz kökenli yağ alkaline oil i.
baz akışı base flow i.
baz istasyonu radio station i.
baz kat base coat i.
baz yağı base oil i.
baz yük base load i.
baz olma alkalescent i.
baz metal base metal i.
baz astarlı dönüştürücü basic lined converter i.
baz çeliği basic steel i.
baz değişimi cation exchange i.
baz istasyonu wireless tower i.
baz istasyonu cell tower i.
baz akortlu osilatör tuned-base oscillator i.
baz karakterli yağ base oil i.
baz hattı thrust line i.
deneye tabi tutulan kaynak sarf malzemelerini baz alarak kaynak prosedürü vasıflandırılması qualification of welding procedures based on tested consumables i.
düşey baz hattı vertical base i.
düşey baz hattı usulü vertical base method i.
erime noktaları farklarını baz alarak metalleri birbirinden ayırma liquation i.
einstein'ın izafiyet kuramının baz alındığı mekanik sistemi relativistic mechanics i.
radyo baz istasyonu radio base station i.
rafine edilmiş baz yağ refined base stock oil i.
stereoskopik baz stereoscopic base i.
topraklanmış baz grounded base i.
toplam baz sayısı total base number i.
toplam baz numarası total base number i.
yeğni baz weak base i.
zayıf baz weak base i.
baz olan alcalescent s.
Telecom
baz istasyonları/hücreler arasındaki geçiş handoff i.
baz istasyonları rasındaki kesintili geçiş hard handoff i.
baz istasyonu doğrulama cevabı base station authentication response i.
baz istasyonu alt sistemi base station subsystem i.
baz istasyonu verici harici bandı base station transmitter exclusion band i.
baz istasyonu rasgele değişken base station random variable i.
baz istasyonu base station i.
baz istasyonunun azami çıkış gücü base station maximum output power i.
baz istasyonu verici gerekleri base station transmitter requirements i.
baz istasyonu alıcı harici bandı base station receiver exclusion band i.
baz alıcı-verici istasyonu base transciever station i.
baz istasyonu alıcıları base station receivers i.
baz istasyon üretici kodu base station manufacturer code i.
baz istasyon sisteminin hata yönetimi fault management of the base station system i.
baz istasyon tekrarlayıcısı base station repeater i.
baz istasyonu denetleyicisi base station controller i.
baz istasyonu alıcı harici gücü base station receiver exclusion power i.
çift kipli baz istasyonu dual-mode base station i.
gsm baz istasyonları için belirli şartlar specific conditions for gsm base stations i.
hızlı baz istasyonu anahtarlama fast base station switching i.
ortak baz istasyonu common base station i.
Electric
baz içi direnci base spreading resistance i.
topraklanmış baz grounded base i.
Radio
baz istasyonu haricindeki istasyon outstation i.
Textile
baz kalıp original pattern i.
baz boyar madde basic dye i.
asıl boyama öncesi baz boyasıyla boyamak bottom f.
Automotive
baz kat finish i.
baz rölanti base idle i.
baz kat base coat i.
baz fiyat basic price i.
baz istasyonu base station i.
baz kat base i.
baz malzeme base material i.
baz metal base metal i.
baz model base model i.
baz temizleyici base cleaner i.
baz ve şeffaf kat düzeni base and clear system i.
parlak baz kat boya gloss topcoat i.
toplam baz sayısı total base number i.
tek kat baz boya one-coat finish i.
Aeronautic
baz eleman base metal i.
baz çeliği basic steel i.
baz hattı gecikmesi base line delay i.
Marine
gemi inşası hesaplamalarında baz alınan gemi bölümlerinden her biri station i.
Medical
asit baz dengesi acid-base equilibrium i.
asid-baz bozuklukları acid-base disorders i.
asit baz dengesi acid-base balance i.
asit baz dengesi acid base balance i.
asit-baz dengesinin karma bozukluğu mixed disorder of acid-base balance i.
baz açığı düzeyleri base deficit levels i.
baz açığı base deficit i.
baz açığı base excess i.
baz fazlalığı base excess i.
yağlı baz oleaginous base i.
Pathology
tetanostan ölen bir kimseden geçen bir mikrop vasıtasıyla et suyunda oluşan zehirli bir baz tetanin i.
Pharmaceutics
gözde lokal anestezi yaratmak için kullanılan kristal yapıda bir baz phenocain i.
Food Engineering
baz çifti base pair i.
Math
(linear cebir) baz basis i.
yedi sayısını baz alan septimal s.
Physics
baz frekansının katı veya integrali olmayan (salınım) anharmonic s.
baz frekansının katı veya integrali olmayan bir salınımla ilgili anharmonic s.
Chemistry
nikotinin izomeri olan karmaşık, yağlı ve azotlu bir baz nicotidine i.
azotlu baz nitrogen base i.
azotlu baz nitrogenous base i.
et, balık, çürümüş peynir gibi bozuk maddelerde bulunan, toksik olmayan bir baz neuridin i.
tepkime sonucu genellikle tuz ve su ortaya çıkartan, asit ve baz arasındaki reaksiyon neutralisation i.
tepkime sonucu genellikle tuz ve su ortaya çıkartan, asit ve baz arasındaki reaksiyon neutralization i.
asit baz indikatörü olarak kullanılan bir boya tetrabromo-phenolsulfonephthalein i.
dört eşdeğer oksalik aside bir eşdeğer baz ekleyerek yapılan kompleks asit oksalat tetroxalate i.
sulu çözeltileri asit ve baz cinsinden tanımlamaya yarayan bir teori theory of dissociation i.
sulu çözeltileri asit ve baz cinsinden tanımlamaya yarayan bir teori arrhenius theory of dissociation i.
sulu çözeltileri asit ve baz cinsinden tanımlamaya yarayan bir teori theory of electrolytic dissociation i.
simyacılar tarafından baz metallerin altın veya gümüşe dönüştürülme çabası transmutation i.
simyacılar tarafından baz metallerin altın veya gümüşe dönüştürülme çabası transmutation of metals i.
baz metalleri altın veya gümüşe dönüştürülmeye çabalayan simyacı transmutationist i.
aldehidin amonyak veya amin ile yoğuşmasıyla elde edilen kimyevi baz aldimine i.
hidrojenin bir kısmının asit veya baz atomuyla değiştirildiği amonyak bileşiği alkalamide i.
baz özellikleri taşıyan madde alkali i.
ambreik asidin bir baz veya pozitif radikal ile birleşimi sonucu oluşan tuz ambreate i.
asit baz tepkimesi acid-base reaction i.
asit baz dengesi acid base equilibrium i.
asit-baz çiftleri acid-base pairs i.
asit baz endikatörü acid-base indicator i.
asit baz indikatörü acid-base indicator i.
asit baz reaksiyonu acid-base reaction i.
asit-baz dengesizliği acid-base imbalances i.
baz losyon base lotion i.
baz yağ base oil i.
baz doygunluk seviyesi base saturation level i.
belli başlı maddelerin ilişkili oldukları reaksiyonlara bağlı olarak asit ya da baz olarak hareket etmesi. amphoterism i.
baz reçine base resin i.
baz çözelti base solution i.
baz iç direnci base spreading resistance i.
baz haslığı alkali fastness i.
baz eksiltme base ejection i.
baz morfin morphine base i.
serbest baz freebase i.
uçucu baz volatile base i.
(baz etkisiyle) oluşan tek adımlı reaksiyon concerted reaction i.
asit-baz, iki oksit-iki sülfür veya selenid-tellürid kombinasyonu ile meydana gelen tuz amphid i.
suya ilave edildiğinde asit veya baz oluşturan bileşik anhydride i.
aspartik asidin baz ile birleşmesinden oluşan bir tuz aspartate i.
serbest baz kokain base i.
serbest baz kokain freebase i.
katrandan elde edilen bir baz kyanol [obsolete] i.
valerik aldehidi amonyak ile ısıtarak elde edilen bir baz valeridine i.
(organik kimya) bir baz valeritrine i.
bazı afyon türlerinden elde edilen beyaz renkli bir organik baz laudanine i.
bazıları ateş düşürücü olarak kullanılan azotlu baz serileri quinizine i.
siyanamidin trimeri olup genellikle siyanoguinidinin yüksek sıcaklıklara ısıtılması ile elde edilen kristalli beyaz bir organik baz cyanuramide i.
dışkı kokusuna sahip beyaz kristalli bir yapısı olan zayıf bir organik baz methyl ketol i.
hidrobromür asidin baz ile reaksiyonu sonucu elde edilen bileşik hydrobromide i.
hidroflorik asit ve baz bileşimi hydrofluate i.
hidrasit veya baz tarafından oluştuğu düşünülen bir tuz hydrosalt i.
hidrotellürik asit ve baz birleşiminden oluşan bir tuz hydrotellurate i.
amarinin oksidasyonu ile elde edilen ve benzoik aldehitin türevi olduğu düşünülen azotlu bir organik baz lophine i.
kurt üzümünde bulunan zayıf bir baz lycine i.
tuz ile bir çözücünün etkileşimi sonucu asit ve baz oluşumu lyolysis i.
midyede bulunup kas felci veya konvülziyonlara sebep olabilen zehirli bir baz mytilotoxine i.
organik bir baz chinoline i.
(simyada) baz metalleri değerli bir metale dönüştürme diplosis i.
piridinin indirgenmesi ile elde edilen kristal halindeki azotlu bir baz dipyridyl i.
azot içeren zehirli bir baz oxalethyline i.
konjuge baz conjugate base i.
asidin proton vermesi ile oluşan baz conjugate base i.
metanolden elde edilen baz methoxide i.
kokain hidroklorürün alkaloid bir baz ile tepkimeye girmesi sonucu elde edilen saflaştırılmış katı kokain base i.
asidin baz ile tepkimeye girme gücü basicity i.
nitrojenli bir baz iridoline i.
konine benzer izomerik baz paraconine i.
piperidin ve benzoik asitten elde edilen bir baz piperocaine i.
simenden türetilen sıvı bir organik baz cymidine i.
suni bir azotlu baz isuret i.
suni bir azotlu baz isuretine i.
koniinin bozunmasından elde edilen yağlı bir baz conyrine i.
sabit baz fixed alkali i.
rozanilin ve füksinle ilgili bir dizi baz veya boya rosaniline i.
seskioksit baz türevi bir tuz türü sesquisalt i.
hardal yağından elde edilen ve yapay olarak da üretilebilen azotlu bir baz sinapoline i.
hardal yağından elde edilen ve yapay olarak da üretilebilen azotlu bir baz diallyl urea i.
kömür katranında bulunan azotlu heterosiklik bir baz pyrrol i.
sülfür tuzlarının oluşumunda baz olarak hareket edebilen bir alkali sülfür sulphur base i.
(simyacıların yaptığı gibi) baz metalleri altın veya gümüşe dönüştürmek transmute f.
baz oluşturmak alkalify f.
baz içermeyen nonbasic s.
monoasidin dört molekülü ile reaksiyona girebilen (baz ve bazik tuz) tetrabasic s.
hem asit hem de baz özellikleri olan amphiprotic s.
hem asit hem de baz özellikleri olan amphoteric s.
sulu çözelti içinde baz oluşturan base-forming s.
(baz) biasit biacid s.
asit baz tepkimesinde baz ile birleşecek tek bir hidrojen iyonu bulunan monoprotic s.
kömür katranından elde edilen bir azotlu baz rubidine s.
farklı proton ile bağlı (asit ve baz çiftleri) conjugate s.
(baz) monoasit molekülünden daha fazlası ile reaksiyon gösteren polyacid s.
2:3 oranlı bileşende baz olarak faaliyet gösteren sesquibasic s.
kimyasal baz anlamı veren ön ek basi- ök.
kimyasal baz anlamı veren ön ek baso- ök.
kimyasal baz anlamı veren ön ek baso- ök.
(tamamen hidrojenleşmiş formda) halkalı baz anlamına gelen son ek -idine snk.
(tamamen hidrojenleşmiş formda) siklik baz anlamına gelen son ek -idine snk.
(hidrojenasyon harici elde edilen) baz anlamına gelen son ek -idine snk.
Biology
moleküler biyolojide gccaat baz dizisini içeren dna nükleotid deseni cat box i.
baz eşleşmesi base pairing i.
baz eksizyon onarımı base excision repair i.
idenil asitten çıkarılan bir baz cytosine i.
nükleotit baz nucleobase i.
baz eşleşmesi base-pairing i.
mesajcı rna'daki kodonların birinin baz dizisinin terminasyon kodonuna dönüştüğü bir mutasyon ocher mutation i.
genetik parmak izi yöntemiyle dna'dan elde edilmiş baz çifti örüntüsü fingerprint i.
baz çifti oluşumuna katılmak base pair f.
Biochemistry
dna'da bulunan ve pirimidinden türetilmiş bir baz thymine i.
baz türevi base analog i.
baz çifti base pair i.
aldehitin primer amin ile etkileşime girmesi sonucu oluşan baz schiff base i.
(bir şeyin) moleküler yapısını ısı, asit, baz veya morötesi ışınıma tabi tutup orijinal özelliklerinin bir kısmını ve özellikle belirli bir biyolojik faaliyetini yok ederek veya kısıtlayarak değiştirmek denature f.
Marine Biology
asit-baz bağ anhydride bond i.
baz türevi base anolog i.
Astronomy
ortalama güneşin hareketini baz alan ve birimi ortalama güneş saniyesi olan zaman meantime i.
çok uzun baz interferometresi vlbi (very long baseline interferometry) kısalt.
Agriculture
baz mübadele kapasitesi base exchange capacity i.
baz doymuşluğu base saturation i.
Social Sciences
akıl sağlığını baz alarak yapılan ayrımcılık mental health discrimination i.
History
fransız modelini baz alarak kurulan italyan cumhuriyetlerinde eyalet başkanı consul i.
güncel standartları baz alarak geçmişi yeniden değerlendiren revisionist s.
Philosophy
fizik veya doğa felsefesini baz alan teoloji dalı physico-theology i.
Geography
baz hattı base line i.
baz hattı ölçümü base line survey i.
Geology
baz pik base peak i.
baz hattı profili baseline profile i.
Military
baz ucu noktası base end station i.
baz ucu noktası base line end station i.
hedef bölgesi baz hattı target area base-line i.
kısa baz usulü kestirme target area base i.
kısa baz usulü short-base method i.
tali baz hattı subbase line i.
yatay baz hattı horizontal base i.
yardımcı baz hattı auxiliary base line i.
yatay baz hattı usulü horizontal base line system i.
Music
genellikle rap müziği baz alıp funk veya ritim ve blues gibi tarzlardan unsurlar içeren bir müzik tarzı hip hop i.
genellikle rap müziği baz alıp funk veya ritim ve blues gibi tarzlardan unsurlar içeren bir müzik tarzı hip-hop i.
Printery
kuşeleme baz kağıdı base paper for coating i.
kuşe baz kağıdı coating base paper i.
krepe baz kağıdı crape base paper i.
oluklu mukavva baz kağıdı corrugated base paper i.
Abbreviation
baz puan bp (basis point) i.