borca

"borca" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrases
1	İfadeler	borca	on account expr.
British Slang
2	İngiliz Argosu	borca	on tick expr.

"borca" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 78 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	teminat (borca karşı gösterilen ve bir mülk, tahvil, senet vb'ne dayalı)	collateral i.
It is about credit standing and the collateral needed for it. Bu, kredi durumu ve bunun için gereken teminatla ilgilidir. More Sentences
2	Genel	borca batmak	run into debt f.
Tom ran into debt. Tom borca battı. More Sentences
3	Genel	borca girmek	run into debt f.
He ran into debt. O, borca girdi. More Sentences
Trade/Economic
4	Ticaret/Ekonomi	borca girmek	run into debt f.
He ran into debt. O, borca girdi. More Sentences
General
5	Genel	borca karşı gösterilen ve bir mülk senet vb'ne dayalı teminat	collateral security i.
6	Genel	borca geçirme	transfer to debit i.
7	Genel	borca batmak	be deep in debt f.
8	Genel	borca sokmak	become indebted f.
9	Genel	borca girmek	get into debt f.
10	Genel	borca girmek	contract a debt f.
11	Genel	borca girmek	incur liabilities f.
12	Genel	borca girmek	incur debts f.
13	Genel	borca girmek	run into debts f.
14	Genel	borca girmek	get into debts f.
15	Genel	borca girmek	go into debt f.
16	Genel	borca girmek	run in trust f.
17	Genel	kumar oynayarak borca girmek	dice f.
18	Genel	borca batmış	deep in debt s.
19	Genel	(ağır/çok) borca batmış	heavily in debt s.
20	Genel	borca batmış	debt-choked s.
Phrasals
21	Öbek Fiiller	(bir borca) karşılık (değerli bir şey) teklif etmek/sunmak/vermek	tender (something) for (something) f.
Phrases
22	İfadeler	borca sayılarak	on account expr.
23	İfadeler	borca mahsuben	on account expr.
Colloquial
24	Konuşma Dili	borca batmış	in deep s.
25	Konuşma Dili	borca batmış	deeply in debt s.
26	Konuşma Dili	borca girmiş	in the hole s.
27	Konuşma Dili	borca batmış	in the hole s.
Idioms
28	Deyim	boğaza kadar borca girme	borrowing to the hilt i.
29	Deyim	borca girmemek	keep one's head above water f.
30	Deyim	borca girmek	go in the hole f.
31	Deyim	borca girmek	be in the red f.
32	Deyim	birini borca sokmak	put someone in the hole f.
33	Deyim	borca batmak	be in queer street f.
34	Deyim	borca girmek	be in the hole f.
35	Deyim	borca girmek	go into hock f.
36	Deyim	borca yazdırmak	put something on the cuff f.
37	Deyim	borca girmek	go into the red f.
38	Deyim	borca almak	put something on the cuff f.
39	Deyim	borca girmek	go in the red f.
40	Deyim	borca yazmak	charge to f.
41	Deyim	borca girmek	get in the hole f.
42	Deyim	borca yazmak	charge up to f.
43	Deyim	gırtlağına kadar borca batmak	be up to one's ears in debt f.
44	Deyim	gırtlağına kadar borca batmak	be in the mire f.
45	Deyim	borca yazdırmak	get something on tick [old-fashioned] f.
46	Deyim	borca almak	get something on tick [old-fashioned] f.
47	Deyim	borca batmak	get/run into debt f.
48	Deyim	borca girmek	get/run into debt f.
49	Deyim	borca girmemek	keep head above water f.
50	Deyim	borca yazdırmak	put on the cuff f.
51	Deyim	borca almak	put on the cuff f.
52	Deyim	borca girmek	outrun the constable f.
53	Deyim	borca batmak	outrun the constable f.
54	Deyim	borca batmış	on carey street s.
55	Deyim	borca batmış	in queer street [uk] expr.
56	Deyim	gırtlağına kadar borca batmış	up to (one's) ears in debt expr.
57	Deyim	gırtlağına kadar borca batmış	up to your ears in debt expr.
Trade/Economic
58	Ticaret/Ekonomi	asıl borca müştereken sorumlu olan kişi	joint maker i.
59	Ticaret/Ekonomi	bir borca güvence olarak konulan varlıklar	collateral i.
60	Ticaret/Ekonomi	borca karşılık teminat	indemnity against liability i.
61	Ticaret/Ekonomi	borca bağımlılık	reliance on debt i.
62	Ticaret/Ekonomi	borca bel bağlama	reliance on debt i.
63	Ticaret/Ekonomi	faizler komisyonlar ve borca ilişkin giderler	interests commissions and charges relating to debt i.
64	Ticaret/Ekonomi	kısa vadeli borçların uzun vadeli borca dönüştürülmesi	funding i.
65	Ticaret/Ekonomi	kısa vadeli borcun uzun vadeli borca dönüştürülmesi	funding i.
66	Ticaret/Ekonomi	özsermayesine oranla yüksek borca sahip şirket	highly-geared company i.
67	Ticaret/Ekonomi	poliçenin temsil ettiği bir borca üçüncü bir kişinin poliçeye imza koyarak kefil olması	bill guarantee i.
68	Ticaret/Ekonomi	daha önce çıkarılmış olan borca ek borç çıkarma	reopening i.
69	Ticaret/Ekonomi	daha önce çıkarılmış olan borca ek borç çıkarma	re-opening i.
70	Ticaret/Ekonomi	borca girmek	incur a debt f.
71	Ticaret/Ekonomi	borca girmek	become indebted f.
72	Ticaret/Ekonomi	borca girmek	contract debt f.
73	Ticaret/Ekonomi	borca girmek	run in debt f.
74	Ticaret/Ekonomi	borca girmek	contract debts f.
75	Ticaret/Ekonomi	borca batmak	go into debt f.
76	Ticaret/Ekonomi	borca girmek	go into debt f.
77	Ticaret/Ekonomi	gırtlağına kadar borca batmış	embarrassed s.
Archaic
78	Eski Kullanım	borca batmış	dipped s.