Geçmiş

değmez

"değmez" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 10 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	değmez	not worthwhile s.
2	Genel	değmez	unworthy s.
3	Genel	değmez	insignificant s.
4	Genel	değmez	undigne s.
5	Genel	değmez	unworth [obsolete] s.
Colloquial
6	Konuşma Dili	değmez	it isn't worth it expr.
7	Konuşma Dili	değmez	it's not worth it expr.
Idioms
8	Deyim	değmez	not worth a whistle expr.
Speaking
9	Konuşma	değmez	it isn't worth while expr.
Slang
10	Argo	değmez	not worth a crumpet [australia] expr.

"değmez" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 119 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	dikkate değmez	inconsiderable s.
General
2	Genel	münakaşaya değmez	out of the question s.
3	Genel	önemsemeye değmez	negligible s.
4	Genel	düşünmeye değmez	not worth considering s.
5	Genel	zahmetine değmez	not worth a candle s.
6	Genel	kıskanılmaya değmez	unenviable s.
7	Genel	saygı göstermeye değmez	unmeritorious s.
8	Genel	dikkate değmez	inconsiderable s.
9	Genel	üzülmeye değmez	not worth getting upset over s.
10	Genel	kayda değmez	negligible s.
11	Genel	zahmetine değmez	not worthwhile s.
12	Genel	zaman ayırdığına değmez	not worthwhile s.
13	Genel	sözünü etmeye değmez	non-worth mentioning s.
14	Genel	öğrenmeye değmez	not worth learning s.
15	Genel	(bir şeye) değmez	below ed.
Phrases
16	İfadeler	attığın taş ürküttüğün kuşa değmez	the juice isn't worth the squeeze expr.
17	İfadeler	bahse değmez	nothing to speak of expr.
18	İfadeler	lafını etmeye değmez (özür dilemene gerek yok)	not worth mentioning expr.
19	İfadeler	sözünü etmeye değmez	not worth mentioning expr.
20	İfadeler	sözünü etmeye değmez (önemsiz)	nothing to speak of expr.
Colloquial
21	Konuşma Dili	üzerinde durmaya değmez	be no matter f.
22	Konuşma Dili	kayda değmez	two-bit s.
23	Konuşma Dili	dikkate almaya değmez	beneath notice expr.
24	Konuşma Dili	dikkate değmez	beneath notice expr.
25	Konuşma Dili	hor görmeye bile değmez	beneath contempt expr.
26	Konuşma Dili	endişelenmeye değmez	not worth worrying about expr.
27	Konuşma Dili	üzerinde durulmaya değmez	beneath notice expr.
28	Konuşma Dili	üzerinde durmaya değmez	make no matter expr.
29	Konuşma Dili	üzerinde durmaya değmez	beneath notice expr.
30	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez	not anything to speak of expr.
31	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez	no something to speak of expr.
32	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez	nothing to speak of expr.
33	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez	not anything to speak of expr.
34	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez	not much to speak of expr.
35	Konuşma Dili	bahse değmez	no something to speak of expr.
36	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez (önemsiz)	no something to speak of expr.
37	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez	no something to speak of expr.
38	Konuşma Dili	bahse değmez	nothing to speak of expr.
39	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez (önemsiz)	nothing to speak of expr.
40	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez	nothing to speak of expr.
41	Konuşma Dili	bahse değmez	not anything to speak of expr.
42	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez (önemsiz)	not anything to speak of expr.
43	Konuşma Dili	sözünü etmeye değmez	not anything to speak of expr.
44	Konuşma Dili	abartmaya değmez	nbd (no big deal) expr.
45	Konuşma Dili	abartmaya değmez	nbt (no big thing) expr.
46	Konuşma Dili	bir şey yapmaya hiçbir zaman değmez	it never pays to do something expr.
47	Konuşma Dili	(bir şey yapmaya) hiçbir zaman değmez	it never pays to (do something) expr.
48	Konuşma Dili	dert etmeye değmez	it isn't worth it expr.
49	Konuşma Dili	canını sıktığına değmez	it isn't worth it expr.
50	Konuşma Dili	dert etmeye değmez	it's not worth it expr.
51	Konuşma Dili	canını sıktığına değmez	it's not worth it expr.
52	Konuşma Dili	zahmete değmez	not worth the trouble expr.
Idioms
53	Deyim	(çok) önemsiz/değersiz/sözünü etmeye değmez	mere trifle i.
54	Deyim	uğraştığına/çabaladığına değmez	a fat lot of good/help/use i.
55	Deyim	uğraştığına/çabaladığına değmez	a fat lot of use i.
56	Deyim	bela okumaya bile değmez	not worth a cress s.
57	Deyim	bela okumaya bile değmez	not worth a curse s.
58	Deyim	bela okumaya bile değmez	not worth a kers s.
59	Deyim	dikkat değmez	of little consequence s.
60	Deyim	attığın taş ürküttüğün kuşa değmez	it's more trouble than it's worth expr.
61	Deyim	başını belaya sokmaya değmez	it isn't worth the trouble expr.
62	Deyim	başını ağrıtmaya değmez	it isn't worth the trouble expr.
63	Deyim	elini kirletmeye değmez	not worth powder and shot expr.
64	Deyim	elini bulaştırdığına değmez	it isn't worth the trouble expr.
65	Deyim	ilgilenmeye değmez	not worth powder and shot expr.
66	Deyim	kılını kıpırdatmaya değmez	not worth powder and shot expr.
67	Deyim	kendini yorduğuna değmez	it's more trouble than it's worth expr.
68	Deyim	sorun etmeye değmez	it isn't worth the trouble expr.
69	Deyim	... zahmetine değmez	it's more trouble than it's worth expr.
70	Deyim	uğraşmaya değmez	it isn't worth the trouble expr.
71	Deyim	zaman ayırdığına değmez	not worth the candle expr.
72	Deyim	zahmetine değmez	not worth the candle expr.
73	Deyim	üzerinde durmaya değmez	nothing to write home about expr.
74	Deyim	uğraşmaya değmez	the game is not worth the candle expr.
75	Deyim	üzerinde durmaya değmez	scarcely earth-shattering expr.
76	Deyim	üzerinde durmaya değmez	hardly earth-shattering expr.
77	Deyim	üzerinde düşünmeye değmez	it isn't worth the trouble expr.
78	Deyim	işini riske atmaya değmez	more than your job's worth expr.
79	Deyim	denemeye bile değmez	no earthly use expr.
80	Deyim	öldürmeye değmez	not worth the shot and powder [dated] expr.
81	Deyim	kurşun sıkmaya değmez	not worth the shot and powder [dated] expr.
82	Deyim	kurşun harcadığına değmez	not worth the shot and powder [dated] expr.
83	Deyim	attığın kurşuna değmez	not worth the shot and powder [dated] expr.
84	Deyim	elini kirletmeye değmez	not worth the shot and powder [dated] expr.
85	Deyim	kılını kıpırdatmaya değmez	not worth the shot and powder [dated] expr.
Speaking
86	Konuşma	abartmaya değmez	no big deal expr.
87	Konuşma	abartmaya değmez	no biggie expr.
88	Konuşma	abartmaya değmez	no big deal and no biggie expr.
89	Konuşma	bunu kafana taktığına değmez	don't even worry expr.
90	Konuşma	canına sıktığına değmez	it isn't worth the trouble expr.
91	Konuşma	canına sıkmaya değmez	it isn't worth the trouble expr.
92	Konuşma	dert etmeye değmez	it isn't worth the trouble expr.
93	Konuşma	gözünde büyütmeye değmez	no big deal and no biggie expr.
94	Konuşma	gözünde büyütmeye değmez	no biggie expr.
95	Konuşma	gözünde büyütmeye değmez	no big deal expr.
96	Konuşma	ilgilenmeye değmez	not be much cop expr.
97	Konuşma	masrafına değmez	it isn't worth his keep expr.
98	Konuşma	kendini sıkıp da düşünmeye değmez	it doesn't bear thinking about expr.
99	Konuşma	kavga etmeye değmez	it's not worth the fight expr.
100	Konuşma	söylemene bile değmez!	don't give it another thought expr.
101	Konuşma	söylemene bile değmez!	don't give it a thought expr.
102	Konuşma	söylemene bile değmez!	think nothing of it expr.
103	Konuşma	söylemene bile değmez!	don't give it a second thought expr.
104	Konuşma	üzülmeye değmez	it is not worth being sad expr.
105	Konuşma	zaman ayırdığına değmez	not worth your while expr.
106	Konuşma	üzülmeye değmez	not worth the trouble expr.
Physics
107	Fizik	ısıtılmış metal yüzeye akıtılan sıvının değer değmez küresel damlacıklar halinde süzülerek buharlaştığı madde hali	spheroidal state i.
Agriculture
108	Tarım	(toprak) işlenmeye değmez	submarginal s.
Sport
109	Spor	(futbolda) yere düşen top zemine değer değmez şut atan oyuncu	dropkicker i.
Football
110	Futbol	yere düşen top zemine değer değmez şut atmak	dropkick f.
111	Futbol	yere düşen top zemine değer değmez şut atmak	drop-kick f.
Slang
112	Argo	umursamaya değmez	chicken shit s.
113	Argo	kulak asmaya değmez	chicken shit s.
114	Argo	önemsemeye değmez	fat s.
Modern Slang
115	Modern Argo	düşünmeye değmez	almost not worth thinking about s.
116	Modern Argo	kafa yormaya değmez	almost not worth thinking about s.
117	Modern Argo	bir boka yaramaz/değmez	ain't shit exclam.
118	Modern Argo	bir boka değmez	ain't worth a fuck exclam.
119	Modern Argo	bir boka değmez	ain't worth shit exclam.