Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
güçlük
"güçlük"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 43 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
güçlük
hassle
i.
2
Yaygın Kullanım
güçlük
hardship
i.
3
Yaygın Kullanım
güçlük
difficulty
i.
General
4
Genel
güçlük
asperity
i.
5
Genel
güçlük
knot
i.
6
Genel
güçlük
severity
i.
7
Genel
güçlük
morass
i.
8
Genel
güçlük
arduousness
i.
9
Genel
güçlük
complicacy
i.
10
Genel
güçlük
trouble
i.
11
Genel
güçlük
adversity
i.
12
Genel
güçlük
hangup
i.
13
Genel
güçlük
tieup
i.
14
Genel
güçlük
hardness
i.
15
Genel
güçlük
complexity
i.
16
Genel
güçlük
complex
i.
17
Genel
güçlük
difficulty
i.
18
Genel
güçlük
oppression
i.
19
Genel
güçlük
hurdle
i.
20
Genel
güçlük
complication
i.
21
Genel
güçlük
rub
i.
22
Genel
güçlük
inconvenience
i.
23
Genel
güçlük
austerity
i.
24
Genel
güçlük
rigour
i.
25
Genel
güçlük
drawback
i.
26
Genel
güçlük
fix
i.
27
Genel
güçlük
pitfall
i.
28
Genel
güçlük
suffering
i.
29
Genel
güçlük
rigor
i.
30
Genel
güçlük
uneasiness [obsolete]
i.
31
Genel
güçlük
logjam
i.
32
Genel
güçlük
fashiousness
i.
33
Genel
güçlük
disbenefit
i.
Idioms
34
Deyim
güçlük
a catch to (something)
i.
35
Deyim
güçlük
a closed door
i.
36
Deyim
güçlük
closed door
i.
37
Deyim
güçlük
a closed door
i.
38
Deyim
güçlük
closed door
i.
39
Deyim
güçlük
a bed of nails
i.
40
Deyim
güçlük
a bed of thorns
i.
Trade/Economic
41
Ticaret/Ekonomi
güçlük
inconvenience
i.
Linguistics
42
Dilbilim
güçlük
difficulty
i.
British Slang
43
İngiliz Argosu
güçlük
sticky wicket
i.
"güçlük"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 57 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
güçlük ve eksiklere çare bulan kimse
expediter
i.
2
Genel
güçlük ve eksiklere çare bulan kimse
expeditor
i.
3
Genel
anlaşılmada güçlük
depth
i.
4
Genel
güçlük çıkarmak
make difficulties
f.
5
Genel
güçlük vermek
inconvenience
f.
6
Genel
güçlük çekmek
have difficulty (in)
f.
7
Genel
güçlük çıkarmak
cause difficulties
f.
8
Genel
güçlük çıkarmak
cause problems
f.
9
Genel
güçlük çıkarmak
make barriers
f.
10
Genel
güçlük çıkarmak
raise difficulties
f.
11
Genel
güçlük yaşamak
have a difficulty
f.
12
Genel
güçlük çıkartmak
incumber
f.
13
Genel
güçlük oluşturmak
pose a challenge
f.
14
Genel
güçlük çekmek
have difficulty
f.
15
Genel
ekonomik güçlük yaşamak
have financial difficulties
f.
16
Genel
ekonomik güçlük yaşamak
have economic difficulties
f.
17
Genel
hatırlamakta güçlük çekmek
disremember
f.
18
Genel
güçlük çekmek
have difficulty
f.
19
Genel
güçlük çekmek
have difficulty in
f.
20
Genel
güçlük çekmeden
readily
zf.
21
Genel
güçlük çıkarmadan
unfazedly
zf.
22
Genel
güçlük çekmeden
without difficulty
zf.
Phrases
23
İfadeler
bir güçlük karşısında kimi zorlanır kimi hemen ayağa kalkar
the same fire that melts the butter hardens the egg
expr.
24
İfadeler
güçlük çekmeden
without ever being fully extended
expr.
Colloquial
25
Konuşma Dili
zorluk/güçlük
blow
i.
26
Konuşma Dili
güçlük çekmemek/yaşamamak
have it easy
f.
27
Konuşma Dili
hiç güçlük çekmeden
hands down
expr.
Idioms
28
Deyim
birine sert davranmak ve güçlük çıkarmak
give someone a hard time
f.
29
Deyim
güçlük içinde olmak
be in a jam
f.
30
Deyim
güçlük içinde olmak
be in deep water
f.
31
Deyim
zorluk/güçlük çekmek
go through/hit a sticky patch
f.
32
Deyim
zorluk/güçlük çekmek
hit a sticky patch
f.
33
Deyim
birçok güçlük/zorluk yaşamak
go through hell and high water [uk]
f.
34
Deyim
önüne aşılamaz bir güçlük/engel çıkmak
hit a stone wall
f.
35
Deyim
(duygu yoğunluğu sebebiyle) konuşmakta zorluk/güçlük çekmek
be (all) choked up
f.
36
Deyim
(biri) anlamakta güçlük çekmek
be scratching (one's) head
f.
37
Deyim
anlamakta güçlük çekmek
be scratching your head
f.
38
Deyim
güçlük içerisinde
batting on a sticky wicket
s.
39
Deyim
hiç güçlük çekmeden
as a duck takes to water
expr.
40
Deyim
rahatsızlık vermeyecek/güçlük çıkarmayacak şekilde
out of (one's) road
expr.
Trade/Economic
41
Ticaret/Ekonomi
ekonomik güçlük dönemlerinde bazı nakit akımlarının giriş olasılığını artırmak düşüncesi ile çok uluslu şirketin yabancı ülke şubelerinden ana merkeze yapılan nakit akımlarını lisans ücretleri farklı bölümlere ayırmak
unbundle
f.
Technical
42
Teknik
teşhis güçlük kodu
diagnostic trouble code
i.
Medical
43
Medikal
ayağa kalkmada güçlük
difficulty in standing
i.
44
Medikal
subaraknoid alana ulaşmada güçlük
difficult access to subarachnoid space
i.
45
Medikal
yürümede güçlük
difficulty in walking
i.
46
Medikal
yutkunmada güçlük
dyscataposia
i.
47
Medikal
yürümede güçlük
gait difficulty
i.
Psychology
48
Psikoloji
ses tonunu ayarlamakta güçlük
dysprosody
i.
49
Psikoloji
ses tonunu ayarlamakta güçlük
pseudo-foreign dialect syndrome
i.
50
Psikoloji
sözcükleri söylemede güçlük
dysarthria
i.
Mental Health
51
Ruhbilim
matematik becerilerinin kazanılmasında güçlük
dyscalculia
i.
Pathology
52
Patoloji
yenidoğanın meme emmesinde güçlük
neonatal difficulty in feeding at breast
i.
Linguistics
53
Dilbilim
güçlük belirtkesi
difficulty index
i.
54
Dilbilim
güçlük endeksi
difficulty index
i.
Slang
55
Argo
(zorluk, güçlük) kaşkaval
booger [us]
i.
56
Argo
(birine) güçlük çıkarmak
break (one's) balls
f.
57
Argo
(birine) güçlük çıkarmak
break (someone's) balls
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of güçlük
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy