için değerli - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

için değerli



"için değerli" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
Phrases
için değerli in some transaction for expr.

"için değerli" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 60 sonuç

Türkçe İngilizce
General
değerli eşyaların saklanması için temin edilen kasa safe-deposit i.
deniz kabukları veya değerli eşyalar için plajda/sahilde arama yapma beachcombing i.
çakraların içindeki ve birbirleri arasındaki enerji akışını iyileştirmek için değerli taşların kullanılması chakra therapy i.
değerli bir yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için üzerine takılan yüzük guard i.
değerli bir yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için üzerine takılan yüzük guard ring i.
parlaklık veya renk katması için değerli taşın altına konan ince metal yaprak foil i.
(belirsiz bir şey için) değerli bir şeyi riske atmak gamble f.
(toprak, kum altın veya değerli metal bulmak için konteynerde yıkamak pan f.
(çakıl ve kumu) değerli minerallerin ayrışması için konteynerde yıkamak pan off f.
(çakıl ve kumu) değerli minerallerin ayrışması için konteynerde yıkamak pan out f.
Phrasals
biri için değerli olmak go for f.
biri/bir şey için değerli olmak credit to someone or something f.
Phrases
(biri) için değerli matter to (one) expr.
biri için değerli matter to someone expr.
Colloquial
(biri) için önemli/değerli olmak mean to (one) f.
Idioms
koleksiyoncu için değerli olan nadir tarihi eser collector's piece i.
koleksiyoncu için değerli olan nadir tarihi eser collector's item i.
(biri için) değerli olmak mean something f.
biri için çok kıymetli/önemli/değerli olmak be the world to (one) f.
biri için çok kıymetli/önemli/değerli olmak be/mean (all) the world to somebody f.
biri için çok kıymetli/önemli/değerli olmak be the world to (one) f.
biri için çok kıymetli/önemli/değerli olmak mean the world to (someone) f.
biri için çok kıymetli/önemli/değerli/anlamlı olmak mean the world to (someone) f.
hızlıca gelir/fayda elde etmek için aileden kalan değerli şeyleri satmak sell the family silver f.
değerli bir şeyi ilerisi için saklamaktansa elden çıkarmak sell the family silver f.
hızlı fayda/para elde etmek için değerli bir bir şeyi elden çıkarmak sell the family silver f.
(biri) için önemli/değerli olmak be close to (one's) heart f.
biri için önemli/değerli olmak be close to somebody's heart f.
biri için önemli/değerli olmak be near to somebody's heart f.
biri için önemli/değerli olmak be dear to somebody's heart f.
(biri) için çok değerli/önemli olmak be near to (one's) heart f.
biri için çok değerli/önemli olmak be close to somebody's heart f.
biri için çok değerli/önemli olmak be dear to somebody's heart f.
biri için çok değerli/önemli olmak be near to somebody's heart f.
biri için çok kıymetli/önemli/değerli olmak be the world to somebody f.
biri için çok kıymetli/önemli/değerli olmak mean the world to somebody f.
senin için önemli/değerli close to your heart [uk] s.
senin için önemli/değerli dear to your heart s.
biri için değerli in some transaction for someone expr.
değerli tavsiyeler/tavsiyeleriniz için teşekkür ederim thank you for those pearls of wisdom expr.
Trade/Economic
değerli eşya saklamak için kullanılan yer safe deposit i.
bazı hisse grupları için az değerli hisseler üzerinden ödenmeden temettü alma hakkı preference i.
ek değerli pul için ödenen fazla ücret surtax i.
Law
(bir kimsenin) halefi olmak için aynı soydan gelen en değerli kişi worthiest of blood i.
(bir kimseden) miras almak için aynı soydan gelen en değerli kişi worthiest of blood i.
Technical
değerli belge veya para saklamak için kullanılan dayanıklı metal kutu veya kasa coffer i.
Construction
değerli taşların imitasyonu ve kalıp, mühür vs. yapımı için kullanılan çimento ve fildişi ya da kemik tozu karışımı eburin i.
Mining
değerli maden damarı keşfetmek için kullanılan bir alet wagger [obsolete] i.
ince altın veya değerli mineralleri yakalamak için kullanılan ağır kumaş blanket i.
(insanları madencilik iştiraklarına çekmek için sergilenen) değerli taş kesiti slocking stone i.
toprağın altındaki tabakaları ve değerli madenleri ortaya çıkarmak için suyla aşındırmak hush f.
Marine Biology
tropikal hint-pasifik'te yemek ve av için çok değerli olan yaygın bir balık rock salmon i.
eski yunanlılar ve romalılar için değerli bir gıda olan, akdeniz'e özgü bir balık scarus cretensis i.
Botanic
abd'ye özgü, hayvan otlatmak için yetiştirilen değerli bir çim wire grass i.
abd'ye özgü, hayvan otlatmak için yetiştirilen değerli bir çim wiregrass i.
Religious
tanrı'nın evet-hayır sorularına cevabını bulmak için değerli taşlarla çektiği kura thummim i.
tanrı'nın evet-hayır sorularına cevabını bulmak için değerli taşlarla çektiği kura urim and thummim i.
Chess
(taşı) tehdit altındaki değerli taşı korumak için hareket ettirmek interpose f.
Card
(remi ve kanasta oyunlarında) kartı güvenli atmak için değerli bir kart kombinasyonunun bozulduğu durum squeeze i.
Archaic
dayanıklılık gibi özellikler katmak için daha değerli bir metalle karıştırılmış metal alloy i.