Geçmiş

incumbent

"incumbent" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 27 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	incumbent i.	görevli
2	Genel	incumbent i.	görevli kimse
3	Genel	incumbent i.	memur
4	Genel	incumbent i.	bölge papazı
5	Genel	incumbent i.	mahalle papazı
6	Genel	incumbent i.	vazifeli kimse
7	Genel	incumbent i.	bir makamda görevli kimse
8	Genel	incumbent i.	işgalci
9	Genel	incumbent s.	ödevli
10	Genel	incumbent s.	düşen
11	Genel	incumbent s.	zorunlu
12	Genel	incumbent s.	üzerine düşen
13	Genel	incumbent s.	yükümlü
14	Genel	incumbent s.	vazifeli
15	Genel	incumbent s.	dayanan
16	Genel	incumbent s.	yaslanan
17	Genel	incumbent s.	faal görevli
18	Genel	incumbent s.	alttaki yüzeye değecek şekilde eğilmiş
19	Genel	incumbent s.	halihazırda görev yapan
Trade/Economic
20	Ticaret/Ekonomi	incumbent i.	görevli kimse
21	Ticaret/Ekonomi	incumbent i.	memur
22	Ticaret/Ekonomi	incumbent s.	yükümlü
Law
23	Hukuk	incumbent i.	görevli
Biology
24	Biyoloji	incumbent s.	(bitki çeneği) bir parça üzerine dayalı veya yapışmış halde
Geology
25	Jeoloji	incumbent s.	(yer tabakası) üstü üste geçmiş
Archaic
26	Eski Kullanım	incumbent s.	sarkık
Ornithology
27	Kuşbilim	incumbent s.	(arka parmak) kuş ayakta dururken tamamen yere değen

"incumbent" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 40 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	be incumbent on f.	-e düşmek
2	Genel	be incumbent on f.	sorumluluğu -e ait olmak
3	Genel	incumbent upon f.	sorumlu olmak
4	Genel	incumbent on s.	görevi olan
5	Genel	incumbent upon s.	görevi olan
6	Genel	incumbent upon s.	yapılması gerekli
7	Genel	incumbent upon s.	üstüne düşen
8	Genel	incumbent upon s.	üzerine düşen
9	Genel	incumbent upon s.	bir işi gerçekleştirmekle görevli
10	Genel	incumbent upon s.	bir işi yapmakla sorumlu
11	Genel	incumbent on s.	yapılması gereken
12	Genel	incumbent on s.	yapılması gerekli
13	Genel	incumbent on s.	üstüne düşen
14	Genel	incumbent on s.	üzerine düşen
15	Genel	incumbent on s.	bir işi gerçekleştirmekle görevli
16	Genel	incumbent on s.	bir işi yapmakla sorumlu
17	Genel	incumbent upon s.	yapılması gereken
18	Genel	incumbent [obsolete] s.	yaklaşan
19	Genel	incumbent [obsolete] s.	tehdit eden
20	Genel	incumbent [obsolete] s.	çok meşgul
21	Genel	incumbent [obsolete] s.	gayretli
22	Genel	incumbent [obsolete] s.	çalışkan
Phrasals
23	Öbek Fiiller	incumbent upon someone to do something f.	bir şeyi yapma/söyleme zorunluluğu duymak
24	Öbek Fiiller	incumbent upon someone to do something f.	bir şeyi (yapma/söyleme) görevi düşmek
Colloquial
25	Konuşma Dili	incumbent upon someone i.	boyun borcu olan görev
26	Konuşma Dili	incumbent upon someone i.	kaçınılmaz görev
27	Konuşma Dili	incumbent to do f.	(bir şeyi) yapma/söyleme görevi düşmek
28	Konuşma Dili	incumbent to do f.	(bir şeyi) yapma/söyleme zorunluluğu duymak
29	Konuşma Dili	incumbent upon someone expr.	yapılması zorunlu görev
Trade/Economic
30	Ticaret/Ekonomi	incumbent advantage i.	yerleşik firma avantajı
31	Ticaret/Ekonomi	incumbent firms i.	yerleşik firmalar
32	Ticaret/Ekonomi	be incumbent f.	terettüp etmek
Law
33	Hukuk	be incumbent on f.	terettüp etmek
Politics
34	Siyasal	incumbent party i.	iktidar partisi
35	Siyasal	anti-incumbent vote i.	iktidar karşıtı oy
Informatics
36	Bilişim	incumbent operator i.	yerleşik operatör
Telecom
37	Telekom	incumbent universal service provider i.	yerleşik evrensel hizmet sağlayıcısı
38	Telekom	incumbent local exchange carrier i.	yerleşik yerel santral taşıyıcısı
39	Telekom	incumbent operator i.	yerleşik işletmeci
40	Telekom	incumbent fixed-line operator i.	yerleşik sabit hat işletmecisi