|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Common Usage |
|
1 |
Yaygın Kullanım |
tanınmamak için giyilen kıyafet |
disguise i.
|
|
General |
|
2 |
Genel |
kılık kıyafet |
appearance of someone i.
|
|
3 |
Genel |
kıyafet (belirli bir durumda/zamanda giyilen) |
regalia i.
|
|
4 |
Genel |
kıyafet zorunluluğu |
dress code i.
|
|
5 |
Genel |
düzensiz kıyafet |
disarray i.
|
|
6 |
Genel |
bağlayıcı kıyafet tarzı |
dress code i.
|
|
7 |
Genel |
kılık kıyafet |
fashion i.
|
|
8 |
Genel |
kılık kıyafet |
appearance i.
|
|
9 |
Genel |
gösterişli kıyafet |
frilly i.
|
|
10 |
Genel |
süslü kıyafet |
gaudery i.
|
|
11 |
Genel |
tebdili kıyafet |
incognito i.
|
|
12 |
Genel |
kılık kıyafet |
rig i.
|
|
13 |
Genel |
şık kıyafet |
regalia i.
|
|
14 |
Genel |
kıyafet balosu |
fancy dress ball i.
|
|
15 |
Genel |
katolik papazın giydiği kıyafet |
chasuble i.
|
|
16 |
Genel |
tebdili kıyafet |
disguise i.
|
|
17 |
Genel |
belirli bir durumda ve zamanda giyilen kıyafet |
regalia i.
|
|
18 |
Genel |
polinezyalılar tarafından giyilen bir kıyafet |
lavalava i.
|
|
19 |
Genel |
kıyafet kodu |
dress code i.
|
|
20 |
Genel |
din görevlilerine özgü kıyafet |
habit i.
|
|
21 |
Genel |
kıyafet değişimi |
disguisement i.
|
|
22 |
Genel |
kıyafet yönetmeliği |
dress code i.
|
|
23 |
Genel |
kıyafet balosu |
costume ball i.
|
|
24 |
Genel |
kıyafet tebdili |
disguise i.
|
|
25 |
Genel |
kılık kıyafet |
dress i.
|
|
26 |
Genel |
dağınıklık (kıyafet veya saç) |
dishevelment i.
|
|
27 |
Genel |
su geçirmez kıyafet |
groundsheet i.
|
|
28 |
Genel |
su geçirmez kıyafet |
waterproof cloth i.
|
|
29 |
Genel |
yöresel kıyafet |
local dress i.
|
|
30 |
Genel |
geleneksel kıyafet |
local dress i.
|
|
31 |
Genel |
geleneksel kıyafet |
traditional wear i.
|
|
32 |
Genel |
yöresel kıyafet |
traditional wear i.
|
|
33 |
Genel |
yöresel kıyafet |
traditional outfit i.
|
|
|
34 |
Genel |
yerel kıyafet |
folk outfit i.
|
|
35 |
Genel |
yerel kıyafet |
folk costume i.
|
|
36 |
Genel |
yöresel kıyafet |
folk costume i.
|
|
37 |
Genel |
yerel kıyafet |
traditional wear i.
|
|
38 |
Genel |
yerel kıyafet |
local dress i.
|
|
39 |
Genel |
yerel kıyafet |
traditional outfit i.
|
|
40 |
Genel |
yöresel kıyafet |
local outfit i.
|
|
41 |
Genel |
yöresel kıyafet |
folk outfit i.
|
|
42 |
Genel |
yerel kıyafet |
local outfit i.
|
|
43 |
Genel |
polinezyalılar tarafından giyilen bir kıyafet |
lava-lava i.
|
|
44 |
Genel |
kıyafet balosu |
fancy-dress party i.
|
|
45 |
Genel |
günlük kıyafet |
casual dress i.
|
|
46 |
Genel |
resmi kıyafet |
official dress i.
|
|
47 |
Genel |
resmi kıyafet |
formal dress i.
|
|
48 |
Genel |
askeri kıyafet giyen teröristler |
terrorists wearing military uniforms i.
|
|
49 |
Genel |
askeri kıyafet giyen teröristler |
terrorists dressed in military uniform i.
|
|
50 |
Genel |
askeri kıyafet giyen teröristler |
terrorists in military uniforms i.
|
|
51 |
Genel |
resmi kıyafet |
formal suit i.
|
|
52 |
Genel |
şık kıyafet |
smart dress i.
|
|
53 |
Genel |
kıyafet dükkanı |
clothing shop i.
|
|
54 |
Genel |
kıyafet dükkanı |
dress shop i.
|
|
55 |
Genel |
kıyafet mağazası |
dress shop i.
|
|
56 |
Genel |
kıyafet mağazası |
clothing shop i.
|
|
57 |
Genel |
sivil kıyafet |
civilian attire i.
|
|
58 |
Genel |
özellikle düğün vb. gibi davetlerde giyilen resmi kıyafet |
morning suit i.
|
|
59 |
Genel |
modaya uygun kıyafet |
fashionable dress i.
|
|
60 |
Genel |
(kılık) kıyafet düşkünü |
clotheshorse i.
|
|
61 |
Genel |
(kılık) kıyafet düşkünü |
clothes horse i.
|
|
62 |
Genel |
göbeği açıkta bırakan kıyafet |
bare-midriff i.
|
|
63 |
Genel |
gösterişli kıyafet |
array i.
|
|
64 |
Genel |
sivil kıyafet |
plain clothes i.
|
|
65 |
Genel |
sivil kıyafet |
civilian dress i.
|
|
66 |
Genel |
sivil kıyafet |
civilian garb i.
|
|
67 |
Genel |
sivil kıyafet |
civilian clothing i.
|
|
68 |
Genel |
günlük kıyafet |
casual clothes i.
|
|
69 |
Genel |
numune kıyafet |
sample clothing i.
|
|
70 |
Genel |
kıyafet balosu |
costume party (american english) i.
|
|
71 |
Genel |
kıyafet balosu |
fancy dress party (british english) i.
|
|
72 |
Genel |
kalın kıyafet |
thick clothes i.
|
|
73 |
Genel |
kışlık kıyafet |
winter clothes i.
|
|
74 |
Genel |
kışlık kıyafet |
winter dress i.
|
|
75 |
Genel |
resmi kıyafet/giysi |
balldress i.
|
|
76 |
Genel |
serbest kıyafet |
casual dress i.
|
|
77 |
Genel |
serbest kıyafet |
casual friday (for a business place) i.
|
|
78 |
Genel |
resmi kıyafet/giysi |
formal dress i.
|
|
79 |
Genel |
kıyafet kataloğu |
lookbook i.
|
|
80 |
Genel |
kıyafet dolabı |
clothes cabinet i.
|
|
81 |
Genel |
tüm vücudu kaplayan dar kıyafet |
zentai i.
|
|
82 |
Genel |
tüm vücudu kaplayan dar kıyafet |
zentai suit i.
|
|
83 |
Genel |
büyük beden kıyafet |
oversize i.
|
|
84 |
Genel |
yırtık pırtık kıyafet |
raggery i.
|
|
85 |
Genel |
eski püskü kıyafet |
raggery i.
|
|
86 |
Genel |
şık kıyafet |
raiment i.
|
|
87 |
Genel |
kılık kıyafet |
raiment i.
|
|
88 |
Genel |
belli bir durumda ya da zamanda giyilen kıyafet |
raiment i.
|
|
89 |
Genel |
yoruba erkeklerinin giydiği etnik bir kıyafet |
agbada i.
|
|
90 |
Genel |
kılık kıyafet |
aguise i.
|
|
91 |
Genel |
kılık kıyafet |
aguize i.
|
|
92 |
Genel |
sıkıntılı ekonomik döneme uygun ucuz, ikinci el kıyafet giyen kimse |
recessionista i.
|
|
93 |
Genel |
ikinci el, kullanılmış kıyafet |
pre-loved clothing i.
|
|
94 |
Genel |
kıyafet değiştirme |
change i.
|
|
95 |
Genel |
yedek kıyafet |
change i.
|
|
96 |
Genel |
fazla kıyafet giymeme |
near-nudity i.
|
|
97 |
Genel |
gösterişli kıyafet |
tire [obsolete] i.
|
|
98 |
Genel |
evrak ve kıyafet çantası |
brief bag i.
|
|
99 |
Genel |
as kürküyle süslü kıyafet giyen kişinin rütbesi veya mevkii |
ermines i.
|
|
100 |
Genel |
kıyafet gibi eşyaları taşımaya yarayan sandık, kutu veya çanta |
mail i.
|
|
101 |
Genel |
göz alıcı kıyafet |
bib-and-tucker i.
|
|
102 |
Genel |
(erkekler için) yarı resmi kıyafet kuralı |
black tie i.
|
|
103 |
Genel |
siyah kıyafet ve aksesuarlar |
blacks i.
|
|
104 |
Genel |
bir kıyafetin üstüne veya altına giyilen başka bir kıyafet |
layer i.
|
|
105 |
Genel |
erkekler için smokinden oluşan resmi kıyafet |
white tie and tails i.
|
|
106 |
Genel |
mavi kıyafet |
blue i.
|
|
107 |
Genel |
bazı ingiliz özel okullarında üniforma olarak giyilen kıyafet tarzı |
bluecoat i.
|
|
108 |
Genel |
(kıyafet) badi |
body stocking i.
|
|
109 |
Genel |
vücuda yapışan kıyafet |
body-con i.
|
|
110 |
Genel |
ihtiyacı olan kimselere verilen kıyafet, yemek veya para |
hand-out i.
|
|
111 |
Genel |
kıyafet etiketi |
hangtag i.
|
|
112 |
Genel |
bir kıyafet türü |
harness i.
|
|
113 |
Genel |
kıyafet askısı |
hat stand i.
|
|
114 |
Genel |
afrika'nın bazı bölgelerinde giyilen uzun bir kıyafet |
boubou i.
|
|
115 |
Genel |
afrika'nın bazı bölgelerinde giyilen uzun bir kıyafet |
bubu i.
|
|
116 |
Genel |
geyik derisi kıyafet |
buckskins i.
|
|
117 |
Genel |
geyik derisi kıyafet giyen kimse |
buckskin i.
|
|
118 |
Genel |
geyik derisi kıyafet giyen amerikan taşralısı |
buckskin i.
|
|
119 |
Genel |
geyik derisi kıyafet giyen devrim askeri |
buckskin i.
|
|
120 |
Genel |
kuzey iskoçya'daki klan üyeleri ve askerlerce giyilen tarihi bir kıyafet |
highland dress i.
|
|
121 |
Genel |
rengarenk kumaştan yapılan kıyafet |
motley i.
|
|
122 |
Genel |
kıyafet değişimi |
reparel i.
|
|
123 |
Genel |
şık kıyafet |
gaiety i.
|
|
124 |
Genel |
londra'daki at sahiplerinin giydiği kıyafet |
livery gown i.
|
|
125 |
Genel |
tuhaf kıyafet |
rigout i.
|
|
126 |
Genel |
sihlere ait uzun ve bol gömlekten oluşan geleneksel kıyafet |
chola i.
|
|
127 |
Genel |
klasik kıyafet parçası |
classic i.
|
|
128 |
Genel |
m.s. 1346'da ortaya çıkan bir kıyafet süslemesi |
dagges i.
|
|
129 |
Genel |
yeşil kıyafet |
green i.
|
|
130 |
Genel |
hindistan'ın kerala eyaletinde giyilen bir kıyafet |
mundu i.
|
|
131 |
Genel |
kıyafet tebdili |
disguisement i.
|
|
132 |
Genel |
avrupai tarzda olmayan geleneksel kıyafet |
cloth [west africa] i.
|
|
133 |
Genel |
tasarım kıyafet |
couture i.
|
|
134 |
Genel |
özel dikim kıyafet |
custom-made i.
|
|
135 |
Genel |
kötü dikilmiş kıyafet |
dreck i.
|
|
136 |
Genel |
kalitesiz malzemeden yapılmış kıyafet |
dreck i.
|
|
137 |
Genel |
resmi olmayıp pahalı, şık veya zarif olan (kıyafet) |
dressy casual i.
|
|
138 |
Genel |
kıyafet balosu |
fancy ball i.
|
|
139 |
Genel |
resmi kıyafet |
fancy dress i.
|
|
140 |
Genel |
kıyafet balosu |
fancy-dress ball i.
|
|
141 |
Genel |
kıyafet balosu |
fancy ball i.
|
|
142 |
Genel |
kıyafet balosu |
masquerade ball i.
|
|
143 |
Genel |
(17 ve 18. yüzyıllara ait) camlet kumaşa benzer bir kıyafet kumaşı |
paragon [obsolete] i.
|
|
144 |
Genel |
üzerine kıyafet asılan tekerlekli raf |
pipe rack i.
|
|
145 |
Genel |
çaprazlama giyilen kıyafet |
crossbody i.
|
|
146 |
Genel |
kılık kıyafet |
investment i.
|
|
147 |
Genel |
resmi kıyafet, özel bir nitelik bahşetme veya bahşedilme |
investment i.
|
|
148 |
Genel |
(özellikle 16. yüzyıl kıyafet ve perdelerinde) şerit sırası |
pane i.
|
|
149 |
Genel |
özel görüşmelerde seyyar satıcıların giydiği inci düğmeli kıyafet |
pearly [uk] i.
|
|
150 |
Genel |
inci süslemeli kıyafet |
pearly [uk] i.
|
|
151 |
Genel |
incili kıyafet |
pearly [uk] i.
|
|
152 |
Genel |
sivil kıyafet |
plainclothes i.
|
|
153 |
Genel |
resmi görev sırasında tanınmamak için giyilen sivil kıyafet |
plain-clothes i.
|
|
154 |
Genel |
günlük kıyafet |
daywear i.
|
|
155 |
Genel |
kıyafet aksesuarları |
fixings i.
|
|
156 |
Genel |
özel durum veya ortamda giyilen aksesuarlı kıyafet |
outfit i.
|
|
157 |
Genel |
insanı çevreleyen şey (kıyafet, vücut) |
outwall [obsolete] i.
|
|
158 |
Genel |
görev dışı sivil kıyafet |
private i.
|
|
159 |
Genel |
büyük beden kıyafet |
plus-size i.
|
|
160 |
Genel |
göz kamaştırıcı kıyafet |
sheen i.
|
|
161 |
Genel |
kıyafet değiştirme |
shift i.
|
|
162 |
Genel |
ormancıların giydiği siyah yün bir dış kıyafet |
singlet [new zealand] i.
|
|
163 |
Genel |
altı beden ölçülü kıyafet |
six i.
|
|
164 |
Genel |
kırk dört beden kıyafet |
forty-four i.
|
|
165 |
Genel |
kırk dokuz beden kıyafet |
forty-nine i.
|
|
166 |
Genel |
kırk bir beden kıyafet |
forty-one i.
|
|
167 |
Genel |
kırk yedi beden kıyafet |
forty-seven i.
|
|
168 |
Genel |
kırk altı beden kıyafet |
forty-six i.
|
|
169 |
Genel |
kırk üç beden kıyafet |
forty-three i.
|
|
170 |
Genel |
kırk iki beden kıyafet |
forty-two i.
|
|
171 |
Genel |
dört beden kıyafet |
four i.
|
|
172 |
Genel |
on dört beden kıyafet |
fourteen i.
|
|
173 |
Genel |
(kıyafet veya saç için) klips |
skewer i.
|
|
174 |
Genel |
el kadar kıyafet |
skimp i.
|
|
175 |
Genel |
vücuda oturan dar kıyafet |
skintight i.
|
|
176 |
Genel |
kolayca giyilip çıkarılan kıyafet |
slip-on i.
|
|
177 |
Genel |
şipşak kıyafet |
slip-on i.
|
|
178 |
Genel |
toparlayıcı kıyafet |
slip-on i.
|
|
179 |
Genel |
ucuz kıyafet |
slops i.
|
|
180 |
Genel |
(britanya'da) denizcilere satılan ucuz kıyafet |
slops i.
|
|
181 |
Genel |
kılık kıyafet takıntısı |
beauism i.
|
|
182 |
Genel |
(kıyafet) takım |
stand i.
|
|
183 |
Genel |
kolalı kıyafet aksesuarı |
stiff i.
|
|
184 |
Genel |
sertleştirilmiş kıyafet aksesuarı |
stiff i.
|
|
185 |
Genel |
straplez kıyafet |
strapless i.
|
|
186 |
Genel |
askısız kıyafet |
strapless i.
|
|
187 |
Genel |
sokak modasına uygun kıyafet |
streetwear i.
|
|
188 |
Genel |
antik roma'da giyilen geniş bir kıyafet |
synthesis i.
|
|
189 |
Genel |
tebdil-i kıyafet |
disguise i.
|
|
190 |
Genel |
kıyafet değiştirmek |
disguise f.
|
|
191 |
Genel |
çekmek (kıyafet vb) |
shrink f.
|
|
192 |
Genel |
kıyafet değiştirmek |
change clothes f.
|
|
193 |
Genel |
kıyafet denemek |
try on clothes f.
|
|
194 |
Genel |
belli bir kıyafet kuralına uymak |
follow a certain dress code f.
|
|
195 |
Genel |
kıyafet çıkarmak |
take off clothes f.
|
|
196 |
Genel |
kıyafet satın almak |
buy clothes f.
|
|
197 |
Genel |
dekolte kıyafet giymek |
wear revealing clothes f.
|
|
198 |
Genel |
(kıyafet) belden sarkmak |
blouse f.
|
|
199 |
Genel |
(kıyafet) kırışmak |
ride f.
|
|
200 |
Genel |
(kıyafet) yukarı toplanmak |
ride f.
|
|
201 |
Genel |
(kıyafet) bir bölümü kapatmak |
ride f.
|
|
202 |
Genel |
yumuşak ses çıkaran kıyafet giymek |
rustle f.
|
|
203 |
Genel |
ses çıkarmayan kıyafet giymek |
rustle f.
|
|
204 |
Genel |
(kıyafet, üst baş) darmadağınık etmek |
dishevel f.
|
|
205 |
Genel |
dini kıyafet giydirmek |
clothe f.
|
|
206 |
Genel |
(ayakkabı, kıyafet) çıkarmak |
douse f.
|
|
207 |
Genel |
kıyafet dikmek |
dressmake f.
|
|
208 |
Genel |
kıyafet temin etmek |
outfit f.
|
|
209 |
Genel |
kıyafet almak |
outfit f.
|
|
210 |
Genel |
kıyafet değiştirmek |
shift f.
|
|
211 |
Genel |
(kıyafet, örtü) çekmek |
shrug f.
|
|
212 |
Genel |
(kıyafet, örtü) yerine oturtmak |
shrug f.
|
|
213 |
Genel |
(kıyafet) üzerine oturmak |
sit f.
|
|
214 |
Genel |
(kıyafet) giymek |
slive f.
|
|
215 |
Genel |
(kıyafet) telden almak |
snag f.
|
|
216 |
Genel |
kıyafet giydirmek |
beclothe f.
|
|
217 |
Genel |
(kıyafet) çıkarmak |
remove f.
|
|
218 |
Genel |
(kıyafet) çekmek |
shrink f.
|
|
219 |
Genel |
terzi tarafından kişiye özel hazırlanan sipariş (kıyafet/giysi) |
tailor made s.
|
|
220 |
Genel |
kıyafet ile alakalı |
vestimentary s.
|
|
221 |
Genel |
balayı için tasarlanmış (kıyafet) |
going–away s.
|
|
222 |
Genel |
şık (kıyafet) |
larney [india] s.
|
|
223 |
Genel |
erkek konukların resmi kıyafet giymesini gerektiren (etkinlik) |
white-tie s.
|
|
224 |
Genel |
kıyafet giymiş |
habilatory s.
|
|
225 |
Genel |
(kostüm, kıyafet) hızla değiştirebilen |
quick-change s.
|
|
226 |
Genel |
(kostüm, kıyafet) çabuk değiştiren |
quick-change s.
|
|
227 |
Genel |
vücudun etrafına sarılıp bağlanmak üzere tasarlanmış (kıyafet) |
wraparound s.
|
|
228 |
Genel |
(saç, kıyafet) kabarık |
bouffant s.
|
|
229 |
Genel |
derli toplu (kıyafet) |
dink [scotland] s.
|
|
230 |
Genel |
(kıyafet) kenar mahalle stili |
ghetto-fabulous s.
|
|
231 |
Genel |
gri kıyafet giyen |
grey s.
|
|
232 |
Genel |
(kıyafet) düz |
roundabout s.
|
|
233 |
Genel |
(kıyafet) sade dairesel kesimli |
roundabout s.
|
|
234 |
Genel |
yeşilimsi kahverengi olan (kıyafet) |
olive brown s.
|
|
235 |
Genel |
zeytin yeşili renginde (kıyafet) |
olive green s.
|
|
236 |
Genel |
(kıyafet tarzı) velasquez portrelerinden ilham alan |
infanta s.
|
|
237 |
Genel |
kıyafet kodu bulunmayan |
informal s.
|
|
238 |
Genel |
günlük kıyafet ile gidilebilen |
informal s.
|
|
239 |
Genel |
resmi kıyafet olmaya uygun |
dress s.
|
|
240 |
Genel |
resmi kıyafet gerektiren |
dress s.
|
|
241 |
Genel |
resmi kıyafet gerektiren |
dress-up s.
|
|
242 |
Genel |
(kıyafet) pencereli |
peekaboo s.
|
|
243 |
Genel |
(kıyafet) pencereli |
peek–a–boo s.
|
|
244 |
Genel |
(kıyafet) yerleri süpüren |
floor-length s.
|
|
245 |
Genel |
uygun kıyafet ve aksesuarlarla donatılmış |
outfitted s.
|
|
246 |
Genel |
eski püskü (kıyafet) |
outworn s.
|
|
247 |
Genel |
büyük beden kıyafet giyen |
plus-size s.
|
|
248 |
Genel |
kıyafet kodu olan |
semi-formal s.
|
|
249 |
Genel |
(kıyafet) yarı gala etkinliğine uygun |
semigala s.
|
|
250 |
Genel |
(kıyafet) efil efil |
side s.
|
|
251 |
Genel |
(kıyafet) dökümlü |
side s.
|
|
252 |
Genel |
(kıyafet) kısmen örten |
skeleton s.
|
|
253 |
Genel |
(kıyafet) ufacık ve dar |
skimpy s.
|
|
254 |
Genel |
(kıyafet) el kadar |
skimpy s.
|
|
255 |
Genel |
(kıyafet) salaş |
sloppy s.
|
|
256 |
Genel |
dikkatleri toplayan (kıyafet) |
statement s.
|
|
257 |
Genel |
giysi ile ilişkili ya da kıyafet tarzı |
sartorially zf.
|
|
258 |
Genel |
(kıyafet) şık ve gösterişli |
gaily zf.
|
|
259 |
Genel |
tebdil-i kıyafet halde |
disguisedly zf.
|
|
Phrasals |
|
260 |
Öbek Fiiller |
(elbise/kıyafet) dağılmamak |
hang together f.
|
|
261 |
Öbek Fiiller |
(elbise/kıyafet) parçalanmamak |
hang together f.
|
|
262 |
Öbek Fiiller |
(kıyafet) çıkarıp atmak |
toss off f.
|
|
263 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi) gerekli parça, ekipman, kıyafet, alet ile donatmak/teçhiz etmek |
fit (someone or something) up with (something) f.
|
|
264 |
Öbek Fiiller |
(bir kıyafet) kuşanmak |
attire (someone or oneself) in (something) f.
|
|
265 |
Öbek Fiiller |
kıyafet daraltmak |
pinch out f.
|
|
266 |
Öbek Fiiller |
kıyafet değiştirmek |
change into f.
|
|
267 |
Öbek Fiiller |
(başka bir kıyafet) giymek |
change into f.
|
|
268 |
Öbek Fiiller |
kıyafet değiştirmek |
change into (something) f.
|
|
269 |
Öbek Fiiller |
(başka bir kıyafet) giymek |
change into (something) f.
|
|
270 |
Öbek Fiiller |
(kıyafet) değiştirmek |
change out of (something) f.
|
|
271 |
Öbek Fiiller |
birini bir kıyafet içinde hayal etmek/düşünmek |
feature someone in something f.
|
|
272 |
Öbek Fiiller |
(kıyafet) toplanmak |
ride up f.
|
|
273 |
Öbek Fiiller |
(kıyafet) yukarı çıkmak |
ride up f.
|
|
274 |
Öbek Fiiller |
(gerekli parça, ekipman, kıyafet, alet ile) donatmak/teçhiz etmek |
fit with (something) f.
|
|
275 |
Öbek Fiiller |
(kıyafet) giyerek aşındırmak |
go through f.
|
|
276 |
Öbek Fiiller |
üzerine (dar bir kıyafet) geçirmek |
pour into (something or some place) f.
|
|
277 |
Öbek Fiiller |
(kıyafet boyu) uzatmak |
pull down f.
|
|
Proverb |
|
278 |
Atasözü |
kılık kıyafet ziyafettir |
enough is as good as a feast
|
|
279 |
Atasözü |
kıyafet seni adam etmez |
clothes do not make the man
|
|
Colloquial |
|
280 |
Konuşma Dili |
kışladaki askerlerin giydiği kalın ve dayanıklı elbise/kıyafet |
fattygews i.
|
|
281 |
Konuşma Dili |
gündelik kıyafet |
grubbies i.
|
|
282 |
Konuşma Dili |
üzerini kirletecek işler yaparken giyilen eski kıyafet |
grubbies i.
|
|
283 |
Konuşma Dili |
gündelik kıyafet |
grubbers i.
|
|
284 |
Konuşma Dili |
üzerini kirletecek işler yaparken giyilen eski kıyafet |
grubbers i.
|
|
285 |
Konuşma Dili |
gündelik kıyafet |
grubs i.
|
|
286 |
Konuşma Dili |
üzerini kirletecek işler yaparken giyilen eski kıyafet |
grubs i.
|
|
287 |
Konuşma Dili |
(japonya'da) tasarım kıyafet ve aksesuarlar satın alıp son teknoloji cihazları kullanan aşırı sosyal genç kız veya genç kadın |
kogal i.
|
|
288 |
Konuşma Dili |
üst kıyafet/giysi |
top i.
|
|
289 |
Konuşma Dili |
t-shirt, gömlek üste giyilen kıyafet |
top i.
|
|
290 |
Konuşma Dili |
ince muşambadan yapılmış kıyafet |
oiler i.
|
|
291 |
Konuşma Dili |
gamseleden yapılmış kıyafet |
oiler i.
|
|
292 |
Konuşma Dili |
sivil kıyafet |
civies i.
|
|
293 |
Konuşma Dili |
duruma uygun olmayan kıyafet veya davranış |
dog i.
|
|
294 |
Konuşma Dili |
yerde bırakılan kıyafet yığını |
floordrobe i.
|
|
295 |
Konuşma Dili |
(kıyafet) daracık |
spray-on s.
|
|
296 |
Konuşma Dili |
(kıyafet) dapdar |
spray-on s.
|
|
297 |
Konuşma Dili |
(kıyafet) vücuda kalıp gibi oturan |
spray-on s.
|
|
Idioms |
|
298 |
Deyim |
rahat kıyafet |
casual dress i.
|
|
299 |
Deyim |
resmî olmayan kıyafet |
casual dress i.
|
|
300 |
Deyim |
kıyafet zorunluluğu olmaması |
casual dress i.
|
|
301 |
Deyim |
çamaşır iplerinden kıyafet/ev tekstil eşyaları çalan küçük çaplı hırsız |
lully prigger [uk] i.
|
|
302 |
Deyim |
evinden uzak birine gönderilen yiyecek, içecek, kıyafet içeren paket |
care package i.
|
|
303 |
Deyim |
kıyafet balosuna (bir şey) kostümüyle/kılığında gitmek |
go as (someone or something) f.
|
|
304 |
Deyim |
birbirinden farklı fakat birbirini tamamlayan parçaları (kıyafet, eşya) seçip bir araya getirerek uyumlu/düzenli bir takım oluşturmak |
mix and match f.
|
|
305 |
Deyim |
kılık kıyafet köpeklere ziyafet |
scruffy s.
|
|
306 |
Deyim |
resmi kıyafet kodu olan |
black-tie s.
|
|
307 |
Deyim |
kıyafet seni adam etmez |
clothes don't make the man expr.
|
|
Trade/Economic |
|
308 |
Ticaret/Ekonomi |
resmi kıyafet |
official dress i.
|
|
309 |
Ticaret/Ekonomi |
son moda kıyafet |
fancy goods i.
|
|
Politics |
|
310 |
Siyasal |
hükümdarın törensel kıyafet giyerek misafir kabul ettiği salon |
chamber of paraments i.
|
|
311 |
Siyasal |
radikal sol görüşlülerin benimsediği kıyafet modası ve yaşam tarzı |
radical chic i.
|
|
Technical |
|
312 |
Teknik |
(bina veya kıyafet) renovatör |
reviver i.
|
|
313 |
Teknik |
kıyafet dövme sopası |
paddle i.
|
|
314 |
Teknik |
(kıyafet) daraltan kimse |
shrinker i.
|
|
Textile |
|
315 |
Tekstil |
(eski) bileğe kadar uzanan bir tür kıyafet |
talar i.
|
|
316 |
Tekstil |
moda kıyafet üreticileri ve satıcıları |
rag trade i.
|
|
317 |
Tekstil |
kadınların yürüyüş yaparken dışarda giydiği kıyafet |
trotteur i.
|
|
318 |
Tekstil |
çift taraflı giyilebilen kıyafet |
turnabout i.
|
|
319 |
Tekstil |
abiye kıyafet |
evening gown i.
|
|
320 |
Tekstil |
abiye kıyafet |
evening dress i.
|
|
321 |
Tekstil |
kullanıma hazır kıyafet |
off-the-rack attire i.
|
|
322 |
Tekstil |
rahat kıyafet |
casual wear i.
|
|
323 |
Tekstil |
rahat kıyafet |
casual dress i.
|
|
324 |
Tekstil |
yazlık kıyafet |
summer dress i.
|
|
325 |
Tekstil |
vietnamlı kadınların giydiği geleneksel kıyafet |
ao dai i.
|
|
326 |
Tekstil |
üst giyimin içine giyilen kıyafet |
underdress i.
|
|
327 |
Tekstil |
imparator kesimi kıyafet |
empire line i.
|
|
328 |
Tekstil |
sarı renkli kıyafet |
yellow i.
|
|
329 |
Tekstil |
halter yakalı kıyafet |
halter i.
|
|
330 |
Tekstil |
günlük kıyafet |
utility wear i.
|
|
331 |
Tekstil |
gündelik kıyafet |
utility wear i.
|
|
332 |
Tekstil |
baruthanede giyilmek üzere çoğunlukla yünden yapılan ve metal içermeyen kıyafet |
magazine dress i.
|
|
333 |
Tekstil |
genç kızlar için kıyafet bedeni |
junior miss i.
|
|
334 |
Tekstil |
filipinler'de kıyafet yapmak için kullanılan hassas bir iplik |
jussi i.
|
|
335 |
Tekstil |
deri kıyafet |
leatherwear i.
|
|
336 |
Tekstil |
bacaklara giyilen kıyafet |
legwear i.
|
|
337 |
Tekstil |
pamuk, reyon, ipek veya naylondan dokunan, kıyafet, perde ve cibinlikte kullanılan ince ve saydam bir kumaş |
marquisette i.
|
|
338 |
Tekstil |
beyaz kıyafet |
white i.
|
|
339 |
Tekstil |
genellikle kolsuz olup ayak bileklerine kadar uzanan günlük kıyafet |
maxi dress i.
|
|
340 |
Tekstil |
genellikle kolsuz olup ayak bileklerin kadar uzanan günlük kıyafet |
maxidress i.
|
|
341 |
Tekstil |
yandan bağlamalı kıyafet |
wrapover i.
|
|
342 |
Tekstil |
punk ve gotik giyimde kullanılan tokalı ve fermuarlı kıyafet |
bondage i.
|
|
343 |
Tekstil |
erkek çocuk bedeninde bir kıyafet |
boys i.
|
|
344 |
Tekstil |
kıyafet yapımında kullanılan kaba kumaş |
hopsack i.
|
|
345 |
Tekstil |
ortalama boy ve yapıya sahip kadınlar için kıyafet bedeni |
miss i.
|
|
346 |
Tekstil |
moygashel keteninden yapılmış kıyafet |
moygashel i.
|
|
347 |
Tekstil |
gabardin kıyafet |
gabardine i.
|
|
348 |
Tekstil |
şişman erkek çocuklarına yönelik kıyafet boyutu |
husky i.
|
|
349 |
Tekstil |
fas'ta giyilen geniş bir kıyafet |
hyke i.
|
|
350 |
Tekstil |
keten kıyafet |
linen i.
|
|
351 |
Tekstil |
irlanda keteninden yapılan kıyafet |
moygashel i.
|
|
352 |
Tekstil |
uzun ölçülü kıyafet |
long i.
|
|
353 |
Tekstil |
eskiden bebeklere giydirilen elbise benzeri kıyafet |
long-coats i.
|
|
354 |
Tekstil |
eskiden bebeklere giydirilen elbise benzeri kıyafet |
long clothes i.
|
|
355 |
Tekstil |
ince muşambadan yapılmış kıyafet |
oil i.
|
|
356 |
Tekstil |
gamseleden yapılmış kıyafet |
oil i.
|
|
357 |
Tekstil |
ince muşambadan yapılan kıyafet |
oilers [us] i.
|
|
358 |
Tekstil |
gamseleden yapılan kıyafet |
oilers [us] i.
|
|
359 |
Tekstil |
sentetik su geçirmez materyalden yapılan kıyafet |
oilers [us] i.
|
|
360 |
Tekstil |
ince muşambadan yapılan kıyafet |
oilskin i.
|
|
361 |
Tekstil |
gamseleden yapılan kıyafet |
oilskin i.
|
|
362 |
Tekstil |
sentetik su geçirmez materyalden yapılan kıyafet |
oilskin i.
|
|
363 |
Tekstil |
ince muşambadan yapılan su geçirmez kıyafet |
oilskins i.
|
|
364 |
Tekstil |
gamseleden yapılan su geçirmez kıyafet |
oilskins i.
|
|
365 |
Tekstil |
kıyafet üzerine giyilen gömlek |
overshirt i.
|
|
366 |
Tekstil |
deri kıyafet |
russetting [obsolete] i.
|
|
367 |
Tekstil |
aba kıyafet |
russetting [obsolete] i.
|
|
368 |
Tekstil |
kolların rahat hareket etmesini sağlayan esnek omuzlu kıyafet |
bi-swing i.
|
|
369 |
Tekstil |
fransa'da üretilip kıyafet yapımında kullanılan bir tür beyaz muslin kumaş |
coteline i.
|
|
370 |
Tekstil |
mantar biçimli kıyafet aksesuarı |
dome i.
|
|
371 |
Tekstil |
kalın yünlü kumaştan yapılan kıyafet |
dreadnaught i.
|
|
372 |
Tekstil |
modaya uygun kıyafet |
fancy i.
|
|
373 |
Tekstil |
zengin, ağır ipek kumaştan yapılmış kıyafet |
padesoy i.
|
|
374 |
Tekstil |
zengin, ağır ipek kumaştan yapılmış kıyafet |
paduasoy i.
|
|
375 |
Tekstil |
kıyafet açıklığı |
fent [dialect] i.
|
|
376 |
Tekstil |
saten kıyafet |
satin i.
|
|
377 |
Tekstil |
resmi kıyafet |
sheath i.
|
|
378 |
Tekstil |
34 beden kıyafet |
five i.
|
|
379 |
Tekstil |
turuncu kıyafet |
orange i.
|
|
380 |
Tekstil |
kadın kıyafet ve aksesuarlarında kullanılan tül dokulu ve buruşuk görünümlü yumuşak, beyaz veya renkli ipek kumaş |
oriental crape i.
|
|
381 |
Tekstil |
aşırı büyük kıyafet |
outsize i.
|
|
382 |
Tekstil |
polinezyalıların giydiği kıyafet |
pareu i.
|
|
383 |
Tekstil |
doğu kilisesi'nde giyilen dini kıyafet |
phaelonion i.
|
|
384 |
Tekstil |
(doğu kilisesi'nde giyilen) pelerin biçimli dini kıyafet |
phelonion i.
|
|
385 |
Tekstil |
dışı koyun postundan olup iç kısmı yünlü olan kıyafet |
sheepskin i.
|
|
386 |
Tekstil |
(kısa erkeklere uygun) kıyafet beden ölçüsü |
short i.
|
|
387 |
Tekstil |
jarse kıyafet |
single-knit i.
|
|
388 |
Tekstil |
esnek örgülü kıyafet |
single-knit i.
|
|
389 |
Tekstil |
deniz yolculuğunda giyilen kıyafet |
cruisewear i.
|
|
390 |
Tekstil |
koruyucu kıyafet |
foul-weather gear i.
|
|
391 |
Tekstil |
kötü havalara karşı giyilen kıyafet |
foul-weather gear i.
|
|
392 |
Tekstil |
kıyafet sertleştirmede kullanılan bir müslin çeşidi |
foundation muslin i.
|
|
393 |
Tekstil |
(kıyafet) dökülmek |
hang f.
|
|
394 |
Tekstil |
(kıyafet veya kumaş) kurutmak |
rough-dry f.
|
|
395 |
Tekstil |
(kıyafet, çorap) ısı kullanarak şekil vermek |
preboard f.
|
|
396 |
Tekstil |
yere kadar uzun ve yerleri süpüren (kıyafet) |
cathedral s.
|
|
397 |
Tekstil |
kıyafet giydirilmemiş |
unapparelled s.
|
|
398 |
Tekstil |
kışın giyilmeye uygun kalınlıkta (kıyafet) |
winterweight s.
|
|
399 |
Tekstil |
boyundan bağlamalı kıyafet ile ilgili |
halter top s.
|
|
400 |
Tekstil |
(kıyafet) kapüşonlu |
hooded s.
|
|
401 |
Tekstil |
eski yün kıyafet ve halılar gibi kullanılmış materyallerden elde edilen (yün lifi) |
reused s.
|
|
402 |
Tekstil |
ters yüz edilmiş (kıyafet) |
right-side-out s.
|
|
403 |
Tekstil |
(kıyafet) klasik |
classic s.
|
|
404 |
Tekstil |
(kıyafet) zamansız |
classic s.
|
|
405 |
Tekstil |
(kıyafet) modası geçmeyen |
classic s.
|
|
406 |
Tekstil |
(kıyafet) krem renkli |
ice-cream s.
|
|
407 |
Tekstil |
(kıyafet) vanilyalı dondurma renginde olan |
ice-cream s.
|
|
408 |
Tekstil |
(kıyafet) bilek boyunda |
long s.
|
|
409 |
Tekstil |
(kıyafet veya kumaş) kuru |
rough-dry s.
|
|
410 |
Tekstil |
aba kıyafet giyen |
russet [obsolete] s.
|
|
411 |
Tekstil |
cilalanmamış tabaklı deriden kıyafet giyen |
russet [obsolete] s.
|
|
412 |
Tekstil |
(kıyafet) arka bel bölümünden omza doğru geniş pilili olan |
bi-swing s.
|
|
413 |
Tekstil |
(kıyafet) giy-çık tarzda olan |
pull on s.
|
|
414 |
Tekstil |
(kıyafet) kolayca giyilen |
pull on s.
|
|
415 |
Tekstil |
(kıyafet) tam olmayan |
semifit [us] s.
|
|
416 |
Tekstil |
(kıyafet) tam olmayan |
semifitted s.
|
|
417 |
Tekstil |
ikinci el (kıyafet) |
preworn s.
|
|
418 |
Tekstil |
(kıyafet) daracık |
skinny s.
|
|
419 |
Tekstil |
(kıyafet) dapdar |
skinny s.
|
|
420 |
Tekstil |
(kıyafet) vücudu tamamen saran |
skinny s.
|
|
Furniture |
|
421 |
Mobilya |
kıyafet askısı |
hattree i.
|
|
Botanic |
|
422 |
Botanik |
doğu hindistan'a özgü bir ağacın pamuk kıyafet yapımında kullanılan ve içinde siyahımsı reçineli suyu olan kabuklu yemişi |
marking nut i.
|
|
423 |
Botanik |
tohumları kıyafet veya yün dokulara takılan bitki |
stickweed i.
|
|
Social Sciences |
|
424 |
Sosyal Bilimler |
(suudi arabistan) özellikle davranış ve kılıf-kıyafet konularında şeriat kanununun uygulanmasından sorumlu bir kolluk kuvvetinin üyesi |
mutawa i.
|
|
425 |
Sosyal Bilimler |
abartılı kıyafet tarzıyla bilinen bir azınlık gençlik kültürü |
drape [us] i.
|
|
Education |
|
426 |
Eğitim |
akademik kıyafet |
academic costume i.
|
|
427 |
Eğitim |
akademik kıyafet |
academical dress i.
|
|
428 |
Eğitim |
akademik kıyafet |
academic dress i.
|
|
429 |
Eğitim |
akademik kıyafet |
academicals i.
|
|
430 |
Eğitim |
akademik kıyafet |
academics i.
|
|
History |
|
431 |
Tarih |
kıyafet devrimi |
clothing reform i.
|
|
432 |
Tarih |
eskiden giyilen koruyucu bir kıyafet |
gambison i.
|
|
Religious |
|
433 |
Dini |
kilisede giyilmeye uygun kıyafet |
ecclesiastical attire i.
|
|
434 |
Dini |
kilisede giymeye uygun kıyafet |
ecclesiastical robe i.
|
|
435 |
Dini |
müslüman kadınların giydiği, tüm vücudu ve yüzü kapatan bir kıyafet |
burka i.
|
|
436 |
Dini |
diyakozların dini törenlerde giydiği bir kıyafet |
dalmatica i.
|
|
437 |
Dini |
hacca giden müslümanların giymesi gereken iki parçadan oluşan kıyafet |
ihram i.
|
|
438 |
Dini |
fakirlere kıyafet sağlanmasını amaçlayan, kadınlara özgü hristiyan bir yardım topluluğu |
dorcas society i.
|
|
439 |
Dini |
bazı katolik din adamları tarafından giyilen pelerin benzeri bir kıyafet |
pellegrina i.
|
|
440 |
Dini |
dini kıyafet |
fannel i.
|
|
Environment |
|
441 |
Çevre |
kişisel koruyucu cihaz ve kıyafet |
personal protective equipment i.
|
|
442 |
Çevre |
radyoaktif kirlenmeye karşı koruma sağlayan kıyafet |
anti-contamination clothing i.
|
|
Military |
|
443 |
Askeri |
askeri kıyafet |
military uniform i.
|
|
444 |
Askeri |
er kıyafet ve teçhizat kaydı |
individual clothing and equipment record i.
|
|
445 |
Askeri |
er kıyafet ve teçhizat belgesi |
individual clothing slip i.
|
|
446 |
Askeri |
günlük kıyafet |
daily uniform i.
|
|
447 |
Askeri |
günlük kıyafet |
service uniform i.
|
|
448 |
Askeri |
kıyafet kararnamesi |
uniform regulations i.
|
|
449 |
Askeri |
sivil kıyafet |
mufti i.
|
|
450 |
Askeri |
sivil kıyafet |
civilian dress i.
|
|
451 |
Askeri |
sivil kıyafet |
civilian informal i.
|
|
452 |
Askeri |
(2. dünya savaşı'nın sonunda) terhis edilmiş askerlere verilen sivil kıyafet takımı |
demob suit [uk] i.
|
|
453 |
Askeri |
muharebe askerlerinin etkin çarpışabilmesi ve piyadelerin acil görevleri yerine getirebilmesi için ek olarak taşınan kıyafet, ekipman, silah ve mühimmat |
fighting load i.
|
|
454 |
Askeri |
gizlenmek için kıyafet değiştirmek |
disguise f.
|
|
Archaic |
|
455 |
Eski Kullanım |
resmi kıyafet |
toilette i.
|
|
456 |
Eski Kullanım |
sosyal statü gösteren kıyafet |
coat i.
|
|
Slang |
|
457 |
Argo |
kıyafet altından belli olan memeler |
blouse bunnies i.
|
|
458 |
Argo |
eski püskü kıyafet |
grubbies i.
|
|
459 |
Argo |
pis kıyafet |
grubbies i.
|
|
460 |
Argo |
pasaklı kıyafet |
grubbies i.
|
|
461 |
Argo |
yırtık pırtık kıyafet |
grubbies i.
|
|
462 |
Argo |
paspal kıyafet |
grubbies i.
|
|
463 |
Argo |
pejmürde kıyafet |
grubbies i.
|
|
464 |
Argo |
havalı kıyafet |
drip i.
|
|
465 |
Argo |
kişinin kendi tarzını/stilini yansıtan parça/kıyafet |
lewk i.
|
|
466 |
Argo |
kişinin kendine has/özgün tarzını yansıtan kıyafet |
lewk i.
|
|
467 |
Argo |
sivil kıyafet |
cits i.
|
|
468 |
Argo |
saçma kıyafet |
fangle i.
|
|
Modern Slang |
|
469 |
Modern Argo |
tekrar/yeniden kullanılan kıyafet |
againwear i.
|
|
470 |
Modern Argo |
kıyafet yerine başka şeylerin giyildiği parti |
abc party (anything but clothes party) i.
|
|
471 |
Modern Argo |
beyaz kıyafet partisi |
all white party i.
|
|