Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
make a living by doing something
beaux-arts
hükümdarsız dönem
melt!
Geçmiş
Cümleler
"melt!"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 206 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
melt
f.
eritmek
However, it is easier to claim that mobile phones
melt
our brains.
Ancak, cep telefonlarının beynimizi
erittiğini
iddia etmek daha kolaydır.
More Sentences
2
Yaygın Kullanım
melt
f.
erimek
In northern areas of continents the permafrost is
melting
at a dramatic rate, especially in central Siberia and Alaska.
Kıtaların kuzey bölgelerinde özellikle orta Sibirya ve Alaska'da donmuş toprak tabakası endişe verici bir hızla
eriyor.
More Sentences
General
3
Genel
melt into tears
f.
gözyaşlarına boğulmak
The girl
melted into tears.
Kız
gözyaşlarına boğuldu.
More Sentences
4
Genel
melt
f.
erimek
The ice sheets are
melting.
Buz tabakaları
eriyor.
More Sentences
5
Genel
snow melt
f.
kar erimek
Is the
snow melted
already?
Karlar eridi
mi artık?
More Sentences
Technical
6
Teknik
melt
f.
eritmek
However, it is easier to claim that mobile phones
melt
our brains.
Ancak cep telefonlarının beynimizi
erittiğini
iddia etmek daha kolay.
More Sentences
7
Teknik
melt
f.
erimek
The ice in the water
melted.
Sudaki buz
eridi.
More Sentences
Automotive
8
Otomotiv
melt
f.
erimek
In the morning, heavy snow fell, and then it
melted.
Sabah yoğun kar yağdı ve sonra
eridi.
More Sentences
9
Otomotiv
melt down
f.
erimek
The candle is
melting down.
Mum
eriyor.
More Sentences
General
10
Genel
melt water
i.
özellikle buzulların erimesinden oluşan su
11
Genel
melt
i.
eriyik
12
Genel
melt
i.
erime
13
Genel
melt
i.
eritme
14
Genel
melt water
i.
erime suyu
15
Genel
melt
i.
eri
16
Genel
melt
i.
çözünme
17
Genel
melt
i.
sıvılaşma
18
Genel
melt
f.
kaybolmak
19
Genel
melt
f.
ergitmek
20
Genel
melt
f.
yok olmak
21
Genel
melt
f.
halletmek
22
Genel
melt away
f.
kaybetmek
23
Genel
melt away
f.
yok etmek
24
Genel
melt into
f.
içine karışmak
25
Genel
melt in the same pot
f.
aynı pota içinde eritmek
26
Genel
melt
f.
yumuşatmak
27
Genel
melt
f.
yumuşamak
28
Genel
melt into tears
f.
iki gözü iki çeşme ağlamak
29
Genel
melt
f.
ergimek
30
Genel
melt away
f.
eriyip kaybolmak
31
Genel
melt away
f.
yok olmak
32
Genel
melt away
f.
uçup gitmek
33
Genel
melt
f.
yok etmek
34
Genel
melt
f.
çözünmek
35
Genel
melt
f.
sıvılaşmak
36
Genel
melt
f.
mülayimleştirmek
37
Genel
melt
f.
mülayimleşmek
38
Genel
melt
f.
aşırı sıcaklamak
39
Genel
melt
f.
terle akmak
40
Genel
melt
f.
dağılmak
41
Genel
melt
f.
parçalanmak
42
Genel
melt [obsolete]
f.
bastırılmak
43
Genel
melt [obsolete]
f.
güçsüz düşmek
44
Genel
melt [obsolete]
f.
kırılmak
45
Genel
melt
f.
emilmek
46
Genel
melt
f.
soğurulmak
47
Genel
melt (into)
f.
ana hatlarını kaybetmek
48
Genel
melt (into)
f.
belli belirsiz derecede bir şeyin içine karışmak veya bulanıklaşmak
49
Genel
melt
f.
çözünmesine veya dağılmasına sebep olmak
50
Genel
melt
f.
görünmesini engellemek
51
Genel
melt
f.
dağıtmak
52
Genel
melt
f.
ılımlı etkilere duyarlı hale getirmek
53
Genel
melt
f.
hassas ve nazik hale getirmek
54
Genel
melt
f.
bir şeyin sağlamlığını azaltmak
55
Genel
melt
f.
zayıflatmak
56
Genel
melt
f.
gevşetmek
57
Genel
melt
f.
cesaretini kırmak
58
Genel
melt
f.
(renklerin, seslerin veya siluetlerin) belli belirsiz karışmasına sebep olmak
59
Genel
melt
f.
kaynaştırmak
60
Genel
melt
f.
harmanlamak
61
Genel
melt off
f.
yükünü almak
62
Genel
melt off
f.
endişeyi gidermek
Phrasals
63
Öbek Fiiller
melt into something
f.
eriyerek bir şeye dönüşmek
64
Öbek Fiiller
melt away
f.
eritmek
65
Öbek Fiiller
melt something into something
f.
eriyerek bir şeye dönüşmek
66
Öbek Fiiller
melt in something
f.
içinde erimek
67
Öbek Fiiller
melt in something
f.
-e erimek (belli bir sıcaklıkta vb)
68
Öbek Fiiller
melt down
f.
eriyip gitmek (duygusal baskı altında)
69
Öbek Fiiller
melt down
f.
duygusal yıkıma uğramak
70
Öbek Fiiller
melt down
f.
duygusal olarak çökmek
71
Öbek Fiiller
melt down
f.
duygusal baskı altında ezilmek
72
Öbek Fiiller
melt in
f.
sıcaktan çok terlemek
73
Öbek Fiiller
melt in
f.
sıcaktan rahatsız olmak
74
Öbek Fiiller
melt in
f.
sıcaktan eriyor gibi hissetmek
75
Öbek Fiiller
melt in
f.
sıcaktan neredeyse erimek
76
Öbek Fiiller
melt in
f.
sıcaktan ter içinde kalmak
77
Öbek Fiiller
melt in
f.
tere batmak
78
Öbek Fiiller
melt down
f.
erime geçirmek
79
Öbek Fiiller
melt down
f.
başarısız olmak
80
Öbek Fiiller
melt down
f.
çöküş yaşamak
81
Öbek Fiiller
melt down
f.
metali başka bir şeye dönüştürmek için eritmek
Colloquial
82
Konuşma Dili
melt-up
i.
(finansal piyasadaki) ani ve çarpıcı artış/yükseliş
83
Konuşma Dili
melt-up
i.
hisse senetlerine beklenmedik şekilde hızla ve çok miktarda yapılan yatırım
84
Konuşma Dili
melt-up
i.
hisse senetlerinde/finans piyasasında patlama
85
Konuşma Dili
melt in the mouth
f.
ağızda dağılmak
86
Konuşma Dili
melt in the mouth
f.
ağızda erimek
87
Konuşma Dili
melt in the air
f.
buhar olup uçmak
88
Konuşma Dili
melt in the air
f.
iz bırakmadan kaybolmak
89
Konuşma Dili
melt up
f.
(finansal piyasa) aniden ve çarpıcı şekilde artmak/yükselmek
Idioms
90
Deyim
melt in one's mouth
f.
ağzında erimek
91
Deyim
melt the mouth
f.
ağzında erimek
92
Deyim
melt into background
f.
arka plana düşmek
93
Deyim
melt into background
f.
geri plana düşmek
94
Deyim
look as if butter wouldn't melt in one's mouth
f.
hissiz görünmek
95
Deyim
look as if butter wouldn't melt in one's mouth
f.
suçlu olduğu halde masum görünmek
96
Deyim
butter wouldn't melt in somebody's mouth
f.
sütten çıkma ak kaşık gibi görünmek
97
Deyim
look as if butter wouldn't melt in one's mouth
f.
soğuk görünmek
98
Deyim
look as if butter wouldn't melt in mouth
f.
suçlu olduğu halde masum görünmek
99
Deyim
look as if butter wouldn't melt in mouth
f.
hissiz görünmek
100
Deyim
look as if butter wouldn't melt in mouth
f.
soğuk görünmek
101
Deyim
look as if butter wouldn't melt in mouth
f.
görünürde masum/kibar olmak
102
Deyim
look as if butter wouldn't melt in mouth
f.
masummuş/kibarmış gibi görünmek
103
Deyim
look as if butter wouldn't melt in your mouth
f.
suçlu olduğu halde masum görünmek
104
Deyim
look as if butter wouldn't melt in your mouth
f.
görünürde masum/kibar olmak
105
Deyim
look as if butter wouldn't melt in your mouth
f.
masummuş/kibarmış gibi görünmek
106
Deyim
melt in mouth
f.
ağızda dağılmak
107
Deyim
melt in mouth
f.
ağızda erimek
108
Deyim
melt in your mouth
f.
ağzında dağılmak
109
Deyim
melt in your mouth
f.
ağzında erimek
110
Deyim
butter won't melt (in one's mouth)
expr.
sütten çıkma ak kaşık gibi
111
Deyim
butter won't melt (in one's mouth)
expr.
görünüşte masum/mütevazı/mesafeli
112
Deyim
butter won't melt (in one's mouth)
expr.
hissiz/soğuk görünen
113
Deyim
butter wouldn't melt
expr.
sütten çıkma ak kaşık gibi
114
Deyim
butter wouldn't melt
expr.
görünüşte masum/mütevazı/mesafeli
115
Deyim
butter wouldn't melt
expr.
hissiz/soğuk görünen
116
Deyim
butter wouldn't melt (in someone's mouth)
expr.
sütten çıkma ak kaşık gibi
117
Deyim
butter wouldn't melt (in someone's mouth)
expr.
görünüşte masum
118
Deyim
butter wouldn't melt (in someone's mouth)
expr.
sözde masum
119
Deyim
looks as if butter wouldn't melt (in his/her mouth)
expr.
sütten çıkma ak kaşık gibi görünmek
120
Deyim
looks as if butter wouldn't melt (in his/her mouth)
expr.
görünüşte masum/mütevazı/mesafeli olmak
121
Deyim
looks as if butter wouldn't melt (in his/her mouth)
expr.
hissiz/soğuk görünmek
122
Deyim
butter wouldn't melt in one's mouth
expr.
sütten çıkma ak kaşık gibi olan
123
Deyim
butter wouldn't melt in one's mouth
expr.
görünüşte masum/mütevazı/mesafeli olan
124
Deyim
butter wouldn't melt in one's mouth
expr.
hissiz/soğuk görünen
Technical
125
Teknik
overcooled melt
i.
aşırı soğumuş eriyik
126
Teknik
supercooled melt
i.
aşırı soğumuş eriyik
127
Teknik
supercooled melt
i.
aşırı soğutuk eriyik
128
Teknik
supercooled melt
i.
aşırı soğutulmuş eriyik
129
Teknik
overcooled melt
i.
aşırı soğutulmuş eriyik
130
Teknik
melt
i.
bir kerede eritilen cam
131
Teknik
melt shop
i.
çelikhane eritme atölyesi
132
Teknik
core melt accident
i.
çekirdekteki yakıtın erimesine yol açan kaza
133
Teknik
direct melt process
i.
doğrudan eritme süreci
134
Teknik
melt flow index
i.
erimiş durumda akma endeksi
135
Teknik
melt-down slag
i.
eritme curufu
136
Teknik
melt index
i.
erime indeksi
137
Teknik
melt index
i.
eriyik imleci
138
Teknik
melt-down slag
i.
eritme dışığı
139
Teknik
melt down period
i.
erime süresi
140
Teknik
melt index
i.
erime imleci
141
Teknik
melt temperature
i.
erime sıcaklığı
142
Teknik
melt-calendered extruded sheet
i.
eritilip kalenderlenmiş ekstrüzyon levha
143
Teknik
melt strength
i.
eriyik dayancı
144
Teknik
melt end
i.
eritme bölgesi
145
Teknik
melt
i.
eriyik
146
Teknik
melt fracture
i.
erime kırılması
147
Teknik
melt flow index
i.
erime akışı indeksi
148
Teknik
melt extrusion
i.
eriyik çekme
149
Teknik
melt flow index
i.
erime akış indisi
150
Teknik
melt spinning
i.
eriyik savurma
151
Teknik
melt glass
i.
eriyik cam
152
Teknik
melt flow index
i.
erime akış indeksi
153
Teknik
melt
i.
erimiş özdek
154
Teknik
melt volume-flow rate
i.
hacimsel erime akış hızı
155
Teknik
binary melt
i.
ikili eriyik
156
Teknik
hot melt adhesive
i.
ısıyla eriyen yapışkan
157
Teknik
hot-melt adhesive
i.
ısı eritmeli yapıştırıcı
158
Teknik
snow melt rate
i.
kar erime hızı
159
Teknik
stirred melt
i.
karıştırmalı eriyik
160
Teknik
melt mass flow rate
i.
kütlesel erime akış hızı
161
Teknik
wash metal melt
i.
metal yıkama eriyiği
162
Teknik
melt
i.
metal eriyiği
163
Teknik
wax based hot melt coating
i.
mum esaslı sıcak eritme kaplama
164
Teknik
hot melt system
i.
sıcak eritme sistemi
165
Teknik
hot melt glue
i.
sıcak eriyen tutkal
166
Teknik
hot-melt process
i.
sıcak eriyik süreci
167
Teknik
hot-melt coating machine
i.
sıcak eriyik kaplama makinesi
168
Teknik
hot melt
i.
sıcak eriyik
169
Teknik
dead-melt process
i.
sürekli indirgen dışıklı süreç
170
Teknik
dead-melt process
i.
tam eriyik süreci
171
Teknik
nonreactive melt infiltration
i.
tepkimesiz eriyik sızması
172
Teknik
melt blowing
i.
eriyik üfleme
173
Teknik
melt
f.
ergimek
174
Teknik
melt down
f.
ergimesini sağlamak
175
Teknik
melt down
f.
ergitmek
176
Teknik
melt down
f.
(ısıtarak) eritmek
Textile
177
Tekstil
melt spun fiber
i.
eriyikten çekilmiş elyaf
178
Tekstil
melt spinning
i.
eriyikten çekim
Construction
179
İnşaat
melt
s.
ergiyik
Automotive
180
Otomotiv
hot melt adhesive
i.
sıcak eriyen yapıştırıcı
Gastronomy
181
Mutfak
patty melt
i.
hamburger köftesi, eritilmiş peynir ve iki dilim ekmek arasında karamelize soğan ile servis edilen bir burger
182
Mutfak
melt
i.
eritme peynirli sandviç
183
Mutfak
melt
i.
dalak
184
Mutfak
melt
i.
kesilen hayvanların dalağı
185
Mutfak
melt
f.
katıdan sıvıya geçmek
Chemistry
186
Kimya
polymer melt
i.
çoğuz eriyik
187
Kimya
germanium melt
i.
germanyum eriyiği
Marine Biology
188
Deniz Biyolojisi
melt
i.
balıkların çiftleşme döneminde salgı ile dolu olan erkek üreme bezleri
189
Deniz Biyolojisi
melt
i.
erkek balıkların çiftleşme döneminde ürettiği salgı
Apiculture
190
Arıcılık
melt
f.
balmumu eritmek
Tobacco
191
Tütün
hot-melt
i.
ısıtılarak yapıştırmada kullanılan reçine
Environment
192
Çevre
core melt accident
i.
kalpteki yakıtın erimesine yol açan kaza
Geography
193
Coğrafya
melt
i.
dağlık bölgelerde bahar zamanı karın erimesiyle meydana gelen yüzey akışı
Meteorology
194
Meteoroloji
snow melt
i.
kar erimesi
Geology
195
Jeoloji
dry melt
i.
kuru eriyik
Slang
196
Argo
melt [uk]
i.
salak
197
Argo
melt [uk]
i.
geri zekalı kimse
198
Argo
melt [uk]
f.
harcamak
199
Argo
melt [uk]
f.
tüketmek
200
Argo
melt [uk]
f.
paraya çevirmek
201
Argo
melt [uk]
f.
bozdurmak
202
Argo
melt (one's) butter
f.
(birinin) içinin yağlarını eritmek
203
Argo
melt (one's) butter
f.
(birinin) içini eritmek
204
Argo
melt (one's) butter
f.
(birini) çekmek
205
Argo
melt (one's) butter
f.
(birine) cazip gelmek
206
Argo
melt (one's) butter
f.
(birinin) hoşuna gitmek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of melt!
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy