proven - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

proven

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"proven" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
proven s. kanıtlanmış
General
proven i. kanıtlı
proven s. ispatlı
proven s. ispatlanmış
proven s. müdellel

"proven" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 30 sonuç

İngilizce Türkçe
General
proven record i. doğrulanmış rekor
proven truth i. kanıtlanmış gerçek
proven construction methods i. kanıtlanmış yapı yöntemleri
be proven innocent f. temize çıkmak
be innocent until proven guilty f. (suçu) ispatlanana dek masum olmak
have a proven track record of accomplishment f. kanıtlanmış bir başarı geçmişi olmak
be proven f. kanıtlanmak
be proven f. ispatlanmak
well proven s. kesin olarak kanıtlanmış
proven by experience s. tecrübeyle sabittir
scientifically proven s. doğruluğu bilimsel olarak kanıtlanmış
field-proven s. sahada kanıtlanmış
field-proven s. kendini sahada ispat etmiş
unless proven otherwise zf. aksi ispat edilmedikçe
unless otherwise proven zf. aksi ispatlanmadıkça
unless proven otherwise zf. aksi ispatlanmadıkça
unless otherwise proven zf. aksi ispat edilmedikçe
Phrases
everybody is innocent until proven guilty expr. suçluluğu ispatlanana kadar herkes suçsuzdur
Colloquial
proven by experience s. tecrübeyle sabit
Trade/Economic
proven and probable reserves i. kanıtlanmış ve muhtemel rezervler
Law
not proven i. iskoç mahkemelerinde sanık aleyhine mevcut olan delilin sanığı mahkum etmek için yetersiz olduğunu gösteren karar
not proven i. (iskoç mahkemeleri) delil yetersizliğinden beraat
be proven guilty as charged f. suçu sabit görülmek
be proven guilty of the offense f. suçu sabit görülmek
until proven otherwise expr. aksi ispat edilene kadar
Petrol
proven oil reserves i. kanıtlanmış petrol rezervleri
Medical
proven lung cancer i. kanıtlanmış akciğer kanseri
culture-proven infections i. kültürle kanıtlanmış enfeksiyonlar
be proven to be effective in clinical trials f. etkili olduğu klinik çalışmalarda kanıtlanmak
Military
combat proven s. gerçek muharebe şartlarında kendini kanıtlamış