Geçmiş

ragged

"ragged" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 55 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	ragged s.	eski püskü
2	Yaygın Kullanım	ragged s.	yırtık pırtık
General
3	Genel	ragged s.	pütürlü
4	Genel	ragged s.	giysileri yırtık pırtık
5	Genel	ragged s.	kılıksız
6	Genel	ragged s.	pürüzlü
7	Genel	ragged s.	olmamış
8	Genel	ragged s.	kenarları eğri büğrü kesilmiş
9	Genel	ragged s.	lime lime
10	Genel	ragged s.	bakımsız
11	Genel	ragged s.	pejmürde
12	Genel	ragged s.	pürtüklü
13	Genel	ragged s.	hırpani
14	Genel	ragged s.	tırtıklı
15	Genel	ragged s.	yırtık
16	Genel	ragged s.	dağınık
17	Genel	ragged s.	cırlak
18	Genel	ragged s.	eksik
19	Genel	ragged s.	alay edilen
20	Genel	ragged s.	pejmürde kılıklı
21	Genel	ragged s.	şapşal
22	Genel	ragged s.	karman çorman
23	Genel	ragged s.	kırpık kırpık
24	Genel	ragged s.	perişan kılıklı
25	Genel	ragged s.	düzensiz
26	Genel	ragged s.	kulağı tırmalayan
27	Genel	ragged s.	süfli
28	Genel	ragged s.	(giysi) yırtık pırtık
29	Genel	ragged s.	kubat
30	Genel	ragged s.	kaba tüylü
31	Genel	ragged s.	bozuk
32	Genel	ragged s.	kaba
33	Genel	ragged s.	pürüzlü
34	Genel	ragged s.	bakımsız
35	Genel	ragged s.	hatalı
36	Genel	ragged s.	yabani
37	Genel	ragged s.	noksan
38	Genel	ragged s.	kaba saba
39	Genel	ragged s.	düzensiz
40	Genel	ragged s.	karmaşık
41	Genel	ragged s.	karışık
42	Genel	ragged s.	dağınık
43	Genel	ragged s.	karman çorman
44	Genel	ragged s.	ahengi olmayan
45	Genel	ragged s.	ahenksiz
46	Genel	ragged s.	kulakları rahatsız edici
47	Genel	ragged s.	yorgun
48	Genel	ragged s.	bakımsız bırakılmış
49	Genel	ragged s.	yıpranmış
50	Genel	ragged s.	helak olmuş
51	Genel	ragged s.	kulakları sağır eden
52	Genel	ragged s.	engebeli/düz olmayan (yüzey)
Technical
53	Teknik	ragged s.	hizalanmamış
54	Teknik	ragged s.	pürtüklü
Slang
55	Argo	ragged s.	bitap düşmüş

"ragged" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 76 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	ragged edge i.	sınır
2	Genel	ragged edge i.	ağız (uçurum için)
3	Genel	ragged edge i.	kenar
4	Genel	ragged edge i.	riskli durum
5	Genel	ragged edge i.	eşik
6	Genel	ragged edge i.	kenar (uçurum için)
7	Genel	ragged edge i.	tehlikeli durum
8	Genel	become ragged f.	hışırı çıkmak
Proverb
9	Atasözü	a ragged colt may make a good horse	görüntüye/mevcut duruma aldanma
10	Atasözü	a ragged colt may make a good horse	çirkin bir ördek yavrusu güzel bir kuğuya dönüşebilir
11	Atasözü	a ragged colt may make a good horse	çirkin bir ördek yavrusu aslında güzel bir kuğu olabilir
Colloquial
12	Konuşma Dili	a ragged/shabby person i.	medine dilencisi
13	Konuşma Dili	a ragged/shabby person i.	medine fukarası
14	Konuşma Dili	run ragged f.	çok yormak
15	Konuşma Dili	run ragged f.	canını çıkarmak
16	Konuşma Dili	run ragged f.	hışını çıkarmak
17	Konuşma Dili	run ragged f.	imanını gevretmek
18	Konuşma Dili	run ragged f.	pestilini çıkarmak
19	Konuşma Dili	run ragged f.	çok yorulmak
20	Konuşma Dili	run ragged f.	canı çıkmak
21	Konuşma Dili	run ragged f.	haşatı çıkmak
22	Konuşma Dili	run ragged f.	imanı gevremek
23	Konuşma Dili	run ragged f.	pestili çıkmak
Idioms
24	Deyim	run someone ragged f.	birini çok yormak
25	Deyim	run someone ragged f.	birinin canını çıkarmak
26	Deyim	be on the ragged edge f.	bitmek tükenmek
27	Deyim	talk someone ragged f.	birini sıkana kadar konuşmak
28	Deyim	run someone ragged f.	birisini çok yormak
29	Deyim	be on the ragged edge f.	endişe/kaygı içinde olmak
30	Deyim	run someone ragged f.	hışını çıkarmak
31	Deyim	run someone ragged f.	imanını gevretmek
32	Deyim	talk someone ragged f.	kafa ütülemek
33	Deyim	run someone ragged f.	pestilini çıkarmak
34	Deyim	be on the ragged edge f.	yorgun düşmek
35	Deyim	be on the ragged edge [us] f.	eşiğinde olmak
36	Deyim	be on the ragged edge [us] f.	üzere olmak
37	Deyim	be run ragged f.	çok yorulmak
38	Deyim	be run ragged f.	canı çıkmak
39	Deyim	be run ragged f.	haşatı çıkmak
40	Deyim	be run ragged f.	imanı gevremek
41	Deyim	be run ragged f.	pestili çıkmak
42	Deyim	run (oneself) ragged f.	canı çıkmak
43	Deyim	run (oneself) ragged f.	çok yorulmak
44	Deyim	run (oneself) ragged f.	hışı çıkmak
45	Deyim	run (oneself) ragged f.	imanı gevremek
46	Deyim	run (oneself) ragged f.	pestili çıkmak
47	Deyim	talk (oneself) ragged f.	nefesi tükeninceye/dilinde tüy bitinceye dek konuşmak
48	Deyim	talk (oneself) ragged f.	konuşarak kendini tüketmek
49	Deyim	talk (oneself) ragged f.	yoruluncaya kadar konuşmak
50	Deyim	talk (oneself) ragged f.	konuşmaktan kendini helak etmek
51	Deyim	talk ragged f.	sıkana kadar konuşmak
52	Deyim	talk ragged f.	kafa ütülemek
53	Deyim	talk ragged f.	dırdır/vırvır etmek
54	Deyim	ragged and tattered s.	yırtık pırtık
55	Deyim	look like something the cat's ragged in expr.	pejmürde bir halde
Technical
56	Teknik	ragged edge i.	düzensiz kenar
57	Teknik	ragged edge i.	düzensiz ayrıt
58	Teknik	ragged roll i.	pürtüklü merdane
Computer
59	Bilgisayar	ragged edge i.	düzensiz kenar
60	Bilgisayar	ragged left expr.	sağda düzenli
61	Bilgisayar	ragged right expr.	solda düzenli
Informatics
62	Bilişim	ragged text i.	hizalanmamış yazı
Automotive
63	Otomotiv	ragged edge i.	üst limit
Math
64	Matematik	ragged edge i.	düzensiz ayrıt
Botanic
65	Botanik	ragged robin i.	çayır karanfili
66	Botanik	ragged lady i.	şam çörek otu
67	Botanik	ragged orchid i.	amerika birleşik devletleri'nin doğusunda yetişen saçaklı/püsküllü orkide
68	Botanik	ragged orchis i.	amerika birleşik devletleri'nin doğusunda yetişen saçaklı/püsküllü orkide
69	Botanik	ragged-fringed orchid i.	amerika birleşik devletleri'nin doğusunda yetişen saçaklı/püsküllü orkide
70	Botanik	ragged robin i.	çingene karanfili
71	Botanik	ragged sailor i.	belemir çiçeği
72	Botanik	ragged sailor i.	peygamber çiçeği
Education
73	Eğitim	ragged school i.	fakir çocuklar için ücretsiz bir ilkokul (eskiden)
Football
74	Futbol	run the defence ragged f.	rakip defansa zor anlar yaşatmak
British Slang
75	İngiliz Argosu	fuck me ragged! expr.	hadi ya!
76	İngiliz Argosu	fuck me ragged! expr.	hadi be!