Geçmiş

the move

"the move" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 165 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	move i.	hamle
2	Yaygın Kullanım	move i.	hareket
3	Yaygın Kullanım	move f.	kımıldamak
4	Yaygın Kullanım	move f.	kıpırdamak
5	Yaygın Kullanım	move f.	taşınmak
6	Yaygın Kullanım	move f.	hareket etmek
General
7	Genel	move i.	oynama sırası
8	Genel	move i.	oynama
9	Genel	move i.	el
10	Genel	move i.	dama taş sürme
11	Genel	move i.	kımıldanma
12	Genel	move i.	nakil
13	Genel	move i.	taşınma
14	Genel	move i.	dama oynama sırası
15	Genel	move i.	tedbir
16	Genel	move i.	göç
17	Genel	move i.	girişim
18	Genel	move i.	(dama, satranç) taş oynama
19	Genel	move i.	manevra
20	Genel	move i.	bilinçli hareket
21	Genel	move i.	hareketlenme
22	Genel	move i.	masadan kalkma
23	Genel	move i.	ayrılmak üzere ayağa kalkma
24	Genel	move i.	dans adımları
25	Genel	move i.	(sporda) çevik hareket
26	Genel	move i.	(sporda) yanıltıcı hareket
27	Genel	move i.	bir işi yapma süresi
28	Genel	move i.	belirli bir sürede yapılabilecek iş
29	Genel	move i.	dans hareketi
30	Genel	move i.	spor hareketi
31	Genel	move i.	(dama, satranç) taşı hareket ettirme
32	Genel	move i.	hesaplanmış prosedür
33	Genel	move i.	amacı gerçekleştirmek için atılan adım
34	Genel	move i.	hareketsizken hareketli hale gelme
35	Genel	move i.	durağanken aktif hale gelme
36	Genel	move i.	masadan kalkma
37	Genel	move i.	başlangıç
38	Genel	move i.	ilk adım
39	Genel	move i.	uzaklaşmak için ilk adım
40	Genel	move i.	oyunda taşın oynanabileceği belirlenmiş hamle
41	Genel	move f.	oynamak
42	Genel	move f.	taşınmak
43	Genel	move f.	yürütmek (satranç/dama taşını)
44	Genel	move f.	etkilemek
45	Genel	move f.	koymak
46	Genel	move f.	kaymak
47	Genel	move f.	kımıldanmak
48	Genel	move f.	gitmek
49	Genel	move f.	teklif etmek
50	Genel	move f.	yürümek
51	Genel	move f.	kıpırdatmak
52	Genel	move f.	devinmek
53	Genel	move f.	tahrik etmek
54	Genel	move f.	kaldırmak
55	Genel	move f.	devindirmek
56	Genel	move f.	ileri gitmek
57	Genel	move f.	sattırmak
58	Genel	move f.	nakletmek
59	Genel	move f.	işletmek (bağırsakları)
60	Genel	move f.	ilerlemek
61	Genel	move f.	almak
62	Genel	move f.	önermek
63	Genel	move f.	yürütmek
64	Genel	move f.	karışmak
65	Genel	move f.	tesir etmek
66	Genel	move f.	ırgalamak
67	Genel	move f.	işletmek
68	Genel	move f.	satmak
69	Genel	move f.	çekilmek
70	Genel	move f.	mütehassis etmek
71	Genel	move f.	sürmek
72	Genel	move f.	müteessir etmek
73	Genel	move f.	duygulandırmak
74	Genel	move f.	yer değiştirmek
75	Genel	move f.	gayrete getirmek
76	Genel	move f.	kalkmak
77	Genel	move f.	dokunmak
78	Genel	move f.	kıpırdanmak
79	Genel	move f.	işlemek (bağırsaklar)
80	Genel	move f.	göçmek
81	Genel	move f.	harekete getirmek
82	Genel	move f.	hareket ettirmek
83	Genel	move f.	taşımak
84	Genel	move f.	kımıldamak
85	Genel	move f.	kımıldatmak
86	Genel	move f.	oynatmak
87	Genel	move f.	kopya etmek
88	Genel	move f.	kıpraşmak
89	Genel	move f.	ev taşımak
90	Genel	move f.	zorlamak
91	Genel	move f.	mecbur bırakmak
92	Genel	move f.	mecbur etmek
93	Genel	move f.	yola çıkmak
94	Genel	move f.	okuyucu bulmak
95	Genel	move f.	işaret yaparak kabul ettiğini göstermek
96	Genel	move f.	çok meşgul olmak
97	Genel	move f.	faaliyet içinde olmak
98	Genel	move f.	aktif olmak
99	Genel	move f.	hareket halinde olmak
100	Genel	move f.	yaşamak
101	Genel	move f.	hayatını belirli bir ortamda sürdürmek
102	Genel	move f.	davranmak
103	Genel	move f.	(selamlama amacıyla) şapkasını kaldırmak
104	Genel	move f.	el değiştirtmek
105	Genel	move f.	sattırmak
106	Genel	move f.	kiralatmak
107	Genel	move f.	ikna etmek
108	Genel	move f.	boşaltmak
109	Genel	move f.	tahliye etmek
110	Genel	move f.	yolda olmak
111	Genel	move f.	ayrılmak
112	Genel	move f.	okuyucular tarafından ödünç alınarak yayılmak
113	Genel	move f.	okuyucular tarafından ödünç alınarak dağıtılmak
114	Genel	move f.	(kafa sallama) jestlerle tanıdığını belirtmek
115	Genel	move f.	çok yoğun olmak
116	Genel	move f.	pazar yeri gibi olmak
117	Genel	move f.	var olmak
118	Genel	move f.	belirli çevrede yaşamını sürdürmek
119	Genel	move f.	yaşamını tanıdık ortamda geçirmek
120	Genel	move f.	tanıdık ortamda iş yürütmek
121	Genel	move f.	selamlama amacıyla (şapka, kep) eğmek
122	Genel	move f.	satış veya kiralama yoluyla elden çıkarttırmak
123	Genel	move f.	teşvik etmek
124	Genel	move f.	bir şey yapmaya yönlendirmek
125	Genel	move f.	kışkırtmak
126	Genel	move f.	dışarı atmak
127	Genel	move f.	hareketlenmek
128	Genel	move f.	harekete geçirmek
Trade/Economic
129	Ticaret/Ekonomi	move f.	fiyatını değiştirmek
130	Ticaret/Ekonomi	move f.	değerini değiştirmek
131	Ticaret/Ekonomi	move f.	fiyatını değiştirmek
132	Ticaret/Ekonomi	move f.	değerini değiştirmek
Law
133	Hukuk	move f.	bir harekette bulunmak
134	Hukuk	move f.	yardım talep etmek
135	Hukuk	move f.	talepte bulunmak
136	Hukuk	move f.	başvuruda bulunmak
137	Hukuk	move f.	teklifte bulunmak
138	Hukuk	move f.	(mahkemeye) talepte bulunmak
139	Hukuk	move f.	teklifte bulunmak
140	Hukuk	move f.	mahkemeye yardım talebinde bulunmak
141	Hukuk	move f.	müzakereci kuruma yardım talebinde bulunmak
142	Hukuk	move f.	resmi talepte bulunmak
143	Hukuk	move f.	resmi teklif yapmak
Industry
144	Sanayi	move i.	vardiya
145	Sanayi	move i.	vardiyada teorik olarak yapılabilen iş miktarı
Technical
146	Teknik	move	hareket etmek
147	Teknik	move	yerini değiştirmek
148	Teknik	move	konumuna getirmek
149	Teknik	move	hareket ettirmek
Computer
150	Bilgisayar	move	taşımak
151	Bilgisayar	move	taşıma
152	Bilgisayar	move	taşı
153	Bilgisayar	move	konumuna taşı
154	Bilgisayar	move	öğesini taşı
Linguistics
155	Dilbilim	move i.	altsözce
156	Dilbilim	move f.	sözdizimsel hareket göstermek
157	Dilbilim	move f.	sözdizimsel yapıda kopyalanmak veya yeni konuma taşınmak
158	Dilbilim	move f.	sözdizimi yapısında yeni konuma taşıyarak kopyalanmak
159	Dilbilim	move f.	sözdizimi yapısında yeni konuma taşıyarak hareket ettirilmek
Philosophy
160	Felsefe	move i.	devinim
Sport
161	Spor	move i.	(dans) hareket
162	Spor	move i.	çevik hareket
163	Spor	move i.	aldatıcı hareket
164	Spor	move i.	önceden çalışılmış hareket
Theatre
165	Tiyatro	move i.	(sahneyi) oynama şekli

"the move" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 95 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	the final move i.	(satranç vb) oyunu bitiren son hamle
2	Genel	be always on the move f.	leyleği havada görmek
3	Genel	move with the times f.	çağa ayak uydurmak
4	Genel	move with the times f.	zamana ayak uydurmak
5	Genel	move with the times f.	çağa uymak
6	Genel	move forward to the exit f.	çıkışa doğru ilerlemek
7	Genel	move on to the next step f.	bir sonraki adıma geçmek
8	Genel	move up the career ladder f.	kariyer merdivenlerine tırmanmak
9	Genel	move in the same direction f.	aynı yönde hareket etmek
10	Genel	move in the direction of f.	yönünde hareket etmek
11	Genel	move out of the house f.	evden taşınmak
12	Genel	move with the times f.	çağ atlamak
13	Genel	move up the social ladder f.	sınıf atlamak
14	Genel	be on the move f.	hareket halinde olmak
15	Genel	move the senses f.	duyuları harekete geçirmek
16	Genel	give the first signs/signals of a new move f.	yeni bir hamlenin ilk sinyallerini vermek
17	Genel	make the first move f.	ilk hamleyi yapmak
18	Genel	on the move zf.	seyyar
19	Genel	on the move zf.	hareket halinde
20	Genel	on the move zf.	ilerlemekte
Phrasals
21	Öbek Fiiller	move out of the f.	-den taşınmak
22	Öbek Fiiller	move out of the f.	'-den çekilmek
Phrases
23	İfadeler	target is on the move expr.	hedef hareket halinde
24	İfadeler	target is on the move expr.	hedef hareket ediyor
Colloquial
25	Konuşma Dili	move like the clappers [uk] f.	aşırı hızlı hareket etmek
26	Konuşma Dili	on the move expr.	hareket halinde
27	Konuşma Dili	on the move expr.	seyahat halinde
28	Konuşma Dili	the earth moved (or did the earth move for you?) expr.	yer yerinde oynadı (orgazm olmak)
Idioms
29	Deyim	time to make the move i.	harekete geçme zamanı
30	Deyim	move the clock back f.	saatini geri almak
31	Deyim	move the clock back f.	kış saati uygulaması sebebiyle saatleri geri almak
32	Deyim	move the clocks back f.	saatini geri almak
33	Deyim	move the clocks back f.	kış saati uygulaması sebebiyle saatleri geri almak
34	Deyim	move the clock forward f.	saatini ileri almak
35	Deyim	move the clock forward f.	yaz saati uygulaması sebebiyle saatleri ileri almak
36	Deyim	move the clocks forward f.	saatini ileri almak
37	Deyim	move the clocks forward f.	yaz saati uygulaması sebebiyle saatleri ileri almak
38	Deyim	move down in the world f.	attan inip eşeğe binmek
39	Deyim	move the goal f.	bir işin kurallarını zamansız yere değiştirmek
40	Deyim	move in for the kill f.	bir işin son ama en önemli kısmını yapmak üzere harekete geçmek
41	Deyim	move the goalposts f.	bir işin kurallarını zamansız yere değiştirmek
42	Deyim	move with the times f.	çağa ayak uymak
43	Deyim	move down in the world f.	fakirleşmek
44	Deyim	move in for the kill f.	son/öldürücü darbeyi vurmak için yaklaşmak/hareket etmek
45	Deyim	move to the beat f.	tempoya ayak uydurmak
46	Deyim	move up in the world f.	terfi etmek
47	Deyim	move the goal f.	uyarmadan taraflı ve haksız değişiklikler yapmak
48	Deyim	move the goalposts f.	uyarmadan taraflı ve haksız değişiklikler yapmak
49	Deyim	move up in the world f.	yaşam standardını yükseltmek
50	Deyim	move up in the world f.	yükselmek
51	Deyim	move off to the side with someone f.	(bir şeyler konuşmak için) biriyle bir kenara çekilmek
52	Deyim	move with the times f.	zamana ayak uymak
53	Deyim	move (the) deckchairs on the titanic [uk] f.	kısa ömürlü ve yarar getirmeyecek olmak
54	Deyim	feel the earth move f.	yer yerinden oynamak
55	Deyim	feel the earth move f.	çok iyi bir cinsel deneyim yaşamak
56	Deyim	move through the gears f.	hızını durmadan artırmak
57	Deyim	move through the gears f.	hızını sürekli olarak artırmak
58	Deyim	move through the gears f.	vites yükseltmek
59	Deyim	move through the gears f.	harekete geçmek
60	Deyim	move through the gears f.	hızlanmak
61	Deyim	move the clock back f.	saatleri bir saat geri almak
62	Deyim	move the clocks back f.	saatleri bir saat geri almak
63	Deyim	move the goal line [uk] f.	kuralları birinin yararına olacak şekilde değiştirmek
64	Deyim	move the goal line [uk] f.	kuralları işleri zorlaştıracak şekilde değiştirmek
65	Deyim	move the goal line [uk] f.	kuralları birine göre tekrar düzenlemek
66	Deyim	move the goal line [uk] f.	kuralları başkalarının başarılı olmasına engel olacak şekilde değiştirmek
67	Deyim	move the yardsticks f.	kuralları kendi lehine ve başkasının aleyhine değiştirmek
68	Deyim	move out of the way f.	yoldan çekilmek
69	Deyim	move out of the way f.	yolu açmak
70	Deyim	move out of the way f.	yolu tıkamamak
71	Deyim	move out of the way f.	mani/engel oluşturmamak
72	Deyim	move out of the way f.	baş belası olmamak
73	Deyim	move out of the way f.	kenara çekilmek
74	Deyim	move out of the way f.	yoldan çekmek
75	Deyim	move out of the way f.	kenara çekmek
76	Deyim	move someone or something out of the way f.	birini/bir şeyi yoldan çekmek
77	Deyim	move someone or something out of the way f.	birini/bir şeyi kenara çekmek
78	Deyim	move someone or something out of the way f.	birini/bir şeyi bertaraf etmek
79	Deyim	move the yardsticks f.	kuralları/parametreleri kendi tarafına çekmek
80	Deyim	move the yardsticks f.	kuralları/parametreleri kendi tarafına/lehine döndürmek
81	Deyim	move the yardsticks f.	kuralları/parametreleri kendi işine geldiği gibi değiştirmek
82	Deyim	move the needle f.	kayda değer bir şey yapmak
83	Deyim	move down in the world	yoksullaşmak
Speaking
84	Konuşma	please move your car out of the road expr.	lütfen arabanızı yoldan çekin
85	Konuşma	they decided to move into the city expr.	şehre taşınmaya karar verdiler
Politics
86	Siyasal	the right to move freely i.	serbestçe yer değiştirme hakkı
Computer
87	Bilgisayar	move the window expr.	pencereyi taşı
Social Sciences
88	Sosyal Bilimler	people on the move i.	hareket halindeki insanlar
89	Sosyal Bilimler	people on the move i.	yer değiştiren insanlar
Football
90	Futbol	move the ball around f.	top dolaştırmak
91	Futbol	move the ball around f.	topu dolaştırmak
92	Futbol	be on the move f.	yolcu olmak
93	Futbol	be on the move f.	yuvadan uçuyor olmak
Slang
94	Argo	move to the crowd f.	seyircileri coşturmak
95	Argo	move the crowd f.	sahnede iyi performans yapmak