Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
tuck
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"tuck"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 60 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
tuck
i.
şal
2
Genel
tuck
i.
pli
3
Genel
tuck
i.
kırma
4
Genel
tuck
i.
yumruk
5
Genel
tuck
i.
çarpma
6
Genel
tuck
i.
davul sesi
7
Genel
tuck
i.
tamtam sesi
8
Genel
tuck
i.
davul sesini andıran ses
9
Genel
tuck
i.
mukavva kutunun gövdeye sokularak ucu sabitlemeye yarayan parçası
10
Genel
tuck
i.
ayakkabının çelik gövdesine sarılan kumaş veya deri kaplama
11
Genel
tuck
i.
smokin
12
Genel
tuck
f.
katlamak
13
Genel
tuck
f.
kıvrılmak
14
Genel
tuck
f.
sıkıştırmak
15
Genel
tuck
f.
kıstırmak
16
Genel
tuck
f.
kıvırmak
17
Genel
tuck
f.
tıkıştırmak
18
Genel
tuck
f.
tepmek
19
Genel
tuck
f.
sokmak
20
Genel
tuck
f.
tıkmak
21
Genel
tuck
f.
(içine) sokmak
22
Genel
tuck
f.
içeri doğru çekmek
23
Genel
tuck
f.
vurmak
24
Genel
tuck
f.
çarpmak
25
Genel
tuck
f.
zonklamak
26
Genel
tuck
f.
saklamak
27
Genel
tuck
f.
buruşmak
28
Genel
tuck
f.
büzüşmek
Colloquial
29
Konuşma Dili
tuck
i.
karın bölgesindeki fazlalık yağ ve derinin alındığı estetik operasyon
30
Konuşma Dili
tuck
f.
yemek
31
Konuşma Dili
tuck
f.
içmek
32
Konuşma Dili
tuck
f.
tıkınmak
Technical
33
Teknik
tuck
i.
kırma
34
Teknik
tuck
f.
sokmak
35
Teknik
tuck
f.
tıkmak
Textile
36
Tekstil
tuck
i.
pli
Marine
37
Denizcilik
tuck
i.
geminin kıç kuruzu
Medical
38
Medikal
tuck
i.
karın bölgesinde sıkılaştırma amacıyla yapılan estetik operasyonu
Gastronomy
39
Mutfak
tuck
i.
börek
40
Mutfak
tuck
i.
çörek
41
Mutfak
tuck
i.
yiyecek
Tobacco
42
Tütün
tuck
i.
puronun yakılan ucu
Fishery
43
Balıkçılık
tuck
i.
daha büyük bir ağdan balık toplamak için kullanılan ortası derin bir ağ tipi
44
Balıkçılık
tuck
f.
(balıkları) büyük ağ ile toplamak
Sport
45
Spor
tuck
i.
dalış yaparken cenin pozisyonuna girme
46
Spor
tuck
i.
kayak yaparken çömelme
47
Spor
tuck
i.
kambur çıkarma
48
Spor
tuck
f.
kambura yatmak
49
Spor
tuck
f.
çömelmek
50
Spor
tuck
f.
cenin pozisyonuna girmek
Music
51
Müzik
tuck
i.
davul veya boru sesi
Mythology
52
Mitoloji
tuck
i.
robin hood'un grubuna katılıp onlara yardımcı olan neşeli bir keşiş
Bookbindery
53
Ciltçilik
tuck
i.
kitap kapağı üzerine katlanarak karşı kapaktaki bir yuvaya oturan kılıf biçimi
Archaic
54
Eski Kullanım
tuck
i.
meç
55
Eski Kullanım
tuck
i.
ince kılıç
56
Eski Kullanım
tuck
i.
enerji
57
Eski Kullanım
tuck
i.
kuvvet
58
Eski Kullanım
tuck
f.
kumaşları sararak kıvırmak
59
Eski Kullanım
tuck
f.
darağacında asmak
Slang
60
Argo
tuck
f.
cezaevine kaçak mal sokmak
"tuck"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 109 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
tuck in
f.
sokmak
General
2
Genel
tummy tuck
i.
karın sıkıştırma estetik operasyonu
3
Genel
tummy tuck
i.
karın bölgesine uygulanan estetik operasyon
4
Genel
tuck [brit]
i.
ziyafet
5
Genel
tuck–in [brit]
i.
çok miktarda yemek
6
Genel
tuck–in [brit]
i.
ziyafet
7
Genel
tuck–in
i.
bir yere sıkıştırılan (kumaş gibi) malzeme
8
Genel
tuck comb
i.
tarak toka
9
Genel
tuck-out [brit]
i.
büyük öğün
10
Genel
tuck-out [brit]
i.
ziyafet sofrası
11
Genel
tuck away
f.
gizlemek
12
Genel
tuck under
f.
altına koymak
13
Genel
tuck away
f.
saklamak
14
Genel
tuck away
f.
tıka basa doldurmak
15
Genel
tuck someone in
f.
gece uykusuna yatırılan çocuğun üstünü örtmek
16
Genel
tuck up
f.
sarmak
17
Genel
tuck up
f.
kıvırmak
18
Genel
tuck in
f.
içine sokmak
19
Genel
tuck up
f.
sıvamak
20
Genel
tuck in
f.
içeri sokmak
21
Genel
tuck into something
f.
yumulmak
22
Genel
tuck up
f.
kıvrılmak
23
Genel
tuck in
f.
tıkınmak
24
Genel
tuck in
f.
içine tıkmak
25
Genel
tuck in
f.
tıkıştırmak
26
Genel
tuck in
f.
sarmak
27
Genel
tuck up
f.
katlamak
28
Genel
tuck in
f.
sokuvermek
29
Genel
tuck in
f.
kıvırmak
30
Genel
tuck in
f.
sokuşturmak
31
Genel
tuck in
f.
tıkmak
32
Genel
tuck into
f.
ağzını tıka basa doldurmak
33
Genel
tuck up one's legs
f.
kıvrılmak
34
Genel
be nip and tuck
f.
kafa kafaya gitmek
35
Genel
be nip and tuck
f.
başa baş gitmek
36
Genel
be nip and tuck
f.
başabaş gitmek
37
Genel
tuck in one's trousers
f.
(gömleği vb) pantolonun içine sokmak
38
Genel
tuck [obsolete]
f.
azarlamak
39
Genel
tuck [obsolete]
f.
paylamak
40
Genel
tuck–in
s.
katlanan
41
Genel
tuck–in
s.
kıvrılan
42
Genel
tuck–in
s.
sıkıştırılan
43
Genel
nip-and-tuck
zf.
kafa kafaya
Phrasals
44
Öbek Fiiller
tuck something around someone or something
f.
iyice/sıkıca sarmak/örtmek
45
Öbek Fiiller
tuck away
f.
hapır hupur yemek
46
Öbek Fiiller
tuck in
f.
(birini) yatak çarşafına sarıp sarmalamak
47
Öbek Fiiller
tuck away/in/into
f.
afiyetle/iştahla yemek
48
Öbek Fiiller
tuck away/in/into
f.
(yemeğe) gömülmek
49
Öbek Fiiller
tuck in
f.
büzmek
50
Öbek Fiiller
tuck in
f.
toplamak
51
Öbek Fiiller
tuck in
f.
kendine çekmek
52
Öbek Fiiller
tuck in
f.
yemeye başlamak
53
Öbek Fiiller
tuck in
f.
yemeğe gömülmek
54
Öbek Fiiller
tuck in
f.
içine çekmek
55
Öbek Fiiller
tuck into (something)
f.
gizli (bir şeye/yere) koymak/sokmak
56
Öbek Fiiller
tuck into (something)
f.
güvenli (bir şeye/yere) koymak/yerleştirmek
57
Öbek Fiiller
tuck into (something)
f.
dar (bir şeye/yere) sıkıştırmak
58
Öbek Fiiller
tuck into (something)
f.
(bir şeye) gömülmek
59
Öbek Fiiller
tuck into (something)
f.
(bir şeyi) iştahla yemeye başlamak
60
Öbek Fiiller
tuck into
f.
katlayıp sıkıştırmak
61
Öbek Fiiller
tuck into
f.
güvenli bir yere sokmak
62
Öbek Fiiller
tuck into
f.
yatırıp üstünü örtmek
63
Öbek Fiiller
tuck into
f.
yatağa sokmak
64
Öbek Fiiller
tuck up [uk]
f.
(birini yatırırken) çarşafla sarmalamak
65
Öbek Fiiller
tuck (something) around (something)
f.
(bir şeyin) etrafına (bir şey) sarmak
66
Öbek Fiiller
tuck (something) around (something)
f.
(bir şeyi bir şeye) sarmak
67
Öbek Fiiller
tuck (something) around (some place)
f.
(bir yerin) farklı noktalarına (bir şeyler) saklamak
68
Öbek Fiiller
tuck (something) around (some place)
f.
(bir yerin) sağına soluna (bir şey) zulalamak
69
Öbek Fiiller
tuck around
f.
etrafına sarmak
70
Öbek Fiiller
tuck around
f.
'-e sarmak
71
Öbek Fiiller
tuck around
f.
farklı noktalara saklamak
72
Öbek Fiiller
tuck around
f.
sağa sola zulalamak
Colloquial
73
Konuşma Dili
tuck your shirt in
expr.
gömleğini içine sok
Idioms
74
Deyim
nip and tuck
i.
at başı beraber
75
Deyim
a nip and a tuck
i.
ufak tefek düzenlemeler/değişlikler
76
Deyim
a nip and a tuck
i.
yüz gerdirme
77
Deyim
nip and tuck
zf.
az kalsın
78
Deyim
nip and tuck
zf.
kıl payı
79
Deyim
nip and tuck
zf.
az farkla
80
Deyim
nip and tuck
expr.
başabaş
Technical
81
Teknik
pin tuck
i.
dar ve süslü pli
82
Teknik
tuck pointing
i.
gömme derzleme
Textile
83
Tekstil
tuck stitch
i.
aynı anda birden fazla ilmek alarak yapılan dekoratif bir örgü stili
84
Tekstil
pin tuck
i.
dar ve süslü pli
85
Tekstil
tuck pleat
i.
kıvırma pile
86
Tekstil
tuck pleat
i.
nopen
Construction
87
İnşaat
tuck-point
f.
tuğlaların arasına sıva çekmek
Automotive
88
Otomotiv
tuck-in
i.
burun sokma
Marine
89
Denizcilik
tuck plate
i.
gemide uskur açıklığının hemen üzerinde yer alan plaka
Medical
90
Medikal
tummy tuck
i.
karın germe
91
Medikal
tummy tuck
i.
karın gerdirme
92
Medikal
nip and tuck
i.
yüz gerdirme
Breeding
93
Hayvancılık
tuck-up
i.
(tazı gibi köpek ırklarında) kaburgaların arkasındaki kısmın yukarı doğru yaptığı keskin eğri
Fishery
94
Balıkçılık
tuck-net
i.
büyük ve derin bir tür balık ağı
95
Balıkçılık
tuck seine
i.
daha büyük bir ağdan balık toplamak için kullanılan ortası derin bir ağ tipi
96
Balıkçılık
tuck net
i.
daha büyük bir ağdan balık toplamak için kullanılan ortası derin bir ağ tipi
Education
97
Eğitim
tuck box [brit]
i.
beslenme çantası
98
Eğitim
tuck box [brit]
i.
okula götürülecek atıştırmalıkların saklandığı kutu
Sport
99
Spor
tight tuck
i.
kapalı çömelme
Mythology
100
Mitoloji
friar tuck
i.
robin hood'un grubuna katılıp onlara yardımcı olan neşeli bir keşiş
Bookbindery
101
Ciltçilik
tuck-in
i.
kitap kapağı üzerine katlanarak karşı kapaktaki bir yuvaya oturan kılıf biçimi
Slang
102
Argo
tuck in
f.
iştahla yemeye başlamak
103
Argo
tuck into
f.
yemeğe gömülmek
104
Argo
tuck into
f.
iştahla yemeye başlamak
British Slang
105
İngiliz Argosu
friar tuck (rhyming slang on fuck)
i.
seks
106
İngiliz Argosu
tuck shop
i.
şekerci
107
İngiliz Argosu
tuck shop
i.
şeker dükkanı
108
İngiliz Argosu
tuck in
f.
hapur hupur yemek
109
İngiliz Argosu
tuck in
f.
tıkınmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of tuck
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy