varsayımsal - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

varsayımsal



"varsayımsal" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 20 sonuç

Türkçe İngilizce
General
varsayımsal presumptive s.
varsayımsal postulational s.
varsayımsal conjectural s.
varsayımsal hypothetical s.
varsayımsal what-if s.
varsayımsal guessive [obsolete] s.
varsayımsal opinionative [obsolete] s.
varsayımsal roving [obsolete] s.
varsayımsal primitive s.
varsayımsal supposed s.
varsayımsal suppositionary s.
varsayımsal suppositious s.
varsayımsal suppositive s.
varsayımsal suppository s.
Logic
varsayımsal axiomatic s.
varsayımsal axiomatical s.
varsayımsal hypothetic s.
varsayımsal hypothetic s.
varsayımsal postulatory s.
Linguistics
varsayımsal putative s.

"varsayımsal" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 183 sonuç

Türkçe İngilizce
General
uzay-zamanda yaşanan varsayımsal bozulma time warp i.
antimaddeden oluşan varsayımsal dünya veya evren antiworld i.
bir madde formunun veya oluşumun başka bir forma veya oluşuma varsayımsal dönüşümü maturation [obsolete] i.
kesilmek bilmeyen iştahın varsayımsal kaynağı maw i.
canlılara özgü işlev ve özelliklerin atfedildiği varsayımsal güç life principle i.
varsayımsal veya mevcut verilerle yapılan hızlı akıl yürütme sonucu ortaya çıkan ispat demonstration i.
varsayımsal güç kavramının öğretisi odism i.
varsayımsal güç kavramının incelenmesi odism i.
varsayımsal güç kavramı inancı odism i.
varsayımsal kuantum yoğunluk birimi bozon i.
iki boyutlu varsayımsal dünya flatland i.
varsayımsal nokta point i.
yaşayan bir germ hücresindeki varsayımsal boşluk syngenesis i.
mars gezegenine ve bu gezegenin varsayımsal sakinlerine ait martian s.
mars gezegeni ve bu gezegenin varsayımsal sakinleri ile ilişkili martian s.
varsayımsal bir durumla ilgili moot s.
varsayımsal ticari işlemlerle hesaplanan paper s.
varsayımsal olarak presumptively zf.
varsayımsal bir şekilde conjecturally zf.
varsayımsal olarak postulationally zf.
varsayımsal olarak presumptively zf.
Colloquial
varsayımsal soru what-if i.
bir zamanlar insansılar ile insanlar arasındaki evrimsel boşluğu açıklayacağına inanılan varsayımsal primat missing link i.
Idioms
bir sorunun birinde utanç, rahatsızlık veya kızgınlık uyandırıp uyandırmadığına dair varsayımsal bir test red-face test i.
Trade/Economic
ekonomi planlamalarında varsayımsal olan yeni veya geliştirilmiş ürün mousetrap i.
Law
hukuk öğrencilerinin üzerinde tartıştığı varsayımsal dava moot i.
varsayımsal bir yasanın ihlali mopery [us] i.
hukuk fakültesi öğrencileri olarak varsayımsal bir davayı tartışmak moot [obsolete] f.
Technical
karmaşık bir varlık veya sürecin varsayımsal açıklaması theoretical account i.
karmaşık bir varlık veya sürecin varsayımsal açıklaması framework i.
karmaşık bir varlık veya sürecin varsayımsal açıklaması model i.
varsayımsal komut presumptive instruction i.
varsayımsal komut quasi-instruction i.
varsayımsal adres presumptive address i.
varsayımsal dayanak devresi hypothetical reference circuit i.
yapay zeka ve teknolojik gelişmelerin köklü değişimlere yol açacağı varsayımsal gelecek singularity i.
yapay zeka ve teknolojik gelişmelerin köklü değişimlere yol açacağı varsayımsal gelecek technological singularity i.
Computer
sonsuz uzunlukta hafıza bandı olan, karmaşık matematiksel işlemler yürüten varsayımsal bir makine turing machine i.
varsayımsal komut presumptive instruction i.
varsayımsal dayanak devresi hypothetical reference circuit i.
varsayımsal adres presumptive address i.
Informatics
varsayımsal sistem axiomatic system i.
Marine
yerkürenin varsayımsal büyük çemberi üzerinden gemi ile seyahat etme great circle sailing i.
Psychology
insanda ikinci beden olduğuna inanılan varsayımsal madde astral body i.
görsel hafıza faaliyetlerinin veya imgelemin gerçekleştiği varsayımsal yer minds eye i.
(gestalt psikolojisinde) beyin süreciyle psikolojik tezahürünün eş olduğu varsayımsal durum isomorphism i.
ilettiği tüm bilgiden ve dış dünyadaki varsayımsal kaynağından arındırılmış duyu sense datum i.
insanda ikinci beden olduğuna inanılan varsayımsal maddeye ait veya ilgili astral s.
Physiology
insan ve domuz benzerliğini ima eden varsayımsal sınıflandırma ifadesi omnivora i.
Math
varsayımsal veya mevcut terimlerden yol çıkarak yapılan doğrudan akıl yürütme ile doğru sonuca ulaşılan ispat direct demonstration i.
farklı varsayımsal sayı çiftleri kullanıp sonuçları karşılaştırarak problem çözme yöntemi double position i.
Geometry
tüm meridyenleri aynı açıda kesen varsayımsal çizgi rhumb line i.
Logic
varsayımsal bir önerinin koşullu üyesi antecedent i.
varsayımsal durum hypothetic i.
varsayımsal koşul hypothetic i.
varsayımsal senaryo hypothetic i.
varsayımsal durum hypothetical i.
varsayımsal koşul hypothetical i.
varsayımsal senaryo hypothetical i.
varsayımsal önermenin koşullu üyesinin doğru olması durumunda koşullu önermenin doğru olduğunun iddia edilebileceği kuralı detachment i.
oldukça varsayımsal (önerme) hypothetic s.
oldukça varsayımsal (önerme) hypothetical s.
Statistics
varsayımsal ortalama assumed mean i.
Physics
belirli bir dönemde var olan insan ve olayların başka bir çağda da var olabileceğinin düşünüldüğü, zamanın varsayımsal çarpıtılması time warp i.
elektrondan 100.000 kat daha fazla kütleye sahip varsayımsal kuark top quark i.
elektrondan 100.000 kat daha fazla kütleye sahip varsayımsal kuark truth quark i.
madde ve anti maddeden oluşan varsayımsal plazma ambiplasma i.
eskiden manyetizma fenomenini açıklamak için var olduğu kabul edilen ancak günümüzde geçerliliğini yitirmiş varsayımsal bir sıvı magnetic fluid i.
sürekli girdap gibi dönen halka şekilli varsayımsal bir basit madde kütlesi vortex atom i.
(dalda mekaniği teorisinde) hareket eden elektron ve proton gibi bir temel parçacığa eşlik eden ve ona dalga özelliği kazandıran varsayımsal dalgalar dizisi matter waves i.
w bozonunun süpereşi olan varsayımsal bir parçacık wino i.
yerçekimi ve zayıf kuvvet yoluyla maddeyle etkileşime girip bazen bir galaksinin kayıp kütlesini oluşturduğu varsayılan çeşitli varsayımsal atom altı parçacıklardan biri wimp i.
sicim teorisinin varsayımsal bir bileşeni brane i.
geleneksel uzay-zaman ilişkisinin geçerli olmadığı varsayımsal bir boyut hyperspace i.
süper yerçekimi teorilerindeki gravitonla ilişkilendirilen ve karanlık maddenin bir parçası olduğunu kabul edilen varsayımsal bir fermiyon gravitino i.
eskiden birçok doğal fenomenden sorumlu olduğu düşünülen varsayımsal bir kuvvet od i.
önceden tüm doğayı kaplayıp manyetizma, büyü, kimyasal etki gibi açığa çıkan varsayımsal bir güç teorisi odylism i.
1'in ardına sonsuz sıfır yazılarak elde edilen varsayımsal büyüklük googolplex i.
düşük parlaklığı nedeniyle doğrudan gözlemlenmesi zor olan varsayımsal madde dim matter i.
varsayımsal bir atom alt parçacığı pentaquark i.
dönmeyi durdurduğunda kara deliğe dönüşen varsayımsal nötron yıldızı blitzar i.
atom çekirdeğinden büyük nötron yıldızından küçük varsayımsal bir parçacık strangelet i.
Chemistry
trimetilene benzer varsayımsal bir hidrokarbon tetramethylene i.
azotun varsayımsal iki izomerik hidritinin her biri tetrazene i.
benzene benzeyen varsayımsal bir hidrokarbon tetrol i.
benzene benzeyen varsayımsal bir hidrokarbon tetrol phenol i.
varsayımsal bir asit olan tallik asidin bir tuzu thallate i.
varsayımsal bir radikal kimyevi madde thienyl i.
simyacılar tarafından bir dönem aranan varsayımsal bir evrensel solvent alkahest i.
simyacılar tarafından bir dönem aranan varsayımsal bir evrensel solvent universal solvent i.
simyacılar tarafından bir dönem aranan varsayımsal bir evrensel solvent alcahest i.
belirli valerik asit türevlerinin temel çekirdeği olarak kabul edilen varsayımsal bir radikal valeryl i.
bakır, demir, kurşun, nikel gibi metallerin karışımı olduğu düşünülen varsayımsal bir element vodanium i.
bakır, demir, kurşun, nikel gibi metallerin karışımı olduğu düşünülen varsayımsal bir element vodcasting i.
maleik asit elde edilen varsayımsal bir radikal maleyl i.
kinin ve ilgili alkaloitlerin varsayımsal kökü quinogen i.
rodizonik asitle ilgili bazı kinon türevlerinin varsayımsal kökü quinoxyl i.
mirisinin ana çökeltisi olarak kabul edilen varsayımsal bir radikal melissyl i.
mirisinin ana çökeltisi olarak kabul edilen varsayımsal bir radikal myricyl i.
metal atomlarının hidrojenle değiştirilmesiyle amonyumdan elde edilen varsayımsal bir radikal metalammonium i.
varsayımsal bir gliserin radikali lipyl i.
oktoik asidin ana tortusu olarak kabul edilen varsayımsal bir radikal octoyl i.
kloröz aside benzeyen varsayımsal bir asit iodous acid i.
doğada sadece tuzları görülebilen varsayımsal bir asit ferric acid i.
kimyasal elementlerin varsayımsal ilkel formu olduğu varsayılan ön madde protyl i.
kimyasal elementlerin varsayımsal ilkel formu olduğu varsayılan ön madde protyle i.
sülfür bileşiklerinin negatif bileşeni olarak kabul edilen varsayımsal bir radikal sulphion i.
sülfonik asitlerin tipik kalıntısı olan varsayımsal bir radikal sulphonic group i.
(varsayımsal) sülfotungstik asit tuzu sulphotungstate i.
simyacılar tarafından bir dönem aranan varsayımsal bir evrensel solvent alkahestic s.
pektinden elde edilen varsayımsal bir asitle ilgili metapectic s.
yalnızca tuzları bilinen varsayımsal bir altın sülfasidine ait veya ilgili sulphauric s.
(varsayımsal) sülfotungstik aside ait veya ilgili sulphotungstic s.
Biology
virüse benzeyen varsayımsal bir simbiyont viroid i.
çeşitli türlerden fiziksel ve zihinsel özelliklere sahip varsayımsal bir bölünmez birim monad i.
varsayımsal bir çok hücreli hayvan atası formu gastraea i.
varsayımsal bir çok hücreli hayvan atası formu gastraeum i.
kış uykusuna yatan varsayımsal bir mantar formu mycoplasm i.
güncel biyoloji teorisindeki gene benzetilebilen varsayımsal biyofor kümesi determinant i.
gen kaynaklarındaki somatik yapıda elde edilen modifikasyonlara karşılık gelen varsayımsal değişimler diplogenesis i.
protoplazmanın kalıtımı kontrol eden varsayımsal partikül pangene i.
protoplazmanın kalıtımı kontrol eden varsayımsal partikül pangen i.
cansız maddelerden oluşup canlıların atası olarak kabul edilen çoğalabilir varsayımsal birim protogene i.
Biochemistry
varsayımsal bir canlı molekül biomolecule i.
protein gibi büyük biyolojik moleküllerin fiziksel veya kimyasal özelliklerinin bilgiyi işlemek için depolandığı varsayımsal bir bilgisayar devresi veya depolama aygıtı biochip i.
protein gibi büyük biyolojik moleküllerin fiziksel veya kimyasal özelliklerinin bilgiyi işlemek için depolandığı varsayımsal bir bilgisayar devresi veya depolama aygıtı chip i.
Astronomy
varsayımsal olarak güneşin diğer tarafında bulunduğuna inanılan gezegen antichthon i.
ışık saçmayan bir kütleden oluşan varsayımsal bir karanlık madde cismi macho i.
merkür ile güneş arasında yer alan varsayımsal bir gezegen vulcan i.
güneşteki taç küreye ait varsayımsal bir eleman coronium i.
yıldız sistemlerinde bulunan hammaddeleri kullanarak galaksiyi keşfetmek üzere tasarlanmış, kendi kendini kopyalayabilen varsayımsal uzay aracı von neumann probe i.
varsayımsal astronomik cisim hypothetical astronomical object i.
bir kara deliğin yörüngesi etrafında dönen varsayımsal ötegezegen blanet i.
nesiller boyu sürecek bir uzay yolculuğu için tasarlanmış varsayımsal uzay gemisi generation ship i.
çekirdeği olmadığı düşünülen varsayımsal gezegenler coreless planet i.
preonlardan oluşan varsayımsal yıldız preon star i.
güçsüz bir süpernova patlaması sonrası çökmekten kurtulan varsayımsal yıldızlar zombie star i.
yaşama dünya'dan daha elverişli olan varsayımsal ötegezegenler superhabitable planet i.
dev bir göz küresini andıran varsayımsal ötegezegenler eyeball planet i.
yüzeyleri hidroklorik asit okyanusları ile kaplı varsayımsal ötegezegenler chlorine planet i.
kara deliklerin yörüngesinde dönen varsayımsal ötegezegenler blanet i.
yüzeyi su yerine amonyaktan oluşan okyanuslarla kaplı varsayımsal ötegezegenler ammonia planet i.
çekirdeğinde oksijenden daha fazla miktarda karbon içeren varsayımsal gezegen türü carbon planet i.
üst atmosferini kaybetmiş ve sadece çekirdeği açıkta kalmış varsayımsal gaz devi gezegenler chthonian planet i.
bir kara deliğin içinde bulunan varsayımsal egzotik yıldız planck star i.
çekirdeği nötron yıldızından oluşan varsayımsal yıldız thorne–zytkow object i.
bozonlardan oluşan varsayımsal yıldız boson star i.
erken evrende oluştuğu düşünülen varsayımsal dev yıldızlar population iii stars i.
uzaylı üstün varlıkların kasıtlı olarak dünya'ya saldırmayıp doğal yaşamın gelişmesini uzaktan izlediklerini savunan varsayımsal açıklama zoo hypothesis i.
Işık hızına yakın hızlarda ilerleyerek bir hedefi yıkıcı bir güçle vurmak amacıyla tasarlanmış varsayımsal silah sistemi relativistic kill vehicle (rkv) i.
tümüyle garip maddeden oluşan varsayımsal gök cismi strange star i.
nötron yıldızlarının çekirdeğinde oluştuğu düşünülen varsayımsal madde strange matter i.
evrende akıllı yaşamın gelişmesinin önündeki varsayımsal bir engel the great filter i.
varsayımsal bir egzotik yıldız q star (grey hole) i.
varsayımsal bir egzotik yıldız proca star i.
11 milyar yıl önce genç samanyolu ile birleştiği düşünülen varsayımsal galaksi kraken galaxy i.
içinde hiç yıldız bulunmayan veya çok az bulunan varsayımsal galaksiler dark galaxy i.
yüzeyi tamamen suyla kaplı ve hidrojen bir atmosfere sahip olan varsayımsal ötegezegen türü hycean planet i.
çekirdeğinde ufak bir ilkel kara delik barındıran varsayımsal yıldız hawking star i.
Zoology
ortak kromozomlara dayalı olarak hayvanların (varsayımsal) sınıflandırılması zootype i.
keseli memelere denk bir gelişme aşamasına ulaştığı varsayılan, plasentalı memelilerin atalarına ait varsayımsal bir alt grup metatheria i.
Botanic
bitkinin sapı ve kökü arasındaki varsayımsal sınır neck i.
gövdedeki bir sıra yaprağı birbirine bağlayan varsayımsal dikey çizgi orthostichy i.
varsayımsal çizgiyle birbirine bağlanan yaprakların düzeni orthostichy i.
Linguistics
tupi-guarani dilinin de dahil olduğu varsayımsal dil ailesi tupian i.
varsayımsal tümcecik hypothetical clause i.
sami dil grubunun varsayımsal ata dili protosemitic i.
sami dil grubunun varsayımsal ata dili proto-semitic i.
Philosophy
varsayımsal olma notionality i.
normal bir insan gibi görünen fakat bilinçli tecrübe, kişilik ve sezgiden yoksun olan varsayımsal varlık philosophical zombie i.
normal bir insan gibi görünen fakat bilinçli tecrübe, kişilik ve sezgiden yoksun olan varsayımsal varlık p-zombie i.
varsayımsal veya kavramsal bir varlık hypostasis i.
deneyimle elde edilen ve varsayımsal olan işlenmemiş bilgi given i.
wilhelm reich'ın bulduğu ve insanlar için iyileştirici güçlere sahip olduğu iddia edilen varsayımsal bir element orgone energy i.
varsayımsal olarak notionally zf.
Geography
atlantik veya pasifik okyanusu'nda olduğu iddia edilen varsayımsal bir kıta mu i.
Military
(bombalamada) bırakış yüksekliğinde balistik rüzgar ile gerçek rüzgar arasındaki hız farkına eşit olan varsayımsal rüzgar differential ballistic wind i.
Cinema
(bilimkurguda) zamanda yolculuk sonucu ortaya çıkan varsayımsal sebep-sonuç tutarsızlığı paradox i.
Mythology
insan hayatını yöneten, yaşam koşullarını ve süresini belirleyen varsayımsal güçler the destinies i.
Archaic
varsayımsal güçle yüklemek odize f.
varsayımsal kuvvetle yüklemek odize f.
Ornithology
dişleri olan varsayımsal bir kuş sınıfı odontornithes i.
Modern Slang
anarko-kapitalizm sistemiyle yönetilen varsayımsal bir bölge ancapistan i.