küçümsemek

Meanings of "küçümsemek" in English Turkish Dictionary : 97 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	küçümsemek	belittle v.
He takes every opportunity to belittle you. O sizi küçümsemek için her fırsatı kullanır. More Sentences
2	Common Usage	küçümsemek	underestimate v.
The decisions and objectives of the recovery plans must not underestimate the consequences they may have. Kurtarma planlarının kararları ve hedefleri, doğurabilecekleri sonuçları küçümsememelidir. More Sentences
3	Common Usage	küçümsemek	despise v.
Tom thinks Mary despises him. Tom, Mary'nin onu küçümsediğini düşünüyor. More Sentences
General
4	General	küçümsemek	scorn v.
Furthermore, the report heaps scorn on international fisheries. Dahası, rapor uluslararası balıkçılığı küçümsemektedir. More Sentences
5	General	küçümsemek	look down on v.
Bob looks down on his brother for not being good at sports. Bob, sporda iyi olmadığı için kardeşini küçümsüyor. More Sentences
6	General	küçümsemek	flout v.
He flouted his mother's advice. Annesinin tavsiyesini küçümsedi. More Sentences
7	General	küçümsemek	sneer v.
He never spoke of the softer passions, save with a gibe and a sneer. Bir alay ve küçümseme dışında, daha zararsız tutkulardan hiç bahsetmedi. More Sentences
8	General	küçümsemek	make light of v.
How dare you make light of this situation! Bu durumu küçümsemeye nasıl cesaret edersin! More Sentences
9	General	küçümsemek	minimize v.
Sami minimized his crimes. Sami suçlarını küçümsedi. More Sentences
10	General	küçümsemek	sneer at v.
My professor sneers at science books for the general public. Profesörüm halk için olan bilim kitaplarını küçümsüyor. More Sentences
11	General	küçümsemek	disparage v.
We shouldn't disparage other people. Diğer insanları küçümsememeliyiz. More Sentences
12	General	küçümsemek	minimise v.
We should not minimise the ongoing debate in the United States on those key issues or leave them isolated. Bu kilit konularda ABD'de devam eden tartışmaları küçümsememeli veya izole bırakmamalıyız. More Sentences
Phrasals
13	Phrasals	küçümsemek	put down v.
Don't put down his suggestions. Onun önerilerini küçümsemeyin. More Sentences
Colloquial
14	Colloquial	küçümsemek	make light of v.
Tom made light of a difficult situation. Tom zor bir durumu küçümsedi. More Sentences
Idioms
15	Idioms	küçümsemek	cry down v.
They are crying down Tom's new theory. Onlar Tom'un yeni teorisini küçümsüyorlar. More Sentences
Politics
16	Politics	küçümsemek	underestimate v.
I believe that in this respect, we should not underestimate the importance of this matter as a whole. Bu bakımdan, bu konunun bir bütün olarak önemini küçümsemememiz gerektiğine inanıyorum. More Sentences
Archaic
17	Archaic	küçümsemek	mince v.
Let us not mince our words. Sözlerimizi küçümsemeyelim. More Sentences
Common Usage
18	Common Usage	küçümsemek	underrate v.
General
19	General	küçümsemek	deprecate v.
20	General	küçümsemek	disdain v.
21	General	küçümsemek	hold in disrespect v.
22	General	küçümsemek	contemn v.
23	General	küçümsemek	make little of v.
24	General	küçümsemek	undervalue v.
25	General	küçümsemek	palter v.
26	General	küçümsemek	snub v.
27	General	küçümsemek	sell short v.
28	General	küçümsemek	condescend v.
29	General	küçümsemek	contempt v.
30	General	küçümsemek	slight v.
31	General	küçümsemek	sneeze at v.
32	General	küçümsemek	depreciate v.
33	General	küçümsemek	defy v.
34	General	küçümsemek	pooh-pooh v.
35	General	küçümsemek	look down v.
36	General	küçümsemek	understate v.
37	General	küçümsemek	laugh off v.
38	General	küçümsemek	laugh away v.
39	General	küçümsemek	derogate v.
40	General	küçümsemek	soft-pedal v.
41	General	küçümsemek	bid defiance v.
42	General	küçümsemek	set at naught v.
43	General	küçümsemek	set light by v.
44	General	küçümsemek	think scorn v.
45	General	küçümsemek	asperne [obsolete] v.
46	General	küçümsemek	underact v.
47	General	küçümsemek	underpoise v.
48	General	küçümsemek	underreckon v.
49	General	küçümsemek	underween v.
50	General	küçümsemek	berattle [obsolete] v.
51	General	küçümsemek	bescorn v.
52	General	küçümsemek	mistake v.
53	General	küçümsemek	mock v.
54	General	küçümsemek	gird v.
55	General	küçümsemek	dehonestate v.
56	General	küçümsemek	overpeer v.
57	General	küçümsemek	overtop v.
58	General	küçümsemek	disdeign [obsolete] v.
59	General	küçümsemek	disprize [obsolete] v.
60	General	küçümsemek	disprise [obsolete] v.
61	General	küçümsemek	disappreciate v.
62	General	küçümsemek	outscorn v.
63	General	küçümsemek	scout v.
64	General	küçümsemek	sdain [obsolete] v.
65	General	küçümsemek	sdeign [obsolete] v.
66	General	küçümsemek	sdaine [obsolete] v.
67	General	küçümsemek	sdayn [obsolete] v.
68	General	küçümsemek	slighten v.
69	General	küçümsemek	smile [obsolete] v.
70	General	küçümsemek	snob v.
71	General	küçümsemek	snoot v.
Phrasals
72	Phrasals	küçümsemek	wrinkle at v.
73	Phrasals	küçümsemek	point at v.
74	Phrasals	küçümsemek	sweep aside v.
75	Phrasals	küçümsemek	put down v.
76	Phrasals	küçümsemek	put down v.
77	Phrasals	küçümsemek	put down v.
78	Phrasals	küçümsemek	trash out v.
79	Phrasals	küçümsemek	dump on v.
Idioms
80	Idioms	küçümsemek	bite the thumb at v.
81	Idioms	küçümsemek	make a lip v.
82	Idioms	küçümsemek	hold in contempt v.
83	Idioms	küçümsemek	sell somebody/something short v.
84	Idioms	küçümsemek	thumb one's nose at v.
85	Idioms	küçümsemek	look down one's nose at v.
86	Idioms	küçümsemek	make light of something v.
87	Idioms	küçümsemek	look down nose v.
88	Idioms	küçümsemek	look down your nose v.
89	Idioms	küçümsemek	look down your nose at v.
90	Idioms	küçümsemek	thumb nose v.
91	Idioms	küçümsemek	thumb one's nose v.
92	Idioms	küçümsemek	set at defiance v.
93	Idioms	küçümsemek	set naught by v.
Archaic
94	Archaic	küçümsemek	disvalue v.
95	Archaic	küçümsemek	slip v.
Slang
96	Slang	küçümsemek	punch down v.
97	Slang	küçümsemek	ritz v.

Meanings of "küçümsemek" with other terms in English Turkish Dictionary : 36 result(s)

	Category	Turkish	English
Phrasals
1	Phrasals	(birini/bir şeyi) küçümsemek	look down upon (someone or something) v.
You must not look down upon parents' advice. Anne babanın tavsiyesini küçümsememelisin. More Sentences
General
2	General	manipüle etmek veya küçümsemek için kullanılan psikolojik taktik	head game n.
3	General	kendini küçümsemek	self-deprecate v.
4	General	kendini küçümsemek	belittle oneself v.
5	General	yan yan bakarak küçümsemek	geck [scotland] v.
Phrasals
6	Phrasals	(birini) küçümsemek	look down at (someone) v.
7	Phrasals	sürekli kötülemek/küçümsemek	grind away v.
8	Phrasals	(birini) sürekli kötülemek/küçümsemek	grind away at (someone or something) v.
9	Phrasals	birini/bir şeyi aşağılamak/küçümsemek	piss on someone/something v.
10	Phrasals	birini küçümsemek	condescend to someone v.
11	Phrasals	(birini) küçümsemek	cross (one) (up) v.
12	Phrasals	birini/bir şeyi küçümsemek	put someone or something down v.
13	Phrasals	(birini/bir şeyi) küçümsemek	laugh at (someone or something) v.
14	Phrasals	(birini/bir şeyi) küçümsemek	sneer at (someone or something) v.
15	Phrasals	(birini/bir şeyi) küçümsemek	sneeze at (someone or something) v.
Colloquial
16	Colloquial	züppece addedilen şeyleri küçümsemek için kullanılan ünlem	la-de-da interj.
17	Colloquial	züppece addedilen şeyleri küçümsemek için kullanılan ünlem	la-di-da interj.
Idioms
18	Idioms	(birini) küçümsemek	have a derry on (one) [australia/new zealand] v.
19	Idioms	birini)küçümsemek	have a derry on someone [australia/new zealand] v.
20	Idioms	(birini/bir şeyi) küçümsemek	hold (someone or something) in contempt v.
21	Idioms	kendini küçümsemek	cry stinking fish [uk] v.
22	Idioms	(birini) küçümsemek	give (one) the finger v.
23	Idioms	(birini/bir şeyi) küçümsemek/önemsememek	hold (someone or something) cheap v.
24	Idioms	(birini/bir şeyi) küçümsemek	look down (one's) nose at (someone or something) v.
25	Idioms	(birini/bir şeyi) küçümsemek	look down on (someone or something) v.
26	Idioms	(birini/bir şeyi) küçümsemek	look down your nose (at somebody/something) [uk] v.
27	Idioms	bir şeyi küçümsemek	look down your nose at something v.
28	Idioms	(birini/bir şeyi) küçümsemek	make little of (someone or something) v.
29	Idioms	bir şeyi küçümsemek	make little of something v.
30	Idioms	(birini/bir şeyi) küçümsemek	ride roughshod over (someone or something) v.
31	Idioms	(birini/bir şeyi) küçümsemek	run roughshod over (someone or something) v.
32	Idioms	'-i küçümsemek	thumb your nose at v.
33	Idioms	birini/bir şeyi küçümsemek	thumb your nose at somebody/something v.
34	Idioms	birini küçümsemek	thumb your nose at someone v.
35	Idioms	(birini/bir şeyi) küçümsemek	turn up (one's) nose at (someone or something) v.
Politics
36	Politics	(hükümet temsilcisini) küçümsemek	rice v.