müsaade!

Meanings of "müsaade!" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

	Category	Turkish	English
Colloquial
1	Colloquial	müsaade!	coming through expr.

Meanings of "müsaade!" with other terms in English Turkish Dictionary : 242 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	müsaade	permission n.
I shall take a moment, with your permission. Müsaadenizle bir dakikanızı alacağım. More Sentences
2	Common Usage	müsaade etmek	allow v.
Innovation happens when you build physical and psychological space that allows you to think creatively. İnovasyon, yaratıcı düşünceye müsaade eden fiziksel ve psikolojik bir mekân oluşturduğunuzda gerçekleşir. More Sentences
3	Common Usage	müsaade etmek	let v.
Let me answer with due stringency. Müsaade edin, gereken titizlikle cevap vereyim. More Sentences
General
4	General	müsaade etmek (katlanmak vb)	stand for v.
In the long term, our citizens will not stand for it. Uzun vadede vatandaşlarımız buna müsaade etmeyecektir. More Sentences
5	General	müsaade etmek	permit v.
They will go to the woods to pick mushrooms, weather permitting. Mantar toplamak için ormana gidecekler, hava müsaade ederse. More Sentences
6	General	müsaade etmek	clear v.
My father was cleared for discharge by an attending physician. Babamın taburcu edilmesine doktor tarafından müsaade edildi. More Sentences
7	General	müsaade etmemek	deny v.
We were denied access to the ancient inscriptions. Antik yazıtlara erişimimize müsaade edilmedi. More Sentences
Trade/Economic
8	Trade/Economic	müsaade	permission n.
You don't need my permission. Benim müsaademe ihtiyacın yok. More Sentences
Law
9	Law	müsaade etmek	allow v.
I don't understand why they allow it in a place like this. Böyle bir yerde buna nasıl müsaade ediyorlar anlamıyorum. More Sentences
Politics
10	Politics	müsaade	authorisation n.
Although foreign direct investment requires prior authorisation, it is usually encouraged. Doğrudan yabancı yatırım, önceden müsaadeye tabi olmakla beraber, genelde teşvik edilir. More Sentences
Technical
11	Technical	müsaade etmek	allow v.
I never would've allowed Tom to do that. Tom'un bunu yapmasına asla müsaade etmezdim. More Sentences
Military
12	Military	müsaade	permission n.
Wouldn't it be better to ask Tom's permission first? Önce Tom'dan müsaade istense daha iyi olmaz mı? More Sentences
Common Usage
13	Common Usage	müsaade	allowance n.
General
14	General	içeriye girmeye müsaade etmeme	turnaway n.
15	General	müsaade etme	toleration n.
16	General	müsaade edilen azami milaj	maximum permitted mileage n.
17	General	müsaade etme	empowering n.
18	General	müsaade	consent n.
19	General	müsaade	go n.
20	General	müsaade edilebilirlik	permissibleness n.
21	General	müsaade	privilege n.
22	General	müsaade	tolerance n.
23	General	müsaade	permit n.
24	General	müsaade edilen stres tasarım metodu	allowable stress design method n.
25	General	müsaade edilen en büyük sayı veya miktar	limit n.
26	General	müsaade	leave n.
27	General	müsaade	toleration n.
28	General	müsaade	sanction n.
29	General	müsaade edilmeme	nonadmission n.
30	General	müsaade edilen hız	allowed speed n.
31	General	müsaade veya imtiyazın geri alınması	ademption n.
32	General	müsaade edilen trafik yükü	allowed traffic load n.
33	General	müsaade	the go-ahead n.
34	General	müsaade	license n.
35	General	yasal olarak müsaade edilen	legally allowed n.
36	General	(yasağa rağmen) sigara içilmesine müsaade edilen yer	smoke-easy n.
37	General	(yasağa rağmen) sigara içilmesine müsaade edilen yer	smokeasy n.
38	General	(yasağa rağmen) sigara içilmesine müsaade edilen yer	smokeeasy n.
39	General	müsaade	licence n.
40	General	telefon kullanılmasına müsaade edilmeyen bölge	quiet zone n.
41	General	bir makamda çalışmaya müsaade edilen, önceden belirlenmiş hizmet süresi	term limit n.
42	General	müsaade edilen miktar	allowance n.
43	General	(bir işin gerçekleştirilmesi için alınan/verilen) müsaade	authority n.
44	General	müsaade edilen miktar	enough n.
45	General	müsaade	favor n.
46	General	müsaade	favour n.
47	General	müsaade edilebilen stres	allowable stress n.
48	General	müsaade etmek	authoritize v.
49	General	müsaade etmemek	disallow v.
50	General	müsaade istemek	ask permission v.
51	General	içeri girmesine müsaade etmek	allow someone into a place v.
52	General	içeri girmesine müsaade etmek	allow someone in v.
53	General	müsaade etmek	admit v.
54	General	yeniden müsaade etmek	relet v.
55	General	gitmesine müsaade etmek	give rein v.
56	General	olmasına müsaade etmek	have v.
57	General	almasına müsaade etmek	give v.
58	General	müsaade edilmeyen	unpermitted adj.
59	General	müsaade edebilen	eurytropic adj.
60	General	müsaade edilemez	impermissible adj.
61	General	müsaade edilmeyen	nonadmitted adj.
62	General	müsaade edilebilir	permissible adj.
63	General	evcil hayvanlara müsaade eden	pet friendly adj.
64	General	müsaade edilebilir	releasable adj.
65	General	müsaade eden	enabling adj.
66	General	müsaade eden	volitive adj.
67	General	(kurum) bazı grupların girişine müsaade edilmeyen	segregated adj.
68	General	müsaade edilebilir	allowable adj.
69	General	müsaade edilebilir	permissible adj.
Phrasals
70	Phrasals	başkalarına bilgilerinin ya da statülerinin daha yüksek olmalarından ötürü (fikirlerine katılmasanız bile) sizinle ilgili karar almalarına ya da size bir şey yaptırmalarına müsaade etmek	defer to someone v.
71	Phrasals	(birinin bir şeyi) kontrol etmesine müsaade etmek	let (one) at (someone or something) v.
72	Phrasals	(birinin bir kişiyi) dövmesine müsaade etmek	let (one) at (someone or something) v.
73	Phrasals	birinin bir kişiyi dövmesine müsaade etmek	let someone or something at someone or something v.
74	Phrasals	birinin bir kişiyle uğraşmasına müsaade etmek	let someone or something at someone or something v.
75	Phrasals	birinin (bir yere) girmesine müsaade etmek	admit someone into (some place) v.
76	Phrasals	birinin (bir yere) girmesine müsaade etmek	admit someone to (some place) v.
77	Phrasals	birinin/bir şeyin bir yere girmesine müsaade etmek	allow someone or something into a place v.
78	Phrasals	birinin/bir şeyin bir yere girmesine müsaade etmek	and allow someone or something in v.
79	Phrasals	(birinin/bir şeyin bir yere/bir şeye) girmesine müsaade etmek	allow (someone or something) in (something or some place) v.
80	Phrasals	(birinin/bir şeyin bir yere/bir şeye) girmesine müsaade etmek	allow (someone or something) into (something or some place) v.
81	Phrasals	bir yere girmesine müsaade etmek	allow into a place v.
82	Phrasals	birinin (bir yere) girmesine müsaade etmek	admit someone into (some place) v.
83	Phrasals	birinin (bir yere) girmesine müsaade etmek	admit someone to (some place) v.
84	Phrasals	birinin/bir şeyin bir yere girmesine müsaade etmek	allow someone or something into a place v.
85	Phrasals	birinin/bir şeyin bir yere girmesine müsaade etmek	and allow someone or something in v.
86	Phrasals	(birinin/bir şeyin bir yere/bir şeye) girmesine müsaade etmek	allow (someone or something) in (something or some place) v.
87	Phrasals	(birinin/bir şeyin bir yere/bir şeye) girmesine müsaade etmek	allow (someone or something) into (something or some place) v.
88	Phrasals	bir yere girmesine müsaade etmek	allow into a place v.
89	Phrasals	kontrol etmesine müsaade etmek	let at v.
90	Phrasals	uğraşmasına müsaade etmek	let at v.
91	Phrasals	'-i dövmesine müsaade etmek	let at v.
Phrases
92	Phrases	müsaade ederseniz	if I am allowed expr.
93	Phrases	müsaade ettiği ölçüde	to the extent permitted (by) expr.
94	Phrases	terbiyem müsaade etmiyor	modesty forbids me expr.
Colloquial
95	Colloquial	müsaade istemek	ask for permission v.
96	Colloquial	müsaade istemek	beg leave v.
97	Colloquial	(birine) müsaade vermek	give one the ok v.
98	Colloquial	müsaade vermek	give the ok v.
99	Colloquial	birine müsaade vermek	give somebody okay v.
100	Colloquial	birine müsaade vermek	give somebody the ok v.
101	Colloquial	birinden müsaade almak	get the ok v.
102	Colloquial	birinden müsaade almak	get okay v.
103	Colloquial	müsaade edilebilir/izin verilebilir olmamak	be on v.
104	Colloquial	birine müsaade vermek	give somebody the ok v.
105	Colloquial	birine müsaade vermek	give somebody the okay v.
106	Colloquial	müsaade almak	get the ok v.
107	Colloquial	müsaade almak	get the okay v.
108	Colloquial	müsaade eder misiniz?	would you excuse me? expr.
109	Colloquial	müsaade eder misin/eder misiniz(, lütfen)	coming through(, please). expr.
110	Colloquial	müsaade eder misiniz, lütfen?	could I get by, please? expr.
Idioms
111	Idioms	etrafında dört dönerek müsaade beklemek	cool the heels v.
112	Idioms	gitmesine müsaade etmek	give one rope v.
113	Idioms	(birine) müsaade etmek	give (one) some slack v.
114	Idioms	müsaade almak	get the ok v.
115	Idioms	müsaade vermek	give somebody the ok v.
116	Idioms	müsaade vermek	give somebody the okay v.
117	Idioms	özel durumlardan ötürü birine ya da bir şeye müsaade etmek	make allowance for (someone or something) v.
118	Idioms	özel durumlardan ötürü birine ya da bir şeye müsaade etmek	make allowances for (someone or something) v.
119	Idioms	(birine) bir dakika müsaade etmek	give (someone) a minute v.
120	Idioms	(birine) bir saniye müsaade etmek	give (someone) a second v.
121	Idioms	özel durumlardan ötürü birine müsaade etmek	make allowances for somebody v.
122	Idioms	(birisine) müsaade etmek	give (someone) some slack v.
123	Idioms	müsaade ederseniz	if you would indulge me expr.
Speaking
124	Speaking	bize müsaade (özellikle bir yerden ayrılırken)	could you excuse us please? expr.
125	Speaking	bize müsaade (özellikle bir yerden ayrılırken)	can you excuse us please? expr.
126	Speaking	bana müsaade!	could I be excused? expr.
127	Speaking	bize müsaade (özellikle bir yerden ayrılırken)	will you excuse us please? expr.
128	Speaking	bana müsaade!	can I be excused? expr.
129	Speaking	bize biraz müsaade eder misiniz?	will you excuse us for a moment? expr.
130	Speaking	bize bir dakika müsaade edin	give us a minute expr.
131	Speaking	bize müsaade (özellikle bir yerden ayrılırken)	would you excuse us please? expr.
132	Speaking	bana müsaade!	may I be excused? expr.
133	Speaking	müsaade ederseniz	if you allow me expr.
134	Speaking	müsaade ederseniz	if you don't mind expr.
135	Speaking	müsaade ederseniz	if you'll excuse me expr.
136	Speaking	müsaade ederseniz	if it's fine with you expr.
137	Speaking	müsaade ederseniz	if you excuse me expr.
138	Speaking	müsaade ederseniz	if it's ok with you expr.
139	Speaking	müsaade ederseniz	if i may expr.
Trade/Economic
140	Trade/Economic	açık müsaade	express consent n.
141	Trade/Economic	müsaade edilen bildirme süresi	time allowed for giving notice n.
142	Trade/Economic	müsaade edilen süre	allowed time n.
143	Trade/Economic	müsaade edilen indirim	discount allowed n.
144	Trade/Economic	müsaade edilen zaman	allowed time n.
145	Trade/Economic	müsaade	charter n.
146	Trade/Economic	önceden yazılı müsaade	prior written consent n.
147	Trade/Economic	üretim müsaade belgesi	manufacturing permit n.
148	Trade/Economic	üretim müsaade belgesi	production licence n.
149	Trade/Economic	üretim müsaade belgesi	production permit n.
Law
150	Law	bilerek müsaade edilen yetki	apparent authority n.
151	Law	müsaade edilen vekil	permitted assignee n.
152	Law	müsaade veren kimse	licenser n.
153	Law	müsaade olunmama	disallowance n.
154	Law	müsaade etmek	authorise v.
155	Law	müsaade etmek	authorize v.
156	Law	müsaade edilemez	impermissible adj.
Politics
157	Politics	müsaade	authorization n.
158	Politics	önceden alınan müsaade	prior permission n.
159	Politics	ön müsaade	preliminary authorization n.
Media
160	Media	kayda müsaade edilen (röportaj vb)	on the record expr.
161	Media	kayda müsaade edilmeyen (röportaj vb)	off the record expr.
Technical
162	Technical	hazır ambalajlı belirli ürünler için müsaade edilen nominal kapasite ve dolum miktarı serileri	ranges of nominal quantities and nominal capacities permitted for certain prepackaged products n.
163	Technical	maruziyetin müsaade edilen düzeyleri	permissible exposure limits n.
164	Technical	müsaade edilen hata veya fark derecesi	tolerance n.
165	Technical	müsaade edilebilir basınç	permissible pressure n.
166	Technical	müsaade edilen taşıma gücü	safe bearing capacity n.
167	Technical	müsaade edilen sapma	permissible deviation n.
168	Technical	müsaade edilebilir yük	permissible load n.
169	Technical	müsaade edilen zemin basıncı	allowable soil pressure n.
170	Technical	müsaade edilebilir dengesizlik	permissible unbalance n.
171	Technical	müsaade edilen yük	allowable load n.
172	Technical	müsaade edilen gerilme	allowable stress n.
173	Technical	müsaade edilebilir sınır değerler	permissible limits n.
174	Technical	müsaade edilen hata derecesi	tolerance n.
175	Technical	müsaade edilen sertlik	permissible hardness n.
176	Technical	müsaade edilen oturma	allowable settlement n.
177	Technical	müsaade edilen sapmalar	permitted deviations n.
178	Technical	müsaade edilen aşınma miktarı	allowable wear n.
179	Technical	müsaade edilen boşluk	allowable clearance n.
180	Technical	müsaade edilen azami milaj (mpm)	maximum permitted mileage n.
181	Technical	müsaade edilen trafik yükü	allowed traffic load n.
182	Technical	müsaade edilen sıcaklık artışı	permissible temperature rise n.
183	Technical	müsaade edilebilir sapmalar	permissible deviations n.
184	Technical	müsaade edilebilir açıklık	allowable clearance n.
185	Technical	müsaade edilebilir basınç	allowable pressure n.
186	Technical	müsaade edilen hız	permissible velocity n.
187	Technical	müsaade edilen sapma	permitted deviation n.
188	Technical	müsaade edilen maksimum genişlik	maximum width permitted n.
189	Technical	müsaade edilen günlük maruziyet	permissible daily exposure n.
190	Technical	müsaade edilebilir gerilme	permissible stress n.
191	Technical	müsaade edilir yük	allowable load n.
192	Technical	müsaade edilen çalışma basıncı	permissible working pressure n.
193	Technical	müsaade edilen kazık yükü	allowable pile load n.
194	Technical	müsaade edilen işletme basıncı	permissible working pressure n.
195	Technical	müsaade edilebilir yüklenme	allowable loading n.
196	Technical	müsaade edilen maksimum değer	maximum permissible value n.
197	Technical	müsaade edilebilir maksimum kararlı basınç	maximum permissible settled pressure n.
198	Technical	müsaade edilen çalışma basıncı	allowable working pressure n.
199	Technical	müsaade edilen kompresyon oranı	allowable compression ratio n.
200	Technical	müsaade edilebilir sapma	permissible deviation n.
201	Technical	müsaade edilebilir sınırlar	permissible limits n.
202	Technical	müsaade edilen tolerans	permissible tolerance n.
203	Technical	müsaade edilen en büyük çalışma basıncı	maximum allowable operating pressure n.
204	Technical	müsaade edilen basınç	allowable pressure n.
205	Technical	müsaade edilen basınç gerilmesi	allowable compressive stress n.
206	Technical	müsaade edilen maksimum basınç düşmesi	maximum permissible pressure drop n.
207	Technical	vida mastarının müsaade edilen aşınması	permissible wear of screw thread gauge n.
208	Technical	zeminin müsaade edilen taşıma gücü	allowable bearing value of soil n.
209	Technical	müsaade edilen maruz kalma sınırları	permissible exposure limits n.
210	Technical	müsaade etmek	tolerate v.
211	Technical	müsaade etmek	permit v.
212	Technical	müsaade edilebilir	allowable adj.
213	Technical	müsaade edilebilir	permissible adj.
Electric
214	Electric	ısıl yönden müsaade edilen kısa devre akım	thermally permissible short-circuit current n.
Automotive
215	Automotive	frenli römorkun teknik olarak müsaade edilen azami kütlesi	technical potentially maximum mass of trailer with brakes n.
216	Automotive	frensiz römorkun teknik olarak müsaade edilen azami kütlesi	technical potentially maximum mass of trailer without brakes n.
217	Automotive	müsaade edilen maksimum arka aks yükü	maximum permissible rear axle load n.
218	Automotive	müsaade edilen maksimum arka aks taşıma kapasitesi	maximum permissible rear axle load n.
219	Automotive	müsaade edilen maksimum silindir kapağı çarpılması	maximum permissible cylinder head distortion n.
Traffic
220	Traffic	müsaade edilen trafik yükü	allowed traffic load n.
221	Traffic	araç geçişine müsaade etmek	allow passage of vehicles v.
Railway
222	Railway	müsaade edilen hat hızı	permissible line speed n.
Aeronautic
223	Aeronautic	klerans/müsaade fonksiyonu	clearance function n.
224	Aeronautic	müsaade sınırı	clearance limit n.
225	Aeronautic	müsaade edilen dönüş sapması	gear deviation allowance n.
226	Aeronautic	müsaade edilen seviyeden sapma	cleared flight level deviation n.
227	Aeronautic	müsaade edilen uçuş seviye	cleared flight level n.
228	Aeronautic	müsaade edilebilen motor çalışma süresi	allowable engine operating time n.
Marine
229	Marine	müsaade edilen boşaltma süresi	time allowed for discharging n.
Agriculture
230	Agriculture	bir besinde olmasına müsaade edilen maksimum böcek ilacı kalıntısı	tolerance n.
Environment
231	Environment	azami müsaade edilebilir doz	maximum permissible dose n.
232	Environment	müsaade edilebilir doz	permissible dose n.
Military
233	Military	müsaade edilen azami istifleme ağırlığı	allowable stacking weight n.
234	Military	çıkış müsaade numarası	export traffic release number n.
235	Military	denizaşırı sevkiyat müsaade numarası	export traffic release number n.
236	Military	kullanıma müsaade eden komutan	releasing commander n.
237	Military	müsaade edilen azami kabin yükü	allowable cabin load n.
238	Military	müsaade edilen azami yük kapasitesi	allowable cargo load n.
239	Military	müsaade edilen azami yük	allowable load n.
240	Military	uçakta taşınmasına müsaade edilen yük	allowable load n.
241	Military	müsaade edilmiş	released adj.
Slang
242	Slang	hataya müsaade etmeyecek kadar basit veya açık olan	goofproof adj.