terketmek

Meanings of "terketmek" in English Turkish Dictionary : 25 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	terketmek	quit v.
I won't quit, no matter what you say. Terketmeyeceğim, ne söylersen söyle. More Sentences
2	General	terketmek	desert v.
Rats desert a sinking ship. Fareler batan gemiyi terkederler. More Sentences
3	General	terketmek	walk away v.
I'm not going to walk away. Terketmeyeceğim. More Sentences
4	General	terketmek	leave v.
Eight years ago, I was a drug addict and left my son. Sekiz yıl önce uyuşturucu bağımlısıydım ve oğlumu terkettim. More Sentences
5	General	terketmek	flee v.
6	General	terketmek	jilt v.
7	General	terketmek	fall off v.
8	General	terketmek	throw over v.
9	General	terketmek	resign v.
10	General	terketmek	relinquish v.
11	General	terketmek	void v.
12	General	terketmek	disuse v.
13	General	terketmek	expose v.
14	General	terketmek	vacate v.
15	General	terketmek	jack in v.
16	General	terketmek	revolt from v.
17	General	terketmek	lay aside v.
18	General	terketmek	desolate v.
19	General	terketmek	walk on v.
20	General	terketmek	walk out of v.
21	General	terketmek	renounce v.
22	General	terketmek	cede v.
23	General	terketmek	forsake v.
24	General	terketmek	come away v.
Slang
25	Slang	terketmek	shoot through v.

Meanings of "terketmek" with other terms in English Turkish Dictionary : 27 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	gemiyi terketmek	abandon ship v.
Abandon ship. Gemiyi terk et. More Sentences
2	General	terketmek (sevgilisini)	jilt v.
3	General	bir yeri alelacele terketmek	hightail v.
4	General	kaderine terketmek	leave something to its fate v.
5	General	bir yeri terketmek	pack one's bags v.
6	General	birini terketmek	run out on v.
7	General	tacını ve tahtını terketmek	abdicate v.
8	General	terketmek (tacını ve tahtını)	abdicate v.
9	General	kovanı terketmek	swarm v.
10	General	ülkeyi terketmek	leave a country v.
11	General	kendi haline terketmek	leave something/somebody alone v.
12	General	planı terketmek	abandon the plan v.
13	General	masayı terketmek	leave the table v.
14	General	evi terketmek	leave home v.
15	General	evi terketmek	abandon home v.
16	General	sorumluluğu terketmek	abdicate responsibility v.
Phrasals
17	Phrasals	(bir yeri) terketmek	run along v.
Idioms
18	Idioms	batan gemiyi terketmek	leave a sinking ship v.
19	Idioms	batan gemiyi terketmek	desert a sinking ship v.
20	Idioms	gemiyi haber vermeden terketmek	jump ship v.
21	Idioms	hızla terketmek	blow the joint v.
22	Idioms	zor durumda terketmek	leave in the lurch v.
23	Idioms	zor durumda terketmek	leave high and dry v.
Law
24	Law	kocasından başka birisiyle kaçarak evini terketmek	elope v.
Aeronautic
25	Aeronautic	acil durumlarda uçagı terketmek için kullanılan slide´ların tahliyeye hazır duruma getirilmesi	arm, arming n.
Marine
26	Marine	limanı terketmek	outstand v.
Military
27	Military	helikopter yada uçak ile bir yeri terketmek	wheels up v.