Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
linear magnetron
cold-storage house
lash
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Historia
Frases
Significados de
"lash"
en diccionario turco inglés : 58 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
lash
n.
kirpik
However, not all are born with long and thick
lashes.
Ancak, herkes uzun ve gür
kirpiklerle
doğmaz.
More Sentences
Medical
2
Medical
lash
n.
kirpik
However, not all are born with long and robust
lashes.
Ancak, herkes uzun ve sağlam
kirpiklerle
doğmaz.
More Sentences
General
3
General
lash
n.
kırbaçlama
4
General
lash
n.
acı söz
5
General
lash
n.
kamçı ucu
6
General
lash
n.
vuruş
7
General
lash
n.
azarlama
8
General
lash
n.
kamçı darbesi
9
General
lash
n.
çarpma
10
General
lash
n.
vurma
11
General
lash
n.
kamçı
12
General
lash
n.
kırbaç darbesi
13
General
lash
n.
ani/hızlı hareket
14
General
lash
n.
kamçılama
15
General
lash
n.
hakaret
16
General
lash
n.
dayak cezası
17
General
lash
n.
kırbacın veya kamçının ucundaki esnek kısım
18
General
lash
v.
dövmek
19
General
lash
v.
bardaktan boşanırcasına yağmak
20
General
lash
v.
yermek
21
General
lash
v.
kınamak
22
General
lash
v.
kamçı ile vurmak
23
General
lash
v.
çatmak
24
General
lash
v.
kamçılamak
25
General
lash
v.
sözle veya yazıyla saldırmak
26
General
lash
v.
vurmak
27
General
lash
v.
kışkırtmak
28
General
lash
v.
şiddetle çarpmak (dalga)
29
General
lash
v.
çarpmak
30
General
lash
v.
bağlamak
31
General
lash
v.
azarlamak
32
General
lash
v.
kırbaçlamak
33
General
lash
v.
hicvetmek
34
General
lash
v.
kamçı çalmak
35
General
lash
v.
ip ile bağlamak
36
General
lash
v.
ayıplamak
37
General
lash
v.
taşlamak
38
General
lash
v.
galeyana getirmek
39
General
lash
v.
kışkırtmak
40
General
lash
v.
tüymek
41
General
lash
v.
savuşmak
42
General
lash
v.
hızla hareket etmek
43
General
lash
v.
şiddetle hareket etmek
44
General
lash
v.
yer değiştirmek
45
General
lash
adj.
yumuşak
46
General
lash
adj.
sulak
47
General
lash
adj.
ıslak
48
General
lash
adj.
sarhoş
Technical
49
Technical
lash
n.
kamçı vuruşu
50
Technical
lash
n.
kamçı ucu
51
Technical
lash
n.
birbirine bitişik olan hareketli aksamların arasındaki boşluk, gevşeklik veya oynama payı
52
Technical
lash
n.
bir cihazın çalışmaya başlaması veya düzensiz bir şekilde hareket etmesi ile, hareketli aksamlarının arasındaki boşluk veya gevşeklik kaynaklı ortaya çıkan gıcırtılı ses veya sarsıntı
Textile
53
Textile
lash
n.
(halı dokumada) bir figür oluşturmak için aynı anda çekilmesi gereken ip grubu
Automotive
54
Automotive
lash
n.
boşluk
Marine
55
Marine
lash
v.
palamarlamak
56
Marine
lash
v.
palamarla bağlamak
57
Marine
lash
v.
façina etmek
58
Marine
lash
v.
façuna etmek
Significados de
"lash"
con otros términos en diccionario inglés turco: 168 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
lash out
v.
saldırmak
Don't
lash out
at me just because my brother treated you badly.
Kardeşim sana kötü davrandı diye bana
saldırma.
More Sentences
2
General
eye lash
n.
kirpik
3
General
lash brush
n.
kirpik fırçası
4
General
lash comb
n.
kirpik tarağı
5
General
false lash
n.
takma kirpik
6
General
lash-up
n.
geçici düzenleme
7
General
lash out at
v.
sert ve ani çıkış yapmak
8
General
lash oneself into a fury
v.
kudurmak
9
General
lash oneself into a fury
v.
öfkelenmek
10
General
lash into
v.
saldırmak
11
General
lash out on
v.
saçmak
12
General
lash someone into a fury
v.
birini galeyana getirmek
13
General
lash together
v.
iple birbirine bağlamak
14
General
lash into a fury
v.
öfkelendirmek
15
General
lash down
v.
bağlamak
16
General
lash out on
v.
çok harcamak
17
General
lash off an employee temporarily
v.
açığa almak
18
General
lash somebody
v.
kamçılamak
19
General
tongue-lash
v.
azarlamak
20
General
tongue-lash
v.
haşlamak
21
General
lash (out) [uk]
v.
sorumsuzca para harcamak
22
General
lash (out) [uk]
v.
çok harcamak
23
General
lash [ireland]
adj.
harika
24
General
lash [ireland]
adj.
olağanüstü
25
General
lash-like
adj.
kamçılı
26
General
lash-like
adj.
kırbaca benzeyen
27
General
lash-like
adj.
kamçıya benzeyen
Phrasals
28
Phrasals
lash around
v.
sallanmak
29
Phrasals
lash around
v.
sallamak
30
Phrasals
lash around
v.
sallanıp durmak
31
Phrasals
lash around
v.
sallayıp durmak
32
Phrasals
lash around
v.
sendelemek
33
Phrasals
lash around
v.
sağa sola yalpalamak
34
Phrasals
lash out at somebody
v.
birini eleştirmek
35
Phrasals
lash something together
v.
bir şeyleri birbirine bağlamak
36
Phrasals
lash at someone
v.
birini eşek sudan gelinceye kadar dövmek
37
Phrasals
lash out at somebody
v.
birine sözle saldırmak
38
Phrasals
lash someone to something
v.
birini bir yere bağlamak
39
Phrasals
lash something about
v.
şiddetle/hızla sarsmak/sallamak
40
Phrasals
lash against something
v.
(dalga v) (kıyıya/sahile) sertçe vurmak
41
Phrasals
lash down on
v.
(yağmur) üzerine boşalmak/yağmak
42
Phrasals
lash out
v.
(ani ve sert) tepki göstermek/vermek
43
Phrasals
lash back at someone
v.
birine sözle veya şiddetle karşılık vermek
44
Phrasals
lash back at someone
v.
birine aynı şiddette cevap vermek
45
Phrasals
lash back at someone
v.
birine karşı saldırıya geçmek
46
Phrasals
lash back at someone
v.
birine karşı misilleme yapmak
47
Phrasals
lash back (at someone)
v.
(birine) sözle veya şiddetle karşılık vermek
48
Phrasals
lash back (at someone)
v.
(birine) aynı şiddette cevap vermek
49
Phrasals
lash back (at someone)
v.
(birine) karşı saldırıya geçmek
50
Phrasals
lash back (at someone)
v.
(birine) karşı misilleme yapmak
51
Phrasals
lash back (at someone or something)
v.
istemediği bir işe güzel şeyler hayal ederek katlanmak
52
Phrasals
lash back (at someone or something)
v.
dişinin doldurulmasına başka şeyler düşünerek dayanmak
53
Phrasals
lash together
v.
iki şeyi/kişiyi birbirine bağlamak
54
Phrasals
lash together
v.
apar topar oluşturmak/yaratmak
55
Phrasals
lash together
v.
paldır küldür bir araya getirmek
56
Phrasals
lash together
v.
uyduruvermek
57
Phrasals
lash together
v.
uyduruk kaydırık iş yapmak
58
Phrasals
lash together
v.
acilen bir şeyler toparlamak
59
Phrasals
lash into something
v.
bir şeyi iştahla yemek
60
Phrasals
lash into something
v.
bir yemeğe saldırmak
61
Phrasals
lash into something
v.
bir şeye aç gözlü bir şekilde saldırmak
62
Phrasals
lash into something
v.
bir şeyi hapır hupur yemek
63
Phrasals
lash out
v.
(at) çifte atmak
64
Phrasals
lash (someone, something, or oneself) to (something)
v.
(birini/bir şeyi/kendini bir şeye) bağlamak
65
Phrasals
lash (someone, something, or oneself) to (something)
v.
(birini/bir şeyi/kendini bir yere) sabitlemek
66
Phrasals
lash about
v.
şiddetle/kontrolden çıkmış şekilde sallanmak
67
Phrasals
lash about
v.
'-i kamçılamak
68
Phrasals
lash about
v.
'-e hızla vurup durmak
69
Phrasals
lash about
v.
kontrolden çıkmış şekilde sağa sola savrulmak
70
Phrasals
lash about
v.
sağa sola yalpalamak
71
Phrasals
lash about
v.
-e kamçıyla vurmak
72
Phrasals
lash about
v.
'-i şiddetle sallamak
73
Phrasals
lash about
v.
'-i şiddetle savurmak
74
Phrasals
lash about
v.
'-i şiddetle dalgalandırmak
75
Phrasals
lash about
v.
'-i sallayıp durmak
76
Phrasals
lash against
v.
-i kamçılamak
77
Phrasals
lash against
v.
'-e hızla vurup durmak
78
Phrasals
lash against
v.
'-i dövmek
79
Phrasals
lash against
v.
'-e sertçe vurmak
80
Phrasals
lash against
v.
-e şiddetle vurmasına neden olmak
81
Phrasals
lash against
v.
'-e şiddetle çarptırmak
82
Phrasals
lash against
v.
sallayıp vurdurmak
83
Phrasals
lash at
v.
-e hızla çarpmak/vurmak
84
Phrasals
lash at
v.
'-e şiddetle çarpmak/vurmak
85
Phrasals
lash at
v.
'-i kırbaçlamak
86
Phrasals
lash at
v.
'-e kırbaçlarcasına çarpmak/vurmak
87
Phrasals
lash at
v.
'-e sert şekilde çıkışmak
88
Phrasals
lash at
v.
'-i azarlamak/paylamak
89
Phrasals
lash at
v.
'-e sert tepki göstermek
90
Phrasals
lash at
v.
'-e kızmak
91
Phrasals
lash at
v.
'-i fırçalamak
92
Phrasals
lash at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) hızla çarpmak/vurmak
93
Phrasals
lash at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) şiddetle çarpmak/vurmak
94
Phrasals
lash at (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) kırbaçlamak
95
Phrasals
lash at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) kırbaçlarcasına çarpmak/vurmak
96
Phrasals
lash at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) sert şekilde çıkışmak
97
Phrasals
lash at (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) azarlamak/paylamak
98
Phrasals
lash at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) sert tepki göstermek
99
Phrasals
lash at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) kızmak
100
Phrasals
lash at (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) fırçalamak
101
Phrasals
lash back
v.
şiddetle karşılık vermek
102
Phrasals
lash back
v.
aynı şiddette cevap vermek
103
Phrasals
lash back
v.
karşı saldırıya geçmek
104
Phrasals
lash back
v.
misilleme yapmak
105
Phrasals
lash down on (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) üzerine şiddetli yağmur yağmak
106
Phrasals
lash down on (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) üzerine yağmur indirmek
107
Phrasals
lash down on (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) üzerine yağmur boşalmak/yağmak
108
Phrasals
lash down on (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) üzerine bardaktan boşanırcasına yağmur yağmak
109
Phrasals
lash into (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) sözlü veya fiziksel olarak saldırmak
110
Phrasals
lash into (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) üzerine saldırmak
111
Phrasals
lash into (someone)
v.
(bir yemeğe) gömülmek/saldırmak
112
Phrasals
lash into (someone)
v.
gömülüp/saldırıp yemeye başlamak
113
Phrasals
lash out against (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) saldırmak
114
Phrasals
lash out against (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) üstüne atlamak/saldırmak
115
Phrasals
lash out against (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) bir anda parlamak/patlamak
116
Phrasals
lash out against (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) (ani ve sert) tepki göstermek/vermek
117
Phrasals
lash out against (someone or something)
v.
(biri/bir şey) karşısında sert ve ani çıkış yapmak
118
Phrasals
lash out at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) aniden saldırmak
119
Phrasals
lash out at (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) aniden üstüne atlamak/saldırmak
120
Phrasals
lash out at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) bir anda parlamak/patlamak
121
Phrasals
lash out at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) (ani ve sert) tepki göstermek/vermek
122
Phrasals
lash out at (someone or something)
v.
(biri/bir şey) karşısında sert ve ani çıkış yapmak
123
Phrasals
lash to
v.
-e bağlamak
124
Phrasals
lash up
v.
(-e) bağlamak/tutturmak
125
Phrasals
lash up
v.
yüksekteki bir şeye bağlamak
126
Phrasals
lash up
v.
(-e) asmak
127
Phrasals
lash up
v.
dikivermek
128
Phrasals
lash up
v.
kuruvermek
129
Phrasals
lash up
v.
yapıvermek
130
Phrasals
lash up
v.
alelacele inşa etmek
131
Phrasals
lash up
v.
acele şekilde kuruvermek
132
Phrasals
lash up
v.
acilen yapıvermek
133
Phrasals
lash back (at someone or something)
v.
yatıp vatanı için yaptığını düşünmek
134
Phrasals
lash back (at someone or something)
v.
evlenip çocuk sahibi olmayı kadının görevi olarak görmek
135
Phrasals
lash back (at someone or something)
v.
istemediği bir cinsel ilişkiye güzel şeyler hayal ederek katlanmak
Idioms
136
Idioms
a lash of scorpions
n.
akrep kuyruğu kırbacı
137
Idioms
a lash of scorpions
n.
büyük ceza
138
Idioms
a lash of scorpions
n.
canına okunma
139
Idioms
lash down
v.
bardaktan boşanırcasına yağmak
140
Idioms
have a lash at (something)
v.
(bir şeyi) ilk kez denemek
141
Idioms
have a lash at (something)
v.
(bir şeyi yapmaya) ilk kez girişmek/kalkışmak
142
Idioms
have a lash at (something)
v.
(bir şeyi yapmaya) ilk kez teşebbüs etmek
143
Idioms
have a lash at
v.
-i denemek
144
Idioms
have a lash at
v.
'-i ilk kez denemek
145
Idioms
have a lash at
v.
'-e girişmek/kalkışmak
146
Idioms
have a lash at
v.
'-e teşebbüs etmek
Technical
147
Technical
back lash
n.
dişli boşluğu
148
Technical
back lash
n.
esneme
149
Technical
hydraulic lash adjuster
n.
hidrolik klerens ayarlayıcısı
150
Technical
hydraulic lash compensator
n.
hidrolik dalga dengeleyici
151
Technical
mechanical lash adjuster
n.
mekanik klerens ayarlayıcısı
152
Technical
back lash
n.
ölü nokta
153
Technical
automatic lash adjuster
n.
otomatik klerens ayarlayıcısı
154
Technical
valve lash adjuster
n.
supap boşluğu ayarlayıcısı
155
Technical
back lash
n.
yaylanma
Automotive
156
Automotive
hydraulic lash adjuster
n.
hidrolik boşluk ayarlayıcı
157
Automotive
cold lash
n.
soğuk supap boşluğu
158
Automotive
hot lash
n.
sıcak supap ayarı
159
Automotive
zero lash
n.
sıfır boşluk
160
Automotive
valve lash
n.
supap boşluğu
161
Automotive
valve stem lash cap
n.
supap sapı boşluk kepi
162
Automotive
lash pad adjusters
n.
supap şimi
Marine
163
Marine
lash ship
n.
layter gemisi
164
Marine
lash down
v.
(gemiyi) bağlayıp muhafaza etmek
Optics
165
Optics
lash eversion
n.
kirpik eversiyonu
Military
166
Military
back lash
n.
silahlarda geri tepme
Football
167
Football
lash home a volley
v.
vole vurmak
British Slang
168
British Slang
on the lash
expr.
içki aleminde
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of lash
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy