bekleme - Türkçe İngilizce Sözlük

bekleme

"bekleme" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 20 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
bekleme anticipation i.
I can't stand the anticipation.
Beklemeye dayanamıyorum.

More Sentences
bekleme waiting i.
We can't risk waiting.
Bekleme riskini göze alamayız.

More Sentences
bekleme wait i.
The wait is over.
Bekleme bitti.

More Sentences
General
bekleme wait i.
The wait is almost over.
Bekleme neredeyse bitti.

More Sentences
bekleme holding pattern i.
They are ready to be licensed; they are in a holding pattern.
Ruhsatlandırılmaya hazırlar; bekleme durumundalar.

More Sentences
Technical
bekleme standby i.
The energy-star label should help to promote energy efficient standby equipment.
Enerji yıldızı etiketi, enerji tasarruflu bekleme ekipmanlarının teşvik edilmesine yardımcı olmalıdır.

More Sentences
Computer
bekleme waiting i.
Instead of waiting for a contract, we can handle it over the phone.
Bir sözleşmeyi bekleme yerine, onu telefonda halledebiliriz.

More Sentences
General
bekleme lookout i.
bekleme contemplation i.
bekleme biding i.
bekleme esperance i.
bekleme expectance i.
bekleme awaiting i.
bekleme prospect i.
bekleme expectation i.
bekleme expectancy i.
bekleme holding i.
bekleme byde [scotland] i.
Construction
bekleme dwell i.
Aeronautic
bekleme holding i.

"bekleme" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 259 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
bekleme odası waiting room i.
Where's the waiting room?
Bekleme odası nerede?

More Sentences
General
bekleme süresi waiting period i.
We wanted a five-year waiting period to 2008.
2008'e kadar beş yıllık bir bekleme süresi istedik.

More Sentences
bekleme odası anteroom i.
There is an anteroom adjoining the library.
Kütüphaneye bitişik bir bekleme odası var.

More Sentences
bekleme salonu waiting room i.
There are a lot of people in the waiting room.
Bekleme salonunda bir sürü insan var.

More Sentences
bekleme süresi wait i.
He did a good bit of waiting.
İyi bir bekleme süresi geçirdi.

More Sentences
dört gözle (bekleme) forward zf.
At least I have my birthday to look forward to.
En azından dört gözle beklediğim bir doğum günüm var.

More Sentences
Trade/Economic
bekleme süresi waiting time i.
A waiting time of three years of marriage is much too long.
Evlilik için üç yıllık bir bekleme süresi çok uzundur.

More Sentences
Technical
bekleme listesi waiting list i.
To many of us, it is unacceptable on principle that a higher place on the waiting list should be for sale.
Birçoğumuz için bekleme listesinde daha yüksek bir yerin satılık olması prensip olarak kabul edilemez.

More Sentences
bekleme zamanı wait time i.
There's no wait time.
Bekleme zamanı yok.

More Sentences
bekleme süresi waiting time i.
A waiting time of three years of marriage is much too long.
Evlilik için üç yıllık bir bekleme süresi çok uzun.

More Sentences
Computer
bekleme listesi waiting list i.
There are still two that, let us say, are on the waiting list, including Romania.
Romanya da dahil olmak üzere, bekleme listesinde olan iki ülke daha var.

More Sentences
Aeronautic
havaalanı bekleme salonu airport lounge i.
To my mind, the worst part of air travel is the hanging around in airport lounges.
Bana göre uçak yolculuğunun en kötü yanı havaalanı bekleme salonlarında oyalanmaktır.

More Sentences
Medical
bekleme süresi waiting time i.
There's no wait time.
Bekleme süresi yok.

More Sentences
General
ölüyü bekleme wake i.
bekleme sahası holding area i.
bekleme noktası holding point i.
bir seyahatin bir ayağıyla diğer bir ayağı arasındaki bekleme veya dinlenme süresi layover i.
biniş bekleme salonu departure lounge i.
bekleme salonu lobby i.
taksi durağı taksilerinin bekleme yeri cabstand i.
bekleme odası antechamber i.
merakla bekleme suspense i.
bekleme odası reception room i.
bekleme (uçak otobüs gemi veya trenle yolculuk ederken bir yerde) layover i.
bekleme odası lobby i.
bekleme salonu (havalimanı vb) lounge i.
bekleme yeri waiting point i.
bekleme yeri waiting spot i.
ölümü bekleme thanatopsis i.
bekleme hakkı option i.
bekleme odası ante-room i.
bekleme salonu lounge i.
uzun bir bekleme süresi a long wait i.
bekleme süresi waiting-period i.
bekleme salonu waitingroom i.
bekleme odası lounge i.
bekleme odası waiting area i.
bekleme salonu waiting area i.
bekleme odası foyer i.
bekleme odası vestibule i.
bekleme odası entrance hall i.
bekleme odası hall i.
karar bekleme awaiting decision i.
yüzey bekleme aralığı (dalgıçların iki dalış arasında yüzeyde geçirmek zorunda oldukları süre) surface interval i.
bekleme süresi demurrage i.
alkış bekleme captation [obsolete] i.
takdir bekleme captation [obsolete] i.
bekleme odası reception i.
cenaze töreninden önce ölünün başında bekleme lyke-wake [uk] i.
bekleme süresi demorage i.
(heyecandan, korkudan) nefesini tutup bekleme bated breath i.
(yaklaşan tehlikeyi) bekleme doomwatch i.
belirli bir durumda bekleme continuance i.
garda bekleme alanı gate i.
bekleme odası outroom i.
bekleme alanı standage [uk] i.
bekleme ücreti standage [uk] i.
bekleme listesinde yer alan yolcu standby i.
bekleme modu standby i.
bekleme yapmak wait f.
bekleme listesine alınmak be waitlisted f.
bekleme süresi sonucu ortaya çıkmak break f.
bekleme listesine alınmış waitlisted s.
bekleme listesinde yer alan (yolcu) standby s.
bekleme sürecine ait standby s.
bekleme süreci ile ilgili standby s.
bekleme durumunda bile even at standby state zf.
bekleme durumunda dahi even at standby state zf.
bekleme sırasında on line [us] zf.
bekleme sırasında on-line [us] zf.
bekleme paterninde in a holding pattern expr.
havada dairesel uçuşlarla iniş sırası bekleme sürecinde in a holding pattern expr.
Colloquial
(polis) pusuya yatma/pusuda bekleme bear trap i.
kurtarılmayı bekleme waiting to be rescued i.
bekleme kulübesine almak bench f.
Idioms
puanlarını bekleme yeri/alanı kiss and cry area i.
istenmeyen bir duruma göz yumulmasını bekleme lüksü get out of jail free card i.
pusuda bekleme cat in the meal-tub [obsolete] [us/south africa] i.
bebek bekleme visit from the stork i.
en iyi sonucu elde etmek için uygulanan bekleme taktiği waiting game i.
gerektiği zaman ortaya çıkmaya hazır şekilde geri planda bekleme waiting in the wings i.
hazır bekleme waiting in the wings i.
tetikte bekleme waiting in the wings i.
(buz pateni) puanları bekleme yeri kiss and cry i.
(buz pateni) puanları bekleme yeri kiss and cry area i.
işin sırasını bekleme a waiting game i.
bekleme taktiği a waiting game i.
en iyi sonucu görmek için uygulanan bekleme taktiği a waiting game i.
işin sırasını bekleme the waiting game i.
bekleme taktiği the waiting game i.
en iyi sonucu görmek için uygulanan bekleme taktiği the waiting game i.
(bir cihazı) bekleme moduna almak put (something) to sleep f.
Speaking
açmak için fazla bekleme don't wait too long to open it expr.
bekleme lüksümüz yok we don't have the luxury to wait expr.
benden yardım bekleme don't expect any help from me expr.
onun, buna inanmasını bekleme you don't expect her to believe this expr.
Trade/Economic
alıcıya tanınan yasal bekleme süresi option i.
bekleme devresi cooling period i.
bekleme süresi time of waiting i.
bekleme süresi qualifying period i.
bekleme dönemi cooling period i.
bekleme süresi cooling off period i.
bekleme süresi cooling period i.
bekleme süresi dolmamış giderler unexpired expenses i.
bekleme yedeği stand-by reserve i.
bekleme tazminatı congestion charges i.
bekleme süresi lay days i.
bekleme süresi waiting period i.
(mal) antrepoda bekleme bond i.
müşterinin sırada bekleme süresi dwell time i.
müşteri bekleme süresi customer wait time i.
müşteri bekleme süresi cwt (customer wait time) kısalt.
Law
bekleme müddeti lay days i.
birinin ölümünü bekleme contemplation of death i.
yetkililerce belirlenen bekleme süresi moratorium i.
Insurance
bekleme süresi waiting period i.
Tourism
havaalanında transit yolcular için bekleme salonu transit lounge i.
Advertising
bekleme süresi latency i.
Technical
bekleme dizelgesi waiting list i.
bekleme duruşu waiting time i.
bekleme modu idle mode i.
bekleme durumu wait state i.
bekleme koşulu wait condition i.
bekleme ve çalışma devre breaks and make switches i.
bekleme süresi latency time i.
bekleme paterni holding pattern i.
bekleme süresi offset i.
hata ayıklayıcı bekleme sınırı debugger breakpoint i.
hazır bekleme durumu standby state i.
karartma için bekleme süresi auto dim interval i.
kaynak bekleme deadlock i.
kaynak bekleme durumu deadlock condition i.
otomatik hazır bekleme konumu sleep in i.
soğuk yedekte bekleme cold standby i.
sıcak bekleme hot standby i.
Computer
bekleme dizelgesi waiting list i.
bekleme zamanı waiting time i.
bekleme süresi wait i.
bekleme süresi sleep time i.
bekleme zaman aşımı wait timeout i.
bekleme saati pend time i.
bekleme zamanı wait time i.
bekleme konumu standby i.
bekleme fonksiyonu inline function i.
bekleme süresi latency time i.
bekleme durumu wait condition i.
bekleme durumu wait state i.
bekleme türü wait type i.
döngü bekleme süresi loop delay i.
f-bekleme f-stop i.
geçici bekleme temporary pause i.
kapalı yedekte bekleme cold standby i.
karartma için bekleme süresi auto-dim interval i.
komut bekleme işareti command prompt i.
sistem bekleme konumu system standby i.
sırada bekleme sayısı queued i.
vga sıfır bekleme zamanlı ram vga zero ws ram i.
bekleme süresi cool-down time i.
bekleme isteniyor requesting hold expr.
vga sıfır bekleme zamanlı rom vga zero ws rom expr.
Informatics
bekleme kipi dormant state i.
bekleme kipi standby mode i.
bekleme durumu wait condition i.
karartma için bekleme süresi auto-dim interval i.
Telecom
bekleme kipi idle mode i.
bekleme durumu standby state i.
bekleme ve alma modu standby and receive mode i.
bekleme konumundaki çıkış gücü standby output power i.
bekleme süresi standby time i.
bekleme modu standby mode i.
kuyrukta bekleme gecikmesi queuing delay i.
mesaj bekleme gösterimi message waiting indication i.
trunklardaki ortalama bekleme süresi average holding time on trunks i.
yük mesajı için bekleme wait-for-overhead message i.
Architecture
bekleme odası antichamber i.
Automotive
bekleme alanı staging area i.
bekleme süresi dwell time i.
Traffic
araçla bekleme yapma live parking [new england] i.
bekleme yapma no loitering expr.
bekleme yapılmaz no loitering expr.
bekleme yapmayınız no loitering expr.
Railway
bekleme hattı holding track i.
yolcu bekleme salonu passenger waiting room i.
Aeronautic
asgari bekleme irtifası minimum holding altitude i.
ara bekleme pozisyonu intermediate holding position i.
araç yol bekleme pozisyonu road-holding position i.
bekleme alanı holding bay i.
bekleme sahası holding area i.
bekleme listesindeki yolcu stand-by passenger i.
bekleme fiksi holding fix i.
bekleme paterni holding pattern i.
bekleme yeri holding bay i.
bekleme noktası holding point i.
bekleme salonu departure lounge i.
bekleme kuralı hold procedure i.
biniş bekleme salonu departure lounge i.
biniş bekleme salonu boarding lounge i.
görerek bekleme visual holding i.
havaalanı bekleme salonu airport waiting room i.
havaalanı bekleme salonu lounge i.
mahalli bekleme noktası local standby point i.
minimum bekleme irtifası minimum holding altitude i.
pist bekleme pozisyonu runway-holding position i.
serbest hareket edilen bekleme alanı self-maneuvering aircraft stand i.
taksi bekleme pozisyonu taxi holding position i.
tam acil bekleme noktası full emergency standby point i.
uçak bekleme alanı aircraft stand i.
üst üste binmiş bekleme alanı superimposed stand i.
Marine
bekleme ücreti demurrage i.
bekleme demir yeri holding anchorage i.
demirde bekleme waiting at anchor i.
liman bekleme ücreti anchorage fee i.
liman bekleme ücreti groundage i.
limanda bekleme süresi lay days i.
Mining
(petrol endüstrisinde) hava koşullarının uygun olmasını bekleme wow (waiting on weather) kısalt.
Medical
hasta bekleme süresi patient waiting time i.
bekleme listesi kontrol grubu wait list control group i.
bekleme listesi kontrol grubu wait list comparison i.
Psychology
bekleme korkusu macrophobia i.
Statistics
bekleme kuyruğu waiting line i.
bekleme süresi waiting time i.
binom bekleme süresi dağılımı binomial waiting time distribution i.
fiili bekleme süresi süreci virtual waiting time process i.
harcanan bekleme süresi spent waiting time i.
hipergeometrik bekleme süresi dağılımı hypergeometric waiting time distribution i.
kalan bekleme süresi residual waiting time i.
Tobacco
bekleme tankı holding tank i.
Education
sabit bekleme süreli öğretim constant time delay procedure i.
Religious
cenaze töreninden önce ölünün başında bekleme lich wake i.
cenaze töreninden önce ölünün başında bekleme lichwake i.
cenaze töreninden önce ölünün başında bekleme lyke-wake i.
isa'nın kıyamet günü'nde gelişini aşırı coşkuyla bekleme parousiamania i.
Military
bekleme noktası holding point i.
bekleme dosyası suspense file i.
bekleme paterni modu holding pattern mode i.
bekleme zamanı slot time i.
bekleme süresi latency time i.
bekleme mevzi waiting position i.
bekleme mevzi stand by position i.
havada bekleme alarmı airborne alarm i.
hava bekleme yeri alert station i.
işlem bekleme dosyası hold file i.
yakıt alan uçağın belirlenmiş bir bekleme sahasında komuta kontrol veya hava sahası devriye görevi icra ettiği durumlarda opsiyonel olarak kullanılabilecek bir randevu usulü modified point parallel rendezvous i.
zımni bekleme hali constructive placement i.
hazırolda bekleme attention i.
bir tür bekleme pozisyonu brace i.
(asta) bekleme pozisyonu almasını emretmek brace f.
bekleme mevziinde in readiness expr.
Sport
bekleme çizgisi waiting line i.
yarışta bekleme süresi law i.
yarışta bekleme mesafesi law i.
(yarışmada) bekleme yeri sideline i.
bekleme alanı sideline i.
(araba yarışında) bekleme alanı starting grid i.
Volleyball
bekleme duruşu ready position i.
bekleme pozisyonları waiting positions i.
orta bekleme duruşu middle waiting attitude i.
Star Wars
galaktik senato meclisi bekleme ofisi galactic senate chamber holding office i.
bekleme dolma kalemleri holding pens i.