değişik

"değişik" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 40 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	değişik	different s.
These are parties where people bring different cookies to share and trade. Bunlar milletin paylaşmak ve takas etmek için değişik kurabiyeler getirdiği partilerdir. More Sentences
2	Yaygın Kullanım	değişik	varied s.
Tom has varied tastes. Tom'un değişik zevkleri var. More Sentences
General
3	Genel	değişik	different s.
He tried different kinds of foods one after another. Birbiri ardına değişik türde yiyecekler denedi. More Sentences
4	Genel	değişik	several s.
The word has several meanings. Kelimenin değişik anlamları vardır. More Sentences
5	Genel	değişik	various s.
He collected various information. Değişik bilgiler topladı. More Sentences
6	Genel	değişik	alternate s.
There are pictures on alternate pages of the book. Kitabın değişik sayfalarında resimler var. More Sentences
7	Genel	değişik	particular s.
8	Genel	değişik	variegated s.
9	Genel	değişik	alternative s.
10	Genel	değişik	new s.
11	Genel	değişik	dissimilar s.
12	Genel	değişik	manifold s.
13	Genel	değişik	diverse s.
14	Genel	değişik	novel s.
15	Genel	değişik	varied s.
16	Genel	değişik	original s.
17	Genel	değişik	atypical s.
18	Genel	değişik	calico s.
19	Genel	değişik	unusual s.
20	Genel	değişik	diversified s.
21	Genel	değişik	variant s.
22	Genel	değişik	way-out s.
23	Genel	değişik	diverging s.
24	Genel	değişik	anotherguess s.
25	Genel	değişik	uncustomary s.
26	Genel	değişik	heteroousian s.
27	Genel	değişik	daedal s.
28	Genel	değişik	inconcinne [obsolete] s.
29	Genel	değişik	dividant [obsolete] s.
30	Genel	değişik	fresh s.
31	Genel	değişik	spaced-out s.
Colloquial
32	Konuşma Dili	değişik	funky s.
33	Konuşma Dili	değişik	phunky s.
Idioms
34	Deyim	değişik	far out expr.
Trade/Economic
35	Ticaret/Ekonomi	değişik	flexible s.
Technical
36	Teknik	değişik	alternative s.
Computer
37	Bilgisayar	değişik	alternate s.
Biology
38	Biyoloji	değişik	etypical s.
Marine Biology
39	Deniz Biyolojisi	değişik	variant s.
Archaic
40	Eski Kullanım	değişik	uncustomed s.

"değişik" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 168 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	herkesin değişik düşündüğü bir konu	a matter of opinion i.
2	Genel	her yıl değişik bir tarihe rastlayan yortu	movable feast i.
3	Genel	değişik yönlerden bakıldığında farklı renkler gösterme	pleochroism i.
4	Genel	değişik gösteri	variety show i.
5	Genel	değişik sayılardan derlenmiş baskı	variorum i.
6	Genel	değişik et	variety meat i.
7	Genel	kitabın iç kapağına yapıştırılan adların ve değişik konularda resimlerin yer aldığı küçük boyutlu özgün yapıtlar	exlibris i.
8	Genel	değişik tür	diversity i.
9	Genel	değişik biçim	variant i.
10	Genel	bir şeyin değişik biçimi	version i.
11	Genel	değişik çözüm	alternative solution i.
12	Genel	odaları değişik seviyelerde olan ev	split-level house i.
13	Genel	her sene değişik tarihlere rastlayan bayram	movable feast i.
14	Genel	değişik kültürler	different cultures i.
15	Genel	değişik fotoğrafların bileşimi resim	composite photograph i.
16	Genel	değişik işler	different jobs i.
17	Genel	gelişmiş teknolojiden ziyade buharla çalışan makinaların değişik yorumlamalarını içeren bir bilim-kurgu türü	steampunk i.
18	Genel	değişik yönlerden bakıldığında farklı renklere bürünen bir zeosit türü	tanzanite i.
19	Genel	tek rengin değişik tonları ile resim yapma	camaieu i.
20	Genel	değişik olmama	unoriginality i.
21	Genel	değişik hızlı otomobillerin vites kolunda bulunan oluklu yatak	gate i.
22	Genel	değişik yönlerden bakıldığında farklı renkler gösterme	pleochromatism i.
23	Genel	değişik olmak	vary f.
24	Genel	değişik fazlar uygulamak	phase f.
25	Genel	değişik olmak	differ f.
26	Genel	her sene değişik/farklı tarihlere rastlamak	be on a different date from year to year f.
27	Genel	(bir olayı değişik özelliklerle) süslemek/donatmak	infuse something with something f.
28	Genel	değişik alanlara yöneltmek	diversify f.
29	Genel	değişik hareketler yapmak	deray f.
30	Genel	yüksek sekle değişik sesler çıkarmak	roar f.
31	Genel	değişik yerlere koymak	spot f.
32	Genel	değişik yönlerden bakıldığında farklı renkler gösteren	pleochroic s.
33	Genel	değişik renk tonlarındaki	mottled s.
34	Genel	değişik renklerdeki	mottled s.
35	Genel	değişik milletlerden olan	pluralistic s.
36	Genel	değişik olaylarla dolu	checkered s.
37	Genel	az değişik	variant s.
38	Genel	kadar farklı/değişik/çeşitli	as diverse as s.
39	Genel	değişik olaylarla dolu	chequered s.
40	Genel	değişik özelliklere sahip olan	characterful s.
41	Genel	değişik olan	unconform [obsolete] s.
42	Genel	değişik yönlü	errant s.
43	Genel	değişik olmayan	undiversified s.
44	Genel	değişik biçimli	variformed s.
45	Genel	değişik bir özellik sunan	feature s.
46	Genel	değişik yönlerden bakıldığında farklı renkler gösteren	pleochromatic s.
47	Genel	değişik yönlerden bakıldığında farklı renkler gösteren	pleochroous s.
48	Genel	değişik bir şekilde	turn and turn about zf.
49	Genel	yeniden fakat değişik bir şekilde	anew zf.
50	Genel	sıra ile değişik bir şekilde	turn and turn about zf.
51	Genel	değişik olarak	differently zf.
52	Genel	değişik şekillerde	in different ways zf.
53	Genel	değişik şekillerde	in various forms zf.
54	Genel	değişik şekillerde	in different styles zf.
55	Genel	değişik zamanlarda	at different times zf.
56	Genel	değişik bir yolla	in a different way zf.
57	Genel	değişik günlerde	on different days zf.
58	Genel	değişik bir şekilde	uncustomarily zf.
59	Genel	değişik olmadan	unoriginally zf.
60	Genel	değişik bir şekilde	quaintly zf.
Phrasals
61	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) biraz değişik bulmak	find (someone or something) a bit off f.
62	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) biraz değişik bulmak	find (someone or something) a little off f.
Phrases
63	İfadeler	değişik bir yer	somewhere different expr.
64	İfadeler	değişik şekillerde	one way or another expr.
Colloquial
65	Konuşma Dili	değişik olmak	be out there f.
66	Konuşma Dili	daha değişik gelmek	hit different f.
67	Konuşma Dili	değişik ve tatlı	funky s.
68	Konuşma Dili	değişik ve tatlı	phunky s.
69	Konuşma Dili	çekici fakat değişik	weird and wonderful s.
70	Konuşma Dili	değişik ve tatlı	far out expr.
71	Konuşma Dili	değişik şekillerde	one way and another expr.
72	Konuşma Dili	pek ilginç/eğlenceli/değişik bir şey yok	not a (whole) lot expr.
Idioms
73	Deyim	çok değişik	a far cry i.
74	Deyim	değişik yerler	fresh fields and pastures new i.
75	Deyim	değişik yerler	fresh woods and pastures new i.
76	Deyim	çok değişik şeyler hissetme	all the feels i.
77	Deyim	aynı anda yürütülen birkaç değişik faaliyet	several irons in the fire i.
78	Deyim	aynı anda bir sürü değişik işle uğraşmak	have many irons in the fire f.
79	Deyim	birçok değişik konuya değinmek	cover a lot of ground f.
80	Deyim	birkaç değişik faaliyeti aynı anda yürütmek	have several irons in the fire f.
81	Deyim	değişik alanlarda aynı anda değişik işler yapmak	have many irons in the fire f.
82	Deyim	değişik konuları ele almak	cover a lot of ground f.
83	Deyim	diğerlerinden değişik davranmak	be out of step f.
84	Deyim	farklı/değişik olmak	be off the wall f.
85	Deyim	değişik birçok şeyden oluşan	a grab bag of expr.
86	Deyim	bir sürü değişik şey	everything and the kitchen sink expr.
87	Deyim	çok değişik	far cry expr.
Trade/Economic
88	Ticaret/Ekonomi	alt ve üst sınırlar arasındaki değişik fiyat oranları	scale of rates i.
89	Ticaret/Ekonomi	aynı hisse senedi üzerinden değişik uygulama fiyatlarıyla alış ve satış sözleşmesi edinilmesi	spread options i.
90	Ticaret/Ekonomi	değişik fiyat politikası	variable price policy i.
91	Ticaret/Ekonomi	değişik fiyatlardaki veya vadelerdeki bir opsiyonun aynı anda alınması.	spread i.
92	Ticaret/Ekonomi	değişik tarife	graduated tariff i.
93	Ticaret/Ekonomi	değişik mesleklere bağlı üyelerden oluşan işçi sendikası	multicraft union i.
94	Ticaret/Ekonomi	değişik tarife	sliding tariff i.
95	Ticaret/Ekonomi	teknik uyumlaştırma direktiflerinde kullanılacak ce uygunluk işaretinin iliştirilmesi ve uygunluk değerlendirmesi prosedürlerinin değişik fazları için modüller	modules for the various phases of the conformity assessment procedures and the rules for the affixing and use of the ce conformity marking, which shall be intended to be used in the technical harmonisation directives i.
Law
96	Hukuk	değişik iş	sundry business i.
97	Hukuk	değişik/farklı/ayrı kanıt kaynakları	multiple source of evidence i.
98	Hukuk	değişik/farklı kaynaklardan edinilen kanıtlar	multiple source of evidence i.
Politics
99	Siyasal	toplum içindeki değişik gruplar arasında meydana gelen ayrılık	communal subversions i.
Insurance
100	Sigortacılık	değişik riziko türleri üzerinden kabul edilen maksimum sigorta miktarını belirleyen liste	line sheet i.
Technical
101	Teknik	değişik derecelendirilmiş kum	sand of varying grading i.
102	Teknik	değişik türdeki cihazların birbirleriyle değişimli olarak kullanımı	interchangeable use of various types of devices i.
103	Teknik	değişik renklilik	heterochromatism i.
104	Teknik	değişik bauer-vogel süreci	modified bauer-vogel process i.
105	Teknik	değişik tip cihazların birbirleriyle değişimli olarak kullanımı	interchangeable use of various types of devices i.
106	Teknik	değişik çözüm	alternative solution i.
107	Teknik	değişik rüzgar	fishtail wind i.
108	Teknik	değişik arazi	varied terrain i.
109	Teknik	değişik varsayımlar	alternative hypothesis i.
110	Teknik	değişik şiddetteki manyetik alanlar	different magnetic field intensities i.
111	Teknik	değişik yağlara uygun nesnel mercek	multi-immersion objective i.
112	Teknik	değişik dizge	alternate system i.
113	Teknik	değişik ağızlı te	unequal tee i.
114	Teknik	ışık ve renklerin müzik ve ses efektleri eşliğinde değişik desenler oluşturmasından meydana gelen gösteri şekli	light show i.
115	Teknik	değişik bir hale sokmak	diversify f.
116	Teknik	sırayla değişik ekin ekmek	rotate f.
117	Teknik	değişik renkli	heterochromatic s.
118	Teknik	değişik biçimli	variform s.
119	Teknik	değişik biçimleri olan	variform s.
120	Teknik	değişik rutubetlerde	under humidity variations expr.
Computer
121	Bilgisayar	değişik klasörler	various folders i.
122	Bilgisayar	değişik imleri ekle	add revision marks expr.
Textile
123	Tekstil	değişik nakış işlerinin desenlerini gösteren numune	sampler i.
Automotive
124	Otomotiv	değişik mafsal biçimleri kullanılarak elle kumanda edilen transmisyon	stick shift i.
Medical
125	Medikal	değişik derecelerde hidroüreter	differentiating degrees of hydroureter i.
126	Medikal	vücudun değişik bölgeleri	different areas of the body i.
127	Medikal	değişik zamanlarda oluşan	heterochronic s.
Chemistry
128	Kimya	değişik halkalı bileşikler	heterocyclic compounds i.
129	Kimya	değişik marmenevişleme	modified martempering i.
130	Kimya	değişik halkalı çoğuzlar	heterochain polymers i.
131	Kimya	değişik halkalı ısılplastik çoğuzlar	heterochain thermoplastic polymers i.
132	Kimya	değişik halkalı	heterocyclic s.
Biology
133	Biyoloji	değişik bölge holotipi	syntype i.
Biochemistry
134	Biyokimya	aynı türde canlının birkaç değişik şekil göstermesi hali	pleomorphism i.
Botanic
135	Botanik	değişik renkli	heterochromous s.
Agriculture
136	Tarım	her yıl değişik ekin ekme	crop rotation i.
137	Tarım	sırayla değişik ekin ekme	crop rotation i.
Tobacco
138	Tütün	değişik özellikte filtrelerin bir arada bulunduğu filtre tipi	multifilters i.
Linguistics
139	Dilbilim	değişik biçimlenme	suppletion i.
140	Dilbilim	söylenmesi kaba ve sakıncalı kavramların değişik sözlerle daha uygun ve edepli bir biçimde anlatılması	euphemization i.
141	Dilbilim	söylenmesi kaba ve sakıncalı kavramların değişik sözlerle daha uygun ve edepli bir biçimde anlatılması	euphemisation i.
History
142	Tarih	7. yüzyılda galya'da bulunmuş ve roma el yazısının değişik bir türü olan, saraya özgü ince ve karmaşık el yazısına ait veya ilişkili	merovingian s.
Geology
143	Jeoloji	değişik faktörleerin değişimini tolere edebilen	eurytopic s.
Military
144	Askeri	değişik keseli barut hakkı	unequal section charge i.
145	Askeri	değişik önleme ile ateş usulü	variable lead method i.
146	Askeri	değişik zamanlı tapa	variable time fuze i.
Wagering
147	Bahisçilik	değişik kombinasyonlardan oluşan 4 bahis	trixie i.
148	Bahisçilik	değişik kombinasyonlardan oluşan 26 bahis	canadian i.
149	Bahisçilik	değişik kombinasyonlardan oluşan 11 bahis	yankee i.
150	Bahisçilik	değişik kombinasyonlardan oluşan bahis	super yankee i.
151	Bahisçilik	değişik kombinasyonlardan oluşan 247 bahis	goliath i.
152	Bahisçilik	değişik kombinasyonlardan oluşan 57 bahis	heinz i.
153	Bahisçilik	değişik kombinasyonlardan oluşan 23 bahis	flag i.
Music
154	Müzik	değişik tartımlı bir caz müziği ve bununla yapılan dans	swing i.
Cinema
155	Sinema	değişik hızlı alıcı	multiple speed camera i.
156	Sinema	değişik alanlı ses yolu	variable-width sound track i.
157	Sinema	değişik yoğunluklu ses yolu	variable density sound track i.
158	Sinema	değişik alanlı seslendirme	variable area sound-recording i.
159	Sinema	değişik yoğunlukla seslendirme	variable-density sound recording i.
160	Sinema	değişik yoğunluklu kayıt	variable-density recording i.
161	Sinema	değişik hızlı kamera	multiple speed camera i.
162	Sinema	değişik alanlı ses yolu	variable-area sound track i.
Archaic
163	Eski Kullanım	değişik gösteri	melodeon i.
164	Eski Kullanım	değişik olmak	ablude f.
165	Eski Kullanım	değişik renklerdeki halkalardan oluşan şeritleri bulunan	ringstraked s.
Slang
166	Argo	çok farklı/değişik	off-the-wall expr.
British Slang
167	İngiliz Argosu	değişik tip	not batting on a full wicket i.
168	İngiliz Argosu	uyuşturucu etkisiyle yüzünü değişik şekillere sokmak	gurn f.