muhabir

"muhabir" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	muhabir	correspondent i.
He is a good correspondent. O iyi bir muhabir. More Sentences
Law
2	Hukuk	muhabir	correspondent i.
He was sent abroad as a correspondent. Yurtdışına muhabir olarak gönderildi. More Sentences
Politics
3	Siyasal	muhabir	correspondent i.
The correspondent filed a report from Moscow. Muhabir, Moskova'dan bildirdi. More Sentences
Military
4	Askeri	muhabir	correspondent i.
I am a poor correspondent. Ben kötü bir muhabirim. More Sentences
General
5	Genel	muhabir	legmen i.
6	Genel	muhabir	reporter i.
7	Genel	muhabir	pressman i.
8	Genel	muhabir	journo i.
9	Genel	muhabir	intelligencer i.
10	Genel	muhabir	advertiser i.
11	Genel	muhabir	interviewer i.
12	Genel	muhabir	legman i.
13	Genel	muhabir	stringer i.
14	Genel	muhabir	referendary [obsolete] i.
15	Genel	muhabir	exceptor i.
16	Genel	muhabir	legger i.
17	Genel	muhabir	rep (reporter) kısalt.
Colloquial
18	Konuşma Dili	muhabir	hack i.
Law
19	Hukuk	muhabir	correspondent or reporter i.
Media
20	Medya	muhabir	news reporter i.
Tobacco
21	Tütün	muhabir	negotiation i.

"muhabir" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	muhabir (gazete/radyo/tv/)	reporter i.
Hundreds and hundreds of foreign reporters have searched for Chechens in Afghanistan. Yüzlerce ve yüzlerce yabancı muhabir Afganistan'da Çeçenleri aradı. More Sentences
2	Genel	yarı/muhabir üye	associate i.
3	Genel	acar muhabir	newshound i.
4	Genel	kıdemli muhabir	senior correspondent i.
5	Genel	muhabir üye	associate i.
6	Genel	muhabir tarafından gazete veya haber ajansına süratle gönderilen haber	dispatch [us] i.
7	Genel	muhabir tarafından gazete veya haber ajansına süratle gönderilen haber	despatch [uk] i.
8	Genel	gezici muhabir	roving reporter i.
9	Genel	seyahat eden gazeteci muhabir	roving reporter i.
10	Genel	polis haberleri yapan muhabir	police reporter i.
11	Genel	acemi muhabir	cub i.
12	Genel	acemi muhabir	cub reporter i.
13	Genel	deneyimsiz muhabir	cub reporter i.
14	Genel	kadın muhabir	presswoman [uk] i.
Colloquial
15	Konuşma Dili	suçlu yakalarken muhabir gibi hareket etmek	rep f.
Idioms
16	Deyim	birine çamur atması için tutulmuş kişi (gazeteci, muhabir)	hatchet man i.
17	Deyim	birinin saygınlığına zarar vermesi için tutulan kişi (gazeteci, muhabir)	hatchet man i.
18	Deyim	birinin ismine leke sürmek için tutulan kişi (gazeteci, muhabir)	hatchet man i.
19	Deyim	birinin ününü/itibarını baltalaması için tutulan kişi (gazeteci, muhabir)	hatchet man i.
Trade/Economic
20	Ticaret/Ekonomi	aktarmalı muhabir hesap	payable through account i.
21	Ticaret/Ekonomi	dış muhabir banka	foreign correspondent i.
22	Ticaret/Ekonomi	dış muhabir	foreign correspondent i.
23	Ticaret/Ekonomi	muhabir banka	correspondent bank i.
24	Ticaret/Ekonomi	muhabir banka	advising bank i.
25	Ticaret/Ekonomi	muhabir banka	correspondent bank i.
26	Ticaret/Ekonomi	muhabir banka	corresponding bank i.
27	Ticaret/Ekonomi	muhabir üye	corresponding member i.
28	Ticaret/Ekonomi	özel muhabir	private correspondent i.
29	Ticaret/Ekonomi	takas odası muhabir bankası	clearing house agent i.
30	Ticaret/Ekonomi	yabancı muhabir	foreign correspondent i.
Tourism
31	Turizm	muhabir acenta	corresponding agent i.
Media
32	Medya	foto muhabir	photo journalist i.
33	Medya	siyasi muhabir	political reporter i.
34	Medya	ulusal muhabir	national correspondent i.
35	Medya	muhabir tarafından gazete veya dergiye aktarılan haber veya bilgi	correspondence i.
Military
36	Askeri	güven belgeli muhabir	accredited correspondent i.
37	Askeri	ziyaretçi muhabir	visiting correspondent i.
Sport
38	Spor	spor müsabakasında muhabir ile oturan kimse	spotter i.