Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | zam yapmak | raise f. | ||
It's unlikely that the boss would consider giving Tom a raise. Patronun Tom'a zam yapmayı düşünmesi olası değil. More Sentences |
||||
Genel | zam yapmak | increase f. | ||
His salary was increased by ten percent. Maaşına yüzde on zam yapıldı. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | zam yapmak | give a raise f. | ||
Tom has been given a raise. Tom'a zam yapıldı. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | zam yapmak | mark up f. | ||
Genel | zam yapmak | balloon f. | ||
Genel | zam yapmak | mark something up f. | ||
Genel | zam yapmak | improve [obsolete] f. | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | zam yapmak | mark up f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | fiyatına zam yapmak | raise the sale price f. |
Genel | maaşına zam yapmak | increase one's salary f. |
Genel | (fiyat) zam yapmak | mark up f. |
Genel | kiraya yüzde 10 zam yapmak | raise the rent by 10 percent f. |
Genel | kiraya yüzde 10 zam yapmak | increase the rent by 10 percent f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | fiyatına zam yapmak | price up f. |
Öbek Fiiller | bir şeyin fiyatına zam yapmak | price something up f. |
Trade/Economic | ||
Ticaret/Ekonomi | (dayanıklı tüketim malı fiyatına) usulsüz zam yapmak | pack f. |
Marine | ||
Denizcilik | sigortaya zam yapmak | load f. |