Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | yasalara aykırı | unlawful adj. | ||
Can it be that the promotion of minority languages by other Member States is unlawful in the EU? Azınlık dillerinin diğer Üye Devletler tarafından teşvik edilmesi AB'de yasalara aykırı olabilir mi? More Sentences |
||||
Phrases | ||||
Phrases | yasalara aykırı | against the law expr. | ||
It is against the law, and we will therefore be taking you to the Court of Justice if necessary. Bu yasalara aykırıdır ve bu nedenle gerekirse sizi Adalet Divanına götüreceğiz. More Sentences |
||||
General | ||||
General | yasalara aykırı | lawless adj. | ||
General | yasalara aykırı | illegitimate adj. | ||
General | yasalara aykırı | unstatutable adj. | ||
General | yasalara aykırı | irregular adj. |
Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | ticaretini yapmak (yasalara aykırı bir şekilde bir şeyin) | traffic in v. | ||
Those who traffic in human beings must therefore be punished as severely as those who deal in drugs. Bu nedenle insan ticareti yapanlar, uyuşturucu ticareti yapanlar kadar ağır bir şekilde cezalandırılmalıdır. More Sentences |
||||
General | kendi çıkarına göre ayarlamak (bir şeyi yasalara aykırı olarak) | rig v. | ||
General | yasalara aykırı bir şekilde | unstatutably adv. | ||
Law | ||||
Law | yasalara aykırı olarak görülmeyen olay | noncrime n. | ||
Law | yasalara aykırı biçimde birden fazla kadınla evli adam | cohab n. | ||
Politics | ||||
Politics | yasalara aykırı davranış | disorderly conduct n. | ||
Slang | ||||
Slang | müziği yasalara aykırı şekilde ele geçirip farklı eserlerde kullanma | plagiarhythm n. |