|
Categoría |
Turco |
Inglés |
|
General |
|
1 |
General |
korkuyla karışık şaşkınlık |
awe n.
|
|
2 |
General |
şaşkınlık ifadesi |
golly n.
|
|
3 |
General |
büyük şaşkınlık |
astonishment n.
|
|
4 |
General |
şaşkınlık uyandıran, beklenmedik sesli tepki |
earful n.
|
|
5 |
General |
şaşkınlık, tiksinme, sıkkınlık ve kızgınlık belirtmek için kullanılan bir sözcük |
jeremiah n.
|
|
6 |
General |
hayranlık veya şaşkınlık içinde oh deme |
oohing n.
|
|
7 |
General |
şaşkınlık yaratan şey |
distracter n.
|
|
8 |
General |
şaşkınlık hali |
doldrums n.
|
|
9 |
General |
telaşlı şaşkınlık hali |
flap n.
|
|
10 |
General |
şaşkınlık hali |
puzzledom n.
|
|
11 |
General |
şaşkınlık yaratma |
surprisement n.
|
|
12 |
General |
şaşkınlık içinde kalmak |
be struck with consternation v.
|
|
13 |
General |
şaşkınlık yaratmak |
cause confusion v.
|
|
14 |
General |
şaşkınlık yaratmak |
lead to confusion v.
|
|
15 |
General |
şaşkınlık yaratmak |
create consternation v.
|
|
16 |
General |
şaşkınlık yaratmak |
result in confusion v.
|
|
17 |
General |
şaşkınlık yaratmak |
cause surprise v.
|
|
18 |
General |
şaşkınlık yaratmak |
create confusion v.
|
|
|
19 |
General |
şaşkınlık yaratmak |
fill something with consternation v.
|
|
20 |
General |
şaşkınlık yaratmak |
cause consternation v.
|
|
21 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
astound v.
|
|
22 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
cause astonishment v.
|
|
23 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
surprise v.
|
|
24 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
arouse astonishment v.
|
|
25 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
amaze v.
|
|
26 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
astonish v.
|
|
27 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
arouse amazement v.
|
|
28 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
cause surprise v.
|
|
29 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
perplex v.
|
|
30 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
mystify v.
|
|
31 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
puzzle v.
|
|
32 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
stupefy v.
|
|
33 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
flummox v.
|
|
34 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
beat v.
|
|
35 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
pose v.
|
|
36 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
get v.
|
|
37 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
stick v.
|
|
38 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
bewilder v.
|
|
39 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
baffle v.
|
|
40 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
vex v.
|
|
41 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
nonplus v.
|
|
42 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
non-plus v.
|
|
43 |
General |
şaşkınlık veya sevinç belirten sesler çıkarmak |
aah v.
|
|
44 |
General |
şaşkınlık halinden kurtulmak |
undazzle v.
|
|
45 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
metagrabolize v.
|
|
46 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
metagrabolise v.
|
|
47 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
metagrobolize v.
|
|
48 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
metagrobolise v.
|
|
49 |
General |
şaşkınlık uyandırmak |
metagrabolise v.
|
|
50 |
General |
şaşkınlık bildirmek |
oh v.
|
|
51 |
General |
şaşkınlık belirtmek |
oh v.
|
|
52 |
General |
memnuniyet, şaşkınlık veya mutluluk içinde haykırmak |
ooh v.
|
|
53 |
General |
şaşkınlık verici |
mesmeric adj.
|
|
54 |
General |
şaşkınlık yaratıcı |
sensational adj.
|
|
55 |
General |
şaşkınlık verici |
astonishing adj.
|
|
56 |
General |
şaşkınlık verici |
astonishing adj.
|
|
57 |
General |
şaşkınlık veya hayranlık uyandıran |
a world to see adj.
|
|
58 |
General |
şaşkınlık ifade eden |
wondering adj.
|
|
59 |
General |
şaşkınlık yaratan |
gory adj.
|
|
60 |
General |
şaşkınlık içinde |
drumly adj.
|
|
61 |
General |
şaşkınlık içinde |
drumlie adj.
|
|
62 |
General |
ne ... (beğeni ve şaşkınlık belirtir) |
quite an adv.
|
|
63 |
General |
ne ... (beğeni ve şaşkınlık belirtir) |
quite a adv.
|
|
64 |
General |
şaşkınlık içinde |
in a daze adv.
|
|
65 |
General |
şaşkınlık içinde |
bewilderedly adv.
|
|
66 |
General |
şaşkınlık içinde |
incredulously adv.
|
|
67 |
General |
şaşkınlık içinde |
at sixes and sevens adv.
|
|
68 |
General |
şaşkınlık içinde |
in amazement adv.
|
|
69 |
General |
şaşkınlık yaratarak |
surprisingly adv.
|
|
70 |
General |
şaşkınlık, hayal kırıklığı bildiren ünlemelerin başında kullanılan bir bağlaç |
if conj.
|
|
71 |
General |
şaşkınlık belirtmek için kullanılır |
yow interj.
|
|
72 |
General |
şaşkınlık belirtir |
what interj.
|
|
73 |
General |
ne kadar çok (şaşkınlık) |
what interj.
|
|
74 |
General |
bir şaşkınlık ifadesi |
benedicite [obsolete] interj.
|
|
75 |
General |
şaşkınlık bildiren ifadelerde kullanılan bir kelime |
land interj.
|
|
76 |
General |
şaşkınlık bildiren ifadelerde kullanılan bir kelime |
lands interj.
|
|
77 |
General |
şaşkınlık veya hayranlık ünlemi |
vow interj.
|
|
78 |
General |
şaşkınlık belirtmek için kullanılan bir ünlem |
vum [uk] interj.
|
|
79 |
General |
şaşkınlık veya küçümseme ünlemi |
haw-haw interj.
|
|
80 |
General |
şaşkınlık veya küçümseme ünlemi |
ha-ha interj.
|
|
81 |
General |
şaşkınlık nidası |
hallo interj.
|
|
82 |
General |
şaşkınlık belirten bir ünlem |
bless me! interj.
|
|
83 |
General |
şaşkınlık belirten bir ünlem |
bless my soul! interj.
|
|
84 |
General |
şaşkınlık belirten bir ünlem |
god bless my soul! interj.
|
|
85 |
General |
şaşkınlık ünlemi |
bollocks interj.
|
|
86 |
General |
bıkkınlık, hayal kırıklığı, şaşkınlık veya mutluluk belirten bir ünlem |
hey-ho interj.
|
|
87 |
General |
şaşkınlık veya keyif ifade etmek, dikkat çekmek veya harekete geçirmek için kullanılan bir ifade |
ho interj.
|
|
88 |
General |
metinlerde şok veya şaşkınlık ifadesi |
gasp expr.
|
|
Phrases |
|
89 |
Phrases |
(maorice'de) acı, üzüntü veya şaşkınlık belirten nida |
aue [new zealand] interj.
|
|
Colloquial |
|
90 |
Colloquial |
biraz şaşkınlık veya korku ifade eden ünlem |
yikes n.
|
|
91 |
Colloquial |
şaşkınlık belirten bir ifade |
law [dialect] interj.
|
|
92 |
Colloquial |
şaşkınlık, takdir veya zevk belirten bir ünlem |
hey interj.
|
|
93 |
Colloquial |
şaşkınlık/kızgınlık veya tiksinti bildiren bir kalıp |
what the (blue) blazes expr.
|
|
94 |
Colloquial |
şaşkınlık içinde |
in a dwaal expr.
|
|
95 |
Colloquial |
şaşkınlık belirten "what the fuck" ifadesinin kısaltması olan "wtf"in nato fonetik alfabesinde yazılışı |
whiskey tango foxtrot expr.
|
|
Idioms |
|
96 |
Idioms |
(izleyici, seyirci, dinleyici) şaşkınlık yaratacak bir niteliği olmak |
be a revelation v.
|
|
97 |
Idioms |
(izleyici, seyirci, dinleyici) şaşkınlık yaratacak bir niteliği olmak |
come as a revelation (to somebody) v.
|
|
98 |
Idioms |
(birine büyük) şaşkınlık yaşatmak |
lay a (heavy) trip on (one) v.
|
|
99 |
Idioms |
birine (büyük) şaşkınlık yaşatmak |
lay a (heavy) trip on someone v.
|
|
100 |
Idioms |
şaşkınlık yaşatmak |
come as a revelation (to somebody) v.
|
|
101 |
Idioms |
şaşkınlık yaşatmak |
be a revelation (to somebody) v.
|
|
102 |
Idioms |
şaşkınlık yaratmak |
raise (one's) eyebrows v.
|
|
103 |
Idioms |
şaşkınlık yaratmayan |
scarcely earth-shattering adj.
|
|
104 |
Idioms |
şaşkınlık yaratmayan |
hardly earth-shattering adj.
|
|
105 |
Idioms |
dünyasını değiştirecek kadar şaşkınlık verici |
world shattering adj.
|
|
106 |
Idioms |
şaşkınlık verircesine |
like a bolt from the blue adv.
|
|
107 |
Idioms |
şaşkınlık içinde |
in deep water expr.
|
|
108 |
Idioms |
(şaşkınlık ifade eder) dünyaya neler oluyor böyle |
what's the world coming to expr.
|
|
109 |
Idioms |
(birinin) yüzünde şaşkınlık/öfke ifadesi var |
(one's) face is a picture expr.
|
|
110 |
Idioms |
şaşkınlık içinde |
like a rabbit (caught) in (the) headlights expr.
|
|
Speaking |
|
111 |
Speaking |
şaşkınlık ifadesi |
caramba interj.
|
|
112 |
Speaking |
şaşkınlık, merak, başarı belirten bir ünlem |
ha interj.
|
|
Trade/Economic |
|
113 |
Trade/Economic |
işe çalışma grubuna veya işletmeye karşı duyulan güçsüzlük anlamsızlık yalnızlık şaşkınlık ve bağlı olmama duyguları |
alienation n.
|
|
Philosophy |
|
114 |
Philosophy |
sokrat'ın eserlerinde çözüm önerilmeksizin felsefi itirazların dile getirilmesinin yarattığı şaşkınlık |
aporia n.
|
|
Archaic |
|
115 |
Archaic |
şaşkınlık veya kızgınlık belirten bir ifade |
egad interj.
|
|
116 |
Archaic |
neşe, sevinç veya şaşkınlık belirten bir ünlem |
heyday interj.
|
|
117 |
Archaic |
bir şaşkınlık ifadesi |
gadso interj.
|
|
Modern Slang |
|
118 |
Modern Slang |
olumsuz bir durum karşısında şaşkınlık belirten ifade |
agh exclam.
|
|