adhering

"adhering" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 21 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	adhere f.	yapışmak
This glue doesn't adhere to the wooden surface. Bu tutkal ahşap yüzeye yapışmıyor. More Sentences
General
2	Genel	adhere f.	bağlı kalmak
We have to adhere strictly to the Helsinki conclusions, which state that this is not a condition. Bunun bir koşul olmadığını belirten Helsinki kararlarına sıkı sıkıya bağlı kalmalıyız. More Sentences
3	Genel	adhere f.	bağlanmak
She adhered strongly to her belief. O, inancına şiddetle bağlandı. More Sentences
4	Genel	adhere f.	uymak
For example, we undertook in Kyoto to adhere to certain quotas. Örneğin, Kyoto'da belirli kotalara uymayı taahhüt ettik. More Sentences
5	Genel	adhere f.	bağlı olmak
6	Genel	adhere f.	bitiştirmek
7	Genel	adhere f.	iltihak etmek
8	Genel	adhere f.	yapışmak
9	Genel	adhere f.	sözünü tutmak
10	Genel	adhere f.	sözünde durmak
11	Genel	adhere f.	söz tutmak
12	Genel	adhere f.	harfiyen uymak (kurallara)
Politics
13	Siyasal	adhere f.	adanmış olmak
14	Siyasal	adhere f.	takipçisi olmak
15	Siyasal	adhere f.	taraftarı olmak
16	Siyasal	adhere f.	girmek
17	Siyasal	adhere f.	katılmak
18	Siyasal	adhere f.	üyesi olmak
Technical
19	Teknik	adhere f.	tutmak
20	Teknik	adhere f.	yapışmak
Textile
21	Tekstil	adhere f.	yapıştırmak

"adhering" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 31 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	adhere to f.	bağlı kalmak
In the Netherlands, which is adhering to it, everything that is valuable is being cut back to nothing. Buna bağlı kalan Hollanda'da değerli olan her şey sıfıra indiriliyor. More Sentences
2	Genel	adhere to f.	yapıştırmak
This glue does not adhere to plastic. Bu yapıştırıcı plastiğe yapışmaz. More Sentences
3	Genel	adhere to f.	sadık kalmak
The timetable for enlargement must be adhered to. Genişleme takvimine sadık kalınmalıdır. More Sentences
Phrasals
4	Öbek Fiiller	adhere to (something) f.	(bir yüzeye) yapışmak
Wet clothes adhere to the skin. Islak giysiler tene yapışır. More Sentences
5	Öbek Fiiller	adhere to (something) f.	(bir şeyi) benimsemek
The social democrats in the Committee on Budgets adhere to the same policy. Bütçe Komisyonundaki sosyal demokratlar da aynı politikayı benimsemektedir. More Sentences
General
6	Genel	adhere to f.	bağlı olmak
7	Genel	adhere to instructions f.	talimatlara uymak
8	Genel	adhere to f.	sıkıca yapışmak
9	Genel	adhere to f.	sıkıca yapıştırmak
10	Genel	adhere to the agreement f.	anlaşmaya bağlı kalmak
11	Genel	adhere to the agreement f.	anlaşmaya uymak
12	Genel	adhere to the agreement f.	sözleşmeye uymak
13	Genel	adhere to the rules f.	kurallara bağlı kalmak
14	Genel	adhere to f.	-e yapışmak
15	Genel	adhere to one's decision f.	kararına bağlı kalmak
16	Genel	adhere strictly f.	sıkı sıkıya bağlı kalmak
17	Genel	adhere to f.	bir şeyi saplantı gibi benimsemek
18	Genel	adhere to the traffic rules f.	trafik kurallarına uymak
19	Genel	adhere [obsolete] f.	tutarlı olmak
20	Genel	adhere [obsolete] f.	istikrarlı olmak
21	Genel	adhere to f.	desteklemek
22	Genel	adhere to f.	saygı göstermek
23	Genel	adhere to f.	saygı duymak
24	Genel	adhere to f.	adanmış olmak
25	Genel	adhere to f.	sadık olmak
Phrasals
26	Öbek Fiiller	adhere to (something) f.	(bir şeye) yapışmak
27	Öbek Fiiller	adhere to (something) f.	(bir şeye) bağlı kalmak
28	Öbek Fiiller	adhere to (something) f.	bir plana, inanca, davranış biçimine bağlı kalmak/olmak
29	Öbek Fiiller	adhere to (something) f.	(bir şeye) sadık olmak
30	Öbek Fiiller	adhere to (something) f.	(bir şeye) inanmak
31	Öbek Fiiller	adhere to (something) f.	(bir şeyi) desteklemek