eskimiş

Bedeutungen von dem Begriff "eskimiş" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 64 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	eskimiş	old adj.
She used old towels to dry the dog. Köpeği kurulamak için eskimiş havluları kullandı. More Sentences
General
2	General	eskimiş	obsolescent adj.
A couple of years ago, the previous Commission tried once and for all to tackle rigid and obsolescent structures. Birkaç yıl önce, bir önceki Komisyon katı ve eskimiş yapılarla kesin olarak mücadele etmeye çalıştı. More Sentences
3	General	eskimiş	obsolete adj.
Procedural and prescriptive rules should be avoided where possible to ensure legislation does not become obsolete. Mevzuatın eskimemesini sağlamak için mümkün olduğunca prosedürel ve kuralcı kurallardan kaçınılmalıdır. More Sentences
4	General	eskimiş	old-fashioned adj.
That pronunciation is old-fashioned. O telaffuz eskimiştir. More Sentences
5	General	eskimiş	creaky adj.
The company's creaky systems hindered productivity. Şirketin eskimiş sistemleri üretkenliği engelliyordu. More Sentences
Technical
6	Technical	eskimiş	obsolete adj.
There are risks involving third-country aircraft, often because these are obsolete. Üçüncü dünya ülkelerinin uçakları ile ilgili riskler söz konusudur, zira bu uçaklar genellikle eskimiş durumdadır. More Sentences
Common Usage
7	Common Usage	eskimiş	worn adj.
General
8	General	eskimiş	hackneyed adj.
9	General	eskimiş	decrepit adj.
10	General	eskimiş	jadish adj.
11	General	eskimiş	antiquated adj.
12	General	eskimiş	archaic adj.
13	General	eskimiş	detrited adj.
14	General	eskimiş	outworn adj.
15	General	eskimiş	superannuated adj.
16	General	eskimiş	stale adj.
17	General	eskimiş	rusty adj.
18	General	eskimiş	dated adj.
19	General	eskimiş	corny adj.
20	General	eskimiş	out adj.
21	General	eskimiş	timeworn adj.
22	General	eskimiş	effete adj.
23	General	eskimiş	trite adj.
24	General	eskimiş	time-worn adj.
25	General	eskimiş	moss-grown adj.
26	General	eskimiş	worn-out adj.
27	General	eskimiş	well-worn adj.
28	General	eskimiş	the worse for wear adj.
29	General	eskimiş	outmoded adj.
30	General	eskimiş	scuffed adj.
31	General	eskimiş	weathered adj.
32	General	eskimiş	marked-up adj.
33	General	eskimiş	tired adj.
34	General	eskimiş	archaical adj.
35	General	eskimiş	kaput adj.
36	General	eskimiş	bewhiskered adj.
37	General	eskimiş	horse-and-buggy adj.
38	General	eskimiş	hoar adj.
39	General	eskimiş	hoary adj.
40	General	eskimiş	overscutched adj.
41	General	eskimiş	overschutcht adj.
42	General	eskimiş	overworn adj.
43	General	eskimiş	old-hat adj.
44	General	eskimiş	old-hat adj.
45	General	eskimiş	dried-out adj.
46	General	eskimiş	pile-worn adj.
47	General	eskimiş	played adj.
48	General	eskimiş	dead adj.
49	General	eskimiş	dog-eared adj.
50	General	eskimiş	senescent adj.
51	General	eskimiş	shopsoiled adj.
52	General	eskimiş	forworn [obsolete] adj.
Colloquial
53	Colloquial	eskimiş	hokey adj.
54	Colloquial	eskimiş	behind its time adj.
55	Colloquial	eskimiş	worn up adj.
56	Colloquial	eskimiş	vieux jeu expr.
Idioms
57	Idioms	eskimiş	all the worse for wear adj.
58	Idioms	eskimiş	all the worse for wear adj.
59	Idioms	eskimiş	queen anne's dead adj.
Archaic
60	Archaic	eskimiş	tritical adj.
Slang
61	Slang	eskimiş	old skool adj.
British Slang
62	British Slang	eskimiş	buggered adj.
63	British Slang	eskimiş	shagged adj.
Modern Slang
64	Modern Slang	eskimiş	aged like milk adj.

Bedeutungen, die der Begriff "eskimiş" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 60 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	çok eskimiş	threadbare adj.
He was wearing a threadbare suit. O çok eskimiş bir takım elbise giyiyordu. More Sentences
2	General	eskimiş otomobil	jalopy n.
3	General	eskimiş doktrin	old-fashioned doctrine n.
4	General	şakirt [eskimiş]	apprentice n.
5	General	şakirt [eskimiş]	pupil n.
6	General	şakirt [eskimiş]	student n.
7	General	vergi (eskimiş)	task n.
8	General	yıpranmış veya eskimiş ip	junk n.
9	General	eskimiş ayakkabı	bauchle [scotland] n.
10	General	eskimiş şey	bauchle [scotland] n.
11	General	eskimiş porselende oldukça şeffaf olan benek	moon n.
12	General	eskimiş şey	old hat n.
13	General	kitabı yeniden ciltlemeden önce eskimiş yapısını çıkarmak	pull v.
14	General	eskimiş saymak	superannuate v.
15	General	eskimiş (mal)	shopworn adj.
16	General	fazla eskimiş	outworn adj.
17	General	eskimiş (elbise)	shiny adj.
18	General	sudan eskimiş	waterworn adj.
19	General	iyice eskimiş	well-worn adj.
20	General	iyice eskimiş	well worn adj.
21	General	havaya maruz kalarak eskimiş	weathered adj.
22	General	(sözcük veya ifade) eskimiş	overused adj.
23	General	küflenip eskimiş	cobwebby adj.
24	General	eskimiş veya modası geçmekte olan şeylere ait veya ilişkili	senescent adj.
25	General	eskimiş bir şekilde	rustily adv.
26	General	eskimiş bir şekilde	datedly adv.
27	General	eskimiş bir şekilde	jadishly adv.
28	General	eskimiş bir biçimde	jadishly adv.
29	General	eskimiş bir halde	effetely adv.
30	General	eskimiş bir şekilde	archaically adv.
31	General	eskimiş bir halde	rancidly adv.
32	General	eskimiş halde	decrepitly adv.
Colloquial
33	Colloquial	eskimiş şaka	lame joke n.
34	Colloquial	fikirleri eskimiş kimse	fossil n.
35	Colloquial	eskimiş olmak	be past it v.
36	Colloquial	eskimiş olmak	look past it v.
37	Colloquial	eskimiş olmak	look past it [uk] v.
38	Colloquial	eskimiş olmak	look past it [uk] v.
Idioms
39	Idioms	eskimiş kimse/şey	a museum piece n.
40	Idioms	eskimiş şey	old-hat n.
41	Idioms	(artık) eskimiş olmak	have known better days v.
42	Idioms	(artık) eskimiş olmak	have seen better days v.
43	Idioms	eskimiş olmak	be all the worse for wear v.
44	Idioms	eskimiş olmak	have whisker v.
45	Idioms	eskimiş olmak	have grown whisker v.
46	Idioms	üstü başı eskimiş	out at the knees [obsolete] adj.
47	Idioms	çok eskimiş	far gone expr.
48	Idioms	eskimiş (giysi)	out at the elbows expr.
49	Idioms	artık eskimiş	seen better days expr.
Trade/Economic
50	Trade/Economic	eskimiş sözleşme	bare contract n.
51	Trade/Economic	raflarda eskimiş	shopworn adj.
Law
52	Law	eskimiş sözleşme	bare contract n.
53	Law	(eskimiş hukuk terimi) intihar eden kimse	felon of himself n.
54	Law	(eskimiş hukuk terimi) intihar eden kimse	felo-de-se n.
Technical
55	Technical	eskimiş jeotekstiller	aged geotextiles n.
Textile
56	Textile	(kumaş) eskimiş	distressed adj.
Marine
57	Marine	eskimiş kalafat üstüpüsünü geminin armuzlarından çekip çıkarmada kullanılan alet	meaking n.
58	Marine	eskimiş kalafat üstüpüsünü geminin armuzlarından çekip çıkarmada kullanılan alet	meaking iron [obsolete] n.
Biology
59	Biology	bakterileri, yabancı proteinleri ve eskimiş kan hücrelerini yok eden özelleşmiş karaciğer hücreleri	kupffer's cell n.
Slang
60	Slang	eskimiş ayakkabı	biscuits n.